Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/274 E. 2022/524 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/274 Esas
KARAR NO : 2022/524
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2022
KARAR TARİHİ : 12/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacılar vekili tarafından mahkememize sunulan 28/04/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkillerin babası … … ile davalı … … 2014 yılında … A.Ş. ‘ye %50 ‘şer hisse ile ortak olduklarını, daha sonra davalının şirketinin içini boşalttığının, aralarında ticari uyuşmazlık ortaya çıktığını, davacı ve davalı arasındaki ticari uyuşmazlığın çözülmesi adına tarafların şirketten ne kadar alacaklı ne kadar borçlu olduğunun tespiti amacıyla bir dost meclisi oluşturulduğunu, dost meclisi toplantılara başlandığını ancak tarihsiz belgeler imzalatılarak bunlara geçmiş tarihler atıldığını, sözde heyetin ilk olarak … …’ün sahibi olduğu … AŞ % 50 hisselerinin ” tedbiren” devrini temin ettiğini ve şirketin banka kayıtları ile resmi muhasebe evraklarına erişimi engellenmek suretiyle … … tarafından hazırlandığını excel belgeleri ile … …’ü borçlu gösterme operasyonu ile senetleri alma işlemi başlatıldığını, … …’ü borçlu göstermek ve senet almak için kendi hazırlattıkları sözde bilirkişi hesaplarına göre teminat olarak senetleri aldıklarını, dava konusu senetlerden önce de taraflardan teminat senetleri alındığını, bundan sonraki süreci avukatlar aracılığı ile yürütülmesine, üçüncü bir bilirkişinin seçilmesine, bu bilirkişinin her iki taraf vekilinin onayı ve kabulü ile rapor hazırlamak üzere görevlendirilmesine karar verildiğini, heyet üyesi … ‘ın Rami’de bulunan ofisine vekilleri ile birlikte davet edildiğini, … başkanlığında tahkime evrilen bu topluluğun herhangi bir asliye ticaret mahkemesine ve tahkim merkezine kaydı yapılmadığını, sözde tahkim heyeti, … …’den 15.000.000,00 TL ve 880.000,00 Euro değerinde teminat senedi , davalı … …’dan 6.750.000,00 TL değerinde teminat senedi alındığını, … …’den alınan teminat senetlerine davacı -müvekkiller Ercan, Erkan , … … avalist olarak imza attığını, davalı … …’dan alınan teminat senedine de davalının kardeşleri avalist olarak imza attığını, … … sözde tahkim heyetini , taraflı olarak seçilen bilirkişi … i gönderdiği ihtarnamelerle reddetmesine rağmen alınan bilirkişi raporu ile sözde tahkim heyeti düzenlemiş olduğu “Tahkim Heyeti Kronolojik Çalışması Nihai Kesin Kararı” adlı belgeyle … …’ü ,… …’ya borçlu çıkarttığını, yedi emin … ‘da hukuka aykırı olarak … …’den alınan ve davacı- müvekkillerin avalist olarak imzaladığı teminat senetlerini ve … …’dan alınan senedi davalı … …’ya teslim ettiğini, bu sebeplerden takibe konu senetler açısından asıl borçlu gözüken … …’ün … …’ya borçlu olmadığı tespit edilerek takipler iptal edilmiş olmakla bu karar doğrultusunda davacı- müvekkillerin de borçlu olunmadığın tespiti gerektiğini, adli yardım talebimizin kabulü ile davamızın görülmesine, takip konusu yapılan … İcra Dairesi 2018/… E dosyası ile 880.000 Euro bedelli teminat olarak alınan senet ve … İcra Dairesi 2018/… E dosyası ile 15.000.000 TL bedelli teminat olarak alınmış senetlerin boş kısımları doldurulmak suretiyle işleme konmuş olması nedeneleri de dahil, davacı- müvekkillerin davalıya borçlu olmadığının tespitine takiplerin ve davaya konu senetlerin iptali ile senetlerin taraflarına iadesine takibe konu senetlerin bu hacizlere sebep olması nedeniyle dava sonuna kadar teminatsız olarak takiplerin durdurulmasına, müvekkiller lehine %20 tazminatın tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan 13/05/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacılar …, … ve … … … cra müdürülüğü’nün 2018/… e. ve 2018/… e. sayılı dosyasına konu bonodaki aval veren borçlular olduğunu, aval verenin borcu bağımsız bir borç olduğunu, aval veren borçlu davacıların, bağımsız bir borç yükü altına girdikleri sabit olduğundan, ortada takip ve kambiyo hukuku bakımından geçerli bir takip bulunduğundan, dava dışı imza sahibi olan kişilerin borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptali talepleri haksız ve normatif düzenlemelere aykırı olduğunu, davacılar, aynı talep ve dava konusuna ilişkin … icra hukuk mahkemesi’nin 2022/…- 2022/… esas sayılı dosyası ile dava açtığını, davacının hukuka aykırı davasının, dava şartı yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini, davacının adli yardım isteğinin kötüniyetli olduğunu, bu yöndeki talebin reddine karar verilmesini, davacıların üzerine kayıtlı taşınmazlar olduğunu, dava harç ve gider avanslarını karşılayabilecek imkan ve kabiliyetleri olduğunu, bu sebeple davacı borçluların avalist oldukları hususunda hiçbir ihtilaf olmadığından ve ayrıca ehine aval verilenin borcu geçersiz olsa bile, aval verenler bu geçersizliği ileri süremeyeceğinden davacıların; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun, kötüniyetle ikame ettikleri işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacılar tarafından davalı aleyhine açılan kambiyo senedine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizin 29/04/2022 tarihli tensip tutanağında, davacı tarafın adli yardım talebinin reddine karar verildiği ve davacı tarafa yatırılması gereken 80,70-TL başvurma harcı, 490.545,31-TL peşin harç olmak üzere toplam 490.626,01-TL harcı yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmesine rağmen harcın yatırılmadığı, bunun üzerine dosyanın HMK m.150 gereği işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilince davanın adli yardım talepli açıldığı, mahkememizce tensip zaptının 1 numaralı ara kararı ile davacıların adli yardım talebinin reddine karar verildiği, 2 numaralı ara kararla adli yardım talebinin reddine kararı kesinleştikten itibaren eksik harç ve gider avansını yatırmak üzere 2 hafttalık kesin süre verilmiştir.
Davacı tarafça adli yardım talebinin reddine yönelik mahkememiz kararına karşı itirazda bulunulduğu, mahkememizce itirazın incelenmek üzere bir üst numaralı mahkeme olan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 2022/157 D.iş 2022/158 sayılı karar ile davacıların adli yardım talebinin reddine yönelik karara karşı itirazın reddine kesin olmak üzere 10/05/2022 tarihinde karar verilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/… D.iş 2022/… sayılı davacıların adli yardım talebinin reddine yönelik karara karşı itirazın reddine ilişkin kararın davacılar vekiline 16/05/2022 tarihinde e-tebliğ yoluyla usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
Davacılar vekilince eksik harç ve gider avansının adli yardım talebinin reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde (30/05/2022 tarihine kadar) yatırılmamıştır.
Davacı tarafça mahkememizin 29/04/2022 tarihli tensip tutanağının 2-a bendi gereği yatırılması gereken eksik harç verilen kesin süreye rağmen yatırılmadığından Harçlar Kanunu 30. maddesi gereği harç tamamlanıncaya kadar HMK 150/1 gereği dosyanın 10/06/2022 tarihinde işlemden kaldırılmasına, yasal süresi içerisinde eksik harcın tamamlanması halinde davaya kaldığı yerden devamına aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine dair ara karar verildiği ve ara kararın davacı vekiline elektronik tebliğ yoluyla 15/06/2022 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda davanın nispi harca tabi olması nedeniyle dava değeri üzerinden peşin harcın yatırılması gerektiği anlaşıldığından davacı tarafça yatırılan peşin harcın eksik olması nedeniyle davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde eksik harcın tamamlanmaması nedeniyle Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olup, davacı tarafından yasal süre içerisinde (30/05/2022 tarihine kadar) eksik harç ikmal edilmek suretiyle dosyanın muameleye konulması talep edilmediğinden Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi ve HMK 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacılar tarafından açılan DAVANIN, Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi ve HMK’nın 150/5. maddesi gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70-TL karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini birer vekil ile temsil ettirdiğinden ve ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce açılmamış sayılmasına karar verildiğinden dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/1 uyarınca hesaplanan 4.600,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
4- Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafça yargılama sırasında yapılan 3 adet elektronik tebligat gideri 17,00-TL’nin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı tarafa verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12/09/2022

Başkan …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Katip …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.