Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/255 Esas
KARAR NO :2023/441
DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:20/04/2022
KARAR TARİHİ:02/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 20/04/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı … A.Ş. tarafından 19.08.2020 tarihinde … İşletme Müdürlüğü sorumluluk sahasında bulunan … İlçesi, … Mahallesi, 2071. Sokak No:1 adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmediğini, müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiği tespit edildiğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisi müvekkili şirketin yüklenici şirketi tarafından giderildiğini, işbu hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kayıplar müvekkili şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı … A.Ş. tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 13.928,83-TLnin tahsili amacıyla ilamsız takip yapıldığını ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalı ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer’ilerine külliyen itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini, zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu; görüşme sonunda anlaşılamadığını, davalı her ne kadar borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiş ise de icra takibine konu olan alacak, zarar veren davalı bedelden sorumlu olduğunu, söz konusu hasar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçildiğini, borçlular, haksız fiilden kaynaklı müvekkili kuruma vermiş oldukları zararı henüz tazmin etmediğini; hasar bedeli alacağına ilişkin icra takibine de kötü niyetle itiraz ettiklerini, açıklanan nedenlerle …. İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesini, ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 06/03/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; hasar mahallinde davalı şirket tarafından her hangi bir çalışma yapılmadığını, dava dışı … İnş Tic.Ve Taah Ltd Şti ile davalı şirket arasındaki sözleşme kapsamında üçüncü kişilere verilecek zararlardan … firmasının sorumlu olacağının açıkça düzenlendiğini, davalı şirkete husumet yöneltileceğini kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının etüt koordinasyon bedeli, montaj, araç ve işçilik bedellerini isteyemeyeceği hususunun yerleşmiş içtihat kararlarıyla kesinlik kazandığını, dağıtılmayan enerji bedeli ve eşik kesinti süresi aşım maliyetinin talep edilmesi hukuka aykırı olduğunu, talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunu, dosyada fatura kesildiğine dair bir delil bulunmamasına rağmen hesaba %18 KDV eklenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının kusur durumunun da araştırılması gerektiğini, faize itiraz ettiklerini, davacının icra inkar tazminat talebinin haksız olduğunu, kötü niyet tazminat taleblerinin bulunduğunu belirterek; davanın reddine, davanın … İnş. Tic.ve Taah. Ltd. Şti.’ye ihbarına, yargılama ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : İhbar olunan … İnş. Tic.ve Taah. Ltd. Şti. vekili tarafından sunulan 16/12/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu adreste kazı çalışması yapılmadığını, iddia edilen hasara kazı yapmayan müvekkili şirket neden olmadığını, dosya kapsamına da müvekkili şirketin burada kazı yaptığını ispatlar hiçbir delil sunulmadığını, müvekkili şirket, diğer davalı Türk Telekominakasyon A.Ş. ile imzalanan “Erişim Şebekeleri Bakım Onarım Alt İşveren Sözleşmesi” uyarınca bu şirkete ait alt yapıların bakım ve onarım işlerini yürüttüğünü, ilgili adreste herhangi bir çalışma yapılmasına karar verilmesi durumunda çalışma ile ilgili tüm izin ve ruhsat Türk Telekom tarafından temin edildiğini, müvekkili şirket alınan ruhsat ve izin belgelerine istinaden belirlenen adreste kazı çalışması yaptığını, dava konusu adreste müvekkili şirketin, davacı BEDAŞ’ın tesisatına verdiği herhangi bir zarar ve zararın oluşumunda kusuru bulunmadığını, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında konusu ve talepleri aynı onlarca dava görüldüğünü, müvekkili şirket tarafından yapılan ve davacı BEDAŞ’ın tesislerinde zarar meydana geldiği iddia edilen tüm kazılarda davacı kurumun ağır kusuru bulunduğunu, davacı şirket yaptığı iş gereği, mevzuattan doğan ve uyulması gereken kurallara uymadığını, kurallar, … Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde de yer alan ve Proje Ve Tesis Dairesi Başkanlığı tarafından Kasım 2017 tarihinde hazırlanan “Elektrik Dağıtım Şebekeleri Enerji Kabloları Uygulama Usul Ve Esasları” kılavuzunda ayrıntılı şekilde açıklandığını, davacı kurum, müvekkili aleyhine açmış olduğu bu dava ve diğer davalarda söz konusu usul ve kurallara hiçbir şekilde uymadığını ve haksız bir şekilde alacak tahakkuk ettirdiğini, davacı kurum tarafından müvekkili şirket aleyhine …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile açılan, konusu ve talebi aynı olan davada bilirkişi gözetiminde keşif kazısı yapılmış ve yapılan kazıya istinaden bir rapor hazırlandığını, hazırlanan raporda “İlgili enerji nakil kablosunun asfalt yüzeyinden 24cm aşağıda çok yetersiz kabul edilemez derinlikte ve hiçbir koruma, işaret vb. olmadan döşendiği, bu şekildeki yerleşimin kurallara uymadığı gibi can, mal güvenliği yönünden de tehlikeli olduğu, bu durumda kusurun tamamının %100 Bedaş’a ait olduğu” tespit edildiğini, yapılan her kazıda, davacı kurumun usul ve kurallara uymadığını, müvekkili şirketin hiçbir şekilde kusurunun bulunmadığı son derece açık ve net olduğunu, yapılan her kazıda müvekkili şirket işçilerinin iş kazası tehlikesi yaşamaları nedeniyle asıl mağdur olan taraf müvekkili şirket olduğunu, davacı tarafın dava konusu ettiği alacak taleplerinin dayanaktan yoksun olduğunu ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereği talep edilemeyeceklerini, davacı, hasarların giderimi hususunda ayrıca bir masrafa katlanmadığını, söz konusu hasar nedeniyle işçilik, personel, araç ve sair hasar kalemlerine ilişkin herhangi bir bedel ödemediğini, yerleşik Yargıtay kararları gereği davacının bu gideri sözü edilen yüklenici şirket tarafından giderilmiş olsa ve bu husus davacı tarafça ispatlansa dahi genel idare gideri olduğunu, bu iddianın ispat edilmediğini, . sözleşmenin taraflarca her zaman düzenlenmesi mümkün olyaeaıa yalnızca sözleşmenin sunulması davacının hasarın yüklenici şirket tarafından giderildiği iddiasını ispat ettiği anlamına gelmediğini, davacının araç ve personel bedeli ile montaj bedeli talep edebilmesi için adam tutup çalıştırdığına, araçlara ilişkin ayrıca bedel ödediğine dair fatura ve faturaların ödendiğini gösterir belgeleri sunması gerektiğini, böyle bir belge dosya kapsamına sunulmadığından davacının iddiasını ispat edemediğini, davacı taraf, daha önceden dava dilekçelerinde hasarın kendi personelleri tarafından giderildiğini belirtmekteyken açılan davalarda aleyhe sonuçlar alınması nedeniyle sonraki tarihli davalarda hasarların yüklenici tarafından giderildiği iddia edilmeye başlandığını, işçilik bedelinden başka bir şey olmayan montaj bedelinin bu kapsamda olmadığını, bir gider yapılmak zorunda kalındığını ve bunun için ödeme yapıldığı davacı tarafça fatura, ödeme belgesi gibi belgelerle ispat etmek zorunda olduğunu, Ancak davacı tarafça dosyaya böyle bir belge de sunulmadığını, davacının hasar bedeline dahil ettiği diğer bedeller ise dağıtılamayan enerji bedeli ile eşik kesinti süre aşım bedeli olduğunu, davacı taraf dağıtılamayan enerji bedeli talep edemeyeceğini, eşik kesinti süre aşım bedeli ise davacının mevzuatta öngörülen kesinti sınırlarının aşılması halinde tüketicilere/abonelere ödediği bedel olduğnu söz konusu kesinti sebebiyle bu süreleri aşan bir kesinti yaşanmadığı gibi tüketicilere bu kesinti nedeniyle ödeme yapıldığına dair bir belge de sunulmadığını, fatura kesildiğine, KDV ödemesi yapıldığına dair belge de sunulmadığından KDV bedeli talep edilmesi de hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirket, diğer davalı … A.Ş. ile imzalanan “Erişim Şebekeleri Bakım Onarım Alt İşveren Sözleşmesi” uyarınca, bu şirkete ait alt yapıların bakım ve onarım işlerini yürüttüıünü, ilgili adreste herhangi bir çalışma yapılmasına karar verilmesi durumunda çalışma ile ilgili tüm izin ve ruhsat Türk Telekom tarafından temin edildiğini, dolayısıyla alınan ruhsat ve izin belgelerine istinaden belirlenen adreste … A.Ş. değil, müvekkili şirket kazı çalışması yaptığını, iş bu davada davalı Türk Telekom aleyhine herhangi bir karar verilmesi halinde müvekkili şirkete rücu edilmesi ihtimali bulunduğunu, davaya feri müdahil olarak katılmakta hukuki yararları bulunduğunu, bu nedenlerle davaya, davalı yanında feri müdahil olarak katılma talepleri bulunduğunu, izah edilen nedenlerle öncelikle feri müdahillik taleplerinin kabulü ile haksız ve mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER :Hasara ilişkin hasar zaptı, keşif özeti belgeleri ve ihtar üst yazı suretleri, …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasına ilişkin ödeme emri sureti, Davalı borçlunun itiraz dilekçesi / icrayı durdurma kararı sureti, İşletme Müdürlüğü Hizmet Alım Sözleşmesi sureti, Yapım Sözleşmesi, … Genel Müdürlüğü Proje Ve Tesis Dairesi Başkanlığı Elektrik Dağıtım Şebekeleri Enerji Kabloları Uygulama Usul Ve Esasları Kılavuzu Kasım 2017, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu, Hasar tespit tutanağı, Hasar hesaplama dokümanları, İşletme Müdürlüğü Hizmet Alım Sözleşmesi sureti, Davacı tarafın hasarı kendi personellerinin giderdiğini kabul ettikleri emsal dava dilekçeleri, 06.03.2023 tarihli bilirkişi raporu, Tanık beyanı ve tüm dosya kapsamı.
Davacı tanığı … 02/06/2023 tarihli duruşmadaki beyanında; ”.. Bana bildirdiğiniz 2020 Tarihli arızayı tamamen hatırlamam mümkün değildir, çünkü günlük 10-20 arası arızaya intikal ediyoruz, bana gösterdiğiniz tutanak altındaki imza bana ait değildir, arızalara gittiğimizde tespit ederiz ve ilgili fotoğraflamayı yaparız ve ekipleri bildiririz, arıza olduğu zaman o anda müdahale ettiğimiz için hasarı veren kişiler genellikle hasar yerinde yer alıyorlar ya da gittiğimizde oradaki vatandaşlarda hasarın kimin meydana getirdiğini bize bildiriyorlar, biz de bu şekilde hasar vereni tespit ederiz, tanıklık ücreti talebim vardır, Şebeke uzmanı dediğimiz mühendisler var, .biz genelde bildiririz tutanağıda onlar hazırlarlar, bana gösterdiğiniz tutanakta büyük ihtimalle bu şekilde oldu olay yerine biz bizzat gittiğimiz için şahitlik adına bizim ismimiz yazılmıştır,….” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan 06.03.2023 tarihli bilirkişi raporunda; “…Davalı … A.Ş., ihale Makam’ı olduğundan hasarı fiilen oluşturması söz konusu olmamıştır. Davacının kablosunu, ihbar olunan … İnşaat Ticaret Ve Taahhüt Ltd. Şti., fiilen hasara uğrattığından kusurlu ve oluşan zarardan sorumludur. Ancak, dava ihbar olunan … İnşaat Ticaret Ve Taahhüt Ltd. Şti., davalı … A.Ş. adına yaptığı çalışmalar sırasında zarar gerçekleştiğinden, iş davalı … A.Ş.’nin gözetim ve denetimi altında yapıldığından, davalı … A.Ş.’nin zararın oluşumunda müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kamaatine varılmıştır. Bu konuda nihai hukuki takdir Sayın Mahkemeye aittir. Davacı şirketin asıl alacağı 1.329,19-TL İcra takip tarihine kadar birikmiş faiz 41,95-TL Davacı şirketin toplam alacağı 1.371,14-TL Davacı … A.Ş.’nin, takip tarihi itibariyle dava dışı/ihbar olunan … İnş. Tic. Ve Taah. Ltd. Şti. ile davalı … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alacağının 1.371,14-TL olduğu, ancak, Sayın Mahkemenin sadece davalı … A.Ş.’nin sorumlu olduğuna hükmetmesi halinde; davacı … A.Ş.’nin, davalı … A.Ş.’den alacağının 1.371,14-TL olduğu…” görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; davalı şirket tarafından 19.08.2020 tarihinde … İşletme Müdürlüğü sorumluluk sahasında bulunan … İlçesi, … Mahallesi, 2071. Sokak No:1 adresinde yapılan kazı çalışması sırasında davalı şirketin haksız fiili sebebiyle davacı şirketin enerji dağıtım altyapısına zarar verdiğinden hasardan doğan bedelin mahsubu amacıyla …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına davalı şirket tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığından ibaret itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 13.502,66TL ana para alacağı, 426,17-TL işlemiş faiz alacağına ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davanın talebinin davalı yan tarafından gerçekleşen haksız fiilden kaynaklı zararına ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı verilmesi istemine ilişkin olduğu, davacının davalı tarafından 19.08.2020 tarihinde … İşletme Müdürlüğü sorumluluk sahasında bulunan … İlçesi, … Mahallesi, 2071. Sokak No:1 adresinde yapılan çalışma sırasında, davacının tesislerine hasar verildiğinden bahisle, hasar bedelinin tahsili bakımından yapılan icra takibine davalının itirazının iptalini talep ettiği, bilirkişi tarafından her ne kadar hesaplama yapılmış ise de davalının sorumlu olabilmesi için eylemin davalı tarafça ya da onun sorumluluğu nedeniyle gerçekleşmesi gerektiğinden öncelikle haksız fiili gerçekleştirenin davalı olup olmadığı incelenmiştir. Davacı şirket meydana gelen zararın davalı tarafından verildiğini iddia etmiş ise de bu davalıların kablolardaki hasarı meydana getirdiklerine ilişkin bir bilgi ve belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, sadece davacı şirket çalışanları tarafından tanzim edilen tutanağın olduğu, tutanak altında imzası bulunduğu ileri sürülen davacı tanığının mahkemeizdeki alınan beyanında imzanın kendisine ait olmadığı ve olayı hatırlamadığına ilişkin beyanda bulunduğu, dosya kapsamında davacı vekili tarafından sunulan mevcut tutanaklardan 19.08.2020 tarihinde … İşletme Müdürlüğü sorumluluk sahasında bulunan … İlçesi, … Mahallesi, 2071. Sokak No:1 adresinde davalı şirket tarafından kazı çalışması yapıldığının anlaşılamaması, dava konusu hasarın davalı şirket tarafından yapıldığına dair kesin bir tespite varmanın mümkün olmadığı, hasar tespit tutanağında kabloya hasarın nasıl verildiğinin belli olmadığı,27.04.2022 tarihli İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Yol Yapım Alt Yapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığı yazısı ile olay günü ilgili mahal için alt yapı kazı ruhsat izni verilmediği, dosya kapsamındaki tüm bilgi, belge ve deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde, zararın davalı tarafından verildiğinin ispatlanamadığı bu haliyle davacının davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 179,90-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 168,23-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 11,67-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.560,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/06/2023
Katip …
e-imza*
Hakim …
e-imza*
Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-İmza ile imzalanmıştır.