Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/221 E. 2022/449 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/221 Esas
KARAR NO : 2022/449
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2022
KARAR TARİHİ : 28/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; üvekkili davalı yandan 05.12.2015 tarihinde iş yeri olarak kullanmak maksadıyla “… mahallesi … Blok No:3 … / İstanbul” adresli yeri kiraladığını, o dönem yapılan kira kontratında müvekkili tarafından teminat maksadıyla kiraya verene 120.000-TL tutarında keşide yeri ve keşide tarihi boş bırakılan bir çek verildiğini, daha sonra kira ilişkisinin uzaması karşısında 2018 yılında bahsi geçen çek müvekkiline iade edilmiş ve yine keşide yeri ve tarihi boş bırakılan … Bankası A.Ş’ne ait … çek nolu ve 300.000-TL meblağlı çek teminat olarak davalıya verildiğini, ancak müvekkil ile davalı yan arasındaki kira ilişkisi 2018 yılının aralık ayında sona erdiğini ve bahse konu gayrimenkul 01.12.2018 tarihinde başka şahsa kiraya verildiğini, karşılıksız kalan çekin iadesi istenmişse de söz konusuz çek davalı yan tarafından müvekkiline iade edilmediğini,karşılığı olmayan çek davalı yan tarafından tahsil için bankaya ibraz edildiğini, müvekkilinin olmayan bir borcu ödeme ve mağduriyet ile karşı karşıya geldiğini beyan ederek; davanın kabülü ile … Bankası … şubesine ait, 05/04/2022 keşide tarihli, … seri nolu, 300.000-Türk Lirası bedelli çekten dolayı davalıya borculu olmadığının tespitine, söz konusu çekin İİK’nun 72/2 maddesi gereğince icraya konulması halinde icra takibinin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacının tarafından müvekkili aleyhine açılan menfi tespit davasının yetkisiz mahkemede açıldığını,yetkili mahkemelerin Bakırköy Mahkemelerinin olduğunu, davanın 6102 sayılı Türk TicaretKanunu’nun 5/A maddesi ve diğer maddeleri, 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu gereği dava şartı arabuluculuk kapsamında olduğunu, dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesi zorunlu olduğunu, davacının ise arabuluculuk yoluna başvurmadığını, davanın yasal süresinde açılmadığını, davacının iddiaları gerçek durumu yansıtmadığını, müvekkilinin alacağını sürüncemede bırakmak amacına dayalı kötü niyetli bir dava olduğunu beyan ederek; davanın dava şartı yokluğundan reddine, yetki itirazlarının kabulü ile dava dosyasının yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava kira sözleşmesi gereğince teminat olarak verilen çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davalı taraf yetki itirazında bulunarak Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu ve davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yetkiye ilişkin yasal düzenlemelere bakılacak olursa; 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesinde, genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu açıklanmıştır. Para borçları götürülecek borç niteliğinde olduğundan alacaklının ikametgahı mahkemeleri de yetkili mahkemedir. Ayrıca sözleşmeden doğan davalarda HMK 10. Madde gereği sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi yetkilidir. Tarafların tacir olması nedeniyle aralarında yetki sözleşmesi olması halinde bu sözleşme ile belirlenen mahkemede davaya bakmaya yetkilidir.
Bilindiği üzere icra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında yetkili mahkemeler genel yetki kuralına göre belirlenecektir. 6100 sayılı HMK’nin 6.maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilmiştir.
Dava çeke dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, dava konusu çekin incelenmesinde, keşide yerinin İstanbul olduğu, muhatap bankanın … olduğu görülmüştür.
Dava, takipten önce açılmıştır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK’nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz.
Dava, dava konusu çek sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, dava tarihinden önce girişilmiş bir icra takibine rastlanılmamıştır. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında yetkili mahkeme, genel yetki kurallarına göre belirlenir. Dava konusu çekte muhatap bankanın yani akdin ifa yerinin … olması sebebiyle Bakırköy Mahkemelerinin de yetkili olduğu görülmüştür. HMK.nun 10. maddesi hükmüne göre muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından akdin ifa yeri olan İstanbul Bakırköy Mahkemeleri yetkilidir.
Eldeki davada davacının adresi ” … /İSTANBUL” olup, yine davalı tarafın adresi ise “… /İSTANBUL” dur. Davacı tarafça açılan dava yukarıda sayılan yetkili mahkemelerden hiç birinde açılmayarak yetkisiz olan Mahkememizde açılmıştır. Davalı tarafından süresinde yetki itirazında bulunarak yetkili mahkemenin ikametlerinin bulunduğu Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin olduğunu belirtmiştir.
Dava konusu itibariyle yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde belirtilen mahkemelerden birinde dava açmak hususunda davacı tarafa seçimlik hak tanınmışken davacı tarafça bu mahkemelerden birinde dava açmayarak yetkisiz bir mahkemede dava açılması halinde yetkili mahkemeyi seçme ve belirleme hakkı süresinde sunacağı doğru yetkili mahkemeyi belirten yetki itirazı ile davalı tarafa geçmektedir. Bu halde somut olayda mahkememizin her yönden yetkisiz olduğu açık olup, süresinde yetki itirazında bulunarak doğru yetkili mahkemeyi belirten davalı tarafın yetkiye yönelik itirazı haklı olduğundan mahkememizin yetkisizliğine ve dosyanın görevli ve yetkili mahkeme olan Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-ç ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- Yetkili mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3- Taraflardan birinin, bu karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
Bu süre içerisinde başvuru yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4- H.M.K’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemece hüküm altına alınmasına, açılmamış sayılma kararı verildiği takdirde bu kararda değerlendirilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 28/06/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*