Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/163 E. 2022/199 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/163 Esas
KARAR NO : 2022/199
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2022
KARAR TARİHİ : 25/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; dava dışı … … Ltd Şti. tarafından davalı … lehine düzenlenen 21/09/2011 vade tarihli 200.000,00 TL bedelindeki bono alacağının tahsili amacıyla 14/09/2020 tarihinde … İcra Müdürlüğü 2020/ … E. Sayılı dosyası; bono alacağına işleyen faizin tahsili amacıyla 03/03/2021 tarihinde … İcra Müdürlüğü 2021/… E. Sayılı dosyası ile icra takipleri başlatıldığını, … İcra Müdürlüğü 2020/… E. Sayılı dosyasında müvekkil şirket …San. Ltd. Şti’ye İcra İflas Kanunu 89.maddesi uyarınca ihbarnameler gönderilmiş ve ihbarnameler 26/12/2021, 16/01/2022, 08/02/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkil şirketin ….İcra Müdürlüğü 2020/… E. Sayılı dosyasına borçlu olarak eklenmesinin akabinde maliki olduğu … plakalı araçlarına 07/03/2022 tarihinde haciz şerhi işlendiğini, yine aynı tarihte … plakalı araca yakalama şerhi işlendiğini, müvekkil şirket yetkilileri, … plakalı araca yakalama işlemi uygulanması neticesinde işbu icra dosyasından haberdar olduklarını, müvekkil şirkete ait … plakalı araç … ili Merkez ilçesinde bulunan … … isimli yediemin otoparkında bulunduğunu, müvekkil şirketin … İcra Müdürlüğü 2021/… E. Sayılı dosyasına borçlu olarak eklenmesinin akabinde maliki olduğu … plakalı araçlarına 07/03/2022 tarihinde haciz şerhi işlendiğini, 08/03/2022 tarihinde … plakalı araca yakalama şerhi işlendiğini, müvekkil şirket yetkilileri, … plakalı araca yakalama işlemi uygulanması neticesinde işbu icra dosyasından haberdar olduklarını, müvekkil şirkete ait … plakalı araç Yalova ilinde yediemin otoparkında bulunmaktadır.Bahse konu icra takiplerine dayanak belge olan bono, davalının nakden 200.000,00 TL verdiği borca karşılık olarak 21/03/2011 tarihinde 21/09/2011 vade tarihli olarak düzenlendiğini, davalının bonoya konu borcu verebileceği en geç tarih olan düzenleme tarihi ile hayatın olağan akışına aykırı olarak vade tarihi baz alındığında dahi müvekkil şirket henüz kurulmadığını, bu nedenlerle müvekkil şirkete ait … plakalı araçlara ait haciz ve … plakalı araçlara ait yakalama şerhlerinin kaldırılması ile takibin tedbiren, teminatsız bir şekilde durdurulmasına, talebin reddi halinde haciz ve yakalama şerhlerinin kaldırılması ve takibin durdurulması için müvekkil şirketin ödeme güçlüğü çekmeyeceği bir teminat bedeli belirlenmesine karar verilmesini, müvekkil şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve takibin müvekkil yönünden iptaline, davaya konu icra takiplerinin müvekkil şirket yönünden haksız ve kötüniyetli olması nedeni ile davalının, dava değerinin %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davanın İİK’nın 72. maddesi kapsamında genel hükümlere göre açılmış menfi tespit talebine dayandırılmış ise de, davanın hukuki nitelendirmesi hâkime ait olup davanın İİK’nın 89. maddesi kapsamında açıldığı anlaşıldığını, İİK’nın 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava türü olup, somut olayda davacı takip borçlusu olmadığından, belirtilen kanun hükmünün uygulanması mümkün olmadığını, takip kapsamında davacı tarafça yapılmış herhangi bir ödeme bulunmadığından davaya davası olarak da devam edilemeyeceğine göre, davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiğini, mahkememizin görevli olmadığını, dava konusu senet kambiyo vasfında olmadığını, ihtiyati tedbir şartların oluşmadığını, borç miktarının 200.000.00 TL olup, borç karşılığı olarak düzenlenen senet ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası ile takibe geçilmiş ve takip kesinleştiğini, aynı zamanda gecikmiş faiz alacağına ilişkin olarak da …İcra Müdürlüğü 2021/… İcra Sayılı dosyası açıldığını ve takibin kesinleştiğini, davacının borcu kabul ettiğine ilişkin beyanlarının mevcut olduğunu, … Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/ … E tasarrufun iptali davasındaki cevap dilekçesinde, ”…Müvekkilim diğer davalı … … şirketinin üç otobüsünü, yazıhanesini satın alırken aynı zamanda … …’un bütün borçlarını da kapattığını, küçük bir yer olan … İlinde müvekkil şirketin otobüsleri ve yazıhaneyi satın alacağı hemen duyulmuş ve müvekkilim oldukça yüklü miktarda borç kapatmıştır. Alacaklıları zarara uğratma kastı olsa alacaklıların alacaklarını öder miydi?…. şeklindeki ikrarlarından sonra mahkemenizi yanıltıcı beyanlarının kabulünün mümkün olmadığını, şirket bünyesinde bulunan otobüs satışları ve diğer tüm şirket mal varlığı muvazaalı olup söz konusu bahse konu satışlar için fatura dahil kesilmeden gerçekleştiğini, bu tasarruflar davalının müvekkile olan borcunun doğumundan sonra yapılmış olup söz konusu devrin muvazaalı satış hükmünde sayıldığı ve sırf alacaklıdan mal kaçırmak amacı ile yapıldığını, zorunlu arabuluculuk dava şartı sağlanmadığından, görev hususunda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan, İİK 89/3 Haciz ihbarnamesi sonrasında da süresi içerisinde icra dosyasına itiraz etmeyen davacının borcunun yedinde olduğunun kabulü gerektiğinden iş bu dava konusu kaldığını, usulen reddi gereken davanın esası hakkında karar vermeye olmadığından, ihtiyati tedbir kabul kararının değiştirelerek kaldırılmasını, dava haksız olarak açıldığından %20 icra inkar tazminatına, usule aykırı olan davanın reddine ,yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava; kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
6100 Sayılı HMK’nın 2.maddesinde ise Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanı düzenlenmiş olup, bu madde;
” Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmünü haizdir.
Somut olayda dava konusu ihtilaf davacı tarafça davalı şirket ile dava dışı … … Ltd. Şti. arasındaki icra takibinde gönderilen haciz ihbarnamesinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, İİK’nın 89.maddesi uyarınca açılmış menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemeler olup; tarafların tacir olmasının veya temel ilişkinin ticari nitelikte bulunmasının veya borcun temelini oluşturan senedin kambiyo senedi niteliğinde olmasının görev yönünün belirlenmesinde, bir etkisi bulunmamaktadır. Yargıtay … Hukuk Dairesinin 12.04.2016 tarih 2016/3568 E., 2016/6425 K. Sayılı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin 24/04/2019 tarih, 2017/1863 E., 2019/814 K., sayılı içtihatları da bu yöndedir. Bu nedenle davaya bakma görevi genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olup, mahkememizin görev alanında değildir.
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE tevzi edilmek üzere İstanbul Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna GÖNDERİLMESİNE, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına resen karar verilmesine,
3- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Davalı vekilinin ara karar ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/03/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı