Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/132 E. 2023/625 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/132 Esas
KARAR NO : 2023/625
DAVA : Menfi Tespit (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2016
KARAR TARİHİ : 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin sahibi olduğu … İlçesi … Mah. … Cad. … sk. No:1-2-3 adresinde kain g.menkulleri 25.11.2011 tarihinde satın aldığını, müvekkilinin satın aldığı gayrimenkullerden birine ait olan depo olarak kullanılan … mukavele nolu … aboneliğini üzerine almadığını, aboneliğin gayrimenkulleri satın aldığı … … adına 21.11.1972 tarihinde iş yeri olarak yapılan sözleşme ile … nolu sayaçta ile devam ettiğini, depo içindeki 1999 model eski su sayacının yenisi ile değiştirilip depo dışına aldırıldığını, İskiden gelen görevlinin bozuk olan eski saati üzerinde değişim yaparken 3415 m3 son kullanım numarası okunduğunu, Saatin deponun kapalı olduğu tarihlerden önce 26.04.2012 tarihinde okunan son numarası davalı idare kayıtlarında 1040’olarak gözüktüğünü, … tarafından 26.04.2012 ile 08.10.2015 tarihleri arasında 2375 m3 su kullanımı olduğunu ve 20.309 Tl tutarında fatura düzenlendiğini, Müvekkiline ait depo olarak kullanılan işyeri süreklinin sürekli olarak kapalı olduğunu, işyerinin kapalı olduğu …’nin kayıtlarında da olduğunu, Müvekkilinin bahsi geçen miktarda bir kullanım olamasının söz konusu olmadığını, söz konusu eski sayacın teknik bilirkişi incelemesinden geçerek sağlıklı çalışıp çılışmadığı’nın araştırılmasını talep ettiğini, davalı kurumun itiraz neticesinde böyle bir inceleme gereği duymadan yapılan itiraza olumsuz cevap verdiğini, Davalı kurumun faturayı saat değişiminden 4-5 ay sonra tanzim edilerek gönderildiğini, müvekkili aleyhine fazla miktarda çıkan su faturasının tespit edilerek fazla çıkan su bedelinin iptalini, müvekkile ait başkaca aboneliklerin davalı tarafından iptal edilmemesi ve bunlara ilişkin su kullanımının kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve yargılama giderinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu sayaç ve sayaçtan geçen su ticari amaçla kullanıldığını, sayaç ve sayaçtan geçen suyun ticari maçla kullanılması nedeniyle davaya bakmaya yetkili mahkemenin Asliye ticaret mahkemeleri olduğunu ve davanın görevden reddinin gerektiğinin, davaya konu … numaralı sözleşme 21.11.1972 yılında idarede … … tarafından yapıldığı, 16.06.1999 yılında sayaç değişimi yapıldığını, 24.06.2009 tarihinde 10. Yılını dolduran sayacın değişiminin yapılmak istendiği ancak kilit altında olduğundan sayaç değişiminin yıpılamadığını, 27.06.2011 tarihinde tekrar sayaç değişimi yapılmak istendiği, kilit altında bulunduğundan dolayı sayaç değişiminin yapılmadığının, 04.04.2012, 27.02.2013, 03.10.2013, 30.11.2013, 31.12.2013, 31.01.2014, 03.03.2014, 01.12.2014 tarihinde 33 nolu sayaç kontrol işemri basılmış ancak sayaç yeri kilit altında bulunduğundan kontrol işleminin yapılamadığının, 09.10.2015 tarihinde 18 nolu işemri ile davaya konu sayacın söküldüğünü ve yerine yeni sayacın takıldığını, depo dışına alınan sayacın son kullanım numarasında hatalı bir işleme rastlanılamadığını, davacı sayacın depo dışına çakırtılıp okunmuş ise de burası kapılı olduğundan bu kadar tüketim yapılamayacağını iddia ettiğini, yapılan incelemeler sayaç üzerinde herhangi bir dap, kırık vs. İzine rastlanılmadığını ve tüketim miktarını etkileyecek bir müdahaleye rastlanılamadığını, Davanın görev şartı nedeniyle reddine, aksi takdirde esastan reddine ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
TANIK BEYANLARI
Mahkememizin 17/05/2022 tarihli celsesinde … beyanında; “Davacı … benim iş yerimin bulunduğu … Mah. … Sok. No: … adresinde komşum olur, davacının işyeri adresi ile benim işyerim arasında yaklaşık 10-12 metre kadar mesafe bulunmaktadır, her gün davacı işyerini görmekteyim, ben adresini belirttiğim işyerinde 2009 yılından beri çalışıyorum, davacı işyerini depo olarak kullanmaktadır ve kapalı vaziyettedir, davacı taşınmazı almadan öncede işyeri atıl durumdaydı, şuan davacının hangi yılda taşınmazı aldığını hatırlamıyorum ancak benim işyerinde başladığım 2009 yılından beri işyerinde herhangi bir aktif çalışma yoktur sadece 10 günde bir kamyonet ile mal alımı olmaktadır, bu mallar çanta kumaşıdır, en az 1 en fazla 4 işçi tarafından en fazla yarım saat içerisinde mal alımı işlemi tamamlanmaktadır, bana söylemiş olduğunuz 2012-2015 tarihleri arasında da davacının işyeri depo olarak kullanılmaktaydı ve yukarıda belirttiğim şekilde sadece 10 günde bir mal alımı yapılmak için açılmaktaydı, ben …’den görevlilerin gelip sayaç değiştirdiğini görmedim” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 17/05/2022 tarihli celsesinde … beyanında; “Ben davacının … Mah. … Sok. No: … /Gaziosmanpaşa adresinde bulunan işyerinde 2008 yılından beri depo sorumlusu olarak çalışmaktayım, asıl işyerimiz burasıdır, davacının … Mah. … Cad. … Sok. No: … adresinde davacının depo olarak kullandığı atıl vaziyette işyeri bulunmaktadır, davacının asıl işyeri … Sokaktaki yeri olup, … sokaktaki işyerini sadece mal almak için işçiler gitmekteydi, bazen bu işyerine 1 ay gidilmediği olmuştur, genellikle haftada bir çantalık kumaş mal alımı için gidilmekteydi, deponun yaklaşık yüzölçümü 1.500 metre karedir, 2011 senesinden beri davacı bu işyerini depo olarak kullanmaktadır, bana söylemiş olduğunuz 2012-2015 yılları arasında aynı bu şekilde mal alımı için sadece depo açılmaktaydı, aktif bir kullanım yoktu, herhangi bir su sarfiyatı da yapılmamaktaydı, … sokakta bulunan işyerimizde su saati içeride bulumaktaydı, biz su saatini dışarıya aldık, mevkii olarak kötü bir yerde olduğu için çalınmasını engellemek amacıyla su saatini muhafaza etmek için cam yaptırıp, kilit yaptırdık, ben dışarıdayken arkadaşım çalışma arkadaşım beni arayarak …’den geldiklerini ve su saatini okuyamadıklarını bana söyledi, ben de işyerine gittim, …’den gelen kişi işyerinin önünde bulunmaktaydı, su saatinin bulunduğu camı kırmış ve demiri zorlamıştı, gittiğim esnada …’den gelen kişi bize söylenerek daha sonra gitmiştir, o sırada su saati değişmemiştir, sadece … görevlisinin su saatine bakmak için geldiğini düşünüyorum, daha sonra bizim bulunmadığımız bir vakit haber verilmeden iskiden gelinerek su sayacı değiştirilmişitir, sayaç değiştikden sonra işyerine 20.000-TL lik fatura gelmiştir, ancak işyerinde herhangi bir su sarfiyatı bulunmamakla birlikte sadece mal alımı için gidilmektedir, o yüzden bu faturanın su sayacının değişmesinden sonra bu kadar yüksek geldiğini düşünüyorum, eski su sayacının nerede olduğunu bilmiyorum, muhtemelen iskiden gelen kişiler eski su sayacını da götürdüler” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 17/05/2022 tarihli celsesinde davalı … beyanında; “Ben 1997 yılından beri davalı kurumda sayaç kontrol işlemlerini gerçekleştiriyorum, şuanda kurum içerisinde çalışmaktayım ancak 2015 yılında sayaç kontrol işlemlerini gerçekleştiriyordum, 2015 yılında davacının işyerinin bulunduğu “… Mah. … Cad. … Sok. No: …” adresinde sayacın kapalı olup olmadığını kontrol etmek için işyerine gittim ancak sayaç işyerinin içerisinde olduğu için ve işyeri de kapalı olduğundan sayaç kontrol işlemini gerçekleştiremedim, sayaç değiştirme işlemini ben yapmadım, buna ilişkin tutanak ta tuttuk ancak sayaç değiştirme işlemini ben yapmadığım için sayaç değişikliğinden sonra tüketim miktarının ne kadar olup olmadığı konusunda bilgi sahibi değilim zaten sayaçta ne yazıyorsa ona ilişkin fatura düzenlenmektedir” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 17/05/2022 tarihli celsesinde davalı … … beyanında; “Ben 2007 yılından beri kaçak su ve borç takip bölümünde çalışıyorum, bana söylemiş olduğunuz işyerinde meydana gelen sayaç değişim işini hatırlıyorum, söz konusu abonelik sözleşmesi 1972 yılında … adına yapılmış olup, her 10 yılda bir sayaç değişim işleminin gerçekleştirilmesi gerekmektedir, ilk sayaç değişimi için 1999 yılında işyerine gidilmiş olup, işyeri kapalı olduğundan sayaç kontrol işlemi gerçekleştirilememiştir, 1999-2015 yılları arasında yılda bir kaç kez sayaç değişim işlemi için görevliler tarafından kontrole gidilmiş olup, işyeri kapalı olduğundan yine sayaç değişim işlemi gerçekleştirilmemiştir, sayacın işyerinin dışında okunabilir bir yerde bulunması gerekmektedir ancak işyerinin içerisinde bulunduğu için görevliler tarafından bu işlem gerçekleştirilememiştir en son 2015 yılında işyerinin açık olduğu görülmüş olup 18 iş emirli sayaç değişim işlemi yapılmıştır, bu işlem yapılırken herhangi bir zorlama kırma gibi bir işlem gerçekleştirilmemiştir, 18 iş emirli yapıldığı için yani sayaçta arıza görülmediğinden incelemeye alınmamıştır, bu sayaç 2012 yılında tüketim miktarı olarak 1040 metreküp olup daha sonra 2015 yılında sayaç değişiminde 3000/3500 metreküp civarında tüketim göstermektedir, 2012/2015 yılları arasında bu değişim olmuştur ve bu yıllar arasında herhangi bir sayaca müdahale olmamıştır, abone tarafından tüketim miktarına itiraz edilmesi üzerine gerekli inceleme ve değerlendirmeler kurum tarafından yapılmıştır ben bizzat sayaç kontrol ve değişim işlemine gitmedim ancak kurum içerisinde kontrol işlemlerini ben gerçekleştirdim bu nedenle bilgi sahibiyim, ben sözleşmenin 1972 yılında … adına yapıldığı biliyorum 1999-2015 yılları arasında kimin kiracı kimin mal sahibi olduğunu bilmiyorum şuanda da kullacınının kim olduğunu bilmiyorum, sayaç değişikliğinden sonra eski sayacın üzerinde okuma yapılmış olup, belirtilen miktar kadar fatura düzenlenmiştir, herhangi bir hukuka aykırı işlem yapılmamıştır” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER: … ve … no’lu aboneliklere ilişkin kayıtlar, davalı idare tarafından tanzim edilen 26/05/2015 tarihli su faturası, davalı idare tarafından tanzim edilen 22/03/2016 tarihli su faturası, … nolu abone sözleşmesi, tapu kayıtları, tanık beyanları, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
Dava ilk olarak İstanbul Tüketici Mahkemesinde açılmış olup, … Tüketici Mahkemesinin 2016/… E. 2016/… K. Sayılı ilamı ile asliye hukuk mahkemelerinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmiş ve dosya asliye hukuk mahkemelerine gönderilmiştir. … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/… E. 2018/… K. Sayılı ilamı ile asliye ticaret mahkemelerinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmiş olup iş bu dosya Mahkememize tevzi edilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava abonelik sözleşmesine dayalı olarak davalı … tarafından davacı taraf aleyhine 26/04/2012-08/10/2015 tarihleri arası su kullanımından dayalı olarak kesilen 20.309,00 TL tutarlı faturadan kaynaklı olarak menfi tespit davasıdır.
Davacı taraf “… mah. … cad. … sok. No:…” adresinde bulunan işyerinin depo olarak kullandığı, 08/10/2015 tarihinde … görevlileri tarafından su sayacının eski olması nedeniyle değiştirildiğini, davalı tarafça kullandığı miktardan fazla fatura kesildiğini, sökülen sayacın incelenerek , fazla miktarda çıkan su faturasının tespit edilerek fazla çıkan su bedelinin iptalini ve su kullanımının kesilmemesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf söz konusu su sayacının sökülerek yerine yenisinin takıldığını, tüketim miktarı okunarak kayıt altına alındığını ve sayaç değişiminin gerçekleştirildiğini, davacının sayacın okunmasını 26/04/2012 tarihinden beri engellediğini, sayaca herhangi bir müdahale olmadığını, tüketim miktarının doğru tespit edildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 15/09/2020 tarihli 2019/… E. 2020/… K. Sayılı ilamı ile “davacı tarafın verilen kesin süre içerisinde bilirkişi ücretini yatırmaması nedeniyle bilirkişi incelemesi yapılması talebinden vazgeçmiş sayıldığı, uyuşmazlığın çözümü hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerden olduğu, bilirkişi incelemesi yapılmadan Mahkememizce değerlendirme yapılamayacağı gözetilerek, mevcut delil durumu ve dosya kapsamına göre davacının davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine” karar verilmiştir. Mahkememizin kararının davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir. … Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 17/02/2022 tarihli 2021/… E. 2022/… K. Sayılı ilamı ile davacının istinaf isteminin kabulüyle davacı tanıklarının dinlenilmesi, davacının keşif talebi hakkında olumlu-olumsuz karar verilmesi, sayaç getirtilerek bilirkişi incelemesi konusunda karar oluşturularak bu hususta süre verilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi için dosyanın Mahkememize gönderilmesine karar verilmiş ve dosya Mahkememizin esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
… Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 17/02/2022 tarihli 2021/… E. 2022/… K. Sayılı ilamı doğrultusunda davacı … davalı tanıklarının dinlenmesine karar verilmiş, dinlenen … beyanında işyerinin komşusu olduğunu ve dava konusu işyerinin depo olarak kullanıldığını ve 10 günde bir işyerinden sadece mal alımı olduğunu, su sayacının sökülmesi işleminden haberdar olmadığını beyan etmiştir. Dinlenen … beyanında işyerinin depo olarak kullanıldığını, işyerine haftada bir kere mal alımı için gelindiğini ve herhangi bir su sarfiyatının olmadığını, görevliler tarafından işyerinde kimse olmadan gelinerek su sayacının değiştirildiğini beyan etmiştir. Davacı vekilinin …’ün dinlenmesi talebinden vazgeçmesi üzerine tanık beyanları da yeterli olmakla …’ün dinlenmesinden vazgeçilmesine karar verilmiştir. Davalı tarafça tanık isim ve adreslerinin bildirildiği anlaşılmakla dinlenen davalı … … beyanında … görevlisi olduğunu, sayaç kontrol işlemlerini gerçekleştirdiğini, 2015 yılında sayacın kapalı olup olmadığını kontrol etmek için işyerine gittiğini ancak işyerinin kapalı olması nedeniyle sayaç kontrol işlemlerini gerçekleştiremediğini, sayaç değiştirme işlemlerini kendisinin yapmadığını beyan etmiştir. Dinlenen davalı … … beyanında; … görevlisi olduğunu, 2015 yılına kadar davacı işyerine ait sayacın değiştirilmesi işlemlerini gerçekleştirmek için işyerine gidildiğini ancak sayacın işyerinin içerisinde olması nedeniyle gerçekleştirilemediğini, sayaca herhangi bir müdahale olmadığını, abone tarafından itiraz edilmesi üzerine gerekli işlemlerin yapıldığını ve itirazın sonuçlandırıldığını, sayaç değişim işlemine gitmediğini ancak kontrolleri kendisinin gerçekleştirdiğini, sayaç değişikliğinden sonra eski sayaçta yer alan miktar üzerinden fatura düzenlendiğini usul ve yasaya aykırı bir durumun olmadığını beyan etmiştir.
Mahkememizin ara kararı ile sökülen su sayacı üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği ancak tarafların beyan dilekçeleri ile sökülen sayacın davacı tarafta ve davalı kurum bünyesinde bulunmadığı anlaşılmakla sayaç üzerinde bilirkişi incelemesi yapılamamış olup dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Su Tesisatı konusunda uzman Makina Yüksek Mühendisi Bilirkişi … tarafından 28/02/2023 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davaya konu … numaralı sözleşme 21.11.1972 yılında İdarede … … tarafından yapıldığını, … no.lu sözleşmeye ait 03.03.2020 hesap kesim tarihli abone hesap kartı ve hesap hareketleri föyü incelendiğinde: sözleşmenin 28.03.2016 tarihinde fesih edildiğini, abone hesap hareketleri incelendiğinde; 29.12.2009 tarihinden 19.09.2015 tarihine kadar sayacın kilitli olması nedeniyle yapılan kontroller sırasında kıyas yoluyla çoğunluğu 0,00TL olmak üzere- 23,00TL-70,00TL aralığında su tüketim bedellerinin bulunduğunu, 08.10.2015 tarihli normal okumada ise … nolu sayacın endeksinin 3.415m3 te-önceki tespitin ise 26.04.2012 tarihinde 1.040m3 te bulunduğunun belirtildiğini, Aradaki fark tüketim miktarının ise:2.375 m3 te olduğunun görüldüğünü, ayni yerdeki daha önceki tarihlerdeki sayaç söküm ve takım tarihleri arasındaki sayaç endeksinin … no.lu sayacın takıldığı tarihin 23.09.1988, söküldüğü tarihin 16.06.1999 olduğunu ve söküldüğü tarihteki endeksinin 3.535 m3 te olduğunun görüldüğünü, dosyaya sunulan belge ve bilgilerde örneğin abone hesap hareketleri incelendiğinde tüketim bedellerinin devamlı olarak kıyas metoduyla yapıldığını, arada tüketim okumalarına dair bilgilere rastlanılmadığını, bu nedenle tüketim hakkında bir mukayese ve değerlendirmenin bu bilgilere göre zor olduğunu, bunun ancak sayaç endeksi ile çözümlenebileceğini, sayaç endeksinin de sayaç söküm ve denetim altına alındığı 08.10.2015 tarihli normal okumada ise … nolu sayacın endeksinin 3.415m3 te-önceki tespitin ise 26.04.2012 tarihinde 1.040m3 te bulunduğunu, aradaki fark tüketim miktarının ise:2.375 m3 ile tüketim hesabının yapılabileceğini, buna göre yapılan hesaplama neticesinde 20.739,00 TL olarak hesaplandığı, aynı yerdeki daha önceki tarihlerdeki farklı sayacın söküm ve takım tarihleri arasındaki sayaç endeksinin … no.lu sayacın takıldığı tarihin 23.09.1988, söküldüğü tarihin 16.06.1999 olduğunu ve söküldüğü tarihteki endeksinin 3.535 m3 te olduğunun görüldüğünü yani burada da sayacın 10 yıldan fazla çalıştırılmasına rağmen endeksinin 3.535 m3 te olduğunu, sayacın muhafazası ve korunmasının ve sayaçtan sonraki iç tesisattan abonenin sorumlu olduğunu ve davacının menfi tespit talebinin yerinde olmadığı” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davacı vekilinin rapora yönelik itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen 11/07/2023 tarihli ek rapora göre; “Sayacın sağlam görülmesi ile değişime gidilmeyip 3.415m3 olarak değerlendirildiğini, hesaplamanın bu endeks üzerinden yapıldığını, önceki tüketici ile davacı tüketicinin su tüketim şeklinin nasıl olduğunun bilinemediğini, illede bir mukayese hesabı yapılması halinde: 29.12.2009 -19.09.2015 tarihleri arasında sayaç endeksine göre takriben 6 yılda 3415 m3 su tüketildiği, buradaki yıllık tüketimin ortalama 3415m3/ yıl=569,16m3/yıl,eski sayacın 23.09.1988 söküldüğü tarih ile 16.06.1999 arasında takriben 10 yılda ise 3.535 m3 su tüketildiği, yıllık tüketimin 3.535 m3/10yıl=353,50m3/yıl olduğunun görüldüğünü, bu yapılan değerlendirmenin sadece bilgi mahiyetinde olabileceğini, eski tüketime göre yapılan tüketim miktarının yeni sayaçla yapılmasının kabulü halinde tüketimin : 353,50m3/yılx6 yıl =2.121m3 olabileceğini, 1.040m3 tüketimin düşülmesi halinde ise:1.081,00 m3 suyun tüketilmesinin kabulü halinde:1.081m3x7.98tl/m3=8.626,38 TL ve KDV 690,01 TL olmak üzere toplam 9.316,39 TL olabileceği ” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacıya ait olan “… mah. … cad. … sok. No: …” adresinde bulunan işyerinde 21/11/1972 tarihinde “… …” adına tesis edilen su aboneliği sözleşmesinin bulunduğu, sayacın 1999 yılına ait olması nedeniyle davalı tanıkları beyanlarında belirtildiği üzere davalı … tarafından sayaç değişim ve kontrol işlemleri için davacıya ait olan işyerine gelindiği ancak 08/10/2015 tarihine kadar sayaç değişim işlemlerinin yapılamadığı, 08/10/2015 tarihinde 18 no lu iş emri ile … numaralı sayacın çıkartılarak yerine … numaralı sayacın takılması suretiyle sayaç değiştirilmesi işleminin gerçekleştirildiği ve 26/04/2012 tarihinden 08/10/2015 tarihine kadar sayaçta yer alan endeks bilgilerine göre 2375 m3 su kullanımından kaynaklı olarak davalı … tarafından … … adına son kullanım tarihi 12/04/2016 tarihi olan 20.739,00 TL bedelli fatura kesildiği ve davacı tarafın faturadan kaynaklı olarak menfi tespit ve fazla kesilen su bedelinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, davacı tarafın sayaca müdahale edildiğine yönelik iddiasının bulunmadığı ve dosya kapsamında buna yönelik delilin bulunmadığı, söz konusu işyeri depo olarak kullanılsa da su faturasının 26/04/2012-08/10/2015 tarihlerine ilişkin olduğu ve işyerinin davacı … beyanına göre 1500 m2 olduğu ve haftada bir kez mal alım ve sevkiyat işlemleri için kullanıldığının beyan edildiğinin anlaşıldığı, davalı kurum tarafından sayaçta yer alan endeks bilgilerine göre 2375 m3 su kullanımından kaynaklı olarak faturanın düzenlendiği ve hükme ve denetime elverişli olan bilirkişi raporuna göre endeks bilgilerine göre 20.739,00 TL olarak doğru hesaplandığının tespit edildiği, sayacın ömrünü doldurması nedeniyle değiştirildiği, bu nedenle endeks bilgilerine göre su kullanımının tespit edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu durumun davalı tanık beyanı ile de doğrulandığı anlaşılmıştır. Ayrıca abonelik tesis edilen işyeri davacı tarafa ait olsa da 20.739,00 TL bedelli su faturasının “… …” adına düzenlendiği, davacı tarafın aboneliği kendi adına tesis etmediği bu nedenle su faturasının iptali ve menfi tespit talebinde aktif husumet ehliyetinin de bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça davalı aleyhine açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 269,85-TL harcın peşin alınan 391,23-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 121,38-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 17.900,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan 140.00,-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 26/09/2023

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*