Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/712 E. 2022/428 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/712 Esas
KARAR NO : 2022/428
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2021
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki 15.02.2017 tarihinde, telsiz cihazları kiralama sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında davacının mülkiyeti kendisinde olan telsiz ve diğer cihazların kullanımını 5 yıl boyunca sağlayacağının ve bu hizmet karşılığında davalının davacıya sözleşmenin 4. Maddesinde belirtilen miktarlarda ödeme yapacağının düzenlendiğini, davacının sözleşme gereğini yerine getirerek telsiz ve diğer cihazların kurulumunu sağladığı ve eksiksiz çalışır şekilde davalıya teslim ettiğini, ancak davalının sözleşme uyarınca ödemesi gereken bedeli ödemediğini, bunun üzerine 59.431,41TL alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapılan takibe davalının itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu beyan ederek; davalı tarafından yapılan itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin söz konusu sözleşme kapsamında davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı tarafça müvekkilinden talep edilebilecek herhangi bir sözleşme bedeli bulunmadığını, hiçbir şekilde davacının iddialarını kabul anlamına gelmemekle birlikte, davaya konu alacak likit bir alacak olmadığını ve itirazın iptaline karar verilmesi ihtimalinde icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğini beyan ederek; davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… esas sayılı dosyası, arabuluculuk son tutanağı, tarafların ticari defter ve kayıtları, fatura suretleri, taraflar arasında imzalanan telsiz cihazları kiralama sözleşmesi sureti, davalı şirketin BA-BS formları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre;dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde taraflar arasında 15/02/2017 tarihli telsiz cihazları kiralama sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket ile cari hesap ilişkisi içinde olan davalı şirketin 59.431,41TL borcunu ödememesi üzerine … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu nedenle borçlu davalı tarafından yapılan haksız itirazının iptaline karar verilmesini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde müvekkilinin yerleşim yerinin “Bahçelievler” olduğunu ve Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcun bulunmadığını belirterek davanın ve icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 59.431,41 TL borcun ödenmesi amacıyla 18/08/2021 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 07/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/09/2021 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin Mahkemenin yetkisine ilişkin itirazın taraflar arasında düzenlenen sözleşmede İstanbul Mahkemeleri yetkili kılındığından HMK 17. Maddesi gereğince yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen 18/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; “Tarafların ibraz olunan ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğu, ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, davacının ticari defterlerine göre 18.08.2021 takip tarihi itibariyle davacının 120.01.1006 kodlu hesaba kayıtlı 83.394,83TL ve 120.01.1028 kodlu hesaba kayıtlı 36.463,59TL davalıdan kayden alacaklı göründüğü, ancak davacı takip alacaklısının takipte talep ettiği alacağının dayanağı olan belgelerdeki alacak ile ticari defterlerdeki alacağın farklı olduğu, davacının ticari defterlerindeki kaydi alacağının takipte talep olunan alacak olmadığı, davalının yılı ticari defterlerine göre, Davalının 18.08.2021 takip tarihi itibariyle 119.528,55TL davacıya kayden borçlu göründüğü, Ancak davacı takip alacaklısının takipte talep ettiği alacağının dayanağı olan belgelerdeki alacak ile davalının ticari defterlerdeki alacağın farklı olduğu, Davalının ticari defterlerindeki kaydi borcunun takipte talep olunan alacak olmadığı, Ya da diğer bir ifade ile davalının takipte talebine dayanak olarak gösterilen cari hesaptan ya da belgelerden dolayı davacıya borcu olmadığı, davacı takip alacaklısı takibe dayanak olarak dava dışı … Limited Şirketi nezdindeki 31.12.2020 tarihli 20.810,59TL bakiyeli ve 31.12.2021 tarihli 37.582,77TL bakiyeli cari hesap ekstreleri ile yine … Limited Şirketi tarafından davalı takip borçlusu adına tanzim olunan faturaları ve yine … Limited Şirketi tarafından davalı takip borçlusu adına tanzim olunan ödeme ihtarnamesini sunduğu, ancak davalının söz konusu cari hesap ekstrelerinden ve faturalardan dolayı davacı takip alacaklısı şirkete borcu olmadığı, kaldı ki söz konusu takip miktarı belirlenirken … Limited Şirketi nezdindeki 31.12.2020 tarihli 20.810,59TL bakiyeli ve 31.12.2021 tarihli 37.582,77TL bakiyeli cari hesap ekstrelerini sunmuş ise de 31.12.2021 tarihli ekstre 31.12.2020 tarihli ekstre borcunu da ihtiva ettiği, yani 31.12.2020 tarihine kadar olan cari hesap alacağı davacı takip alacaklısına ait bir alacak olmadığı gibi mükerrer olarak takip toplamına alındığı, tarafların ticari defterlerindeki verilere, göre davacının davalıdan alacağı olmakla birlikte söz konusu alacağın takibe konu alacak olmadığı, Davacının ticari defterlerindeki alacağın dava konusu takibe konu edilmediği, Dolayısı ile davacının davaya konu takip kapsamındaki alacak iddiasının ispata muhtaç olduğu,” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı, itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir. İtirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı olduğundan, alacaklının takipte dayandığı belgeler dışında başka belgelere dayanılamayacağı açıktır. (YHGK. 2017/19-919 Esas – 2019/886 Karar sayılı ilamı)
… İcra Müdürlüğünün 2021/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde takip dayanağı olarak dava dışı … Limited Şirketi nezdindeki 31.12.2020 tarihli 20.810,59TL bakiyeli ve 31.12.2021 tarihli 37.582,77TL bakiyeli cari hesap ekstreleri ile yine … Limited Şirketi tarafından davalı takip borçlusu adına tanzim olunan faturaları ve yine … Limited Şirketi tarafından davalı takip borçlusu adına tanzim olunan ödeme ihtarnamesini sunduğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası, icra takibine sıkı sıkıya bağlı; itiraz üzerine duran icra takibinin devam edebilmesini sağlayan ve takip hukuku içinde olmakla birlikte, maddi hukuk ilişkisinin incelenerek uyuşmazlığı kesin hükümle sonuçlandıran bir davadır. Davanın takibe bağlılığı alacağın miktarı bakımından söz konusu olduğu gibi alacağın kaynağı bakımından da geçerlidir. İtirazın iptali davalarında takipde dayanılmayan bir belgeye dayanılması mümkün değildir. Davacının takip talebinde alacak talebini açıkça 131.12.2020 tarihli 20.810,59TL bakiyeli ve 31.12.2021 tarihli 37.582,77TL bakiyeli cari hesap ekstrelerine dayandığı ancak ticari defter incelemesi sırasında düzenlenen bilirkişi raporuna göre davacı takip alacaklısının takipte talep ettiği alacağının dayanağı olan belgelerdeki alacak ile ticari defterlerdeki alacağın farklı olduğu, davacı vekili dava dilekçesi ekine davalı adına kesilen faturaları, teslim tutanağını eklemişse de itirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan ve icra takibine dayanak belge eklenmesi zorunluluğu olmasa da icra takibine dayanak belge eklenmesi durumunda başka belgelere dayanılamayacağı açık olduğundan tarafların ticari defterlerindeki verilere, göre davacının davalıdan alacağı olmakla birlikte söz konusu alacağın takibe konu alacak olmadığı, davacının ticari defterlerindeki alacağın dava konusu takibe konu edilmediği alacağın ispatlanamadığı anlaşılmakla; davacı tarafça davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
(Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 12/12/2018 tarihli 2018/3125 E., 2018/6553 K. Sayılı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 2018/604 E 2020/217 K. emsal kararları).
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça davalı aleyhine açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 717,78-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 637,08-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 8.526,08-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa re’sen iadesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/06/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*