Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/706 E. 2022/610 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/706 Esas
KARAR NO : 2022/610

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı/borçlu şirket ile ticari ilişki mevcut olduğunu, davalı … Anonim Şirketi’nin müvekkili şirkete cari hesap borcu olduğunu, müvekkili şirket, borçlu şirketi cari hesap borcunu yerine getirmesi için defalarca ihtar etmesine rağmen borçlu şirket borcunu ifa etmediğini, müvekkili şirketin, 3.989,28TL alacağının tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası davalı borçlu hakkında cari hesaba dayanarak ilamsız icra takibi başlatıldığını, Davalı borçlu, borçlu olmadığını iddia ederek borca itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, İşbu itiraz sadece takibi sürüncemede bırakarak müvekkilinin haklı alacağına kavuşmasını engellemek amacıyla yapıldığını, beyan ederek; itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine, karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.

DELİLLER: İstanbul… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, arabuluculuk son tutanağı, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları, cari hesap ekstresi, fatura suretleri, … Vergi Dairesi Müdürlüğü 13/12/2021 tarihli müzekkere cevabında yer alan davalı şirketin 2019 yılına ait Ba-Bs formları, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, fatura ve cari hesap alacağından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır (229. md.). Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami “yedi gün” içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır (231/5. md.). 6102 sayılı TTK’da da fatura konusunda hükümler vardır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.” (6102 Sayılı TTK 21/1) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir.
Bu açıklamalar ışığında davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyası ile davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 3.989,25 TL borcun ödenmesi amacıyla 29/08/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 03/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 04/09/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. durdurma kararının ve itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği , dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını Mahkememizin 21/06/2022 tarihli duruşma ara kararı ile belirlenen inceleme gününde sunması için ihtar edildiği, ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından düzenlenen 18/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; “Davacının ibraz olunan ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğu, ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, davacının ticari defterlerine göre 03.09.2019 takip tarihi itibari ile davacının 3.989,28TL davalıdan alacaklı olduğu, davacının kaydi alacağının 11 adet e-faturaya dayandığı, e-fatura mevzuatı ve TTK’21/2 bağlamından yasal süresi içinde itiraza uğramayan davacı faturalarının davalı aleyhine borç doğurduğu, dava dosyasına sunulan deliller ve ticari defterler incelemesi sonucu davacının ticari defterlerindeki verilere, defterlerin delil niteliğine, davacı faturalarının e-fatura mevzuatı ve TTK 21/2 bağlamında davalı aleyhine borç doğuruyor olması sonucuna göre davacının 3.989,28TL davalıdan alacaklı olduğu kanaatine ulaşıldığı, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 03.09.2019 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %19,50 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %19,50 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği,” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını Mahkememizin 21/06/2022 tarihli duruşma ara kararı ile belirlenen inceleme gününde sunması için ihtar edildiği, ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı anlaşılmıştır. Davalı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ve davacı ticari defter ve kayıtlarıyla karşılaştırmalı rapor sunması ve dava konusu faturaların davalı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olup olmadığı ve farklılık varsa neden kaynaklandığı ve dosyaya celp edilen BA-BS formlarının incelenmesi hususunda mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verildiği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, mali müşavir bilirkişiden alınan 05/09/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda ek rapor aşamasında yeni bir bilgi ve belge ile davalı defterleri sunulmadığından kök raporda bir değişiklik olmadığı şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı arasında faturaya ve cari hesaba dayalı ilişkisinin bulunduğu, davacı tarafın dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu alacağı işlediği yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı, davacının alacağına dayanak olan faturaların e fatura olduğu ve davalıya tebliğ edildiği, faturaya itiraz olmadığı, davacının ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu, faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı gibi davacı şirkete borçlarının bulunmadığı yönünde icra takibinde itirazda bulunmuş ise davalı tarafça borcu bulunmadığı hususunda ispata yarar delil ibraz edememiştir. Davalı tarafça başlatılan icra takibinde borcun sebebinin gösterilmediği ve takibe dayanak bilgi ve belgelere yer verilmediği ve bu nedenle geçerli bir takip bulunmadığı itirazında bulunmuşsa da borcun sebebinin alacak olarak gösterildiği ve icra takibine dayanak belge eklenmesi zorunluluğu bulunmadığından itirazının reddine karar verilmiştir. Bu haliyle davacı taraf takip konusu faturalardan dolayı davalı şirketten alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla bu hususta hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alınarak davacının 3.989,28 TL alacağının bulunduğu sabit olduğundan davanın kabulü ile, davacı tarafın başlattığı İstanbul.. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı yönünden; dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, asıl alacağın % 20 si (797,85-TL) oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si (797,85 TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 272,51-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 213,21-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 3.989,28-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 59,30-TL başvuru harcı ve 59,30-TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 900,00-TL Bilirkişi ücreti ve 124,00-TL posta giderinden ibaret toplam 1.024,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip
e-imzalı*

Hakim
e-imzalı*