Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/664 E. 2021/955 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/664 Esas
KARAR NO : 2021/955
DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/05/2021
KARAR TARİHİ : 29/12/2021

… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/09/2021 tarih ve 2021/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı uyarınca dosya yetkisizlik kararı verilerek mahkememize gönderilerek, mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılarak görülmekte olan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı şirket arasında 21/07/2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Acentelik sözleşmesinin akdedildiğini, davacı şirketin 21/07/2016-17/10/2019 tarihleri arasında davalı şirketin yetkili acenteliğini yaptığını, davacının sürekli düzenli çalıştığını, davalıya katkı sağladığını, davalının da davacıya poliçe türüne göre komisyon kestiğini, performansı yerinde olan üzerine düşen görevi layığıyla yerine getiren müvekkilİ şirkete davalının acentelik sözleşmesini 3 ay önceden bildirerek hiç bir açıklama yapmadan ekranlarını kısıtladığını ve 3 aylık süre sonunda da sözleşmenin haksız ve hakkaniyete aykırı olarak feshedildiğini, iş bu feshin … Noterliği’nin 17/10/2019 Tarihli, … yevmiye no’lu ihtarnamesi gönderilerek yapıldığını, söz konusu fesihten önce davalının davacıya ait üretim ekranlarını kısıtladığını ve poliçe üretimine izin vermediğini, davalı şirketin haklı bir sebebi olmadan sözleşmeyi feshettiği için davacıyı zarara uğrattığını, davalı şirketin bu zararın karşılamasının gerektiğini, davacının davalıya borcunun olmadığını, davalı şirketin haksız olarak sözleşmeyi feshettiğini bu nedende haksız kazanç elde ettiğini, Sigortacılık Yasasının 23/16 maddesinde acenteler lehine düzenleme yoluna gidildiğini, madde gereği; davalının haksız sebeple sözleşmeyi feshetmesi nedeniyle tazminat ödemek zorunda kaldığını, davayı açmadan önce davalı ile arabuluculuk görüşmesi yapıldığını bu görüşmede tarafların anlaşamadığını beyanla, davalı arasında akdedilen acentelik sözleşmesinin haksız sebebe dayalı olarak tek taraflı fesih edilmesi sebebiyle; h.m.k.’nun 107. maddesi gereğince; fazlaya ilişkin talep, artırım, dava ve tazminat hakkı saklı kalmak kaydıyla, 100,00.-TL (5684 sayılı yasanın 23/16 maddesi ve T.T.K. 122. mad. gereğince) denkleştirme tazminatının 17/10/2019 haksız fesih tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile avukatlık ücretinin ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında doğacak uyuşmazlıklarda İstanbul Mahkemelerin yetkili kılındığını, davacı ile davalı arasında acente sözleşmesinin imzalandığını, … Noterliğinin 17.10.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihbarnamesi ile TTK’nın 121. Maddesi Hükmüne uygun olarak üç aydan önce ihbarda bulunmak suretiyle davalı şirket tarafından feshedildiğini, ihtarın 19.10.2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, bu sebeple taraflar arasındaki acente sözleşmesinin 19.01.2020 tarihi ile sona erdiğini, yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olması gerektiğini bu sebeple yetkisizlik kararının verilmesinin gerektiğini, TTK’nın 122/4 Maddesi uyarınca denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren bir yıl içerisinde ileri sürülmesi gerektiğini, taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin 19.01.2020 tarihinde sona erdiğini, davanın 17.05.2021 tarihinde ikame edildiğini, denkleştirme tazminatı talebinde talebinin 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde ileri sürülmediğinin ortada olduğunu, bu sebeple tazminatın reddinin gerektiğini, davacının acentelik sözleşmesini denkleştirme istemi talebinden feragat ettiğini, bu sebeple reddinin gerektiğini, feshin acentelik sözleşmesi ve TTK’ya uygun şekilde yapıldığını, davalı şirketin davacı acente sayesinde önemli bir menfaat elde etmediğini, davacı şirketin davalıya yeni müşteriler kazandırmadığını, böyle bir durumun söz konusu olmadığını, bunun ispatlanmasının gerektiğini, sözleşmenin feshi için sebeplerde bulunduğunu ve feshin haklı sebeplere dayandığını, davacının gerek çalışma bölgesi içerisinde tatminkar bir faaliyet ve iyi bir performans göstermediğini, davalıyı bu sebeple zarara uğrattığını, bundan ötürü sebeplerle sözleşmeyi feshettiğini, denkleştirme tazminatının da hakkaniyete uygun olmadığını, bu durumun kabul edilemez olduğunu beyanla, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Acentelik Sözleşmesi, … Noterliğinin 17/10/2019 Tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi, Arabuluculuk son tutanağı, taraflarca sunulan kayıtlar ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, TTK’nın 122/2 maddesi uyarınca acentelik sözleşmesinden kaynaklanan portföy (Denkleştirme) tazminatı istemine ilişkindir.
… Ltd. Şti. ile davalı şirket arasında 21/07/2016 tarihinde sigorta acenteliği sözleşmesi aktedildiği, davalı tarafça acenteye gönderilen … Noterliğinin 17/10/2019 Tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile, acentelik sözleşmesinin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 3 ay sonunda feshedildiğinin bildirildiği, işbu davada davacı tarafça, feshin haksız olduğu iddia edilerek, TTK’nın 122/2 maddesi gereğince denkleştirme tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Fesih ve dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK.’nın “Acentelik Sözleşmesinin Sona Ermesi-Sebepleri kenar başlığı altında yer alan 121/1. maddesinde; “Belirsiz bir süre için yapılmış olan acentelik sözleşmesini, taraflardan her biri üç ay önceden ihbarda bulunmak şartıyla feshedebilir. Sözleşme belirli bir süre için yapılmış olsa bile haklı sebeplerden dolayı her zaman fesih olunabilir.” hükmü, 122. Maddesinde ise; “(1) Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra; a) Müvekkil, acentenin bulduğu yeni müşteriler sayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde ediyorsa, b) Acente, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybediyorsa ve c) Somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa, acente müvekkilden uygun bir tazminat isteyebilir. (2) Tazminat, acentenin son beş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğer ödemelerin ortalamasını aşamaz. Sözleşme ilişkisi daha kısa bir süre devam etmişse, faaliyetin devamı sırasındaki ortalama esas alınır. (4) Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez. Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde ileri sürülmesi gerekir.” hükmü yer almaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki acentelik ilişkisinin 17/10/2019 tarihinde feshedildiği davacı tarafın da kabulünde olup, fesih ihtarnamesi içeriğinde taraflar arasındaki sözleşmenin 3 aylık ihbar süresi sonunda feshine karar verildiğinin ihtar edildiği, davacı tarafça arabuluculuk başvurusunun 04/02/2021 tarihinde yapıldığı, arabuculuk sürecinin 31/03/2021 tarihinde düzenlenen Arabuluculuk Son Tutanağı ile anlaşamama ile sonuçlandığı, davanın 17/05/2021 tarihinde açıldığı, davanın TTK’nın 122/4 maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı anlaşılmakla, süresinde açılmayan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-TTK’nun 122/4.maddesi uyarınca süresinde açılmayan davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,
2-Dava açılırken yeteri kadar harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/12/2021

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.