Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/635 E. 2023/74 K. 27.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/635 Esas
KARAR NO : 2023/74
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2021
KARAR TARİHİ : 27/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 29/06/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin 30.09.2020 tarihinde davalı satıcıdan 47.200.-TL karşılığında … adlı yazılımı satın aldığını, davacı müvekkilinin, bu yazılım bedelinin 10.000.-TL’sini nakit ve 37.200.TL’sini çek ile ödediğini, bu yazılımı, ürün takibi ve mağazacılıkta üretimi detaylı takip edebilmek için satın alındığını, davalı tarafından 01.09.2020 tarihinde teklif sunulduğunu, davacı tarafından teklif kabul edildiğini, yapılan teklifte 88 saat uyarlama ve eğitim verileceği yer almasına rağmen uygulamada 60 saat eğitim verildiğini, davalı tarafın eğitimden sonra Ekim ayının sonlarına doğru yazılımı yüklediklerini, satış sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olup taraflardan birinin satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretmeyi, diğerinin/alıcının ise buna karşılık bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşme olduğunu, olayda davacı kendi edimini yerine getirmediğini, davalı taraf borcunu gereği gibi yerine getirmediğini, malda ayıplar mevcut olduğunu, davacı yazılım programını teslim aldıktan/kurulduktan sonra birçok sorunla karışlaştığını, davacı yazılım programında el terminalleri için ara entegrasyon programı olmadığından bağlantı sorunu yaşadığını, el terminalinin ekranının çok küçük ve sade olması, kullanılan yazılım programında davacının makul olarak beklediği faydayı azalttığını, yazılım programıyla davacının beklentisi olan merkez ve şube arasında gerekli entegrasyon sağlanamadığını, yazılımın raporlama sistemi karışık olduğunu, davacı karşılaştığı bu sorunları davalı şirkete iletmesine rağmen sorunu çözmeye yanaşmadığını, sistem yavaş çalıştığını, davacı ayrıca “personel programı” satın alarak programın eğitimini talep etmesine rağmen eğitim verilmediğini, yazılımda iki veri tabanı olmasından dolayı manuel entegre edilmesi çok zor olduğunu, davacının yazılımdan temel beklentisi üretim ve satışın ana ayağı olan barkod sistemi olup bu sistem davalı tarafından oluşturulmadığını, üretimde kullanılacak ürünler ve malzemelerin kodlama sistemi ile ilgili uluslararası düzeyde kodlama önerileri de mevcut olmadığını, davacı alıcı, birçok defa davalıyı arayarak satın aldıkları hizmette hatalar, sıkıntılar olduğunu dile getirmesine rağmen bu hususta davalı hiçbir şey yapmadığını, hizmetin ayıplı olması sebebiyle, davacı müşteri memnuniyetsizlikleri ile karışalştığını, bu da müşteriye verdiği hizmet kalitesinin düşmesine neden olduğunu, bu hususlarda davalının sunduğu teklife, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılık teşkil ettiğini, sözleşmeden dönülerek, satış bedeli olarak ödenen 47.200.-TLnin davalıdan alınarak davacıya iadesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 06/12/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … Muhasebe programının bayiliğini yaptığını, davalı firmaya 01/09/2020 tarihinde … teklifi sunulduğunu ve davacının da kabulü ile söz konusu hizmetin verildiğini, Müvekkilinin davacıya yapmış olduğu lisans sözleşmesi teklifinin şirkete özel koşullar başlıklı 7. Maddesinde “bu teklif herhangi bir donanım ürünü ve hizmetini içermemektedir.” şeklinde açıklandığı üzere program dışındaki donanım ürün ve hizmetlerinin davacının sorumluluğunda olduğunu, teklifte özellikle bu hususun belirtildiği gibi, eğitimler sırasında bu hususların davacıya ayrıntılı bir şekilde açıklandığını, davacının yaşadığını iddia ettiği el terminali ile ilgili sorunların ve sistemin yavaş çalıştığı iddiasının satılan programla ilgili değil, davacının donanımsal sorunları olduğunu, ortada programdan kaynaklı hiçbir sorun bulunmadığını, davacı tarafça eğitim hizmetinin eksik verildiği belirtilmişse de müvekkili tarafından taahhüt etmiş olunan 88 saatlik hizmet de aşılmak suretiyle toplamda 112 saatlik eğitim hizmeti sunulduğunu, davacının hizmet verilmediğine yönelik iddiasının gerçekliği bulunmadığını, tacir olan davacının süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunmayıp, 5 ay süresince eğitim aldıktan ve ürünü 9 aya yakın süre kullandıktan sonra aradan geçen uzunca sürenin sonunda ürünün ayıplı olduğunun iddia etmesinin hukuki bir dayanağı bulunmadığını beyan ederek; davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER : 01.09.2020 tarihli … Teklifi başlıklı teklif ve sözleşme, Davacı firmaya gönderilmiş 14 adet Proje Bilgilendirme maili, 47 adet Servis formları(14.10.2020-02,03.2021 tarihleri arası), Davacı çalışanı … ile davali çalışanı … arasındaki eğitime yönelik görüşme dökümleri, Fatura, Servis işlemleri dökümü, tanık beyanları, 20/12/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Davacı Tanığı … 11/05/2022 tarihli duruşmada; ”… Ben yaklaşık 18 yıldır davacı şirkette çalışmaktayım, şu an imalat ve tasarım yönetici olarak çalışıyorum, davalı firmadan özellikle … Mağazamızdaki satışların ve işlerin takibi için bir yazılım programı aldık, şirketimizin kendine ait bilişim çalışanı olmadığı için davalı şirket çalışanlarından alacağımız programa dair bizim şirketimizin alt yapısının yeterli olup olmadığına dair ön bilgiler aldık , onların bilgilendirmeleri doğrultusunda şirketimize server aldık ve önerdikleri şekilde pek çok donanım aldık, … mağazamız için el terminalleri aldık, sonrasında pandemi süreci nedeni ile davalı şirket eğitimleri uzaktan eğitim olarak verdi, ama uzaktan eğitimlerden beklediğimiz randımanı alamadık, fabrikamızın ve özellikle … deki mağazanın internet alt yapısından kaynaklanan internet kopmaları yaşanınca fabrikamızda … Mağazası arasında entegrasyon bir türlü sağlanamadı, davalı şirketten alınan programdan fabrikamız ile mağaza arasında entegrasyon sağlanamadığından beklediğimiz faydayı göremedik, mağaza satışı esnasında internet kopmasından kaynaklı müşterilerin bekletilmesi gibi sorunlarla karşılaştık, bu internet alt yapısının iyileştirilmesi bizim şirketimiz ile ilgili bir durum değildir, başka bir internet firmasında da hizmet almayı denedik, ancak şirketimizden kaynaklanmayan mevcut alt yapı nedeniyle beklediğimiz faydayı sağlayamadık, aldığımız günden beridir de yazılım programının tam anlamıyla kullanabilmiş değiliz, şu anda bu programı kullanmıyoruz, yazılım programının kurulum aşamasında biz verilerin işlenmesi için yeni personel aldık, ancak kurulum aşamasında entegrasyon sağlanamadığından programı kullanamadık, kurulum aşamasında verileri yükleme işlemlerinde karşılaştığımız hataları davalı şirkette bu işlerimizi takip eden … beye mail yolu ile, whatsapp yolu ile, görüntülü arama yolu ile ilettiğim oldu, karşılaştığımız her hatada davalı şirket çalışanları da bir kısım iyileştirmeler yaptılar, Lalelideki mağazada entegrasyonun sağlanması konusunda davalı şirket çalışanlarının da bazı çalışmaları oldu, ancak yapılan bütün çalışmalara rağmen programın entegrasyonunu sağlanamadı, ayrıca bize program ile ilgili verilen eğitim sürecinde bizimle ilgilenen personel davalı şirket tarafından işten çıkarılmış, bu hususta da bize bir bilgilendirme yapılmadı, başkaca bir eğitim verecek personel de yönlendirilmedi, muhasebe çalışanımız başka bir konu ile ilgili aradığında tesadüfen bundan haberdar olmuş, bilgim ve görgüm bundan ibarettir, Eğitim ile ilgili konularda davalı şirlket çalışanı … Bey işleri takip etmekteydi, barkod sistemi ile ilgili önemli bir program üzerine çalışıldığı sırada … Bey işten çıkarılmış, bize bu konuda bilgi verilmedi, bundan dolayı bir aksaklık yaşadık, … Bey imalat ve planlama programı ile ilgili işleri takip etmekteydi, ben … bey ile bir iletişim sorunu yaşamadım ancak uzaktan eğitimlerde ortamın uygun olmamasından dolayı beklediğimiz faydayı alamadık,… ” şeklinde beyan etmiştir.
Davacı Tanığı … 11/05/2022 tarihli duruşmada; ”… Ben davacı şirkette 15 yıldır muhasebe bölümünde çalışmaktayım, davalıdan alınan yazılım programını kullandım, programın eğitim sürecinin ortasından itibaren kullanmaya başladım, ancak 1 hafta kadar programı fiilen kullanabildim, program internet üzerinden uzaktan bağlanılarak çalışıldığından sürekli bağlantı kopması yaşanıyordu, aktif olarak çalışılması mümkün olmuyordu, programın kurulması ve reel olarak kullanılması sırasında bize eğitimi veren … Bey programdaki kopmaları bizzat gördü, daha önceden şirkette kullandığımız uzaktan bağlantı ile çalışan programlarda yaşamış olduğumuz sıkıntıları da biz programı satan firmaya anlatmıştık, muhasebe birimi ile üretim biriminin entegrasyonunun sağlanması gerekiyordu, ayrıca el terminalleri ile satış yapılması gerekiyordu, el terminallerini kullanan personelden ekranın çok küçük olduğu ve programın çok karmaşık olduğuna dair geri dönüşler aldık, bu şikayetlerin bize iletildiği aşamalarda eğitim veren Ahmet bey hep yanımızdaydı, satışı yapan firma ekranın pikselini bir miktar büyüttü ancak bu da görüntünün yeteri kadar büyümesi için çözüm olmadı, bizim kullandığımız el terminallerine satışı yapan firmanın yazılımının çalışacağına dair davacı şirket tarafından tarafımıza bilgilendirme yapılmıştı, ayrıca satış kısmında ürünün barkodu okutulduktan sonra kopmalar yaşandı, bu nedenlerden dolayı programı kullanamadık, Lalelideki satış mağazamıza da iki tane terminal almıştık, bu terminallerde de kopmalar yaşandığından programı kullanamadık, bizim eğitim aldığımız süreçte … davalı şirket tarafından işten çıkarılmış, bize bunun bilgisi verilmedi, yerine başka birini görevlendirdiklerine dair bilgi de verilmedi, bu süreçte de eğitimlerde aksamalar meydana geldi.. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı … 11/05/2022 tarihli duruşmada; ” … 16 yıldır davalı şirkette çalışmaktayım, şu an proje müdürü olarak görev yapıyorum, muhasebe, üretim, mağazada satışında kullanılmak üzere yazılım programımızı davacı şirkete satışını yaptık, eğitimlerimizi verdik, davacının taleplerine uygun şekilde senaryolarımızı düzenledik, programın canlı kullanımına başlangıç aşamasında davacı firma internet yavaşlığı yaşandığı ve programı beğenmediklerinden kullanmak istemediklerini tarafımıza bildirdi, programı kullanmaya başlamışlardı, davacı firmanın carilerini ve verilerini programa aktardık, kullanmaya başladıktan sonra internet problemini bildirdiler, merkezlerinde internet hız kapasitelerini artırmaları gerektiğini söyledik, artıramadıklarını tarafımıza bildirdiler, biz de bulut sunucuya geçebileceklerini bildirdik, bu konu teknik bir konudur, yazılımla hiç bir ilgisi bulunmamaktadır, firmanın bilgi işlem departmanı veya bu hizmeti aldıkları teknik servisler bu işleri yönetir, bizim sorumluluğumuzda değildir, bu hususu da davacı firmaya bildirdik, davacı taraf bulut üzerinden programı kullanmayı denemedi, internet alt yapısından aksaklıkların yazılım programı ile ya da bizim şirketimiz ile ilgisi bulunmamaktadır, programımız yurt gebelinde verimli bir şekilde kullanılmaktadır, Eğitim sürecini üç kişi yürüttük, kullanıma geçildikten sonra … Bey kendi isteği ile firmadan ayrıldı, eğitim süreci tamamlandıktan sonra ben ve … Bey destek vermeye devam ettik….” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı … 11/05/2022 tarihli duruşmada; ”…. 4 yıldır davalı şirkette çalışmaktayım, şu an proje uzmanı olarak görev yapıyorum, davacı firmaya satılan programın eğitim aşamasında yer aldım, eğitimin bir kısmını uzaktan bir kısmını yüz yüze olarak verdik, benimle birlikte eğitim veren … Bey de vardı, … Bey uzaktan eğitimlere ve proje toplantılarına katıldı, eğitim aşamasını tamamladık, verdiğimiz eğitimler de kayıt altına alınmaktadır, proje aşamasında yazılımımız ile ilgili gerekli düzeltmeleri yaptık, davacı firma programı kullanmaya başladı, sonrasında destek hizmeti sunduk, alt yapı kaynaklı sorunları oldu, bize ilettikleri ufak tefek sorunları dokümanlayarak çözdük ve kendilerine ilettik, bize ilettikleri sorunlar genelde internet alt yapısı kaynaklıydı, cihaz kaynaklı bazı sorunlar da oldu, barkod okuyucunun çalışmadığına dair bildirimleri olmuştu, ancak bu proje aşamasındaydı ve bunun yazılım tarafını çözerek kendilerine ilettik, sonra da yazılım kaynaklı herhangi bir sorun yaşamadılar, …” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı … 11/05/2022 tarihli duruşmada; ”….: 11 yıldır davalı şirkette çalışmaktayım, şu an sarış sorumlusu olarak görev yapıyorum, davacı firmaya yazılım programı satışını ben yaptım, eğitim aşamalarında gözlemledim, eğitimde aksaklık yaşanmadı, davacı firmanın kendi iç işlerinden kaynaklı 2 hafta kadar eğitime geç başlandı, yüz yüze eğitim de verildi, online eğitim de verildi, satışını yapmış olduğumuz programın kurulumu yapıldı, şu an üzerinde yapılmasının mümkün olduğunu düşünüyorum, kullanım aşamasında vazgeçtiklerini bize bildirdiler, doğrudan bana iletmiş oldukları bir şikayetleri olmamıştı, ben kendim memnuniyet için … Hanımı aradığımda programın kendilerine çok karışık geldiğini, kullanmak istemediklerini söyledi, ben firma sahibi ile de görüştüm, destekleyici eğitimler verilebileceğini söyledim, çözüm önerilerimizi ilettik, ancak kullanmamaya karar verdiklerinden bizim çözüm önerimizi dikkate almadılar, bizden programla ilgili yazılı bir talepte de bulunmadılar, programda kusurlu bir durum olmadığı için böyle bir talepte bulunamadıklarını düşünüyorum, programla ilgili teknik bir sorun olmadı, sözleşmede 88 saatlik bir eğitim verileceği taahhüt edilmesine rağmen biz davacı firmaya 110 saatin üzerinde bir eğitim verdik, bunun için de ek bir ücret talebimiz olmadı, eğitim süreci ile ilgili bir sorun yaşanmadı… ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Ticaret hukuku uzman bilirkişi … ve Muhasebe Finansman uzmanı bilirkişi … ile Bilgisayar Mühendisi bilirkişi … tarafından hazırlanan 20/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “…Davalı tarafından, teklif formunda belirtilen nitelikte … yazılımının Davacının kullanımına sunulmuş olduğu, Davacı tarafından programın ayıplı olduğu iddiasıyla satış bedelinin iadesine ilişkin olarak öne sürülen iddiaların yazılım kaynaklı olduğundan bahsedilemeyeceği, yazılım üzerinde var olduğu belirtilen sorunların internet bağlantısı kaynaklı olduğu ve Davacı tarafın kullanımına ilişkin olarak sübjektif yorumlara dayalı olduğu Sonuç ve kanaatine varılmıştır. Davacının 30/09/2020 tarihinde davalı satıcıdan 47.200 TL karşılığında … adlı yazılımı satın almış olup, bu yazılım bedelinin 10.000 TL’ sinin nakit ve 37.200 TL’ sini çek ile ödediği görülmüş olup, taraflar arasında yapılan ödeme yönünden bir çekişmenin mevcut olmadığı görülmüştür. Teknik inceleme kapsamında belirlendiği üzere, taraflar arasında sözleşme ile kararlaştırılan davalı ediminin “paket program” niteliği taşıdığı, davacıya yönelik bir ve kullanımına özgü bir program olmadığı, söz konusu programın davacıya teslim edildiği, davalı tarafından uygun eğitimlerin verildiğinin belirlendiği anlaşılmaktadır. İlgili programdan davacının yeterli verim alamamasının gerekçesinin, davacının sahip olduğu internet altyapısı olduğuna yönelik teknik değerlendirme kapsamında incelendiğinde, internet alt yapısına ilişkin davalı tarafın inceleme ve değerlendirme yapmak suretiyle, programın asgari kullanım şartlarının bulunduğuna yönelik bir değerlendirme yapma zorunluluğunun bulunmadığı, donanımsal ihtiyaçların bildirildiği ve buna ilişkin bir takım kurulumların davacı tarafından gerçekleştirildiğinin tanık anlatımları ile belirlenmesi karşısında, davalı tarafından sağlanan program kurulum ve eğitim hizmetinin ayıplı olmadığının kabulünün gerektiği sonucuna varılmaktadır Takdiri Sayın Mahkemeye aittir. Tüm inceleme ve rapor içerisinde açıklanan nedenlere binaen; Davalı tarafından, teklif formunda belirtilen nitelikte … yazılımının Davacının kullanımına sunulmuş olduğu, Davacı tarafından programın ayıplı olduğu iddiasıyla satış bedelinin iadesine ilişkin olarak öne sürülen iddiaların yazılım kaynaklı olduğundan bahsedilemeyeceği, Yazılım üzerinde var olduğu belirtilen sorunların internet bağlantısı kaynaklı olduğu ve davalı tarafından internet kaynaklı sorunlar üzerinde kurulum öncesi araştırma yapılarak davacıya bilgi verme zorunluluğundan söz edilemeyeceği…” görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacının sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi taleplidir.
Davacının, davalı şirketten 30/09/2020 tarihinde … adlı yazılımı satın aldığı ve bedelinin ödendiği hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Bu yazılımla ilgili davalı, 88 saat eğitim verileceğini, ancak bunun eksik verildiğini, üründe ayıplar olduğunu, el terminalleri ile entegrasyon problemleri yaşadıklarını, yazılım raporlama sistemin karışık olduğunu, ürünün beklentilerini karşılamadığını ileri sürmüş ve sözleşmeden dönerek ödenen bedelin iadesini talep etmiştir.
Davalı taraf ise hizmetin eksiksiz verildiğini savunmuştur.
Mahkememizce taraf tanıkları dinlenmiş, uzman bilirkişi heyetinden rapor düzenlenmesi talep edilmiştir.
İhtilafa konu yazılım üzerinde 30/09/2022 tarihinde davacı şirket merkezinde bilirkişilerce inceleme yapılmış, yazılımın kurulu olduğu tespit edilmiştir.
Yazılımın paket bir yazılım olduğu, davacıya özel üretilmediği, modüllerin çalışır durumda olduğu görülmüş, el terminalinin küçük olmasının yazılımla bağlantılı olmadığı, fiyat teklifi içeriğinde hizmetin herhangi bir donanım ürünü ve hizmeti içermediği açıkça belirtilmiştir. Bilirkişi raporu ve tanık beyanları ile de internet altyapısından kaynaklanan kopmalar nedeni ile entegrasyonun sağlanamadığı bildirilmiş, yazılım ekranlarının karışıklığı hususunun ise subjektif değerlendirme olduğu; yazılımın inceleme sırasında yazılımın gerekli tanımlamaları yaptığı tespit edilmiş ve ekran görüntüleri ile dosyaya kazandırılmıştır.
Bilirkişi Bilgisayar Mühendisi … ‘in Uyap sistemi üzerinden yapılan sorgulamasında yazılım hususunda uzman olduğu görülmüş, bu nedenle davacı tarafın yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılması talebinin reddine karar verilmiştir.
Yazılımın ayıplı olmadığı, internet bağlantısı kaynaklı sorun olduğu, donanımdan da davalının sorumlu olmadığı ve tanık beyanları ile de; davacının internet hız bağlantısını arttırmadığı, davalının eğitimleri verildiği anlaşılmakla, tüm dosya kapsamına göre, davacının davayı açmasında haksız olduğu kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 179,90-TL maktu karar harcının dava ilk olarak Tüketici Mahkemesinde açıldığından harç yatırılmaması nedeniyle tamamının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/01/2023

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

Bu belge 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında E-imza ile imzalanmıştır.