Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/602 E. 2022/416 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/602 Esas
KARAR NO : 2022/416
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 19/10/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 19/10/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı … …, üç ortaklı … A.Ş’nin %41,5 ortağı olup, şirketin diğer ortakları ise %41,5 pay sahibi … … ile %17 pay sahibi … … olduğunu, Davacı … …’nin şirketin tescil edildiği 08/02/2018 tarihinde yönetim kurulu üyesi olarak seçildiğini, ancak 13/04/2020 tarihinde davacının yönetim kurulu üyeliği sona erdiğini, diğer ortaklar … … ile … …’in yönetim kurulu üyeliği halen devam etmekte olduğunu, davalı şirketin 2020 yılına ait olağan genel kurul toplantısı 26/06/2021 tarihinde gerçekleştirilmiş olup, TTK madde 420 uyarınca, finansal tabloların ve buna bağlı konuların müzakeresi için erteleme talepleri üzerine, 27/07/2021 tarihine ertelendiğini, ertelenen ilk toplantıda her ne kadar faaliyet raporu ve bilanço sunulmuş ise de, davacı … …’nin 2020 yılı hesap dönemine ait mizan, bilanço, ve kar-zarar hesaplarını gösterir gelir tablosunun onaylı bir suretinin tarafına verilmesini, 2020 yılına ait şirket hesapları üzerinde denetime elverişli inceleme yapabilmesi için 2020 yılına ait kebir, yevmiye ve envanter defterlerinin basılı yahut da dijital ortamda incelemeye sunulması için mali müşavir ile görüşülerek kendisine randevu verilmesini gerek Noter kanalı ile gerekse de e-posta ve whatsapp sosyal medya aracılığı ile Yönetim Kurulu üyelerinden talep etmişse de kendisine hiçbir şekilde dönüş yapılmadığını, davacının bilgi alma ve inceleme hakkı da usul ve yasaya aykırı olarak engellendiğini, ilk toplantıda sunulan bilanço, mizan ve gelir tablosunun da denetimi yapılamadığından açıkça müzakeresi gereken hususlar ile aydınlatılması için cevaplandırılması gereken olgular ortaya konulamadığını, bu nedenle de 27/07/2021 tarihinde şirket merkezinde gerçekleştirilen toplantıda Yönetim Kurulundan şirketin işleri hakkında, müşteriler ile yapılan sözleşmeler ile personel giderleri hakkında, olağan dışı kar detayı ve alacakları ile borçları hakkında, vergi borcu hakkında,… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas 2021/… Karar sayılı kararı uyarınca iptal edilen huzur hakkının şirket kasasına iade edilip edilmediği, şirket ortaklarının borçlu görülmesi hakkında ayrıntılı bilgi talep edilerek TTK Madde 437/4 uyarınca şirketin ticari defterleri üzerinde, bu sorularımızın cevaplarını ilgilendiren kısımlar üzerinde uzman aracılığı ile inceleme yaptırılmasını bu nedenle de inceleme sonuçlanıncaya kadar toplantının ertelenmesi talep edildiğini, işbu erteleme taleplerinin yasaya aykırı şekilde reddedilerek sorulan soruların da yanıtsız bırakılarak gündem konularına geçildiğini, toplantıda gündem konuları görüşülerek; (3) no’lu karar ile şirketin 2020 yılına ait Yönetim Kurulu faaliyet raporunun kabul edilmesine, (4) no’lu karar ile şirketin 2020 yılına ait bilanço ve kar/zarar hesaplarının tasdik edilmesine, (6) no’lu karar ile şirket karının şirket içerisinde bırakılmasına ve (7) no’lu karar ile şirket yönetim kurulu üyelerine 20.000,00.-TL huzur hakkı/ücret ödenmesine diğer iki ortağın kabulü ile (%58 payın kabulü ile) karar verildiğini, davacı, alınan bu kararlara karşı muhalif oy kullanarak muhalefet şerhini toplantı tutanağına işletildiğini, bilindiği üzere TTK’nun 446. maddesinde genel kurul toplantısına katılarak karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçiren her pay sahibinin kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul karar kararları aleyhine iptal davası açabileceğinin düzenlendiğini, bu kapsamda kanuna, dürüstlük kuralına ve şirket menfaatlerine aykırı genel kurul kararlarının iptali için işbu davanın açılması gerektiğini, 27/07/2021 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısında alınan 3,4,6,7 nolu genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesi ile dava sonuçlanıncaya kadar kararların uygulanmasının durdurulmasını talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 22/11/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın 27/07/2021 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı Olağanüstü Genel Kurulunda alınan bir kısım kararların yürütülmesinin geri bırakılması taleplerinin tüm kararlar bakımından reddini, 2020 Yılı Olağan Genel Kurulunda alınan 3 ve 4 numaralı karar yasaya uygun olarak alındığını, davacı yanın hiçbir somut gerekçeye dayanmayan ve kötüniyetli olarak talep edilen işbu iddiasının reddi gerektiğini, genel kurulda pay sahiplerine sunulması gereken tüm bilgi ve belgelerin yasal süresinde, yasal olarak bulundurulması gereken yerde hazır tutulduğunu, işbu keyfiyetin davacı yana da bildirildiğini, davacı yanın şirketin işleyişinden oldukça uzak olduğundan hem kendisine sunulmuş olan bir kısım bilgi ve belgeleri incelemeyip bunların kendisine sunulmadığını iddia etmekte hem de ayrıca şirkette zaten var olmayan bilgi ve belgeleri de talep ettiğini, davacı yanın tüm taleplerinin kötüniyetli olduğunu, bu durumun kendisi tarafından şirket yönetim kurulu üyesi … … ile olan telefon görüşmesinde de ikrar edildiğini, davacı yanın talep ettiği bir kısım bilgi ve belgelerin TTK’nun 437’nci maddesinde tanzim edilen Bilgi Alma ve İnceleme Hakkının sınırlarını aştığı gibi, davacı yanın işbu bilgileri tamamen haksız menfaat elde etmek için talep ettiğini, zira Davacı yanın müvekkil şirket ile birebir aynı işi yapan kendi şirketi bulunduğunu ve davacı yanın bu şirketi aracılığı ile müvekkil şirketin müşterilerine iş teklif ettiğini, Davacı yanın genel kurulun 6’ncı maddesinde alınan şirketin kar dağıtımı yapmaması kararının şirket gereksinimleri gözetildiğinde hukuka uygun olduğunu, Davacı yanın genel kurulun 7’nci maddesinde alınan karara ilişkin huzur hakkı/ücretin fahiş olduğu iddiasının da müvekkil şirket yönetim kurulu üyelerinin şirketteki emek ve mesailerinin yoğunluğu ve şirket çalışanlarının aldıkları maaş/ücretler ile birlikte değerlendirildiğinde gerçeği yansıtmadığını, öncelikle davacı yanın 27 Temmuz 2021 tarihinde gerçekleştirilen 2021 Yılı Olağanüstü Genel Kurulu’nda alınan bir kısım kararların yürütmesinin geri bırakılması taleplerinin tüm kararlar bakımından reddine, mahkeme bu hususta aksi kanaatte ise geri bırakılma kararının TTK’nın 448’inci maddesi gereği teminat karşılığı verilmesine, neticeten davacı yanın hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine, yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Davalı şirketin 26/07/2021 tarihli Genel Kurul Toplantı tutanağı ve hazirun cetveli, 22/06/2021 tarihli Genel kurul toplantı tutanağı ve hazirun cetveli, … Noterliği’nin 18/06/2021 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi, … kayıtları, Davalı şirket pay defteri, Davalı şirketin ticari defter ve kayıtları, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas, 2022/67 Karar sayılı dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı dosyası, Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/ … Esas, 2021/… Karar sayılı ilamının incelenmesinde; davacı … … tarafından davalı … A.Ş. aleyhine açılan 22/05/2020 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 3. ve 4. gündem maddelerinin iptaline yönelik açılan davanın kabulü ile dava konusu genel kurulda alınan 3 ve 4 numaralı kararların iptaline karar verildiği ve kararın 18/05/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas, 2022/67 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; davacı … … tarafından davalı … A.Ş. aleyhine açılan TTK 437 maddesi kapsamında bilgi alma ve inceleme hakkına ilişkin davanın şartları oluşmadığından 10/02/2022 tarihinde reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi Heyeti tarafından düzenlenen 13/05/2022 tarihli Bilirkişi Heyet raporuna göre; davalı … A.Ş.’nin 26.07.2021 tarihli 2020 yılı olağan genel kurul toplantında gündemin 3,4,6,7,maddelerinde alınan kararların iptali davasında; davacının dava açma şartlarına sahip olduğu ve davanın kanuni süresi içinde açıldığı toplantı ilanının anasözleşme hükümlerine uygun ve gerekli bilgileri içerecek şekilde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlatıldığı,gündemde ağırlaştırılmış nisabı gerektiren bir konu bulunmadığı, toplantıya şirket sermayesini tamamını temsil eden üç ortaktan birinin bizzat , davacı ile diğer bir ortağın temsilcisinin usulüne uygun düzenlenmiş “Toplantıda Hazır Bulunanlar Listesi” imzalayarak katıldığı; Davacının; genel kurulun toplanma merasimine, “Hazır Bulunanlar Listesi”ne, toplantıya hakkı olmayan kimselerin katıldığına, toplantı ve karar nisabına, itirazlarının genel kurul tutanağına geçirilmediğine dair iddiasının bulunmadığı, tarafımızdan da bu yönde bir aykırılık tespiti yapılmadığı, Davalı şirketin bağımsız denetime tabi olmadığı, anasözleşmesinde de denetim organı ihdasına dair bir hükmün yer almadığı, Davacının 3,4,6, 7 gündem maddelerine muhalif kalmasının ve iptalini dava etmesinin esas olarak; usulüne uygun olarak ortakların incelemesine hazır bulundurulan yönetim kurulu faaliyet raporunun ve özellikle de finansal tabloların doğruluğunu bir uzmana denetlettirmek, bunun için şirketin 2020 yılına ait tüm defterlerinin ibrazını ve inceleme sonuçlanıncaya kadar genel kurulun ertelenmesini istemek yönündeki talebinin kabul edilmemesinden kaynaklandığı, bu konuda açtığı davanın (bilgi edinme hakkının ihlal edilmemesi ve şirketin mali tabloları e-mail yoluyla göndermek zorunda olmaması dikkate alınarak) ….Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından reddedildiği, Dosya kapsamında, davacının; genel kurul toplantısının 15 gün öncesinden başlayarak şirket merkezinde hazır bulundurulacağı açıklanan belgelerin hazır bulundurulmadığını, belgeleri inceleme imkanı tanınmadığını, talebine rağmen bilanço ve gelir tablosunun verilmediğini ispat eden belgenin yer almadığı, davacının yönetim kurulu faaliyet raporu ile mali tabloların içeriğine ilişkin somut bir iddiasının bulunmadığı, bu yönde yapılan incelemede de bilanço ve gelir tablosunun bilgisayar ortamında tutulan yevmiye defteri kapanış kayıtlarına uygun olduğunun, geçen yılın tablolarına göre olumlu seyir izlediğinin … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/ … Esas 2021/ … kararından sonra yönetim kurulu tarafından alınan huzur hakkının 10.000 er lirasının şirkete iade edildiğinin tespit edildiği, Davacının, bilanço ve gelir tablosunun doğruluğunun tespiti için 2020 yılı kanuni defterleri üzerinde inceleme yapılmasına ilişkin talebinin uzun süreli özel bir denetimi gerektirdiği, dava konusunun ve bilirkişiliğimize verilen görevin dışında kaldığı, aynı taleple açılmış olan davanın da ….Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından reddedildiği, bu tespit ve değerlendirme çerçevesinde; 1) Gündemin 3 ve 4. maddesinde alınan iki kararın, kanun ve anasözleşme hükümleri ile iyiniyet esaslarına aykırı olduğuna dair tespit yapılamaması nedeniyle iptalinden söz edilemeyeceği ,2) Gündemin 6 maddesinde alınan kararın anasözleşmenin 13 maddesinde belirtilen usule aykırı olması nedeniyle iptal edilebileceği, 3) Gündemin 7 maddesinde alınan ve TTK 365,369,374, 408 ve TMK 2. Maddesi hükümleri açısından da değerlendirilmesi mümkün bulunan kararın, TTK.Md 436/1 de yer alan emredici hüküm kapsamında iptalinin uygun olacağı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava; davacı tarafça davalı şirketin 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 3,4,6,7 numaralı gündem maddelerinde alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça davalı şirketin 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 3,4,6 ve 7 numaralı kararların iptaline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı tarafça 26/07/2021 tarihli genel kurul kararının iptalini gerektiren bir neden bulunmadığını, kararların usul ve yasaya uygun olduğunu bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
Davacı tarafın davalı şirketin 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan dava konusu 3,4,6,7 numaralı kararların TTK 449 maddesi uyarınca yürütmesinin geri bırakılmasına yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı şirketin Ticaret sicil kayıtları, dava konusu genel kurul toplantı tutanakları dosyaya celp edilerek incelenmiştir.
Davalı şirketin Ticaret Sicil kayıtlarının incelenmesinde; davalı şirketin … nün … sicil numarasına kayıtlı … A.Ş. unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin Sarıyer / İstanbul olduğu, buna göre Mahkememizin yetkili olduğu, ana sözleşmesinin tescilinin 08/02/2018 tarihinde, şirketin son tescilinin 06/09/2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf davalı şirketin 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan ve iptali talep edilen 3,4,6,7 numaralı kararlarının şirket esas sözleşmesine, usul ve yasaya uygun olup, olmadığına ve iptal koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
Dava konusu ihtilafa ilişkin TTK’da Genel kurul kararlarının iptali başlığı altında belirtilen düzenlemelere bakılacak olursa;
TTK 445. maddesinde; İptal sebepleri ; “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
TTK 446. maddesinde ise İptal davası açabilecek kişiler ; ” (1) a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, c) Yönetim kurulu, d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir. ” şeklinde belirtilmiştir.
Davacılar tarafından iptal davasının 3 aylık yasal süresinde açıldığı, dava konusu kararlara muhalif olma şartının genel kurul toplantı gündeminin 3,4,6,7 maddelerine istinaden alınan kararlar açısından toplantı tutanağındaki muhalefet şerhi ile sağlandığı anlaşılmıştır.
Davalı şirketin 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısına çağrının usulüne uygun yapıldığı, davalı şirketin tüm hissedarlarının 26/07/2021 tarihli genel kurul toplantısında temsil edildiği ve davacının toplantıda kendisini vekili ile temsil ettirdiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi Heyeti tarafından düzenlenen 13/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; Gündemin 3. ve 4. maddesinde alınan iki kararın, kanun ve anasözleşme hükümleri ile iyiniyet esaslarına aykırı olduğuna dair tespit yapılamaması nedeniyle iptalinden söz edilemeyeceği, Gündemin 6. maddesinde alınan kararın anasözleşmenin 13 maddesinde belirtilen usule aykırı olması nedeniyle iptal edilebileceği, Gündemin 7. maddesinde alınan ve TTK 365,369,374, 408 ve TMK 2. Maddesi hükümleri açısından da değerlendirilmesi mümkün bulunan kararın, TTK.Md 436/1 de yer alan emredici hüküm kapsamında iptalinin uygun olacağı bildirilmiştir.
Düzenlenen bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve denetime el verişli bulunduğundan, ayrıca hukuki nitelendirme mahkememize ait olduğundan yeni rapor alınmasına yönelik taleplerin reddine oy birliğiyle karar verilmiştir.
Davacı tarafça dava konusu davalı şirketin 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 3,4,6 ve 7 numaralı kararların iptaline yönelik dava açılmış olup;
Dava konusu 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısı 3. maddesi’nin 2020 yılı yönetim kurulu faaliyet raporunun oylanmasına ilişkin olduğu, davacı tarafın bu maddenin oylanmasının ertelenmesi talebinin %41,5 oya karşılık %58,5 oy oranıyla red edilerek gündeme devam edildiği ve okunan yönetim kurulu faaliyet raporu %41,5 oya karşılık %58,5 oy oranıyla kabul edildiği, davacının pay sahibi asilin bilgi alma hakkının ihlal edilmiş ve erteleme talebinin ret edilmiş olması nedeniyle karara muhalif kaldığı anlaşılmış ve davacının genel kurul toplantısının 15 gün öncesinden başlayarak şirket merkezinde hazır bulundurulacağı açıklanan belgelerin hazır bulundurulmadığı, inceleme yapma imkanı tanınmadığı, talebine rağmen bilanço ve gelir tablosunun verilmediğini ispat eden herhangi bir delil ortaya koyamadığı, davacı tarafça açılan bilgi edinme ve inceleme hakkının kullanılmasına ilişkin … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas, 2022/… Karar sayılı ilamıyla; davacı … … tarafından davalı … A.Ş. aleyhine açılan TTK 437 maddesi kapsamında bilgi alma ve inceleme hakkına ilişkin davanın şartları oluşmadığından şirketin finansal tabloları ile faaliyet raporunun genel kurulun 15 gün öncesinden ortakların incelemesine hazır edildiğinin davacı tarafından kabul edildiği ve şirketin bilanço ve gelir tablosunu davacının e- mail adresine gönderme zorunda olmadığı gerekçesiyle 10/02/2022 tarihinde reddine kesin olarak karar verildiği bu haliyle 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 3 numaralı kararın toplantı ve karar nisaplarına uygun alındığı ve genel kurulun takdirinde bulunduğu, kararda TTK 445. maddesi kapsamında alınan genel kurul kararlarında kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırı bir hal olmadığından dava konusu genel kurul kararının iptal şartlarının bulunmadığı,
Dava konusu 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısı 4. maddesi’nin 2020 yılı bilanço ve kar/zarar hesaplarının incelenmesi, müzakeresi ve tasdikinin oylanmasına ilişkin olduğu, bilanço ve kar/zarar hesaplarının %41,5 oya karşılık %58,5 oy oranıyla kabul edildiği, davacı temsilcisinin pay sahibi asilin bilgi alma hakkının ihlal edilmiş ve erteleme talebinin ret edilmiş olması nedeniyle karara muhalif kaldığı anlaşılmış, mali yönden yapılan incelemede şirketin dava konusu döneme ait bilançosu ile gelir tablosunun yevmiye defteri kapanış maddesine kayıtlarına uygun olduğu ve 2019 yılı bilanço ve gelir tablosundan daha olumlu sonuçlar içerdiği bilirkişilerce tespit edilmiş, davacıya da yönetim kurulu üyesi olduğu dönemde 20.000 TL huzur hakkın ödendiği, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/ … Esas 2021/150 kararı uyarınca huzur hakkının şirkete iade edildiği tespit edilmiş olup, bu haliyle 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 4 numaralı kararın da toplantı ve karar nisaplarına uygun alındığı ve genel kurulun takdirinde bulunduğu, kararda TTK 445. maddesi kapsamında kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırı bir hal olmadığından dava konusu genel kurul kararının iptal şartlarının bulunmadığı,
Dava konusu 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısı 6. maddesi’nin karın kullanım şeklinin, dağıtılacak kar ve kazanç payları oranlarının belirlenmesinin oylanmasına ilişkin olduğu, yönetim kurulu üyesi … … ekonomik şartlar, şirketin kredibilitesi ve mali yapısı için karın içeride bırakılması önerilmiş, yapılan oylamada %41,5 oya karşılık %58,5 oy oranıyla karın içeride bırakılması kabul edilmiş, davacı temsilcisinin kararın pay sahibi asilin bilgi alma hakkı ile ilgili olduğunu, bu hakkın ihlal edilmiş ve erteleme
talebinin ret edilmiş olması nedeniyle karara muhalif kaldığı anlaşılmış, bu hususta şirket anasözleşmesinin 13.maddesinde net dönem karının tanımının yapıldığı ve devamında “a-Net dönem kârının %5’i ödenmiş sermayenin % 20 sine ulaşıncaya kadar genel kanuni yedek akçeye ayrılır. b- Kalan miktarın %5’i düşüldükten sonra pay sahiplerine kâr kar payı olarak dağıtılır. Genel kurul, net dönem kârından a ve b bentlerindeki tutarlar düşüldükten sonra kalan tutarın dağıtılmayarak yedek akçeye ayrılmasına, kısmen veya tamamen dağıtılmasına karar vermeye yetkilidir.” hükmünün yer aldığı tespit edilmiş olup dolayısıyla genel kurulun yetkisi a ve b bentlerinde belirtilen hususlar yerine getirildikten sonra kalan miktarın dağıtılması ya da dağıtılmamasına karar vermekle sınırlı olduğundan dava konusu 26/07/2021 tarihli olağan genel kurulun karın şirket içerisinde bırakılmasına yönelik 6. gündem maddesine ilişkin kararın davalı şirket anasözleşmenin 13. maddesine aykırı olarak alındığı anlaşıldığından TTK 445 maddesi gereğince iptali gerektiği,
Dava konusu 26/07/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısı 7. maddesi’nin yönetim kurulunun ücretleri ile huzur hakkı, ikramiye ve prim gibi hakların verilip verilmeyeceğinin müzakere edilmesi ve karara bağlanmasına ilişkin olduğu, olağanüstü genel kurul toplantısında iki yönetim kurulu üyesine her birine 30.000 TL ücret verilmesine ilişkin kararın iptal edildiği açıklanarak, daha önce tüm ortakların mutabakatı doğrultusunda iki yönetim kurulu üyesinin her birine 20.000 TL ücret verilmesine ve fazla aldıkları 10.000 er TL’nin şirkete iade edilmesine, davacı temsilcisinin %41,5 oya karşılık, %58,5 oy oranıyla karar verilmiş, davacı temsilcisi iki yönetim kurulu üyesinin oy kullanmaması gerektiğini, şirketin mali yapısı müzakere edilmeden belirlenen ücretin fahiş olduğunu, pay sahibi asilin bilgi alma hakkının ihlal edilmiş ve erteleme talebinin ret edilmiş olması nedeniyle karara muhalif kalındığı anlaşılmış, TTK’nın 436/1.maddesi gereğince pay sahibi, kendisi ile şirket arasındaki kişisel nitelikte bir işe veya işleme ilişkin müzakerelerde oy kullanamayacağı açık olup, dava konusu genel kurul toplantısına tüm ortaklar katılmış olup, şirketin mevcut sermaye ve pay dağılımı ise ortaklığın üç ortağının muvafakati olmadan huzur hakkının tespitine imkan vermediği, bu hususta davacı tarafça davalı şirket aleyhine açılan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı dosyasında davalı şirketin 22.05.2020 tarihli olağanüstü genel kurulda aynı iki yönetim kurulu üyesinin oyuyla alınan ücret tespit kararının iptal edildiği, bu kapsamda yönetim kurulunun ücretleri ile huzur hakkı, ikramiye ve prim gibi hakların verilip verilmeyeceğine ilişkin oylamada yönetim kurulu üyelerinin kendisi ile ilgili oylamalara katılarak oy kullandığı sabit olduğundan söz konusu 7. maddedeki genel kurul kararının TTK 436/1 maddesine aykırı olmasından dolayı iptali gerektiği anlaşılmakla bu haliyle davalı şirketin esas sözleşmesi, dosya kapsamında bulunan tüm belgeler, dava konusu 26/07/2021 tarihli genel kurul toplantı tutanağı birlikte değerlendirildiğinde, düzenlenen bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle bilirkişi raporundaki mali tespit ve değerlendirmeler ile yukarıda bahsedilen yasal düzenlemeler kapsamında davalı şirketin 26/07/2021 tarihli genel kurul toplantısında alınan 3 ve 4 numaralı gündem maddeleri yönünden bu kararların iptal koşulları oluşmadığından reddine, 6,7 numaralı kararların yasaya, şirket esas sözleşmesin ve hukuka aykırı olmasından dolayı iptallerine ve dava konusu 4 genel kurul kararından ikisinin iptal edilmesi nedeniyle yargılama giderlerine davanın kabul ve red durumuna göre yarı oranda hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- Davacı tarafça davalı şirket aleyhine açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davalı şirketin 26/07/2021 tarihli Genel Kurul Toplantısında alınan gündem maddelerine ilişkin 6 ve 7 numaralı kararların ayrı ayrı İPTALLERİNE,
b) 3 ve 4 numaralı kararların iptali talebinin reddine,
2- Davacı tarafça yatırılan peşin harcın alınması gereken 80,70-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 21,40-TL karar harcının davalı şirketten tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan 13 adet tebligat-posta masrafı 90,45-TL, bilirkişi ücreti 3.600,00-TL olmak üzere toplam 3.690,45-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 1.845,22-TL’sinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafça yargılama sırasında yapılan 2 adet tebligat-posta masrafı 52,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 26,00-TL’sinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine, bakiye kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına
5- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı şirket yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/06/2022

Başkan …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Katip …
e-imza *

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.