Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/587 E. 2023/204 K. 15.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/587 Esas
KARAR NO : 2023/204
DAVA : Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;müvekkili …, kardeşi … … ile davalı … ve oğlu … …’ın … Tic. Ltd. Şti.’ni kurduklarını tüm hissedarların eşit hisseye sahip olduğunu, davalı … ve oğlu … …’ın ayrıca … Tic. Ltd. Şti.’nin ortakları olduklarını ve …’ın aynı zamanda bu şirketin müdürü olduğunu, ortakların sadakat yükümlülüğünün bulunmasına rağmen davalı … tarafından bu yükümlülüğün ihlal edildiğini, davalı ve davalının ortak olduğu … Makine şirketi lehine, davacı …, kardeşi … … ve … Paketleme şirketi aleyhine davalı tarafça icra takibi başlatıldığını, usulsüz tebligat sonrası haciz işlemi yapıldığını, davalının hissedarı olduğu limited şirketten kaynaklı sözleşmesel yükümlülüklerine ve özellikle sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak ortağı olduğu şirkete ve davacıya zarar verdiğini, olmayan bir borçtan dolayı davacının ticari hayatı ve itibarının yerle bir olduğunu, ihalelere giremediğini, manevi olarak da zarara uğradığını beyanla, kar kaybı ve 5.000-TL maddi tazminatın ve 30.000-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı yan tarafından açılan davaya karşılık dava dosyasına sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının talepleri yönünde zamanaşımı söz konusu olduğunu, açılan davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddi gerektiğini, davacı dava dilekçesinde başkaca alacaklılarının yapmış olduğu icra dosyalarının müsebbibi olarak da davalıyı gösterdiğini, bunun kabul edilebilir olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu, kesinleşen … Asliye Ticaret mahkemesinin kararı uyarınca %20 inkar tazminatını … İcra Müdürlüğünün 2016/… Esas sayılı dosyasıyla faiziyle ve ücreti vekaletle icraya koyarak davalının tüm banka hesaplarına ve birçok taşınmaza hacizi koyduğunu ve yaklaşık 315 bin TL’ye yakın parayı davalının dosyaya haricen yatırmak suretiyle ödeyerek hacizlerin kaldırıldığını, davacının davasının zamanaşımı ve husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı dosyası UYAP kayıtları, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/… Esas , 2013/… Karar sayılı dosyası aslı, … Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/… Soruşturma numaralı dosyasına ilişkin uyap kayıtları, bilirkişi raporu, 14/06/2019 başvuru tarihli dava şartı arabuluculuk son tutanağı, …’nden gelen, … Sanayii ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait sicil kayıtları, … ‘nden gelen, … Ticaret Limited Şirketi’ne ait sicil kayıtları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, davalı tarafından davacı aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı takip dosyası ile 300.000,00-EURO nakit olarak verilen borç nedeniyle yapılan ilamsız icra takibi kararı nedeniyle icra takibinin haksız olup olmadığı, davalı ortağın ortaklık sözleşmesine aykırı davranması ve sadakat yükümlülüğünü ihlali sebebi sonucunda yapılan icra takibiyle maddi ve manevi zarar koşullarının oluşup oluşmadığından ibarettir.
Mahkememizden verilen 23/10/2019 tarih ve 2019/… Esas 2019/… sayılı kararı … Mahkemesinin … Hukuk Dairesinin 2020/… Esas 2020/… Karar sayılı ilamıyla kaldırılmakla dava mahkememizin 2020/… Esasına kaydediliği anlaşılmıştır.
İlam doğrultusunda davacı yanın talebi açıklattırılarak, 03/12/2020 tarihli ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlığının tespiti, maddi tazminat davası nedeniyle davacı hakkındaki haksız haciz nedeniyle davacının zararı olup olmadığı ve davalı tarafın kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, varsa davacının kar kaybı ve uğradığı zarara ilişkin hak ettiği maddi tazminat miktarı, manevi tazminat davası nedeniyle davalı tarafın sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ve tazminat miktarı şeklinde yapılmıştır.
Mahkememizden verilen 26/02/2021 tarih ve 2020/… Esas 2021/… sayılı kararı … Hukuk Dairesi’nin 23/09/2021 tarih ve 2021/… Esas , 2021/… Karar sayılı ilamıyla kaldırılmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili, davalı yanın yapmış olduğu haksız icra takibi nedeniyle dava dışı diğer şirketlere karşı olan ticari sorumluluklarını yerine getiremediğini, sözleşmesel edimlerini yerine getiremediğini bu nedenle ticari hayatında bu haksız olarak yapılan icra takibi nedeniyle zarara uğradığını, bu nedenlerle kar kaybı ve şimdilik 5.000,00-TL maddi, 30.000,00-TL manevi tazminat ödenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacı yanın sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak müvekkili zarara uğrattığını, davacı yanın açmış olduğu menfi tespit dosyasında verilen karar doğrultusunda %20 kötü niyet tazminatını aldığını, talep edilecek başkaca bir zararın olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı takip dosyası ile 30/11/2011 takip tarihli , borç sebebi 300.000,00-EURO bedeli iş karşılığı borç olarak verilen nakit para olan, asıl alacak miktarı 300.000,00-EURO karşılığı 741.000,00-TL olan ödeme emrinin düzenlenerek davacı yan aleyhine icra takibinin başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yan tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/ … Esas sayılı dosyası üzerinden , başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığına ilişkin menfi tespit davasının açıldığı, 05/11/2013 tarihinde davanın kabulüne kabulüne karar verilerek davacı yanın söz konusu icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, verilen kararın Yargıtay denetim yolundan geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin zamanaşımı itirazının değerlendirilmesinde, davaya konu icra takibi nedeniyle …. Asliye Ticaret Mahkemesinde 05/11/2013 tarihli hükmün tarafların yüzüne karşı okunduğu, kararın temyiz edildiği Yargıtay … Hukuk Dairesinin 02/04/2015 tarih 2014/… esas 2015/… karar sayılı kararıyla onandığı, Yargıtay ilamının taraflara tebliğ edildiği, Yargıtay kararına karşı davalı vekili tarafından karar düzeltme yoluna başvurulduğu, Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 02/06/2016 tarih 2015/… esas 2016/… karar sayılı kararıyla karar düzeltme talebinin reddine karar verildiği anlaşılmakla hükmün 02/06/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından davacı yanın TBK 77 ve devamındaki düzenlemelere göre alacak isteminde bulunduğu TBK 77 vd maddelerine göre zamanaşımı süresi içerisinde davanın açıldığı, taraflar arasında ayrıca şirket ortaklığından kaynaklı sözleşmesel ilişkinin bulunduğu ve icra tehdidi altında yapılan ödeme nedeniyle ihtirazi kayda gerekli olmadığı anlaşılmakla itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Yine davacı yan tarafından davaya konu icra takibi nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığına … suçu nedeniyle 03/08/2012 tarihinde şikayet başvurusu yaptığı, bunun üzerine 2012/… Soruşturma numaralı soruşturmanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi ve İcra iflas Hukuku alanında uzman bilirkişi tarafından 17/06/2022 tarihli düzenlenen bilirkişi raporuna göre; ” Dosyaya mübrez belge, bilgi, dava dosyası ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; dava konusunun, davalı tarafın sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak ortağı olduğu şirkete ve davacıya zarar verdiğini, olmayan bir borçtan dolayı davacının ticari hayatı ve itibarının yerle bir olduğunu, ihalelere giremediğini, manevi olarak zarar uğradığı iddiası ile şimdilik kar kaybı ve 5.000 TL maddi tazminatın ve 30.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili talebinden ibaret olduğu, davalı tarafından 30.11.2011 tarihinse … İcra Müdürlüğünün 2011/… E. sayılı dosyası üzerinden, … ve … …, şirketi aleyhine icra takibine geçerek 300.000 Euro karşılığı 741.000 TL’nin tahsilini talep etmiş ve takibin kesinleştiği görüldüğü, icra ödeme emri üzerinde takibin nedeni olarak “300.000 Euro bedeli karşılığı borç olarka verilen nakit para” açıklamasına dayandırıldığı, dava dışı …Tic. Ltd. Şirketinin … ticaret sicilinde kayıtlı olup şirket ortaklarının (davalı) …, … … ve … … olduğu ticaret sicil gazetesinden görüldüğü, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/… E. sayılı dosyası nezdinde aldırılan bilirkişi raporunda davalının ticari defterleri üzerinde yapılmış olup, davalının ticari defterlerinde davacıya veya ortağı olduğu şirketine 300.000 Euro borç para verildiğine ilişkin bir kayıt olmadığı belirtildiği, Mahkemece ispat yükü altındaki davalının bu külfeti yerine getiremediği nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ve bu karar yargıtay tarafından onandığının görüldüğü, esas davada davacı talebinin davalı tarafından 30.11.2011 tarihinde başlatılan haksız icra takibi nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini talebinden ibaret olduğu, dosya üzerinde yapılan inceleme dava dosyasına davacı yanın kar kaybı ve maddi zararın tespitine hesaplama elverişli bir mali veri ibraz edilmediğinden davacı iş bu talepleri yönünden bir hesaplama yapılamadığı, davacı yan tarafından inceleme günü bir takım belgeler ibraz edilmişse de bu belgelerin hesaplamaya elverişli olmadığı, diğer yandan davacı yanın manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu ,” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazları ve beyanları doğrultusunda mahkememizce ek rapor alınmasına karar verilmiş , yargılama sırasında yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde 14/12/2022 tarihli düzenlenen bilirkişi EK raporuna göre; ” dosya üzerinde yapılan inceleme dava dosyasına davacı yanın kar kaybı ve maddi zararın tespitine hesaplama elverişli hiçbir mali veri ibraz edilmediğinden davacı iş bu talepleri yönünden bir hesaplama yapılamadığı, davacı yan tarafından inceleme günü bir takım belgeler ibraz edilmişse de bu belgelerin hesaplamaya elverişli olmadığı, diğer yandan davacı yanın manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı ve davalı arasında hukuki ilişkinin bulunduğu, bu hususun davaya konu icra takibinden kaynaklanan …. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen Menfi Tespit davasında düzenlenen bilirkişi raporu ile sabit olduğu, …. Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda davalı yanın veya da ortağı bulunduğu şirketin davacı yana 300.000,00-EURO borç para verildiğine ilişkin bir kayıt olmadığının anlaşıldığı, bu hususun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, …. Asliye Hukuk Mahkemesinde 05/11/2013 tarihli hükmün tarafların yüzüne karşı okunduğu, kararın temyiz edildiği Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 02/04/2015 tarih 2014/… esas 2015/… karar sayılı kararıyla onandığı, Yargıtay ilamının taraflara tebliğ edildiği, Yargıtay kararına karşı davalı vekili tarafından karar düzeltme yoluna başvurulduğu, Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 02/06/2016 tarih 2015/… esas 2016/… karar sayılı kararıyla karar düzeltme talebinin reddine karar verildiği, davalı yan tarafından davacı yana karşı söz konusu icra takibi ile haciz işleminin yapıldığının anlaşıldığı, ancak davacı vekilinin maddi tazminat talebine ilişkin olarak davacının dilekçesinde ileri sürdüğü maddi zararına ilişkin olarak delillerini ibraz etmediği ve ispatlayamadığı anlaşıldığından maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden davalının kötü niyetli veya ağır kusurlu olması ve zarar koşullarının oluşması gerekir. Somut olayda; davacı aleyhine … İcra Müdürlüğü 2011/… esas sayılı icra dosyasında haciz kararının uygulandığı, bu takip dosyasından dolayı davacı yan tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/… Esas, 2013/… Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiği ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, kesinleşen menfi tespit davası sonucu davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğu anlaşıldığından davacı yanın hakkındaki haksız icra takibi nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiği, davalı yanın ağır kusurunun bulunduğu kabul edilerek manevi tazminat talebinin, icra takip miktarı ve dosyanın geldiği aşama dikkate alınarak düzenlenen bilirkişi raporu da hükme esas alınarak davacının manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Emsal nitelikte İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2019/499 E. 2021/910 K. Sayılı ilamı)
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile
1- Davacının kar kaybı ve maddi tazminat talebinin reddine,
2-30.000 TL manevi tazminatın davalıdan   tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 2.049,30-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 597,72-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.451,58-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 5.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 44,40-TL Başvuru Harcı, 597,72-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 642,12 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 1.700,00-TL Bilirkişi ücreti, 217,25-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.917,25-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 1.643,36-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin kısmen kabul, kısmen red oranına göre 1.131,43 TL nin davalıdan , 188,57 TL nin davacıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 15/03/2023

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı