Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/540 E. 2022/263 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/540 Esas
KARAR NO : 2022/263
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 19/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili olan … … ve … … isimli kişilerin uzun zaman şirketin içerisini boşalttıklarını, ancak tekrar yönetime seçilemezlerse davacı şirketten nasıl para alırız düşüncesi ile daha önceden tanıdıkları ve iş ortağı oldukları … ve …’ı suçun içerisine çekerek muvazaalı şekilde şirketi borçlandırmış olduklarını, söz konusu alacağın tamamen gerçek dışı bir alacak olması sebebiyle mahkemeye başvurduklarını bildirip, öncelikle İİK 72/3 maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesini, davacı borçlunun borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, kötü niyetli davalı alacaklının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili tarafından mahkememize sunulan 04/06/2021 cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasının esastan reddi gerektiğini, kambiyo senetlerinin sebepten soyut olduğunu senedin tüm kurucu unsurlarının yasanın emrettiği şekilde mevcut olduğunu davcının davasının yasal olması durumunda her borçlu anonim şirket genel kurulda yönetim değişikliği yapıp borçtan kurtulma yoluna gidebileceğini söz konusu bedelle ilgili olarak davacı şirketin arsa alımında bulunduğu ve karşılığında senet verdiğinin kayıtlarda da mevcut olduğunu senedin sonradan düzenlendiği iddiasının dayanağı yersiz ve geçersiz olduğunu borçlu olan … AŞ olduğunu ve bu şirketin yetkilisi olan … … şirketi temsil ve ilzama yetkili olarak senedi imzaladığını söz konusu senedin icra takibi yeni yönetimin işbaşına gelmesinden önce olduğunu bu hususta da tereddüt olmadığını davacının davasının esastan kambiyo senetleri sebepten soyuttur gerekçesiyle reddini, en az % 20 kötü niyet ve zarar tazminatına hükmedilmesini, senet bedelinin tamamının nakit olarak icra müdürlüğüne depo edilmesine, aksi taktirde 25/04/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararının yasanın emredici hükmü uyarınca kaldırılmasını, yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin dava konusu senet değeri üzerinden davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER: … İcra Dairesi’nin 2020/… ve … esas sayılı icra dosyaları, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2021/… soruşturma sayılı dosyası, Davacı şirket kayıtları, Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları, … Ticaret sicil gazetesi, Genel kurul kararı, Uzman görüşü, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2021/… soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde; müşteki … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. tarafından şüpheliler … …, … …, … aleyhine şüphelilerin Türk Ticaret Kanunun’dan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediklerinden bahisle TTK 562. Maddesi uyarınca cezalandırılmalarına yönelik soruşturmanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen 14/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin sunulan 2018 yılı ticari defterler ve dayanağı belgeler yardımcı defterlerin birbirini teyit etmesi nedeni ile TTK 85 md ve HMK 222. maddesi gereğince delil niteliğine haiz olabileceği, 2019-2020- 2021 yılları ticari defterlerin davaya konu muvazaalı kayıtlar nedeni ile delil niteliğine haiz olamayacağı, Davacı şirkette 14.05.2018 tarihli genel kurul kararıyla 14.05.2021 tarihine kadar ortak … …” yönetim kurulu başkanı, Ortak … ‘ın Yönetim kurulu üyesi olarak seçtiği, 16.03.2021 tarihli genel kurulda 2018 yılında seçilen kurulun görevinin sona erdiği, Ortak … ‘un yıl süre ile Yönetim Kurulu başkanı olarak seçildiği ve güncel yönetim kurulun oluştuğu, Davacı şirket aleyhinde Davalılar tarafından … İcra Dairesi 2020/… ve 2020/… icra dosyaları kapsamında toplamda 4.248.596,92 TL tutarında takip başlatıldığı, bu takibe Dayanak olarak 21/01/2019 tarihinde düzenlenen senetlerin ödeme gününün 20.02.2019 olduğu, senetleri Davalı şirket ortağı … …’ın Davacı şirketi temsilen düzenlemiş olduğu görülmüş olup senetlerde şirket kaşesi dışında ortak … …’ın imzasının mevcut olduğu, icra Dosyaları alacaklılarının Davacı şirket aktifinde kayıtlı olan … Mah. … Ada … parsel de bulunan taşınmaz üzerinde hacizlerinin bulunduğu görülmüştür. Davacı şirket ticari defterlerinde Davalı … ‘a 370.000 USD karşılığı 1.974.653 TL, Diğer Davalı …’a 370.000 USD karşılığı 1.974.653 TL borçlu göründüğü, ancak Davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde ve raporda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere borcun fiktif olduğu, muvazaalı işlem olarak Davacı şirket aleyhine borçlandırıcı bir muhasebesel kayıttan ibaret olduğu anlaşıldığından Davacının menfi tespite konu senetlerden borçlu olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalılar aleyhine açılan kambiyo senedine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı şirket asıl ve birleşen dava konusu bonoların şirket eski yetkilisi tarafından tekrar yönetime seçilemezlerse şirketten nasıl para koparırız gayesiyle davalılarla işbirliği içinde düzenlenerek davacı şirketin gerçek dışı borçlandırıldığını, davacı şirketin dava konusu bonolardan dolayı davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle dava konusu bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti ile icra takiplerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili asıl ve birleşen dava konusu bonoları davacı şirket yetkilisi tarafından düzenlendiğini, icra takiplerinin yeni yönetimin seçilmesinden önce başlatıldığını, kambiyo senetlerinin sebepten soyut olduğunu bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl dava konusu olan … İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından 15/06/2020 tarihinde borçlu … aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlattığı, takipte 370.000,00 USD asıl alacak, 29.255,34 USD işlemiş faiz,1.110,00 USD % 0,30 komisyon olmak üzere toplam 400.365,34 USD alacak talebinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Birleşen dava konusu olan … İcra Müdürlüğü 2020/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından 15/06/2020 tarihinde borçlu … aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlattığı, takipte 370.000,00 USD asıl alacak, 29.255,34 USD işlemiş faiz,1.110,00 USD, % 0,30 komisyon olmak üzere toplam 400.365,34 USD alacak talebinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Asıl ve Birleşen dosyalarda davacı tarafın talebi doğrultusunda İİK 72/3 maddesi kapsamında icra veznesine yatan paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararları verildiği, mahkememizce de tedbire ilişkin teminatın eksik yattığı anlaşıldığından davacı tarafa verilen süre kapsamında teminatın tamamlandığından İİK 72/3 kapsamındaki ihtiyati tedbir kararlarının devamına karar verilmiştir.
Asıl ve Birleşen davalar Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılamalar neticesinde dava konusunun kambiyon senedinden kaynaklı menfi tespit davası olması nedeniyle mutlak ticari dava niteliğindeki davaların Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi üzerine Mahkememize tevzi olmuş ve yukarıdaki esasa kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas sayılı dosyasının mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, incelenmesinde; davacı … Sanayi ve Ticaret A.Ş. Tarafından davalı … aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… esas sayılı icra dosyasına konu 21.01.2019 tanzim tarihli,20.02.2019 vadeli, 370.000,00-USD bedelli bir kambiyo senedinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu ihtilaf dava ve takip konusu bonolardan dolayı davacı şirketin davalılara borçlu olup olmadığı ve takibin iptalinin gerekip gerekmediği hususlarından kaynaklıdır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarının incelenmesinde; davacı şirketin … nün … sicil numarasına kayıtlı … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. unvanlı şirket olduğu ve ticaret merkezinin Üsküdar – İstanbul olduğu, dava konusu bonoların düzenlendiği tarih olan 21/01/2019 tarihi itibariyle şirket yetkilisinin şirket esas sözleşmesinin 9. maddesi gereğince şirketi münferiden her türlü konuda temsil ve ilzama yetkili … … olduğu, şirket yetkilisi … …’ın görevinin 29/03/2021 tarihli ticaret sicil gazetesindeki ilanla sona erdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde Mali Müşavir bilirkişi vasıtasıyla yapılan inceleme sonrasında düzenlenen bilirkişi raporu ile; Davacı şirket ticari defterlerinde Davalı … ‘a 370.000 USD karşılığı 1.974.653 TL, diğer Davalı …’a 370.000 USD karşılığı 1.974.653 TL borçlu göründüğü, ancak Davacı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde ve raporda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere borcun fiktif olduğu, muvazaalı işlem olarak Davacı şirket aleyhine borçlandırıcı bir muhasebesel kayıttan ibaret olduğu anlaşıldığından Davacının menfi tespite konu senetlerden borçlu olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde toplanan deliller kapsamında davacı tarafça dava konusu bonoların önceki şirket yetkilisinin alacaklılarla birlikte hareket ederek şirketten para koparmak amacıyla şirketi zarara uğratmak için düzenlenerek alacaklılara verildiğini, bonolardan dolayı davacı şirketin davalılara borçlu olmadığının tespitine ve icra takiplerinin iptaline karar verilmesi talep edilmiş ise de; dava konusu bonoların düzenlendiği tarihte bonoları düzenleyen dava dışı … …’ın davacı şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili yöneticisi olduğu Ticaret Sicili kayıtları ile sabit olup bonoların dava dışı … …’ın yetkili olduğu dönemde düzenlendiği davacı tarafın da kabulündedir. Davacı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonrasında düzenlenen bilirkişi raporunda şirket kayıtlarına göre bonolardan kaynaklı borcun davacı şirket aleyhine borçlandırıcı bir muhasebesel kayıttan ibaret olduğu anlaşıldığından davacının menfi tespite konu senetlerden borçlu olmadığı bildirilmiş ve davacı tarafça sunulan uzman görüşü de aynı yönde olsa da kambiyo senetleri sebepten soyut olup, senetten doğan borcun varlığına ilişkin sadece senet borçlusu düzenleyen şirketin kayıtlarının esas alınması usul ve yasa gereği mümkün olmayıp, dava konusu bonolardan dolayı borçlu olmadığının ispat yükü davacı şirkete ait olmakla, davacı şirketin önceki yetkilisi olan dava dışı … … ile davalıların birlikte ve kötüniyetli hareket ederek davacı şirketten para koparmak ve şirketi zarara uğratmak amacıyla dava konusu bonoların düzenlendiği, bonoların gerçek borcu yansıtmadığı ileri sürülmüş ise de kambiyo senetleri sebepten mücerret olup davacı tarafça davalıların kambiyo senedini iktisapta bilerek davacının zararına hareket ettiği, ağır kusur ya da kötüniyetli olduğu ispata elverişli delillerle kanıtlanamamıştır. Davacı şirketle dava dışı eski yönetici … … arasındaki ilişki bir iç ilişki olduğundan, davacı şirket dava dışı yöneticinin eylem ve işlemlerinden zarara uğramış ise bu konudaki taleplerini ona yöneltmelidir. Bu haliyle davacı tarafın dava konusu bonolardan dolayı borçlu olmadığına yönelik iddiasını ispata yarar bilgi, belge ve delilin dosyaya yansımadığı, dolayısıyla ispat yükü üzerinde olan davacı şirket bu iddiasını ispatlayamadığından davacı tarafça açılan davanın reddine ve davacı tarafın kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı şirket tarafından açılan Mahkememizin 2021/… Esas sayılı ASIL DAVANIN REDDİNE,
2- Davacı şirket tarafından açılan … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/… Esas, 2021/… Karar sayılı BİRLEŞEN DAVANIN REDDİNE,
3- Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin davacı tarafın kötü niyetli olduğu sabit olmadığından reddine,
4- Davacı tarafça asıl davaya ilişkin yatırılan peşin harçtan maktu 80,70-TL karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 55.150,52-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
5- Davacı tarafça birleşen davaya ilişkin yatırılan peşin harçtan maktu 80,70-TL karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 56.441,88-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
6- Davacı tarafça asıl ve birleşen davanın yargılaması sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Davalı taraf asıl davanın yargılaması sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 120.966,51-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak asıl dosyada davalı tarafa verilmesine,
8- Davalı taraf birleşen davanın yargılaması sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 121.687,97-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak birleşen dosyada davalı tarafa verilmesine,
9- Davacı tarafça yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının davacı tarafa resen iadesine,
Dair; asıl ve birleşen dosyada davacı vekilinin ve asıl ve birleşen dosyada davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/04/2022

Başkan …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Üye …
e-imza*

Katip …
e-imza*

*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.