Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/50 E. 2021/536 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/50 Esas
KARAR NO : 2021/536

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2019
KARAR TARİHİ : 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu ile davacı şirket arasında 06.10.2016 tarihli baskı makinelerinin kiralanmasına dair kiralama sözleşmesi imzalandığını, kira süresi 60 ay ve aylık birim kira bedelinin 112,00 Euro + KDV olduğunu, yapılacak servis hizmetinde ayrıca kopyabaşı ücret de alınacağını, yine makinelere ve ödeme bilgileri de sözleşmeye ek-1 olarak eklendiğini, yine aynı tarihte servis sözleşmesi imzalandığını, davalı firmanın sözleşmede belirtilen ödemelerini yapmamasından dolayı 18.03.2019 tarihinde cari hesap alacağı atlında alacaklı tarafından 20.606,97 TL tutarını talep ettiğini, açıklanan nedenlerle borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı borca ve borcun tüm ferilerine ilişkin haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, mahkeme masraf ve ücreti vekaletinde karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında 06.10.2016 tarihinde yapılan kiralama ve hizmet bakım sözleşmesi kapsamında davacı şirketin davalının tüm baskı makinelerinin sağlanmasını bu makinelerin bakımlarının yapılmasını, tonerlerin, kartuşların doldurulmasını, gerektiğinde tamirat yapılmasını ve bu konuyla alakalı sair hizmet vermeyi taahhüt ettiğini, söz konusu hizmet karşılığında da davalı şirketin bir bedel ödemeyi kabul ettiğini, sözleşme süreci boyunca davacı şirketin sözleşmede kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmediğini, davalıya kiraladığı makinelerin bakımını yapmadığını ve toner kartuş dolumlarını gerçekleştirmediğini, şirketteki bazı yazıcıların arızalı hale bazı yazıcılar ise boş toner kartuşlarla kullanılamaz hale geldiğini, davacı şirkete bu durum defalarca bildirilmiş olmasına rağmen teknik ekibini yönlendirmediğini, hizmet vermemekte ısrar ettiğini, ancak kiralama bedellerini her ay satış faturası ile tahakkuk ettirmeye devam ettiğini, belirtilen nedenlerle davanın reddine, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra dosyası, taraflar arasında akdedilen kiralama ve hizmet bakım sözleşmesi, e faturalar, hizmet formu davacı tarafın ticari defter ve kayıtları, arabuluculuk son tutanağı aslı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır (229. md.). Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami “yedi gün” içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır (231/5. md.). 6102 sayılı TTK’da da fatura konusunda hükümler vardır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.” (6102 Sayılı TTK 21/1) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir.
Bu açıklamalar ışığında davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali bilirkişiden rapor alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde; davacınınİstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. sayılı takip dosyasında 19/03/2019 tarihinde faturadan kaynaklanan toplam 20.606,97 TL alacak üzerinden icra takibi yapıldığı, borçlunun süresi içerisinde 28/03/2019 tarihinde borca itiraz ettiği, borca itirazla birlikte takibin durduğu, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği , dava İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını Mahkememizce belirlenen inceleme gününde sunması için öninceleme duruşmasında ihtar edildiği, ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacıya ait 2019 yılı yasal defterlerin sahibi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı yanın takip tarihi (19.03.2019) itibariyle davalı yandan cari hesaba konu faturalardan dolayı 20.606,97 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davalı yan 19.04.2021 günü saat 14:10’da mahkemeniz duruşma salonunda yapılan incelemeye katılmadığı, ticari defter ve belge ibraz etmediği, taraflar arasında 06 Ekim 2016 tarihinde Kiralama ve Hizmet Bakım Sözleşmesi akdedildiği, davacı yan tarafından tarafımıza sunulan teslim ve kurulum raporlarının detayları aşağıdaki gibi olup, ilgili formlar incelendiğinde “cihazların çalışır vaziyette kurulu teslim edildiği” belirtilmiş ve davalı şirketin kaşe ve imzasının bulunduğu görüldüğü, davacı … Ltd. Şti. tarafından davalı adına tanzim edilen faturaların E-Arşiv fatura şeklinde düzenlediği, faturaların taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında kiralama, bakım ve servis bedeli olarak tanzim edildiği, faturaların teslimi konusunda faturaların E-Arşiv portalı üzerinden davalı yana teslim edildiği, takip konusu faturalara icra takibinden önce davalının herhangi bir itirazının bulunmadığı, davalının teslim ve faturaya ilişkin takip dosyasında da somut bir itirazının bulunmadığı, bu itibarla davacının takip dayanağı alacağına esas faturaların ve içeriği hizmet bedellerinin davalının bilgisi dahilinde olduğu kanaati edinildiği, diğer yandan davalı tarafın itirazlarının “sözleşme gereği işlerin tam olarak yerine getirilmemesinden ibaret olduğu” belirtilmiş ancak buna ilişin davalı tarafaından dosya içeriğine somut bir belge ve veri sunmadığı görüldüğü, neticeten; Davacı yanın davasında haklı görülmesi halinde ve Sayın Mahkemece sözleşme gereği işlerin eksiksiz yerine getirildiğine hüküm verilmesi halinde, davacının incelenen kendi ticari defterlerine göre takip tarihi (19.03.2019) itibariyle davalı yandan 20.606,97 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (19.03.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı ile davalı arasında taraflar arasında düzenlenen kiralama ve servis bakım sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki ve buna bağlı olarak faturaya ve cari hesaba dayalı ilişkisinin bulunduğu, davacı tarafın dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu alacağı işlediği yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı, davacının alacağına dayanak olan faturaların e fatura olduğu ve davalıya tebliğ edildiği, faturaya itiraz olmadığı, davacının ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu, faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı gibi davacı şirkete borçlarının bulunmadığı yönünde icra takibinde itirazda bulunmuş ise de davacı tarafından sunulan teslim ve kurulum raporlarına göre “cihazların çalışır vaziyette kurulu teslim edildiği” belirtildiği ve davalı şirketin kaşe ve imzasının bulunduğu, böylece taraflar arasında sözleşmeye ve faturalara konu hizmetin verildiğinin ve buna ilişkin faturaların düzenlendiği sabit olup, davalı tarafça borcu bulunmadığı hususunda ispata yarar delil ibraz edememiştir. Bu haliyle davacı taraf takip konusu faturadan dolayı davalı şirketten alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla bu hususta hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunun hükme esas alınarak davacının davalıdan 20.606,97 TL faturalara dayalı alacaklı olduğu sabit olduğundan davanın kabulüne, davacı tarafın başlattığı İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı yönünden; dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, asıl alacağın % 20 si (4.121,39 TL) oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si (4.121,39 TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.407,66-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 248,89-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.158,77-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 4.080,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru ve 248,89-TL peşin olmak üzere toplam 293,29-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 800,00-TL Bilirkişi ücreti ve 85,00-TL posta giderinden ibaret toplam 885-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır