Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/443 E. 2022/574 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/443 Esas
KARAR NO : 2022/574
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/08/2021
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkil … Enerji A.Ş., Termik Santraller ve benzeri alanlarda yüksek basınçlı Kazan ve Boru üretimi ve kurulumu konusunda uzmanlaşmış bir firma olduğunu, Almanya genelinde onaylı uzmanlaşmış şirket olarak üretim, teslimat ve montaj konularında yıllarca verdiği hizmetlerle adından başarı ve güvenle söz ettirdiğini, firmanın aslen Almanya menşeili olup (… GmbH) 2007 yılından beri Almanya’da faaliyet göstermekte olduğunu, Türkiye’deki faaliyetleri … A.Ş.’nin 2017 yılında kurulması ile başladığını, müvekkili ticari işlemlerine likitide kolaylığı ve finansman sağlamak adına davalı banka ile kredi sözleşmesi imzaladığını, davalı banka tarafından, müvekkilinin yazılı rızası olmaksızın USD ve € hesabındaki paraların TL’ye çevrildiğini ve müvekkillerinin henüz vadesi gelmemiş kredi borçlarının ödemesi yapıldığını, yapılan bu işlemlere müvekkili şirketin rızasının bulunmadığını, davalı banka, şirket olan müvekkilinin temsile yetkilisi kişilerinden yazılı talimat almaksızın işlemler yaptığını, Bu kapsamda tespit edilebilen işlemlerin; “1- 15.03.2021 tarihinde hesaptan hesaba para transferi sureti ile birden fazla işlem, 2- 15.03.2021 tarihinde döviz alım satımı işlemi, 3- 15.03.2021 tarihinde 1€=8,9641 TL kuru üzerinden döviz çevirme işlemi, 4- 15.03.2021 tarihinde 1€=8,978 TL kuru üzerinden döviz çevirme işlemi, 5- Yapılan talimata aykırı işlemler nedeni ile oluşan işlem masrafları, komisyon giderleri” olduğunu, banka tarafından talimata aykırı nedeni ile yapılan işlemler nedeni ile müvekkilnin ciddi zararlara uğramış olduğunu ve kredi karnesinin bozulduğunu, davalı banka ile gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmelerinin anlaşmama şeklinde sonuçlandığını, açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne, müvekkilinin davalı banka tarafından talimat olmaksızın yapılan işlemler nedeni ile uğranılan zararın tazmini zımnında HMK m.107 çerçevesinde belirsiz alacak davası olarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile bilirkişi raporu alındıktan sonra zarar kalemlerinin harçlarının tamamlanması kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL zararlarının her işlem tarihinden itibaren işleyen ticari avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsili ile müvekkile ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile … monolu müşteri olan davacı şirket … Anonim Şirketi arasında 14.12.2017 tarih, …nolu ve 06.12.2018 tarih, … nolu Genel Kredi Sözleşmeleri; 14.12.2017 tarih … nolu ve 06.12.2018 tarih, … nolu Kurumsal Kredi Kartı Sözleşmeleri, Nakit, Mevduat ve Yatırım Hesabı(Yatırım Fonları, Repo, Gram, Altın Hesabı, Hazine Bonosu, Devlet Tahvili, Banka Bonosu vb.) Rehni Sözleşmeleri akdedildiğini, davacı şirketi lehine ilk kez 14.12.2017 tarihinde mevduat rehni teminat karşılığında 800.000,00-TL tutarında likit limit tanımlanarak kredili çalışıldığını, muhtelif tarihlerde de nakit/gayrinakit kredi kullandırımları yapıldığını, kredilerin teminatı olarak 14.12.2017 tarihli Nakit Mevduat ve Yatırım Hesabı(Yatırım Fonları, Repo, Gram, Altın Hesabı, Hazine Bonosu, Devlet Tahvili, Banka Bonosu vb.) Rehni Sözleşmesi; davacı şirket … Anonim Şirketi, davacı şirketin tek ortağı dava dışı … … ve … tarafından imzalandığını, …-… … müşterek hesaplarında bulunan EUR cinsi mevduatlar üzerine rehin tesis edilerek dava dışı … … ve …’ın kefaletinin sağlandığını, davacı şirketin sözleşme koşullarına ve taahhütlerine göre ödeme yükümlülüklerini zamanında yerine getirmediğini, kredi ödemelerinin zamanında yapılmaması nedeniyle davacı şirketin kredilerinin yakın izlemeye (idari takip) düştüğünü, kredilerin takip hesaplarına aktarılmasını önlemek adına ise müvekkili bankanın öncelikle davacı şirket yetkilileri ile görüşme sağladığını, davacı şirket yetkilileri gerek telefon yoluyla gerekse de mail yolu ile yapılandırılan kredilerin taksitlerinin gecikmeye girmesi nedeniyle ödeme yapmaları konusunda bilgilendirdiğini, müvekkili bankanın … şube yetkilisi … tarafından ilk olarak 16.11.2020 tarihinde atılan ‘ödeme bilgilendirme başlıklı mailde kredi ödemelerinin gecikmeye girdiğinin bildirildiğini, davacı şirket yetkilisi … … tarafından ilgili mailin cevaplanarak, nakit blokenin bozulmaması için ne kadar dövizin gerekli olduğunu müvekkili banka yetkilisinden sorulduğunu, e-mail ile yapılan yazışmalardan, davacı şirket yetkililerinin kredi taksitlerinin ödemesinin yapılmaması halinde nakit bloke hesabının bozulacağının bilincinde olduklarını, bu nedenle bazı ödemelerin kısmi tahsilat yolu ile sağlandığını, kalan tutarların ise teminat blokesinde bulunan EUR cinsi mevduatların TL’ye çevrilmesi yolu ile firmanın BCH/KMH türü kredilerinin gecikmeli faiz, komisyon, anapara geri ödemeleri gecikmede bulunan teminat mektubu komisyon ödemeleri, gecikmede bulunan kredi kartı ödemesi, yapılandırılmış kredinin gecikmedeki taksit ödemesi gibi gecikmeli ödemelerin tahsilatının sağlandığını, söz konusu işlemlerin yapılırken yazılı rızanın varlığı veya davacı tarafından verilmesi gereken bir talimata gerek bulunmadığını, müvekkili banka böyle bir yükümlülüğü bulunmadığı halde bloke hesabının bozulacağına dair davacı şirketi bilgilendirdiğini, müvekkili bankanın davacı şirketin zararına yaptığı hukuka aykırı bir işlem bulunmadığından hukuki sorumluluğunun da bulunmadığını, açıklanan nedenlerle; davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esasa ilişkin sebepler nedeniyle reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :… Bankası Anonim Şirketi’nden gelen davalı … Bankası ile davacı … A.Ş ile olan bankacılık sözleşmesi, kredi sözleşmeleri, hesap ekstrelerini gösterir müzekkere cevabı, … Bankası ve … A.Ş’ye ait hesap hareketlerini ve hesap dökümünü gösterir tablo, taraflar arasında akdedilen Rehin Sözleşmesi, davacı ve davalı şirket yetkilileri arasındaki mail yazışmaları, 26.05.2021 tarihli arabuluculuk son tutanağı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında düzenlenmiş olan Kredi Sözleşmesi ve bunun ayrılmaz parçası olan Rehin Sözleşmesinden kaynaklı davalının talimata uygun hareket edip etmediği, davalının yapmış olduğu bankacılık işlemleri sonucunda davacının zarara uğramasından dolayı açılan Tazminat isteminden ibarettir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin Türkiye’deki faaliyetlerin 2017 yılında başladığını, ticari işlemlerine likitide kolaylığı ve finansman sağlamak adına davalı banka ile kredi sözleşmesi imzaladığını, müvekkilinin yazılı rızası olmadan USD ve EURO hesabındaki paraların TL’ye çevrilerek henüz vadesi gelmemiş kredi borçlarının ödemesinin yapıldığını, yapılan işlere müvekkilinin rızasının bulunmadığını, davalı bankanın bu işlemlerden dolayı hukuken sorumlu olduğunu, bankanın ağırlaştırılmış özen yükümlülüğünün bulunduğunu, müvekkil temsilcisinden yazılı talimat almadan davalı bankaca işlem yapıldığını, bu işlemler nedeniyle müvekkil şirketin ciddi zararlarının bulunduğunu, bu zararların işlem tarihlerinden itibaren ticari avans ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin sözleşme koşullarına ve taahhütlerine göre ödeme yükümlülüklerini zamanında yerine getirmediklerini, kredi ödemelerinin zamanında yapılmaması nedeniyle yakın izlemeye( idari takip) düştüklerini, davacı şirketin temsilcilerinin bu hususta telefon ve mail görüşleri ile uyarıldığını, bunun yanısıra taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ve bunun ayrılmaz parçası olan rehin sözleşmelerindeki düzenlemelere göre ödemelerin yapılmaması halinde bankanın alacağını herhangi bir yasal işleme, rehin verene ihbara gerek kalmaksızın mezkur hesaplardan takas ve mahsup yolu ile tahsile ve alacağını işbu rehinden karşılamaya hakkı olduğunu, davacı şirket temsilcileri ile yapılan görüşmelerden de bu durumun taraflarca farkında oldukları, yapılan işlemlerle üçüncü kişilere herhangi bir para aktarımının bulunmadığını, rehin sözleşmesi kapsamında yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğunu tüm bu nedenlerle haksız açılan davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 26/05/2021 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, mahkememizce davaya konu taraflar arasında imzalanmış bankacılık sözleşmesi, kredi sözleşmesi, hesap hareketleri ve tüm kayıtlar davalı bankadan celp edilerek incelenmiş ve dosya kapsamında taraflarca sunulan belgeler ile müzekkere cevabındaki belgeler üzerinde BANKACI tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dosya kapsamında sunulan tüm belgelerin incelenmesi için yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Bankacı Bilirkişi tarafından 28/01/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; ” Davalı T.C. … Bankası A.Ş. … Şubesi ile Davacı … A.Ş. arasında 14.12.2017 tarihinde 800.000-TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi ile 06.12.2018 tarihinde 5.000.000TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, 14.12.2017 tarihinde … sayılı Genel Kredi Sözleşmesinin ve 06.12.2018 tarihinde … sayılı Genel Kredi Sözleşmesinin ayrılmaz parçası olan Nakit, Mevduat ve Yatırım Hesabı (Yatırım Fonları, Repo, Gram Altın hesabı, Hazine Bonosu, Devlet Tahvili, Bankamız Bonosu vb.) Rehni Sözleşmesi imzalandığı, dava dosyasında yer alan ve tüm detayları yukarıda belirtilen Rehin Sözleşmelerinde Davacı … Enerji A.Ş.’nin ve Dava Dışı … …’ın imzalarının bulunduğu, iş bu Rehin Sözleşmelerinin 4. Maddesinde; 4) Müşteri, Rehin Veren kredi teminatı olarak, Bankanın … Şubesi nezdindeki … numaralı mevduatının, Hazine/Banka Bonosunun, Devlet Tahvilinin (tahakkuk edecek faizlerde dahil olmak üzere) 69.785 EUR * 1.126EUR kısmının … A.Ş. lehine T.C. … Bankası A.Ş.’nin bilumum şubelerinde doğmuş ve doğacak borç ve taahhütlerinin açılmış ve açılacak kredilerin teminatı olarak rehin ettiğini ve Bankaca rehin kaldırılmadığı sürece işbu hesabi/hesapları üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını T.C. … Bankası A.Ş. … Şubesinin her ne nam altında olursa olsun alacağını herhangi bir yasal işleme ve Rehin Verene ihbara lüzum kalmaksızın mezkur hesaptan takas ve mahsup yoluyla tahsile ve alacağını iş bu rehinden karşılamaya hakkı olduğunu kabul ve taahhüt eder.” maddesinin yer aldığını, dava dosyasında yapılan detaylı inceleme neticesinde; dava konusu EUR.33.325 ve EUR.30.855 bedeller içi, mevcut Genel Kredi Sözleşmelerinin ayrılmaz birer parçası olan Rehin Sözleşmelerinde, rehnedilen mevduatlara ilişkin Davacı … A.Ş. ve Dava dışı … … …’ın imzalarının alındığı , söz konusu Rehin sözleşmeleri kapsamında rehnedilen yabancı para mevduatların; Davalı Banka tarafından, TL’na dönüştürülerek kredi tutarlarına mahsup edilmesi işlemlerinde, herhangi bir uygunsuzluk olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi Raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, tarafların rapora karşı süresinde yapmış oldukları itirazların değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek mahkememizce yapılan yargılama sırasında dosya kapsamında sunulan tüm belgelerin incelenmesi için yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Bankacı Bilirkişi tarafından 14/07/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi ek raporuna göre; ” Dava konusu Rehin Sözleşmelerinin yukarıda yer alan 4. Maddesi kapsamında; “T.C. … Bankası A.Ş.’nin bilumum şubelerinde doğmuş ve doğacak borç ve taahhütlerinin açılmış ve açılacak kredilerin teminatı olarak rehin ettiğini ve Bankaca rehin kaldırılmadığı sürece işbu hesap/hesapları üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını T.C. … Bankası A.Ş. … Şubesi’nin her ne nam altında olursa olsun alacağını herhangi bir yasal işleme ve Rehin verene ihbara lüzum kalmaksızın mezkur hesaptan takas ve mahsup yoluyla tahsile ve alacağın iş bu rehinden karşılamaya hakkı olduğunu” hükmünün yer aldığını, dava konusu Rehin Sözleşmesinin ilgili maddesi kapsamında; Davalı Bankanın takas-mahsup hakkını kullanmış olduğu, söz konusu Rehin sözleşmeleri kapsamında rehnedilen yabancı para mevduatların; Davalı Banka tarafından, TL’na dönüştürülerek kredi tutarlarına mahsup edilmesi işlemlerinde, herhangi bir uygunsuzluk olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça davalı aleyhine aralarında imzalanmış olan kredi sözleşmesinin henüz vadesi gelmemiş kredi borçlarını davalı tarafın ödeyerek yazılı rızaları bulunmaksızın USD ve EURO hesaplarındaki paraların TL’ye çevrilmesi nedeniyle zarara uğradığını, bu zararın sorumlusunun davalı … Bankası olduğu iddia edilerek belirsiz alacak davası açılmış ise de; mahkememizce davalı … Bankasına müzekkere yazılarak taraflar arasında imzalanan tüm kredi sözleşmeleri, bankacılık sözleşmesi, hesap ekstreleri ve tüm ilgili kayıtlar istenerek dosya arasına alınmış, davacı tarafça sunulmuş kredi sözleşmesi ve onun ayrılmaz parçası niteliğinde olan kredi sözleşmesi de dahil olmak üzere dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler incelenerek bilirkişi incelemesinin yapıldığı, taraflar arasında 14.12.2017 tarihinde 800.000-TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi ile 06.12.2018 tarihinde 5.000.000TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, 14.12.2017 tarihinde … sayılı Genel Kredi Sözleşmesinin ve 06.12.2018 tarihinde … sayılı Genel Kredi Sözleşmesinin ayrılmaz parçası olan Nakit, Mevduat ve Yatırım Hesabı (Yatırım Fonları, Repo, Gram Altın hesabı, Hazine Bonosu, Devlet Tahvili, Bankamız Bonosu vb.) Rehni Sözleşmesi imzalandığı, dava dosyasında yer alan Rehin Sözleşmelerinde Davacı … Enerji A.Ş.’nin ve Dava Dışı … …’ın imzalarının bulunduğu, iş bu Rehin Sözleşmelerinin 4. Maddesinde; ” Müşteri, Rehin Veren kredi teminatı olarak, Bankanın … Şubesi nezdindeki … numaralı mevduatının, Hazine/Banka Bonosunun, Devlet Tahvilinin (tahakkuk edecek faizlerde dahil olmak üzere) 69.785 EUR + 1.126EUR kısmının … Enerji A.Ş. lehine T.C. … Bankası A.Ş.’nin bilumum şubelerinde doğmuş ve doğacak borç ve taahhütlerinin açılmış ve açılacak kredilerin teminatı olarak rehin ettiğini ve Bankaca rehin kaldırılmadığı sürece işbu hesabi/hesapları üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını T.C. … Bankası A.Ş. … Şubesinin her ne nam altında olursa olsun alacağını herhangi bir yasal işleme ve Rehin Verene ihbara lüzum kalmaksızın mezkur hesaptan takas ve mahsup yoluyla tahsile ve alacağını iş bu rehinden karşılamaya hakkı olduğunu kabul ve taahhüt eder.” maddesinin yer aldığı, rehin sözleşmesi kapsamında davalı tarafın bankacılık işlemlerinde usulüne uygun şekilde hareket ettiği, yapılan ve dosya kapsamına uygun denetime elverişli bulunan bilirkişi incelemesin de incelenen banka kayıtlarından ve hesap hareketlerinden davalı bankanın işlemlerinin usulüne uygun yapıldığı anlaşıldığından davacı tarafın iş bu kredi sözleşmesi ve ayrılmaz parçası niteliğindeki rehin sözleşmesinden kaynaklı herhangi bir zararının bulunmadığı anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 21,40-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek Hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 28/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır