Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/408 E. 2022/363 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/408 Esas
KARAR NO : 2022/363
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2021
KARAR TARİHİ : 27/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;Müvekkili adına, davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E.sayılı dosyası ile alacağın tahsili amacıyla 20.07.2020 tarihinde icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibin 30.07.2020 tarihinde borçlu/ davalı tarafından yapılan itiraz üzerine durdurulduğunu, takibe konu itirazda faturayı kabul etmediklerini, böyle bir borçları bulunmadığını belirttiklerini, ancak borca itiraz ettikten ve takip durduktan sonra 04.08.2020 tarihinde davacı müvekkili şirket hesabına ödeme yapıldığını, ancak icra vekalet ücreti, takip masraflarının dosyaya ödenmediğini, davalının itirazlarının yerinde olmayıp, iptali ve akabinde kalan alacak için takibin devamına karar verilmesini ve borca itirazlarının kötü niyetli olması nedeniyle % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, müvekkili alacaklı ile borçlu şirket arasında ticari ilişki bulundugunu aralarındaki cari ilişkinin davalıya teslim edilen ürünlerin bedeli olduğunu, davalınm süresinde ödeme yapmadığını, açıklanan nedenlerle, davalı yanın icra takibinden sonra ve itiraz tarihinde borcu söz konusu olduğundan itirazın iptali ile davalı yanca yapılan 16.037,00 TL ödemenin dikkate alınması şartıyla takibin devamını, % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Tarafların cari hesap ilişkisi içinde çalışmakta olduğunu, ödemelerin fatura tarihinden itibaren 6 aylık vadeli yapıldığını, ödeme tarihleri dikkate alındığında müvekkili şirketin icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşmediğini, bu sebeple müvekkili şirketin icra masraf ve vekalet ücretinden sorumluluğu olmadığını, davacı tarafın işbu davayı 16.037,00 TL üzerinden ikame etmesine rağmen müvekkili şirketin dava tarihi itibariyle harca esas değerinde herhangi bir borcu olmadığını, bu sebeple de davanın reddini talep ettiklerini, müvekkili şirketin taraflar arasındaki anlaşmaya uygun olarak dava öncesinde tüm ödemelerini yaptığını, bu sebeple inkar tazminatının şartlarının oluşmadığını, arz edilen sebeplerle; davanın reddini, davalının 420 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyası, 07.10.2020 tarihli arabuluculuk son tutanağı, cari hesap ekstreleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, davalı şirket ile aralarında ticari ilişkinin bulunduğunu, aralarındaki ticari ilişki gereği davalı tarafa teslim edilen ürünlerin bedelinin davalı tarafça ödenmediğini, bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibinde davalının borcu ve faturayı kabul etmediklerini borca itiraz ettiklerini ancak takipten ve itiraz edildikten sonra takibin durmasından sonra asıl alacak toplamının ödendiğini ancak icra vekalet ücreti ve takip masraflarının ödenmediğini bu nedenle asıl borcun ödendiğinin dikkate alınarak takibin devamına karar verilmesini ve borca itirazların kötü niyetli olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri usul ve yasaya uygun olarak tebligat yapılmış davalı taraf süresi içinde cevap dilekçesi sunmuştur.
Davalı vekili, tarafların cari hesap ilişkisi içinde çalışmakta olduğunu, ödemelerin fatura tarihlerinden itibaren 6 aylık vadeli yapıldığını, ödeme tarihleri dikkate alındığında icra takip tarihi itibariyle müvekkil şirketin temerrüte düşmediğini, bu sebeple icra masrafları ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığını, müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcu olmamasına rağmen şirketin icra takibi başlattığını, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
… İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının gönderildiği ve dosya arasına alındığı anlaşıldı.
… İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 16.037,00-TL asıl alacak toplam borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 27/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 30/07/2020 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 07/10/2020 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 27/0/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacı ve Davalı tarafın 2019/2020 yılarına ait ticari defterlerinin süresinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, defterlerin 6102 sayılı TTK’nın 64/3 ve HMK nın 222 md uygun olduğu, sahipleri lehine delil teşkil edeceği kanaatine varıldığı, davacının incelenen ticari defterlerinde davalı işlemlerini 120 alıcılar ana hesap kodu altında 120.01.010 cari hesabında takip ettiği, kesilen faturaların ve yapılan ödemelerin davacı kayıtlarına alındığı, 24.07.2020 tarihi itibariyle davalının davacı kayıtlarında 13.069,12-TL borçlu olarak göründüğü, Davalının incelenen ticari defterlerinde; Davalının davacı ile olan cari hesap hareketlerini 320.01.0651 nolu Satıcılar Alt hesap kodunda takip etmekte olduğu, davacının düzenlediği faturaları bu hesabın alacağına, davalı tarafından yapılan ödemelerin ise bu hesabın borcuna kaydedildiği, davalı kayıtları incelendiğinde 24.07.2020 tarihi itibariyle 13.069,12-TL borçlu olduğu, 04.08.2020 tarihinde bakiye tutarının ödemesinin yapıldığının anlaşıldığı, tarafların cari hesapları karşılaştırıldığında, Davalıyı alacaklandıran 12.12.2019 tarihinde 31.000,00-TL ve 1$.500,00-TLlik çek ödeme işleminin davalı kayıtlarında olup, davacının kayıtlarında olmadığı, davalıyı borçlandıran 13.01.2020 tarihli 16.277,76-TL ve 27.01.200 tarihli 13.478,40-TL lik fatura işleminin davalı kayıtlarında olup, davacının kayıtlarında olmadığı, davalıyı alacaklandıran 05.02.2020 tarihli 5.000,00-TL, 15.02.2020 tarihli 5.000,00-TL, 16.03.2020 tarihli 5,000,00-TL ve 12.04.2020 tarihli 1.743,84-1TL ödeme işlemlerinin davacının kayıtlarında olup, davalının kayıtlarında olmadığı, İcra takibine dayanak olarak ödeme emrinde bahsi geçen takip: tutarı olarak talep edilen 20.07.2020 tarihli 16.037,00- TL. lik bir faturanın ne davacı kayıtlannda ne de davalı kayıtlarında olmadığı, tarafların cari hesaplarındaki farklı hareketlere rağmen 30|,04 2020 tarihi itibariyle 21.069,12-TL. ( davalı için borç, davacı için alacak) bakiye üzerinde mutabık oldukları, icra takip tarihi olan 20.07.2020 tarihi itibariyle hem davalı heı:î davacı kayıtlarına göre davalının icra takip miktarı olan 13.069,12-TL. tutarında borçlu olduğu görülmüştür,” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; davacının fatura ve cari hesaba dayalı alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davaya konu faturanın bilirkişi incelemesinden de anlaşılacağı üzerine tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı ancak bilirkişi incelemesi sırasında düzenlenen raporundaki cari hesapların incelenmesinde takip tarihi (20.07.2020) itibariyle her iki tarafın ticari defterlerinde davalının davacıya 16.069,12-TL borçlu olarak göründüğü, yine davalının taraflar arasında düzenlenen faturalarda vadenin yer aldığını, ödemeleri vade tarihlerine göre zamanında yaptıklarını bu nedenle takip tarihi itibariyle temerrüte düşmediklerini, faiz ve diğer icra takip masraflarından sorumlu olmayacaklarına ilişkin itirazları değerlendirildiğinde faturaların sadece davalı tarafından vadeli düzenlendiği ve defterlere bu şekilde işlendiği, ancak davacı tarafın ticari defterlerin incelenmesinde böyle bir uygulamanın olmadığı, davalı tarafından yargılama aşamasında dosya kapsamında bu iddialarını kanıtlar herhangi bir delil sunulmadığı, bu haliyle davalının düzenlenen faturaların ödemelerinin vadeli şeklinde olduğuna dair bir düzenlemenin olmadığı anlaşıldığından davacının 20.07.2020 tarihi itibariyle davalı yandan cari hesaba göre 16.069,12-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin ise alınan bilirkişi raporu davacı şirkete borçlu olduğunun sabit olduğu, bu haliyle davacı tarafın takip konusu faturadan dolayı davalı şirketten alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, bu hususta denetime ve kanaat edinmeye elverişli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne, davaya konu asıl alacak icra takibinden sonra yapılan itiraz sonrasında davalı tarafından ödendiği anlaşılmakla asıl alacak bakımından konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı icra dosyasına takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, hükmolunan asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
a) Davaya konu asıl alacak bakımından konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına
b) Davalının …. İcra Dairesi 2020/… Esas sayılı takip dosyasına, takip masrafları ve icra vekalet ücreti yönünden yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile takibin devamına
c) Hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 3.207,4-TL icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 1.095,49-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 193,69-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 901,80-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 193,69-TL Peşin/nisbi Harcı, 800,00-TL Bilirkişi ücreti, 36,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.088,99TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 27/05/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
e-imzalı