Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/405 E. 2022/148 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/405 Esas
KARAR NO : 2022/148
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 08/07/2021
KARAR TARİHİ : 25/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … TA.Ş. arasında her biri farklı iskeleler özelinde (… iskelesi için 13.06.2019 imza tarihli, … iskelesi için 20.02.2019 imza tarihli, … 2 -…- iskelesi için 01.03.2019 imza tarihli, … iskelesi için 20.02.2019 imza tarihli, … iskelesi için 20,02.2019 imza tarihli, … iskelesi için 20.02.2019 imza tarihli Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşmeleri) olmak üzere “Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşme’leri (“Sözleşmeler”) imzalandığını (Sözleşmeler … A.Ş. ile imzalanmışsa da işbu unvan firmanın eski unvanıdır), ilgili sözleşmeler kapsamındaki iskele alanlarında davalı … A.Ş. turizm odaklı bilet satışı ya da tur tanıtımı vb. iş ve işlemleri yaptığını, ilgili Sözleşmelerin Uygulama Esasları Başlıklı 5. Maddesinde davalının Sözleşmeler kapsamında uymakla yükümlü olduğu hususlar düzenlendiğini, davalı sözleşmelerin imza tarihinden itibaren sözleşmede belirtilmiş olan tüm şartlara uygun olarak davranacağını taahhüt ettiğini, sözleşmelerin yürürlüğü esnasında müvekkili şirket tarafından yapılan denetimlerde davalının sözleşmelerde belirtilen bazı hükümlere aykırı davrandığı tespit edilerek tutanak altına alındığını, davalı şirketin sözleşmenin 5. maddesinin k ve l hükümlerine aykırı olarak (… Travel’ın bilet satışı yapmakta olduğu bilet gişelerinde) müvekkili şirkete ait logonun izinsiz olarak kullanıldığı ve/veya başka firmalara ait broşürlerin dağıtımının yapıldığı tespit edildiğini, bu aykırılığın giderilmesi için davalıya …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ve 27.08.2020 tarihli ihtarnamesi keşide edildiğini, süre verilerek ve aykırılığın giderilmesi istenilmişse de davalı şirket tarafından aykırılıklar giderilemediğini, anılı ihtarname davalı şirkete 28.08.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketin sözleşme hükümlerine açıkça aykırı davranmış olması sebebiyle yeni bir ihtarname keşide edilmesi gerektiğini, ve müvekkili şirket adına …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı ve 03.12.2020 tarihli ihtarnamesi keşide edilerek söz konusu aykırılıkların giderilmemesi ve 2020 yılına ait Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım aylarına dair faturaların ödenmemiş olması nedenleriyle sözleşmeler, sözleşmenin feshi başlıklı 11. maddesi gereğince müvekkili şirket tarafından haklı nedenlerle feshedildiğini, anılı ihtarname davalı şirkete 04.12.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnamenin davalı şirkete tebliğ edildiği tarih itibari ile sözleşmeler feshedildiğini, ilgili ihtarname ile sözleşmelerin haklı sebeple feshedilmiş olmasına rağmen davalı şirket tarafından alanların kullanımına devam edildiğini, bu kez …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı, 23.12.2020 tarihli ihtarnamesi ile alanların kullanımının sonlandırılması ve boş olarak müvekkili şirkete teslim edilmesi gerektiğinin ihtar edildiğini, davalı şirketin ısrarla alanları müvekkili şirkete teslim etmediğini ve hukuka aykırı şekilde alanları kullanmaya devam ettiğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında karşılıklı olarak birçok ihtarname keşide edildiğini, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete sürekli olarak sözleşmelerde belirlenen şartlara aykırı hareket ettiğini, uygunsuzlukların düzeltilmesi gerektiğini, sözleşmesel ödeme yükümlülüklerini zamanında yerine getirmediği ihtar edildiğini, davalı şirket tarafından ise ödemelerin yapılmadığı kabul edilmiş ancak ülkemizde henüz Covid-19 hastalığının görülmediği döneme (2020 Ocak-Şubat ayı) dair ödemelerin ertelenmesini talep ettiğini, davalı şirket tarafından gerçeğe aykırı beyanlarda bulunulduğunu ve sözleşmelerin halen yürürlükte olduğunu iddia ettiğini, davalı şirketin bu iddialarına rağmen müvekkili şirkete 6 aydır hiçbir ödeme yapılmadığını, davalı şirketin süreci ihtarnamelerle uzatmakta ve sürüncemede bırakmaya çalıştığını, müvekkili şirket tarafından son kez ve uyuşmazlığın dava yoluna başvurmadan çözümlenebilmesi için …. Noterliği’nin 27.01.2021 tarihli ve 515 yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, davalı şirket tarafından müvekkili şirkete 11.05.2021 tarihinde tebliğ edilen …. Noterliği’nin 06.05.2021 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile alanların halihazırdaki kullanımının faaliyet göstermek olarak değerlendirilmemesi gerektiğini, alanların sadece güvenlik amaçlı olarak kontrol edildiğini iddia ettiğini, davalı şirkete gönderilen …. Noterliği’nin 02276 yevmiye numaralı 21.05.2021 tarihli ihtarname ile davalı şirketin iddialarına cevap verildiğini, davalı şirket tarafından müvekkili şirketin adresine ihtarname gönderilmeye devam edildiğini, davalı şirket tarafından söz konusu alanların boşaltılmadığın ve müvekkili şirkete teslim edilmediğini, taraflar arasında imzalanan Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşmeleri’nin 04.12.2020 tarihi itibarıyla feshedildiğinin tespitine, sözleşmelerin feshi kapsamında davalı şirketin sözleşmelere konu alanları kullanmasının hiçbir hukuki dayanağı kalmadığını, sözleşmelere konu alanların davalı şirket tarafından haksız kullanımının sona erdirilmesini ve sözleşme konusu alanların boş hasarsız olarak müvekkili şirkete teslim edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı … San. ve Tic. A.Ş. arasında …, …, …, …, …, … ve … İskeleleri özelinde “Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşmeleri” akdedildiğini, davacı şirket ve müvekkili şirket arasında Türk Borçlar Kanunu uyarınca kira sözleşmeleri akdedildiğini, davacı şirket tarafından keşide edilen …. Noterliği’nin 03.12.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkili şirkete, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım 2020 dönemlerine ait fatura bedellerinin ödenmediği gerekçesiyle sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, davacı şirketin kira borcunun ödenmediği gerekçesiyle tek taraflı olarak sözleşmenin feshedildiğinin tespitini talep ettiklerini, davacı şirketin fesih usulüne uymadığını, müvekkili şirketin 15.06.2021 T.-… Yev. No.lu ihtarnamede de herhangi bir surette resen tahliye yetkisine de sahip olmadığını, dayatma ve ikrahla müvekkili şirketi mecurlardan tahliyeye zorladığını, müvekkili şirketin sözleşmeye konu alanlarda davacıya ait logoyu izinsiz kullandığı iddiası gerçeği yansıtmadığını, sözleşmelere konu bilet satış gişelerinde … na ait logonun kullanılmasına davacı şirketin izin verdiğini, 03.12.2020 tarihli ihtarname ile sözleşmeye uymadığı gerekçesiyle müvekkili şirkete gönderilen 184.716,75 TL tutarındaki fatura usulüne uygun düzenlenmediğini, müvekkili şirketin iyiniyetinin bir göstergesi olarak sözleşmeye duyulan güven nedeniyle ihtirazi kayıtla davacı şirketin hesabına ödendiğini, müvekkili şirket, İçişleri Bakanlığı’nın 27.04.2021 tarihli genelgesi gereği, 17.05.2021 tarihine kadar uygulanan sokağa çıkma kısıtlamaları sürecinde mecurlarda faaliyette bulunamayacağını, yalnızca güvenlik amaçlı olarak mecurları kontrol edeceğini bildirdiğini, bu durum …. Noterliğinin … Yev. No.lu ihtarnamesi ile herhangi bir idari yaptırıma maruz kalmamak adına davacı şirkete de bildirildiğini, davacı şirket, müvekkili şirketi haksız surette tahliye edebilmek adına mecurlara sözleşmeler gereği sağlamakla yükümlü olduğu elektrik enerjisini sonlandırdığını, müvekkili şirketin kar kaybına uğraması ve hatta mecurları tahliyeye mecbur kalması amacıyla girişilen bu eylemin sonlandırılması amacıyla …. Noterliğinin 15.06.2021 T.-… Yev. No.lu ihtarnamesi davacı şirkete keşide edildiğini, davacı şirketin haklı ihtara karşılık hukuk dışı eylemini sürdürmüş olduğunu, huzurdaki davanın görev yönünden ve esasa ilişkin tüm talepler bakımından reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşmesi , …. Noterliği’ne ait 27.08.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ,…. Noterliği’ne ait 03.12.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname, …. Noterliği’ne ait 23.12.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname, …. Noterliği’ne ait 27.01.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname, …. Noterliği’ne ait 21.05.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname, …. Noterliği’ne ait 22.06.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine taraflar arasında düzenlenen İstanbul’da bulunan 5 farklı iskele için düzenlenen farklı tarihli Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşmesi’nden kaynaklı ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmemesi, sözleşme şartlarına uygun hareket edilmemesi, sözleşmenin davacı tarafından usulüne uygun gerekli ihtarların yapılarak feshedilmesine rağmen sözleşme konusu gişe/bilet satış yerlerinin kullanımının devam etmesinden kaynaklı sözleşmelerin 04/12/2020 tarih itibariyle feshedildiğinin tespiti ve sözleşmelere konu alanların davalı tarafından kullanımının sona erdirilmesi, boş ve hasarsız olarak teslim edilmesi istemini konu almaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasında düzenlenen … iskelesi için düzenlenen 13/06/2019, … İskelesi için düzenlenen 20/02/2019, … … İskelesi için düzenlenen 01/03/2019, … İskelesi için düzenlenen 20/02/2019, … İskelesi için düzenlenen 20/02/2019, … İskelesi için düzenlenen 20/02/2019 tarihli sözleşmeden kaynaklı davacı tarafından davalının kullanımına bırakılan 6 adet gişenin ücretinin ödenmemesi ve sözleşmeye uygun şekilde kullanılmamasından kaynaklı açılan sözleşmenin haklı olarak feshedildiğinin tespiti ve sözleşmeye konu alanların fesihten dolayı davalı tarafından kullanımının sona erdirilmesi ile sözleşme konusu alanların boş ve hasarsız olarak teslimi hususlarından ibaret olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesine dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun’una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 299. maddesinde; “kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Somut olayda; davaya dayanak olan 6 farklı Gişe/Bilet Satış Yeri Belirleme Sözleşmesinin 5. a)Maddesinde ” Firma, tanıtım veya satış amaçlı gişe/bilet noktalarını bu sözleşmede belirtilen uygulama esasları kapsamında olmak koşulu ile anılan iskeleyi sözleşme süresince kullanabilecektir.” hükmünün bulunduğu, yine sözleşmenin 5. b) maddesinde ” yukarıda ifade edilen ve firma tarafından kullanılacak gişe/bilet satış noktasının aylık kullanım bedeli 5.500-TL (beş bin beşyüz TL)+ KDV’dir. Bu bağlamda firma anılan iskelede turizm odaklı bilet satışı yada tur tanıtımı vb. İş ve işlemleri yapacaktır.” hükmünün bulunduğu, yine sözleşmenin 5. f) maddesinde ” Belirlenen noktalarda firmaya elektrik … tarafından verilecektir. Olası elektrik kesintilerinden firma sorumlu olacaktır. ” hükmünün bulunduğu anlaşılmıştır.
Sözleşme içeriğine göre; dava konusu alanların zilyetliğinin davalıya devredildiği, davacının aylık 5.500 TL + KDV bedeli karşılığı sözleşmede belirlenen alanları kullandığı, buna göre taraflar arasındaki akdi ilişkinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 299. Maddesinde düzenlenen kiralama ilişkisi olduğu, her ne kadar sözleşmenin isminin Gişe/Bilet Satış Noktası Belirleme Sözleşmesi olsa da içeriğindeki düzenlemeler dikkate alındığında sözleşmenin kira sözleşmesi niteliğini değiştirmeyeceği, sözleşme içeriğine göre; davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu olayda taraflar arasındaki ihtilaf davacı ile davalı taraf arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı olup, taraflar arasındaki ihtilafın kira ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle HMK 4. madde gereğince kira ilişkisinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığa bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olup, bu özel düzenleme gereği davaya bakmaya Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 4. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3- 6100 sayılı HMK’nun 20. Maddesi gereğince taraflardan birinin, bu karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren Mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli Mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
4-Bu süre içerisinde başvuru yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
5-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemece hüküm altına alınmasına, açılmamış sayılmasına karar verildiği takdirde bu kararda değerlendirilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır