Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/386 E. 2022/534 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/386 Esas
KARAR NO : 2022/534
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2020
KARAR TARİHİ : 14/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı işveren ile müvekkili arasında yapılan sözleşme gereğince … ve … dökülmesi vb. İşler için anlaşma sağlandığını, sözleşme kapsamında 31/08/2018 tarihine kadar yol betonu imalatı ve … … imalatı için toplamda 6.833,65 m2 iş yapıldığını, ancak davalının müvekkiline 86.170,62 TL ödeme yapması gerekirken 42.375,51 TL ödeme yaptığını, bakiye kalan 43.795,11 TL için davalının defalarca kez sözlü olarak uyarılmasına rağmen ödenmediğini, bu nedenle davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ancak takibe davalının itiraz ettiğini, yapılan işlerin müvekkili tarafından eksiksiz yapıldığını davalı tarafın haksız ve hukuka aykırı itirazının iptalini sağlamak için mahkemenize başvurmak zorunluluğu doğduğunu, borçlu davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; HMK 6.maddesine göre yetkili mahkeme davalının dava açıldığı tarihteki yerleşim yeri olduğunu, müvekkili şirketin dava açıldığında ve halihazırda merkezinin Bakırköy adresi olduğunu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari olması sebebiyle dava şartı olan arabuluculuğa başvuru yapmış olması ve 18/10/2019 tarihinde arabulucu toplantısı dahi yapılmış olmasına rağmen davanın görevli olmayan mahkemede açıldığını, mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılmış huzurdaki davanın reddine, davacı aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası, 18/10/2019 tarihli arabuluculuk son tutanağı, davacı yan tarafındna sunulan 05/04/2018 tarihli sözleşme, davalı yan tarafından sunulan 09/05/2018 tarihli sözleşme, davacı yana ait ticari defter ve kayıtlar, … Vergi Dairesi’nden gelen …’ın 10/04/2018 tarihinden bu yana … Mah. … Cad. No:…
… adresindeki “İnşaatlarda Beton İşleri (kalıp İçerisine Beton Dökülmesi Vb.)” faaliyetine ilişkin
Gerçek Usulde Gelir Vergisi yönünden mükellefiyet kaydının devam ettiği, mükellef tarafından 2020
takvim yılına ilişkin verilen Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesinde; “Ticari Kazanç” beyan edildiği, Vergi
Usul Kanunu 176 maddesine göre II nci sınıf tüccar olduğu, işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu,
aynı Kanunun 177/1 maddesindeki limitleri aşmadığı anlaşıldığına dair müzekkere cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul 21.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/113 E, 2021/10 K. sayılı dosyasından 19/01/2021 tarihinde verilen görevsizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilen dava dosyası mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin davalı işveren ile sözleşme imzaladığını, bu sözleşmeye göre … ve … dökülmesi vb. İşler yaptığını, müvekkilinin üzerine düşen tüm işleri yaptığını ancak iş karşılığı oluşturulan faturaları ödemediğini, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini , davalı tarafın takibe konu borca itiraz ettiğini beyan ederek icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, asıl görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri olduğunu, davaya konu işlerin müvekkil şirketin taşeronu olan dava dışı …Ve Tic. Ltd. Şti tarafından yapıldığını, bu nedenle dava konusu işlerle ilgili müvekkil şirketin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, söz konusu ödemelerin dava dışı şirket … Tic. Ltd. Şti’ye yapıldığını, dava dilekçesi ekinde sunulmuş olan sözleşmenin uygulanmadığını, müvekkilinin sunmuş olduğu sözleşmenin uygulandığını, tüm bu nedenlerle davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesini ve yapılan takibin haksız ve kötü niyetli olmasından dolayı takip bedelinin %20 oranında davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 18/10/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 43.795,11-TL asıl alacak ve 2.994,87-TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 46.789,98-TL alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, mahkememizce davaya konu icra takip dosyası celp edilerek incelenmiş ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında dosya kapsamında sunulan tüm belgelerin incelenmesi için yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 01/04/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; ” Davacı tarafın 2018 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarını usulüne uygun olarak tuttuğu ve sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, davalı tarafın ticari defter kayıtları veya belgeleri üzerinden inceleme yapılamadığı, bu husustaki takdirin sayın mahkemenize bırakıldığı, takip talebinde açıklama olarak “05.04.2018 DÜZENLEME TARİHLİ, 01.01.2019 FAİZ BAŞLANGIÇ TARİHLİ, 86.170,62 TL TUTARINDAKİ İŞ YAPIMI SÖZLEŞMESİ 43.795,11 TL KALAN MİKTAR TAHSİLİ” ifadesinin yer aldığı, davacı tarafın 05.04.2018 tarihli olarak sunduğu sözleşmenin, davalı tarafın kaşesi ve imzalandığı, davacı tarafın isminin ve soy isminin elle yazılmak suretiyle imzalandığı, sözleşme üzerinde yapılan işin “ … DÖKÜLMESİ “olduğu, metrekare fiyatının 12,50 TL olarak belirtildiği, davalı tarafın sunduğu 24.05.2019 Tarihli … Noterliğinin … Yevmiye madde numaralı İhtarnamede, “sözleşme konusu işler dahilinde müvekkil firma tüm yükümlülüklerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirerek tüm borç tutarlarını ödemiş olup adı geçen şahsa hiçbir borcu bulunmamaktadır.” Diye beyanda bulunduğu, davacı tarafın incelemeye esas olarak sunulan ticari defterlerinin 2018 yılında işletme defteri olduğu, İşletme defterinin sadece gelir ve gider kısımlarından ibaret olduğu, hesap bazlı bakiye borç alacak ilişkisinin tespit edilmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafın İŞLETME ESASI usulüne göre tuttuğu defterinin GELİR ve GİDER kısmında davalı taraf’ile ilgili herhangi bir kayıt olmadığı, davacı tarafın takip talebine ilişkin olarak herhangi bir fatura sunmadığı, davalı taraftan aldığını iddia ettiği ödemelere ilişkin talep edilmesine rağmen herhangi bir teşvik edici belge de sunulmadığı, ödemelerin davacı tarafın işletme usulü defter tutması nedeniyle ticari deftere kaydedilemediği, davalı tarafında ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmadığı, alacağın ticari defter ve kayıtlar üzerinden tespitinin mümkün olmadığı,.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi Raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, tarafların rapora karşı süresinde yapmış oldukları itirazların değerlendirilmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek mahkememizce yapılan yargılama sırasında dosya kapsamında sunulan tüm belgelerin incelenmesi için yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 10/06/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi ek raporuna göre; ” Davalı tarafın 2018 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222 TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliğinde bulunduğu, davalı tarafın 2018 yılında, davacı taraf ile aralarında herhangi bir cari hesap ilişkisinin, borç veya alacak bakiye durumunun bulunmadığı, davalı tarafın 2018 yılında, Dava Dışı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. İle aralarında 326.01.07 alınan depozito ve teminatlar hesabında, davalı tarafın dava dışı tarafa 26.10.2018-31.12.2018 tarihlerinde 5.113,11 TL borçlu olduğu, 320.01.01.617 satıcılar (cari) hesabında, davalı tarafın dava dışı tarafa 31.12.2018 tarihinde 48.112,98 TL borçlu olduğu.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı alacaklı tarafça davalı borçlu aleyhine başlatılan sözleşmeye dayalı alacaktan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemiyle dava açılmış ise de; mahkememizce bilirkişi incelemesi yapıldığı, davacının işletme esası usulüne göre defter tuttuğu, işletme defterinin sadece gelir ve gider kısımlarından ibaret olduğu, hesap bazlı bakiye borç alacak ilişkisinin tespit edilmesinin mümkün olmadığı, işletme esası usulüne göre tutulan defterlerin gelir ve gider kısmında davalı taraf ile ilgili herhangi bir kayıt olmadığı, bu sözleşmeye dayalı düzenlenmiş herhangi bir fatura ya da alacağın olduğunu belirleyen teşvik edici başkaca bir belge sunmadığı, davalı tarafından sunulan ticari defter ve kayıtların incelenmesinde ise davacı taraf ile aralarında herhangi bir cari hesap ilişkisinin, borç veya alacak bakiye durumunun bulunmadığı, davacı tarafından sunulan sözleşme karşılığında davalı tarafından sunulan sözleşmelerin içeriği incelendiğinde ikisinin de davaya konu işin yapımına ilişkin olduğu, davacı yan tarafından sunulan sözleşmenin varlığına tek başına ispata yeterli olmadığı, davalı tarafından sunulan yine aynı iş konusuna ilişkin sözleşmede tarafların davalı ile dava dışı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin yer aldığı anlaşıldığından ispat yükünün davacıda olduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olmadığı, davalı yanın ticari defterleri incelendiğinde davacı ile herhangi bir ticari kaydının bulunmadığı, davacı tarafça 05.04.2018 düzenleme tarihli iş yapım sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, davalı tarafın süresinde itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve davacı tarafından süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı, mahkememizce bilirkişi incelemesi yapıldığı, tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelendiğinde tarafların birbiri ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığı, davacının davalıdan alacağının bulunduğunu ispat edemediği, alacağın varlığını hukuka ve usule uygun delillerle kanıtlayamadığı, davalı borçlu tarafça icra takibine yönelik yapılan itirazın haklı olması nedeniyle davacı tarafça açılan itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekmiş, davacının yapılan yargılama sırasında iş bu davaya konu icra takibini kötü niyetle yaptığına ilişkin dosya kapsamında herhangi bir delil sunulmadığından davalının kötü niyet tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminat talebinin şartlar oluşmadığından REDDİNE,
3-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 718,36-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek Hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7- Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekili …’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 14/09/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı