Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/300 E. 2022/213 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/300 Esas
KARAR NO : 2022/213
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 28/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin … Tic. Ltd. Şti, yurtiçi ve yurtdışı kargo taşımacılığı alanında hizmet veren, ait olduğu sektörün lider kuruluşlarından olduğunu, davalı … Tic. Ltd. Şti. nin talepleri üzerine verilen kargo hizmeti neticesinde müvekkili şirketin, davalı borçludan 173.209,69 TL tutarında alacağı bulunduğunu, müvekkili şirketin, davalı borçluya ait taşıma işlemlerini gerçekleştirdiğini, bu taşıma ilişkisi sonucu karşı tarafın ödemesi gereken hizmet bedeli borcu doğduğunu, ancak davalı borçlunun, borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için davalı tarafa yazılı ve sözlü olarak defalarca kez müracaat edildiğini ve herhangi bir olumlu netice elde edilemediğini, bunun üzerine davalı tarafa karşı … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkili şirket tarafından arabuluculuk başvurusu yapıldığını, arabulucu tarafından gönderilen davet mektubuna her iki tarafında icabet ettiği ancak anlaşma sağlanamadığını, davalı borçlunun haksız ve kötüniyetli borca, masrafa, faiz ve tüm ferilerine itirazlarının iptaline, davalı borçlu aleyhine %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası, arabuluculuk son tutanağı, İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nden gelen müzekkere cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine taşımacılık hizmeti karşılığı düzenlenen faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir
Davacı taraf, davalı şirketin talebi üzerine verilen kargo hizmeti neticesinde doğmuş olan hizmet bedelinin ödenmemesi üzerine fatura konusu alacağına ilişkin başlattığı icra takibine davalı şirketin itiraz ettiğini beyan ederek borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı icra dosyasının fiziken mahkememiz dosyası arasına alındığı anlaşıldı.
… İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 183.209,69-TL asıl alacak olmak üzere borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 26/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı yan icra takibinde ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi üzerine icra dosyasına sunduğu 03/09/2019 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, ödeme emrine, faize, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini bildirmiş, borçlunun uyap sistemi üzerinden havale tarihi 03/09/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, ancak yapılan incelemede borçlu tarafından yapılan itirazın yasal süresinden sonra yapılmış olduğu görülmüştür.
Davacı alacaklının itirazın iptali davası açabilmesi için borçlunun yasal süre içerisinde vereceği dilekçe ile icra takibine konu asıl borca ve/veya fer’ilerine ve/veya icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmesi gerekmektedir. Bir başka anlatımla borçlunun yasal süre içerisinde asıl borca ve/veya fer’ilerine ve/veya icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmemesi halinde icra takibi borçlu yönünden kesinleşeceğinden alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır. Hukuki yarar ise HMK’nun 114/1.h maddesi uyarınca dava şartı olup, HMK’nun 115. maddesi uyarınca yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Yapılan icra takibine davalının süresinde ödeme emrine itiraz etmediği, davalı borçlu yönünden icra takibinin kesinleştiği, süresinden sonra yapılan itirazın takibin ilerlemesine engel teşkil ettiğinden bahsedilemeyecek olması nedeniyle ödeme emri aleyhine yapılan ve hukuken bir sonuç doğurmayan itirazın iptali istemi ile dava açılmasında davacının hukuki yararından bahsedilemeyeceğinden davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK’nun 114/1-h ve 115/2. maddeleri gereğince hukuki yarar dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 1.961,24 TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye irad kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 28/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır