Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/279 E. 2022/13 K. 07.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/279 Esas
KARAR NO : 2022/13
DAVA : 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 06/05/2021
KARAR TARİHİ : 07/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı … A.Ş. ile dava dışı … İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. arasında Finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, … Tic. Ltd. Şti.’nin doğacak borçlarına karşılık olarak da müvekkil … ‘nin gayrimenkulü üzerine üst sınır ipoteği tesis edildiğini, … Tic. Ltd. Şti.’nin kira borçlarını ödemediği gerekçesi ile … İcra Müdürlüğünün 2017/ … Es. Sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, müvekkil adına başlatılan takip olmadığı, takibin sadece … Tic. Ltd. Şti. aleyhine başlatıldığını, cari hesabın kesilmesine veya kredi hesabının muaccel kılınmasına yani hesabın kat edilmesine yönelik bir ihtarname olmadığı, sabit olduğunu, müvekkili, Av. … ‘nın … Bankası hesabına, 19.07.2018 tarihinde 560.000,00 TL, 20.07.2018 tarihinde de 11.318,00 TL gönderdiğini, davalının, sadece borçlu … Ltd. Şti. aleyhine takip başlatmış olup, müvekkil aleyhine takip başlatmadığını, hesap kat ihtarı olmadığından başlatılması da mümkün olmadığını, … İcra Müdürlüğünün 2017/ … Es. Sayılı dosyası ile başlatılan takipte, dosya borçlusu … Tic. Ltd. Şti. Davalı vekili Av. … ‘ya banka kanalı ile 29.12.2017 tarihinde 67. 950 TL ödeme yaptığını, müvekkile dosya borcu bildirilirken bu ödeme dikkate alınmadan, borçtan düşülmeden tahsilat yapıldığını, arz ve izah edilen ve resen dikkate alınacak nedenlerle, belirsiz alacak davanın kabulü ile 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre belirlenecek, müvekkilin icra tehdidi altında ödemiş olduğu fazla bedellerin, Türk Borçlar Kanunu 99/2 maddesi gereğince Euro olarak ödeme günündeki TCMB döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası olarak, müvekkilin ödediği tarihinden itibaren faizleri, vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Davacının dava dilekçesinde, … İcra Müdürlüğü’nün 2017/ … esas sayılı icra dosyasındaki, 20.07.2018 tarihli kapak hesabında yer alan; vekalet ücreti, takip masrafı, tahsil harcı, gecikme faizi ve 1.773 Euro sigorta bedelinin icra tehdidi altında ödendiğini ve geri iadesini talep ettiğini, talep ettiği rakamlar icra dosyasında ödeme tarihinde bizzat kendilerinin yaptırmış olduğu icra kapak hesabında net olarak belli olduğunu, tahsil harcının 56.743.41.-TL, vekalet ücretinin: 33.894,96.-TL, faizin 54.984,33-TL olarak hesaplandığını, ayrıca 1.773 EUR sigorta bedelinin icra takibinde talep edildiğini, davacının dava dilekçesinde yazılı olarak ifade ettiğini, borçlunun huzurdaki davada iadesini talep ettiği rakamları, diğer bir ifade ile dava değerini açık ve net olarak biliyor olmasına rağmen davasını 06.05.2021 tarihinde 1000 Euro belirsiz alacak davası olarak açtığını, borçlunun İ … İcra Müdürlüğü’nün 2017/ … esas sayılı dosyasına ilişkin ödemeyi ibraz ettiği dekontlardan görüleceği üzere 19.07.2018 tarihinde ödediğini, davacı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu dekontlardan da görüleceği üzere, 29.12.2017 tarihinde 67.950.-TL, 19.07.2018 tarihinde 560.000.-TL, 20.07.2018 tarihinde 11.318.-TL (Bu tutar tahsil harcı olarak ödenmiştir) ödeme yapıldığını, davacının EURO olarak ödeme yaptığı yönündeki iddialar gerçek dışı olduğunu, huzurdaki davanın haksız ve kötü niyetli, hukuki dayanaktan yoksun olarak açılmış olması sebebiyle, davanın açıldığı tarihte, davacının talebinin belirlenebilir durumda olması sebebi ile belirsiz alacak davası açılması mümkün olmadığından ve bu sebeple dava şartı gerçekleşmediğinden öncelikle usul yönünden reddine, huzurdaki dava İİK’nın 72’nci maddesinin 7’nci fıkrası gereğince, 19.07.2018 son ödeme tarihiden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından süre yönünden reddine, bu taleplerin mahkememizce kabul edilmeyip esasa ilişkin inceleme yapılması durumunda, davanın gerçek dışı, soyut iddialara dayalı olduğu ve hukuki dayanağının bulunmadığı anlaşılacağından esas yönünden reddine, yargılama giderleri, vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2017/6022 Esas sayılı icra dosyası, … İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2018/ … E sayılı dosyası UYAP sureti ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; … İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosyasına konu takip nedeniyle davacı tarafından itirazi kayıtla yapılan ödemenin iadesi sebebiyle açılan dava niteliğindedir.
Davacı eldeki davada sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayandığını beyan etmiş, davalı da buna göre savunmada bulunmuş öncelikle davacının talebinin belirlenebilir durumda olması sebebiyle belirsiz alacak davası açılmasının mümkün olmadığından dava şartı gerçekleşmediğinden öncelikle usulden reddine, huzurdaki davanın İİK’nın 72/7’ye göre bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından süre yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Öncelikle davanın İİK’nun 72/7 maddesine dayalı istirdat davası mı yoksa sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı bir dava mı olduğu irdelenmelidir.
İİK’nin 72.maddesinin 7.fıkrası; ”Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 33/1. maddesine göre; “Hakim, Türk hukukunu re’sen uygular.” Belirtilen yasa hükmü uyarınca bir davada olayların açıklanması taraflara, hukuki nitelendirmesi hakime ait bir görevdir. Bu yasal düzenlemeler karşısında, somut olayda davacı, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2017/ … esas sayılı takip dosyası ile aleyhine yapılan icra takibi nedeni ile borçlu olmadığı halde itirazi kayıtla ödemek zorunda kaldığı paranın iadesini talep etmektedir. Bu şekilde açılan dava, icra takibi nedeniyle borçlu olmadığı bir paranın istirdatı istemine ilişkin olup, İİK’nun 72. maddesinde düzenlenen istirdat davası niteliğindedir.
Her ne kadar davacı tarafça eldeki davanın istirdat davası niteliğinde olmadığı, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince açıldığı ileri sürülmüş ise de; yerleşik Yargıtay uygulaması gereğince, istirdat davasının koşullarının oluştuğu durumlarda davaların sebepsiz zenginleşme davası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemekte ve davaya istirdat davası olarak bakılması gerektiği kabul edilmektedir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/17619 Esas, 2017/3930 Karar; 2015/1355 Esas, 2015/11705 Karar; 2016/3867 Esas, 2016/15577 Karar)
Bu nitelendirmeye göre istirdat davasının, İİK’nun 72/6, 72/7. maddeleri uyarınca ödemek zorunda kalınan paranın ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir.Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Davacının, 19/07/2018 ve 20.07.2018 tarihlerinde ödeme yaptığı, eldeki davasını ise 06/05/2021 tarihinde açtığı, ödeme tarihi ile dava tarihi arasında 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, hak düşürücü sürenin dava şartlarından olup mahkemece re’sen gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla, İİK’ nın 72/7. Maddesi ile HMK’nın 114/2, 115/2 maddeleri gereğince dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın İİK’ nın 72/7. Maddesi Gereğince 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı anlaşılmakla HMK’ nın 114/2, 115/2 maddeleri gereğince dava şartı noksanlığı nedeniyle USULDEN REDDİNE,
3-Karar harcı 80,70 TL nin peşin alınan 171,04 harçtan mahsubu ile 90,34 TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya tarafa verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 07/01/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı