Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/264 E. 2022/362 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/264 Esas
KARAR NO : 2022/362
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ : 27/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlu tarafından 20.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:16 adresinde yapılan çalışma; 28.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:2 adresinde yapılan çalışma; 30.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak adresinde yapılan çalışma; esnasında davalı borçlu tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olması sebebiyle müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiği tespit edildiğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisi müvekkili şirketin yüklenici şirketi tarafından giderilmiş olup işbu hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kayıplar müvekkili şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı borçlu … Genel Müdürlüğü tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 14.385,25-TL’nin tahsili amacıyla ilamsız takip yapıldığını ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalı ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.’lı TTK’nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, görüşme sonunda anlaşılamama sağlandığını, açıklanan nedenlerle, …. İcra Müdürlüğü’ 2020/… Esas, …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas, …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas
sayılı takip dosyalarına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas Nolu takip konusu dosyalarda, 20.09.2019 tarihi … ilçesi, … Mah. ….Sokak, No:16, 28.09.2019 tarihi … ilçesi, … Mah. …. Sokak, No:2 , 30.09.2019 tarihi … ilçesi, … Mah. …. Sokak adreslerinde müvekkili idare tarafından herhangi bir kazı çalışması yapılmadığını, müvekkili idare ile yüklenici firmalar arasında yapılan ihale sözleşmesinin Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 25/4 maddesinde; “Yapım işlerinde yüklenici ve alt yükleniciler, yapının fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmaması, hileli malzeme kullanılmaması ve benzeri nedenlerle ortaya çıkan zarar ve ziyandan, yapının tamamı için işe başlama tarihinden itibaren kesin kabul tarihine kadar sorumlu olacağı gibi, kesin kabul onay tarihinden itibaren de 15 (on beş) yıl süreyle müteselsilen sorumludur. Bu zarar ve ziyan genel hükümlere göre yüklenici ve alt yüklenicilere ikmal ve tanzim ettirilir. Ayrıca haklarında 4735 sayılı kanununun 27. Maddesi hükümleri uygulanır.” hükmü havi olduğunu, Ayrıca, Kanalizasyon Teknik Şartnamesinin 2.3.5.1. Maddesinde “Yüklenici, tüm yer altı tesislerinin ve kazılara yakın bina, duvar direk vb. bilumum tesislerin emniyeti için bütün tedbirleri kendi sorumluluğu altında almak mecburiyetindedir” hükmü havi olduğunu, bu çerçevede somut olayda müvekkili idarenin hiçbir hukuki sorumluluğu bulunmadığını, sahada davacının alt yapı tesislerini ilgili Şartnamelere uygun döşemediğini, ikaz ve uyarı amaçlı yazılı ve inşai (özel tuğla, kum örtüsü, uyarı şeridi vs.) anlamda gerekli tedbirleri almadığı görüldüğünü, davacının standart kablo kanalını yeterli kalınlık ve derinlikte yapmadığını, kablonun üzerinde bulunması gereken kumun üzerine koruyucu mahiyette tuğla-beton veya plastik koruyucu malzeme yerleştirmediğini, koruyucunun üzerine koyması gereken politenden yapılmış uyarı şeridi koymadığını, civarda görülebilecek yerlere yer altındaki tesislere ilişkin ikaz ve uyarı levhaları yerleştirilmemiş olduğunu, böylece yönetmelikte belirtilenin aksine, kazı yapılan yerde kablo bulunduğunun önceden anlaşılmasına yönelik hiçbir usul ve esasa uymadığı anlaşıldığını, açıklanan nedenlerle davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, reddedilen meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesin talep etmiştir.
İhbar olunan … İnşaat Sanayi Taahhüt ve Ticaret Limited Şirketi vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Bölgede çalışma yapanın müvekkili olup olmadığının henüz bilinmemekte olduğunu, kimi durumlarda vatandaşın izinsiz kazı yapması neticesi meydana gelen zararın yüklenici ya da idare tarafından yapıldığı düşünülerek bu gibi başvurular yapılabildiğini, her kazım öncesi ilgili kurumlara yazı yazılarak bölgedeki hatlarının yerleri istendiğini, zarar verildiği iddia edilen hat, haritada/krokide gösterilen yerde ya da derinlikte değilse, zarara, hat haritasını veren davacının yönlendirmesi neden olacağından müvekkilin ya da bir başkasının sorumluluğu düşünülemez olduğunu, aynı taraf ve konulu …. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen 2020/… E. Sayılı dosyasında davacının hattı kusurlu döşediğini, diğer yasal sorumlulukları yerine getirmediği belirlenerek tarafların kusur oranlarını tek tek belirlenmiş olduğunu, buna göre davacı … %30, … % 40 ve müvekkili %30 kusurlu bulunduğunu, davacının söz konusu hasarın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu ve yasanın emredici hükmüne rağmen mevcut tesisatı yasada belirlenen şekilde döşemediğini, bu nedenle herhangi bir çalışmada (standarda uygun olsa zarar verilmeyecek) tesisatlarına zarar verilmesine neden olduğu anlaşıldığını, takipte mütemerritlik durumu söz konusu olmadığından icra takibindeki faizin iptali gerekmekte olduğunu, açıklanan nedenlerle, davanın reddine, davanın All Risk sigortasına ihbarına, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün 2020/…, 2020/ … ve 2020/… Esas sayılı icra dosyaları, 08.12.2020 tarihli arabuluculuk son tutanağı, 20.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No: … adresinde yapılan çalışma; 28.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No: … adresinde yapılan çalışma; 30.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak adreslerinde yapılan çalışmalarına ait altyapı kazı ruhsatı dosyaları, çalışmalara ait hasar hesaplama dokümanları, hizmet alım sözleşmesi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü müzekkere cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf dava dilekçesinde; davalının 20.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:16 adresinde yapılan çalışma; 28.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:2 adresinde yapılan çalışma; 30.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak adreslerinde yaptığı alt yapı çalışması nedeniyle davacıya ait tesislere zarar verdiği, müvekkil şirketin personelince arızanın giderilmesi ve enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarımı için kullanılan malzeme ve işçilik bedelleri kapsayan hasar bedelinin davalıya tahakkuk ettirildiği, ancak davalı tarafın borcunun olmadığını iddia ederek borcu ödemediği , bunun üzerine davacı alacaklı tarafından alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğünün 2020/…, 2020/… ve 2020/… Esas sayılı icra dosyaları üzerinden takibe geçildiğini , davalı tarafın takibe konu borca itiraz ettiğini beyan ederek icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde; Her türlü zarar, ziyan, kaza ve hasarlardan sorumlu olanın müteahhit firma olduğunu, idare ile yüklenici firma arasında yapılan ve üçüncü şahışları bağlayıcı olan “Eser Sözleşmesi ile İnşaat İşleri Teknik Şartnamesi, İdari Şartname, Yapım İşleri Genel Şartnamesi Ve Kanalizasyon Özle Teknik Şartnamesi”nin ilgili hükümleri uyarınca ‘ Müteahhit firma yaptığı işlerle ilgili olarak ortaya çıkabilecek her türlü kaza, hasar, ziyandan sorumlu olacağı’ hükmünün yer aldığını, dolayısıyla müvekkil idare yönünden davanın husumetten reddedilmesi gerektiğini, yine söz konusu olayın gerçekleştiği adreslerde davalı başkanlık … Şube Müdürlüğünce herhangi bir çalışmanın olmadığını, haksız fiilden mütevellit zararların tazminini düzenleyen B.K m.49’a göre zararın tazmini için kusur-zarar-illiyet bağı şartlarının oluşmadığını, usul ve esasa aykırı olan davanın husumetten reddine, esastan incelemeye girilmesi halinde davanın esastan reddine, mahkeme giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 11.195,50-TL ana para alacağı, 405,80-TL işlemiş faiz alacağına ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 1.385,54-TL ana para alacağı, 50,90-TL işlemiş faiz alacağına ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 1.297,29-TL ana para alacağı, 50,22-TL işlemiş faiz alacağına ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tanık deliline dayanmakla 24/12/2021 tarihli celsede davacı tanıkları dinlenilmiş, davacı tanığı … ” Ben, davacı şirket …’ta teknisyen olarak çalışmaktayım, bana söylemiş olduğunuz adreste meydana gelen hasarı hatırladığım kadarıyla … meydana getirmiştir, o tarihlerde …’nin bana söylemiş olduğunuz adreslerde çalışması olmuştur, biz genelde hasarın oluştuğu adrese 186 çağrı merkezinden gelen ihbar üzerine gideriz, adresteki hasarı kimin verdiğini şuan hatırlamıyorum, ancak genelde … ve …’ın hasar verdiğini biliyoruz, kazı yapan firmalar çalışma alanlarına tabela asarlar, biz daha çok hasarı kimin verdiğini bu şekilde öğreniriz, bahsetmiş olduğunuz adreslerdeki hasarın tespitine gittiğimizde de asıl olan tabelaya göre şirketimize bilgi verdik, hasar yerine gittiğimizde önce elektrik irtibatını keseriz, daha sonra fotoğraflama yaparız, en sonunda tamirat için yüklenici firmamızdan ekip isteriz, sonrasında yaptığımız fotoğraflamayı whatsapp üzerinden şirketimize göndeririz, tutanak bu şekilde şirkette düzenlenir,” şeklinde beyanlarda bulunduğu ve yine davacı tanığı … ” Ben, davacı şirket …’ta teknisyen olarak çalışmaktayım, bana söylemiş olduğunuz adreste meydana gelen hasarı tam olarak hatırlamıyorum, ancak hatırladığım kadarıyla … meydana getirmiştir, o tarihlerde …’nin bana söylemiş olduğunuz adreslerde çalışması olmuştur, biz genelde hasarın oluştuğu adrese 186 çağrı merkezinden gelen ihbar üzerine gideriz, adresteki hasarı kimin verdiğini şuan hatırlamıyorum, ancak genelde … ve …’ın hasar verdiğini biliyoruz, kazı yapan firmalar çalışma alanlarına tabela asarlar, biz daha çok hasarı kimin verdiğini bu şekilde öğreniriz, bahsetmiş olduğunuz adreslerdeki hasarın tespitine gittiğimizde de asıl olan tabelaya göre şirketimize bilgi verdik, hasar yerine gittiğimizde önce elektrik irtibatını keseriz, daha sonra fotoğraflama yaparız, en sonunda tamirat için yüklenici firmamızdan ekip isteriz, sonrasında yaptığımız fotoğraflamayı whatsapp üzerinden şirketimize göndeririz, tutanak bu şekilde şirkette düzenlenir” şeklinde beyanlarda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz 24/12/2021 tarihli ara kararı uyarınca dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olduğu, bu kapsamda, Elektrik Mühendisi Bilirkişi … tarafından düzenlenen 06/03/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; 20.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No: … adresinde yapılan çalışma; 28.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No: … adresinde yapılan çalışma; 30.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak adreslerinde davalı tarafından … A.Ş.’nin kablolarının hasara uğratılması akabinde ….A.Ş. yetkililerince hasar tespit tutanağı ve akabinde kullanılan malzeme ve işçilikle ilgili olarak Hasar ve Giderilme Detayı düzenlendiği, davacı ilgili çevrede oluşan elektrik kesintisinin giderilmesi için oluşan hasarı giderdiği, davalı …’nin yüklenicisi konumundaki firmanın verdiği hasarla ilgili işlerin tutarı … Birim fiyatları baz alınarak KDV dahil olarak hesaplandığı, dosyadaki tüm bilgi, belge, fotoğraflar ve tanık beyanları üzerinde yapılan inceleme neticesinde dava konusu mahalde davacıya ait alt yapının usulüne uygun şekilde inşa edilmediği, davacının %30 , davalı … kusur oranının % 70 olduğu, söz konusu oranın davalıya veya varsa yüklenici firmaya sorumluluk yüklenmesi hususunun Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu, şayet … .A.Ş.’den gözcü talep edilmiş olunsaydı … .A.Ş, bölgede kablo ve alt yapı tesisinin olduğuna dair ikazda bulunulacağı, çalışma yapanın daha dikkatli olmasının sağlanacağı, hasar davacının kendi adamlan tarafından yaptırılmış ise işçilik ve araç personel bedelinin hasara dahil edilemeyeceği, aksi durumda söz konusu bedelin hasara dahil edilebileceği, dava dosyasında bu husus ile ilgili bir bilgi bulunmadığından takdirin mahkemenin olduğu, ” yönünde görüş beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davanın icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı verilmesi istemine ilişkin olduğu, davacının davalı tarafından 20.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:16 adresinde yapılan çalışma; 28.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:2 adresinde yapılan çalışma; 30.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak adreslerinde yapılan çalışmalar sırasında, davacının tesislerine hasar verildiğinden bahisle, hasar bedelinin tahsili bakımından yapılan icra takibine davalının itirazının iptalini talep ettiği, davacı şirket meydana gelen zararın davalı tarafından verildiğini iddia etmiş ise de bu davalıların kablolardaki hasarı meydana getirdiklerine ilişkin bir bilgi ve belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, sadece davacı şirket çalışanları tarafından tanzim edilen tutanağın olduğu, tutanağın içeriğinin doğruluğu açısından dinlenen tek tanığın da olayın gerçekleştiği ana ilişkin görgü tanığı olmadığı, …’ne yazılan müzekkere cevabından da anlaşılacağı üzere davalının o tarihte bildirilen adreste kendilerince yada taşeronlarınca yapılan bir çalışma olmadığı, dosya kapsamında davacı vekili tarafından sunulan mevcut tutanaklardan 20.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:16 adresinde yapılan çalışma; 28.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak, No:2 adresinde yapılan çalışma; 30.09.2019 tarihinde … İlçesi, … Mahallesi, …. Sokak adreslerinde davalı şirket tarafından kazı çalışması yapıldığının anlaşılamaması, dava konusu hasarın … Genel Müdürlüğü ve/veya taşeronu tarafından yapıldığına dair kesin bir tespite varmak mümkün olmadığı, hasar tespit tutanağında kabloya hasarın nasıl verildiğinin belli olmadığı, dinlenen taraf tanıklarının anlatımlarına göre, davacının, olay günü mahalde davalı şirket tarafından kazı çalışması yapıldığı ve bu çalışma sırasında davalı şirketçe altyapı tesislerine zarar verildiği yönündeki iddiasını destekler beyanın olmaması, tanık beyanlarının genel geçer olduğu, …nce olay günü ilgili mahalde hiç bir kuruma kazı çalışması ruhsatı verilmediğinin bildirilmiş olması karşısında ve ayrıca dosya kapsamındaki tüm bilgi, belge ve deliller ile tarafsız, bilimsel veriler ve dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde, zararın davalı tarafından verildiğinin ispatlanamadığı bu haliyle davacının davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 106,96-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 27/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır