Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/199 E. 2022/690 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/199 Esas
KARAR NO : 2022/690
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 29/03/2021
KARAR TARİHİ : 23/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından konkordato talepli olarak açılan davada …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas Sayılı dosyasıyla yargılama yapılmış ve mahkemece 22.01.2021 tarihli duruşmada davanın kabulüyle konkordato projesinin tasdikine karar verildiğini, Konkordato davasına müvekkil banka adına müdahil olunduğunu ve konkordato komiserliğine alacak kayıt dilekçesi sunulduğunu, işbu alacak kayıt dilekçelerinde davalı firmadan 13.05.2019 tarihi itibariyle 1.254.942,16-TL alacağın kaydı talep edildiğini, ancak konkordato komiserliğince alacaklarının 912.228,16 TL olarak kaydedilmiş bakiye alacaklarının reddedildiğini, reddedilen alacaklarının mahkemece 24.07.2020 tarihli yazı ile taraflarına bildirildiğini, bunun üzerine taraflarınca 04.08.2020 tarihli dilekçe ile rapora itiraz edilmiş ve tüm alacaklarının kaydı talep edildiğini, ancak bu konudaki 21.09.2020 tarihli bilirkişi raporu dikkat alınarak 14.10.2020 tarihli ara karar ile itirazlarının kabul edilmediğini, bilahare konkordato tasdik edilmiş, tasdik kararı 29.01.2021 Tarihinde yayınlandığını, müvekkillerince banka Genel Kredi Sözleşmeleri çerçevesinde kullandırmış olduğu kredi sebebi ile davalı borçlu firmadan alacaklı olduğunu, davalı borçlunun kredi borçlarını vadesinde ödememesi ve sözleşmeden doğan diğer edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle … Noterliğinin 30.10.2018 tarih ve 86180 yevmiye nolu ihtarnamesi ile kredi kat edildiğini, Konkordato komiserliğince ve mahkemece kabul edilmeyen çekişmeli alacaktan fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 84.597,84TL’nin konkordato projesine dahil edilerek tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;davalı müvekkili şirketin ticari kayıtları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde davacı bankanın bir kısım alacak talebi kabul edilerek dava konusu edilen kısmı reddedilmiş, düzenlenen rapora davacının itirazı üzerine bu itirazın da reddedildiğini, görüleceği üzere davalı şirketin tüm mali kayıtları dikkate alınarak yapılan incelemelerde davacı bankanın tüm alacağının kayıt altına alındığı ve tasdik projesi içinde olduğu talep edilen alacağın haksız ve dayanaksız bulunduğu görüldüğünü, müvekkillleri adına açılan ….Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… Esas Sayılı dosyası ve dosya mündericatı celp olunduğunda ve davalı şirketin mali kayıtları incelendiğinde davacının esasen talep ettiği ve kayıt altına alınmayan alacağının dayanağının olmadığını, bu sebeple haksız ve dayanaksız açılan işbu davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER : 29.03.2021 düzenleme tarihli arabuluculuk tutanağı, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyası UYAP kayıtları, ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasında düzenlenen Kayyım raporu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde davalının kredi borçlarını vadesinde ödeyip ödemediği , sözleşmeden doğan diğer edimleri yerine getirip getirmediği ve buna ilişkin davacı tarafın davalıdan alacaklı olup olmadığından ibaret alacak davasıdır.
Davacı vekili; davalı … A.Ş. Tarafından konkordato talepli olarak açılan davada …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasında davanın kabulüyle konkordato projesinin tasdikine karar verildiği, banka adına konkordato komiserliğine 1.254.942,16-TL alacak kaydı talep edildiği, ancak komiserlik tarafından 912.228,16-TL alacak kaydedildiği, bakiye alacağın reddedildiği, bu nedenle mahkemece ve komiserlikçe kabul edilmeyen alacak için davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; borçlu davalı şirketin tüm kayıtları üzerinde yapılan incelemeler sonucunda davacı bankanın tüm alacağının kayıt altına alındığı ancak talep edilen alacağın haksız ve dayanaksız olduğu, müvekkil adına açılan … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… Esas sayılı dosyanın ve davacı bankanın kayıtlarının incelenmesinde de anlaşılacağı üzere davacı yanın taleplerinin haksız ve dayanaksız olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların iddia, savunmaları ve dosyadaki tüm deliller, davacı ve davalı yanın ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması için dosya alanında uzman bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Bankacı Bilirkişi tarafından 11/01/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “davacı yana ait 2017 ve 2018 yılına ait ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, ticari defterlerin davacı lehine delil olarak kullanılabileceği, davacının incelenen ticari defterlerinde; Davalının, davacı bankadan 2.000.000,00 TL tutarlı kredi kullanmış olduğu, davacının kullanmış olduğu kredi … nolu kredi hesabınde takip edilmekle, hesabın 04.07.2017 tarihinde açılmış olup en son işlemin 31.10.2018 tarihinde yapıldığı, davacı bankanın 31.10.2018 tarihi itibariyle davalı yandan 912.228,16 TL bakiye alacaklı olduğu , davalı yanın 2018 yılına ait ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve lehine delil olarak kullanılabileceği, davalının incelenen ticari defterlerinde; Davalının, davacı bankadan 2.000.000,00 TL tutarlı kredi kullanmış olduğu, davalının 20.06.2018 tarihi itibariyle davacı bankaya 912.228,16 TL bakiye borçlu olduğu, sonuç olarak davacı ile davalı arasında Cari hesap yönünden bir çekişme olmayıp, çekişmenin hesap kat edilip ortaya çıkan 84.597,84 TL tutarındaki alacaktan kaynaklandığı, ancak, bu tutara nasıl ulaşıldığının hesap edilemediği .” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş tarafların süresinde itirazları ve beyanları doğrultusunda dosya ek rapor için bilirkişiye tevdi edilmiş, Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Bankacı Bilirkişi tarafından 04/08/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi EK raporuna göre; ” Davacı Bankanın sundukları tabloda yer alan 84.597,84 TL’lık alacaklarını oluşturan alacak kalemlerinin;* 2.856,59 TL … nolu hesaptaki kredinin faiz tutarı, *41.741,31 TL … nolu hesaptaki krediye 31.10.2018 tarihine kadar işlemiş olan ve borçludan tahsil edilmeyen faiz komisyon ve masrafların tahakkuku 40.000,- TL ise borçluya müvekkil banka tarafından verilen ve ekte teslim belgesi bulunan … hesap numaralı çek hesabından alınan 25 adet çekin çek riskinden oluştuğu, davacı tarafından dosyaya 06.04.2017 tarihli 2.000.000,- TL ve 14.06.2017 tarihli 100.000,- TL’lık Genel kredi sözleşmesinin sunulduğu, talep edilen faiz tahakkuk ettiği belirtilen 2.856,59 TL … nolu hesaptaki kredinin faiz tutarı, 41.741,31 TL … nolu hesaptaki krediye 31.10.2018 tarihine kadar işlemiş olan ve borçludan tahsil edilmeyen faiz komisyon ve masrafların tahakkukuna ilişkin bir hesap ekstresi vb. sunulmadığı, bunun dışında Çek yasasından kaynaklanan , iade edilmediği 25 adet çek için talep edilen 40.000,- TL’lık çek depo talebinde bulunulmuş ise de deposu talep edilen çeklerin iade edilmediği ve çeklerin Bankanın yardımcı defter kayıtlarında gösterildiğine, izlendiğine ilişkin bir hesap ekstresi ve diğerlerini sunmamakla birlikte davalı şirketin Konkordato talebinin … Asliye Tic. Mahkemesinin 2018/… E sayılı dosyasında 22.01.2021 tarihli kararı ile yerinde bulunmuş olduğu öğrenilmiş olup; şayet konkordato ilan etmiş Şirket nezdinde davacı banka tarafından verilmiş mevcut çek yaprağı bulunuyor ise, bunların en son keşide edilebileceği tarihin Konkordato tarihi olan 22.01.2021 olması gerektiğine, bu tarihe nazaran çeklerin yasal ibraz süresinin ise dava tarihi itibarı ile geçmiş olmasına nazaran Davacı Bankanın kendisine iade edilmeyen çekler nedeni ile muhtemel bir zarara uğrama riskinin ve sorumluluğunun bulunmadığı, bu nedenle de davacının iade edilmeyen çek yaprakları nedeni ile 40.000,- TL’nin alacak olarak iflas masasına kaydedilmesine ilişkin talebinin yerinde bulunmadığı, bu durumda, davacı Bankaca, çek taahhüt bedelleri talep edilen çekler, Konkordato tarihinden sonra keşide edilse dahi, ibraz süreleri geçmiş olacağından, ödenmelerinin mümkün olmayacağı, Çeklerin iflas tarihinden önce, ancak ileri bir tarih atılarak keşide edildiğinin varsayılması halinde de, konkordatoyla birlikte şirket yetkililerinin temsil yetkileri ortadan kalkmış olacağından ileride bu çeklerin ibrazı halinde dahi, yetkisiz kişiler tarafından imzalanmış çekleri, davacı Bankanın ödemesi söz konusu olamayacağından, söz konusu çekler nedeni ile tazminat talep etmesinin yerinde bulunmadığı, sonuç olarak, Kök Rapordaki tespitlerimizden ayrılmayı gerektirecek bir durumun olmadığı,
” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, bilirkişi raporları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Mahkememizce yargılama sırasında toplanan deliller kapsamında, davacı ve davalı arasında kredi sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişkinin mevcut olduğu, buna göre davacının incelenen ticari defterlerinde; davalının, davacı bankadan 2.000.000,00 TL tutarlı kredi kullanmış olduğu, davacının kullanmış olduğu kredinin … nolu kredi hesabınde takip edildiği, hesabın 04.07.2017 tarihinde açıdığı, en son işlemin 31.10.2018 tarihinde yapıldığı, incelenen ticari defterlerde davacı bankanın 31.10.2018 tarihi itibariyle davalı yandan 912.228,16 TL bakiye alacaklı olduğu , davacı ve davalı yanın ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve tarafların lehine delil olarak kullanılabileceği, davalının incelenen ticari defterlerinde; Davalının, davacı bankadan 2.000.000,00 TL tutarlı kredi kullanmış olduğu, davalının 20.06.2018 tarihi itibariyle davacı bankaya 912.228,16 TL bakiye borçlu olduğu, sonuç olarak davacı ile davalı arasında Cari hesap yönünden bir çekişme olmadığı, davacı yanın çekişme konusu yaptığı 84.597,84 TL alacağa ilişkin dosya kapsamında davacı tarafından dosyaya 06.04.2017 tarihli 2.000.000,- TL ve 14.06.2017 tarihli 100.000,- TL’lık Genel kredi sözleşmesinin sunulduğu, talep edilen faiz tahakkuk ettiği belirtilen 2.856,59 TL … nolu hesaptaki kredinin faiz tutarı ile 41.741,31 TL … nolu hesaptaki krediye 31.10.2018 tarihine kadar işlemiş olan ve borçludan tahsil edilmeyen faiz komisyon ve masrafların tahakkukuna ilişkin bir hesap ekstresi vb. sunulmadığı, bunun dışında yine davacının çekişme konusu yaptığı alacağa ilişkin Çek yasasından kaynaklanan , iade edilmeyen 25 adet çek için talep edilen 40.000,- TL’lık çek depo bedeline ilişkin talebinde ise deposu talep edilen çeklerin iade edilmediği ve çeklerin bankanın yardımcı defter kayıtlarında gösterildiğine, izlendiğine ilişkin bir hesap ekstresi sunmadığı, şayet konkordato ilan etmiş şirket nezdinde davacı banka tarafından verilmiş mevcut çek yaprağı bulunuyor ise, bunların en son keşide edilebileceği tarihin Konkordato tarihi olan 22.01.2021 olması gerektiği, bu tarihe nazaran çeklerin yasal ibraz süresinin ise dava tarihi itibarı ile geçmiş olmasına nazaran Davacı Bankanın kendisine iade edilmeyen çekler nedeni ile muhtemel bir zarara uğrama riskinin ve sorumluluğunun bulunmadığı, bu nedenle de davacının iade edilmeyen çek yaprakları nedeni ile 40.000,- TL’nin alacak olarak iflas masasına kaydedilmesine ilişkin talebinin yerinde olmayacağı, çek taahhüt bedelleri talep edilen çekler, Konkordato tarihinden sonra keşide edilse dahi, ibraz süreleri geçmiş olacağından, ödenmelerinin mümkün olmayacağı, Çeklerin iflas tarihinden önce, ancak ileri bir tarih atılarak keşide edildiğinin varsayılması halinde de, konkordatoyla birlikte şirket yetkililerinin temsil yetkileri ortadan kalkmış olacağından ileride bu çeklerin ibrazı halinde dahi, yetkisiz kişiler tarafından imzalanmış çekleri, davacı Bankanın ödemesi söz konusu olamayacağından, söz konusu çekler nedeni ile tazminat talep etmesinin yerinde bulunmadığı anlaşıldığından dosya kapsamına uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 1.364,02-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 13.536,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek Hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 23/11/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı