Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/193 E. 2021/587 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
– Birleştirme –

ESAS NO : 2021/193 Esas
KARAR NO : 2021/587

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2021
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan), Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA TALEP: Asıl davada davacı vekili mahkememize sunduğu 26/03/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirkete usulsüz tebligat yapılması nedeniyle işbu takipten 25/01/2021 tarihinde haberdar olunduğunu, tebligatın usulsüz yapıldığı açık olmasına rağmen herhangi bir inceleme yapılmadan davalı şirketin talebiyle müvekkilinin araçlarına, banka hesaplarına, taşınmazlarına ve 3. Kişi ve şirketlerdeki alacaklarına haciz konulduğunu, müvekkili şirketin ticari olarak önemli ölçüde zarara ve itibar kaybına uğradığını, tebligatın usulsüz yapılması nedeniyle İstanbul… Icra Hukuk Mahkeme’si…E. Sayılı dosyasıyla şikayette bulunulduğunu, şikayetin kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihi 25/01/2021 olarak düzeltildiğini ve icra takibine yapılan itirazın süresinde olduğunun tespitine karar verildiğini, ancak bu süre içerisinde müvekkilinin ticari ilişkisi olan tüm kurumlara 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve müvekkilinin kurumlar nezdinde itibarı ve güvenilirliği zarara uğradığını, bankalar nezdindeki kredi hesapları da blokeler kaldırılmasına rağmen kapatıldığını, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin hiç bir hukuki dayanağı bulunmadığından ve müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığından işbu menfi tespit davasını açmak zorunluluğu hasıl olduğunu, İcra İflas Kanunu m.72’de ”Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” hükmünü havi olup icra takibine itiraz edilmesi halinde takip borçlusunun menfi tespit davası açmasında hukuki yararının bulunduğu kabul edildiğini, Yerleşik Yargıtay İçtihatlarında bu yönde olduğunu, müvekkili hakkında açılan icra takibi hiçbir yasal dayanak belirtilmeden açıldığını, takip talebinde borcun sebebi olarak 04/10/2019 ödeme tarihli fatura gösterildiğini, işbu faturanın sehven ödendiği belirtilerek ödenen bedelin iadesine ilişkin icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın tacir olup; fatura karşılığında yapılan ödemenin üzerinden bir yılı aşkın bir süre geçtikten, ödeme hesap dönemi kapatıldıktan sonra sehven ödeme yapıldığının iddia edilmesi ticari hayatın akışına aykırı olduğu gibi açık bir şekilde kötü niyetli hareket edildiğinin göstergesi olduğunu, müvekkili şirket ile davalı taraf arasında …Çözümleri sisteminde yer alan modüllerin davalı şirket bünyesinde kullanılabilir bir yapıya kavuşturulması için gerçekleştirilecek yerleştirim çalışmaları için gerekli olan program yönetim, teknik ve fonksiyonel danışmanlık hizmetleri ihtiyaçlarının müvekkil şirket tarafından… İçecek İstanbul ve Pakistan adreslerinde karşılanması için sözleşme hazırlandığını, sonrasında davalı tarafın talebi ile aynı çalışmanın adam/gün (…) şeklinde ilerlemesi kararlaştırılmış ve hak edişlerin bu şekilde ödeneceği belirtildiğini, müvekkili şirket tarafından çalışmalar tamamlandıkça adam/gün çalışma raporları (…) davalı şirket sorumlusuna e-mail ile gönderilmiş ve bilahare sunulacak yazışmalardan da anlaşılabileceği üzere davalı şirketin ödeme onay sisteminden geçtikten sonra müvekkili şirkete ödeme yapıldığını, davalı şirketin ödeme sisteminde ödemenin yapılması için birçok onay alınması gerektiğini, şirketin birkaç departmanı tarafından denetlenerek ödeme gerçekleştirildiğini, bu süreçte müvekkili şirketin gerek Pakistan’da gerekse de davalı şirketin İstanbul adresinde gerekli çalışmaları sürdürdüğünü ancak 17/09/2019 tarihinde müvekkili şirkete çalışmalarını sonlandırması ve sistemden çıkması talimatı verildiğini, davaya konu sehven ödendiği iddia edilen bedel de işbu sistemden çıkma talimatından sonra yapıldığını, müvekkilinin çalışmaları ile ilgili ne ayıp ihbarı ne de herhangi bir ihtarname gönderildiğini, adam/zaman şeklinde ilerleyen çalışmalar sonucunda; 17/09/2019 tarihine kadar müvekkili şirket tarafından; 02/05/2019 tarihinde 11.102,15 USD, 07/06/2019 tarihinde 3.335,86 USD, 10/06/2019 tarihinde 43.424,00 USD, 01/07/2019 tarihinde 63.720,00 USD, 01/08/2019 tarihinde 63.720,00 USD, 02/09/2019 tarihinde 63.720,00 USD tutarında fatura kesildiğini, tüm faturaların davalı şirket tarafından kabul edildiğini ve 30/09/2019 tarihinde davalı şirketle hesap mutabakatı yapıldığını, söz konusu faturalardan hesap mutabakatı tarihi itibariyle ödenmemiş bakiye 02/09/2019 tarih … seri no lu 63.720,00 USD tutarlı fatura hesap mutabakatına dahil edildiği halde ödemesi yapılmadığını, söz konusu fatura müvekkili şirkete sistemden çıkma talimatı verilmesinden önceki çalışmalara ilişkin düzenlendiğini, 03/12/2019 tarihinde davalı tarafça ödenen fatura bedelleri için kur farkı faturası talep edilmiş ve müvekkili tarafından 02/12/2019 tarihinde 037792 seri nolu 5.872,32 TL tutarında kur farkı faturası düzenlendiğini, hesap mutabakatı uyarınca ödemesi yapılmayan 02/09/2019 tarihli faturanın ödemesi beklenirken davalı tarafından Beşiktaş … Noterliği’nin 20/01/2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle davalı şirket tarafından kesilmesi talep edilen 5.872,34 TL, tutarlı kur farkı faturası herhangi bir borçları olmadığı iddiasıyla iade edildiğini, 04/10/2019 tarihinde ödemesi yapılan ve işbu davaya konu icra takibinin konusu 01/08/2019 tarihli 63.720,00 USD tutarlı faturanın sehven ödendiği iddiasıyla bedelin ödenmesi talep edildiğini ve ödemesi yapılmayan itiraz süresi geçtiğini, hesap mutabakatına dahil edilmiş … sıra nolu 02/09/2019 tarihli 63.720,00 USD tutarlı fatura için 31/12/2019 tarihli …fatura numaralı iade faturası kesildiği ihtar edildiğini, müvekkili şirket tarafından gönderilen Bursa … Noterliği’nin 27/10/2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle ise; davalı tarafın talebiyle kesilen ve yine davalı tarafça iade edilen 5.872,34 TL tutarındaki fatura yeniden gönderildiğini, iade faturası kesilen 02/09/2019 tarihli … sıra nolu faturanın gerek TTK m.21/2 de düzenlenen 8 günlük iade süresinin geçmesi gerekse iade faturası kesmenin faturaya itiraz usulü olmaması gerekse de hesap mutabakatı yapılması nedeniyle 31/12/2019 tarihli … fatura numaralı iade faturası davalı şirkete iade edildiğini, müvekkili tarafından 02/09/2019 tarihli … sıra nolu 63.720,00 USD tutarlı faturanın ödenmemesi nedeniyle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı şirket tarafından haksız ve hukuka aykırı bir şekilde icra takibine itiraz edildiğini, iş bu itiraz üzerine taraflarına davalı şirketin 02/09/2019 tarihli …sıra nolu faturayı kabul edip hesap mutabakatına dahil ettikten sonra usule aykırı bir şekilde iade faturası kesip borçtan kurtulmaya çalışması nedeniyle İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi …E. Sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını, davalı şirketin hesap mutabakatına konu edilen ve kur farkı faturası talep edildikten ve ilgili hesap yılının kapanışı yapıldıktan sonra geriye yönelik sehven ödeme yapıldığını iddia etmesi, basiretli bir tacir davranışı olmayıp, hukuken de kabul edilebilir olmadığını, davalı şirket tarafından sehven ödeme iddiası kabul edilebilir, gerçekçi ve hukuki olmadığı gibi, müvekkili şirket projeden el çektirildikten sonra … firmasıyla çalışmaya başladığını ve teknik olarak mümkün olmamasına rağmen müvekkilinin log in zamanları ve sistem üzerinde yaptığı çalışmaları tespit ettirmeye çalıştığını, bir sonuç elde edemediğini ancak bu süreçten sonra 04/10/2019 tarihinde de huzurdaki davaya konu ödemeyi yaptığını, ödemenin yapılmasının üzerinden 1 yılı aşkın süre geçtikten sonra 25/12/2020 tarihinde ise söz konusu ödemenin sehven yapıldığını iddia etmek davalı şirketin müvekkile zarar verme kastının en büyük göstergesi olduğunu beyanla davanın kabulüyle müvekkilin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasından talep edilen 63.720,00 Dolar tutarında borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline, yapılan takibin kötü niyetli olduğu açık olduğundan ve davalı tarafın tacir olduğu da gözetilerek %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

ASIL DAVADA CEVAP: Asıl davada davalı vekili mahkememize sunduğu 12/04/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … A.Ş., 100 yıldan fazla bir süredir, 200den fazla ülkede gıda sektöründe faaliyet gösteren …-…’nin Türkiyedeki yetkili şişeleyicisi ve yetkili kıldığı ürünlerin üreticisi olduğunu,…-… A.Ş. alkolsüz meşrubat, meyve suları, enerji içecekleri ve içme suyu imalatı ile iştigal etmekte olup; bu faaliyetlerini Türkiyenin farklı şehirlerindeki birçok işyeri ve fabrikalarda yürütmekte olduğunu, davacı … Ltd. Şti. ise dijital ortamda altyapı, entegrasyon ve geliştirme hizmetleri sunan bir şirket olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacı şirketten; ulaştırma yönetimi(…) ve depo yönetimi(…) işlerini içeren iki ayrı fazdan ibaret bir dijital(bulut) hizmet/program aboneliği satın alındığını, bu kapsamda davacı … Ltd. Şti. tarafından satın alınan işbu hizmet/programın müvekkili şirket adına yapılandırılması, geliştirilmesi ve müvekkili şirketin kullanımına hazır hale getirilmesi adına müvekkili şirkete bir proje teklifi sunulduğunu, bu proje teklifinin, projeye ait tüm teknik işler ve bu işlerin kapsamı, proje adımları ve fiyatları, projenin tamamlanma ve teslim süresi projede detaylı olarak yer aldığını, bununla birlikte yine işbu projede, proje konusu sistemin taahhüt edilen proje takvimi içerisinde müvekkili şirkete uyumlu olacak şekilde; analizi, tasarımı, tedariki, kurulumu, geliştirilmesi, çalıştırılması ve yönetimi için gerekli desteklerin sağlanması ile yine çalışır vaziyette teslimi hususlarında taahhütlerde bulunulduğunu, yüklenici şirket tarafından 2 ayrı fazdan ibaret işbu projenin hangi süreçte hangi adımlarının müvekkili şirketin kullanımına hazır hale getirileceği proje teklif formundaki zaman çizelge tablolarında da açıkça yer aldığını, sunulan teklifin 25. sayfası incelendiğinde davacı taraf, 1. Aşama (1. Faz) için verilen zaman çizelgesi doğrultusunda 8 Nisan 2019 – 5 Ağustos 2019 tarihleri arasında 1. Aşamayı bitirmeyi; ilgili teklifin (Ek 1) 26. sayfası incelendiğinde ise 2. Aşama (2. Faz) için verilen zaman çizelgesi doğrultusunda ise 5 Ağustos 2019 – 28 Ekim 2019 tarihleri arasında 2. Aşamayı bitirmeyi taahhüt ettiğini, projeye ilişkin ödemelerin müvekkili şirket tarafından %10’unun işin başında avans adı altında, kalan ödemelerin ise yüklenici şirketin 2 ayrı fazda taahhüt ettikleri tasarım-yapı-test ve dağıtım adımlarını tamamlamalarını müteakiben 4 taksit ve 30 günlük vadeler ile bir başka bir deyişle ise; anahtar teslim-götürü bedel şeklinde yapılacağı hususunda mutabık kalındığını, davacı tarafın yapmış olduğu teklif doğrultusunda götürü bedel üzerinden anlaşmaya varılmış iken, davacı tarafın bir anda sözleşmenin timesheet (adam/gün) usulü olduğunu iddia etmesinin haksız kazanç sağlamaya yönelik olduğunu, anılan programın, müvekkili şirketin kullanımına uygun hale getirilebilmesi için yüklenici şirket tarafından müvekkili şirkete sunulan işbu proje teklifi, müvekkili şirket tarafından 24.05.2019 tarihinde kabul edildiğini, 10.06.2019 tarihinde ise yüklenici şirket ile iş birliğine başlandığını, proje teklifi üzerinde mutabık kalındığını ve davacı tarafça bu doğrultuda çalışmalara başlandığı hususunda da herhangi bir ihtilaf söz konusu olmadığını, davacı şirket tarafından projenin taahhüt edildiği gibi tamamlanamayacağı anlaşıldıktan ve anlaşma sonlandırıldıktan sonra haksız kazanç sağlama girişimi ile fatura düzenlendiğini ve farklı iddialar ve talepler gündeme getirildiğini, proje teklifinde yer alan tüm taahhütlere rağmen yüklenici şirket tarafından, proje kapsamında yapılması taahhüt edilen işlerin yapılmadığını, projenin sürekli olarak geciktirildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından, davacı tarafın ilgili proje kapsamında yazılımı tamamlamadığı bulut tabanlı yazılımın ana geliştiricisi ve projeyi sunduğu teklif kapsamında tamamlayan dava dışı … Ltd. Şti. unvanlı şirketten davacı tarafın yapmadığı/ tamamlamadığı işlerin tespit edilebilmesi ve yazılımın tamamlanması talep edildiğini, müvekkili şirketin bu talebi üzerine bahsi geçen …Ltd. Şti. tarafından sunulan 18.09.2019 tarihli inceleme/teklif yazısı ile inceleme tarihine dek tamamlanması öngörülen proje adımlarının depo yönetimine ilişkin kısmının (…) ancak 1/6’sının, nakliye yönetimine ilişkin kısmının (…) ise ancak 1/3’ünün tamamlandığı, dolayısıyla davacı tarafın işi neredeyse hiç yapmadığı daha doğru bir deyişle yapamadığı anlaşıldığını, 18 Eylül 2019’da müvekkili şirket tarafından, taahhüt ettikleri edimleri yerine getirememeleri sebebi ile davacı taraf ile aradaki anlaşmaya son verildiğini, taahhütlerini yerine getiremeyen davacı tarafa müvekkili şirket tarafından iş sonlandırıldıktan sonra düzenlenen faturaya istinaden sehven ödenen 01.08.2019 tarihli ve … No.lu faturaya ilişkin $63.720,00 (Altmış Üç Bin Yedi Yüz Yirmi Amerikan Doları) fazla ödeme olarak kaldığını, her ne kadar Beşiktaş… Noterliğinin 20.01.2020 tarihli ve … Yevmiye No.lu ihtarnamesi kapsamında davacı tarafa işbu fatura iade edildiğini, 31.12.2019 tarihli, …No.lu ve 63.720,00-USD bedelli fatura düzenlenmek suretiyle 63.720,00-USD’lik ödemenin iadesi talep edilmişse de davacı tarafça haksız olarak işbu bedel ödenmediğini, davacı tarafın, iade ile yükümlü olduğu bedeli iade etmemek için süreç içerisinde def’aatle fatura düzenlendiğini beyan etse de verilmeyen, verilemeyen bir hizmete ilişkin düzenlenen faturanın tek başına alacağa hukuken hak kazanıldığı anlamına gelmediği, faturanın tek başına alacağın varlığına delil teşkil etmediği pek tabi olduğunu, müvekkili şirket tarafından 01.08.2019 tarihli, … No.lu ve $63.720,00 bedelli faturasına istinaden ödenen ve 31.12.2019 tarihli,… No.lu ve 63.720,00-USD bedelli iade faturası düzenlenen icra takibine itiraz edilmesi ve takibin durması sebebiyle 63.720,00-USD’nin iadesi için İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. numaralı dosyası kapsamında alacak davası ikame edildiğini, usul ekonomisi gereği her iki davanın birleştirilmesi gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA TALEP : Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Ltd. Şti. dijital ortamda altyapı, entegrasyon ve geliştirme hizmetleri sunan bir şirket olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirketten; ulaştırma yönetimi(…) ve depo yönetimi(…) işlerini içeren iki ayrı fazdan ibaret bir dijital(bulut) hizmet/program aboneliği satın alınmış olup; bu kapsamda davalı … Bilgisayar Hizmetleri Dış Tic. Ltd. Şti.(“Yüklenici şirket” olarak anılacaktır.) tarafından; satın alınan işbu hizmet/programın müvekkili şirket adına yapılandırılması, geliştirilmesi ve müvekkili şirketin kullanımına hazır hale getirilmesi adına müvekkili şirkete bir proje teklifi sunulduğunu, projeye ait tüm teknik işler ve bu işlerin kapsamı, proje adımları ve fiyatları, projenin tamamlanma ve teslim süresi projede detaylı olarak yer aldığını, bununla birlikte yine işbu projede, proje konusu sistemin taahhüt edilen proje takvimi içerisinde müvekkil şirkete uyumlu olacak şekilde; analizi, tasarımı, tedariki, kurulumu, geliştirilmesi, çalıştırılması ve yönetimi için gerekli desteklerin sağlanması ile yine çalışır vaziyette teslimi hususlarında taahhütlerde bulunulduğunu, zira, yüklenici şirket tarafından 2 ayrı fazdan ibaret işbu projenin hangi süreçte hangi adımlarının müvekkili şirketin kullanımına hazır hale getirileceği proje teklif formundaki zaman çizelge tablolarında da açıkça yer aldığını, bu kapsamda müvekkili şirkete sunulan teklifin davalı taraf, 1. Aşama (1. Faz) için verilen zaman çizelgesi doğrultusunda 8 Nisan 2019 – 5 Ağustos 2019 tarihleri arasında 1. Aşamayı bitirmeyi; 2. Aşama (2. Faz) için verilen zaman çizelgesi doğrultusunda ise 5 Ağustos 2019 – 28 Ekim 2019 tarihleri arasında 2. Aşamayı bitirmeyi taahhüt ettiğini, ayrıca; işbu projeye ilişkin ödemelerin müvekkili şirket tarafından %10’unun işin başında avans adı altında, kalan ödemelerin ise yüklenici şirketin 2 ayrı fazda taahhüt ettikleri tasarım-yapı-test ve dağıtım adımlarını tamamlamalarını müteakiben 4 taksit ve 30 günlük vadeler ile bir başka bir deyişle ise; anahtar teslim-götürü bedel şeklinde yapılacağı hususunda mutabık kalındığını, nihayetinde; anılan programın, müvekkili şirketin kullanımına uygun hale getirilebilmesi için yüklenici şirket tarafından müvekkili şirkete sunulan işbu proje teklifi, müvekkili şirket tarafından 24.05.2019 tarihinde kabul edilmiş, 10.06.2019 tarihinde ise yüklenici şirket ile iş birliğine başlandığını, zira işbu proje teklifi üzerinde mutabık kalındığı ve davalı tarafça bu doğrultuda çalışmalara başlandığı hususunda da herhangi bir ihtilaf söz konusu olmadığını, proje teklifinde yer alan tüm taahhütlere rağmen; yüklenici şirket tarafından, proje kapsamında yapılması taahhüt edilen işler yapılmadığını, projenin sürekli olarak geciktirildiğini, davalı tarafın sağladığı ekip ile oryantasyon toplantıları yapıldıktan sonra ilgili ekibin bu projeyi yapamayacağı anlaşılınca davalı tarafça farklı kişilerden oluşan yeni bir ekip oluşturulduğunu, bu ekip için de davacı müvekkilice yeniden masraf yapılarak oryantasyon çalışması yapılmış ve ilgili ekip de projeyi bir türlü bitiremeyerek davacı müvekkilinin hem birçok masraf yapmasına sebep olmuş hem de zaman kaybı ile davacı müvekkilinin ihtiyaç duyduğu yazılıma kavuşmasının engellendiğini, sonuç itibariyle dava konusu sistemin tamamlanarak müvekkili şirkete teslim edilemeyeceği anlaşılmış, çünkü teklif formunda belirtilen proje adımlarının implentasyonları takvim süresi içerisinde tamamlanamamış ve müvekkili şirket yüklenici şirketten taahhüt ettiği neredeyse hiçbir aksiyonu alamadığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından, davalı tarafın ilgili proje kapsamında yazılımı tamamlamadığı bulut tabanlı yazılımın ana geliştiricisi ve projeyi sunduğu teklif kapsamında tamamlayan …Ltd. Şti. unvanlı şirketten davalı tarafın yapmadığı/ tamamlamadığı işlerin tespit edilebilmesi ve yazılımın tamamlanması talep edildiğini, müvekkili şirketin bu talebi üzerine bahsi geçen …Ltd. Şti. tarafından sunulan 18.09.2019 tarihli inceleme/teklif yazısı ile inceleme tarihine dek tamamlanması öngörülen proje adımlarının depo yönetimine ilişkin kısmının (…) ancak 1/6’sının, nakliye yönetimine ilişkin kısmının (…) ise ancak 1/3’ünün tamamlandığı, dolayısıyla davalı tarafın işi neredeyse hiç yapmadığı daha doğru bir deyişle yapamadığının anlaşıldığını, tüm bu sebeplerle 18 Eylül 2019’da müvekkili şirket tarafından, taahhüt ettikleri edimleri yerine getirememeleri sebebi ile davalı taraf ile aradaki anlaşmaya son verildiğini, davalı şirket müvekkili şirketin talimatları ile sistemden el çektirildiğini, eserin, belirlenen ifa zamanında teslim edilemeyeceği kesin ise iş̧ sahibi TBK 473/1 uyarınca, ifa zamanını beklemeksizin sözleşmeden dönebildiğini, bunun üzerine ise davalı tarafından tamamlanamayan ve başlangıç seviyesinde bırakılan işin tamamlanması için dava dışı … Ltd. Şti. unvanlı şirket ile yeni bir anlaşma yapıldığını ve dava konusu sistemin, dava dışı … Sistemleri Ltd. Şti. unvanlı şirket tarafından müvekkili şirkete hazırlanarak teslim edildiğini, ayrıca dava konusu sistemin davalı şirket tarafından hangi aşamada bırakıldığının tespit edilebilmesi amacıyla İstanbul Anadolu… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D. İş sayılı dosyası kapsamında da delil tespiti başvurusunda bulunulduğunu, hal böyle iken taahhütlerini yerine getiremeyen davalı tarafa müvekkili şirket tarafından iş sonlandırıldıktan sonra ödenen 01.08.2019 tarihli ve … No.lu faturaya ilişkin $63.720,00 fazla ödeme olarak kaldığını, davalı tarafa işbu fatura iade edilmiş, 31.12.2019 tarihli, … No.lu ve 63.720,00-USD bedelli fatura düzenlenmek suretiyle 63.720,00-USD’lik ödemenin iadesi talep edilmişse de davalı tarafça haksız olarak işbu bedel ödenmediğini, oysa ki davalı taraf edimlerini ifa edememiş, proje adımlarını yerine getiremediğini, başlangıç aşamasında bıraktığı yazılımın da tek başına hiçbir anlam ifade etmediği, işbu yazılımın ancak ve ancak yeniden hazır hale getirilmesinden sonra kullanabileceğinin açık olduğunu, dolayısıyla davalı tarafça anlaşmaya dayalı edimlerininin yerine getirilmemesi sebebiyle sona eren anlaşma kapsamında yapılan ödemenin de davalı tarafından iade edilmesi gerektiğini, ayrıca davalı taraf, iade ile yükümlü olduğu bedeli iade etmemek için süreç içerisinde def’aatle fatura düzenlendiğini beyan etse de verilmeyen, verilemeyen bir hizmete ilişkin düzenlenen faturanın tek başına alacağa hukuken hak kazanıldığı anlamına gelmediğini, faturanın tek başına alacağın varlığına delil teşkil etmeyeceğini, tüm bu sebeplerle dava konusu anlaşmanın ana unsurunun yazılım geliştirme hizmeti olduğu göz önünde bulundurulduğunda ve bu yazılım geliştirme hizmetinin davalı şirket tarafından tamamlanamadığı, işin kararlaştırılan zamanda bitiremeyeceğinin açıkça anlaşıldığını ve bu sebeple müvekkili şirket tarafından sözleşmeden dönüldüğü, bu hizmetin kabulünün müvekkil şirketten beklenemeyeceği ve davalının herhangi bir ücrete hak kazanamamış olduğu ortada olup; müvekkili şirket tarafından işin bitirileceği inancı ile davalı şirkete ödenen bedelin müvekkili şirkete iadesi ile tahsilinin gerektiğini davalı taraf ile her ne kadar arabuluculuk süreci yürütülmüşse de işbu arabuluculuk sürecinde de anlaşmak mümkün olmadığını, açıklanan tüm bu hususlara binaen, davalı şirkete ödenen 63.720,00-TL’nin, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 15.000,00-USD’sinin iadesi ile davalı şirketten tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP : Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İkame edilen söz konusu dava dosyasında davacı tarafından müvekkili aleyhine haksız ve mesnetsiz olarak müvekkilin proje kapsamında taahhüt ettiği işlerin eksik yapıldığı iddiasıyla alacak davası açılmış olup; davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirket ile davalı taraf arasında… Çözümleri sisteminde yer alan modüllerin davalı şirket bünyesinde kullanılabilir bir yapıya kavuşturulması için gerçekleştirilecek yerleştirim çalışmaları için gerekli olan program yönetim, teknik ve fonksiyonel danışmanlık hizmetleri ihtiyaçlarının müvekkil şirket tarafından … İçecek İstanbul ve Pakistan adreslerinde karşılanması için sözleşme hazırlanmış; sonrasında davalı tarafın talebi ile aynı çalışmanın adam/gün (…) şeklinde ilerlemesi kararlaştırılmış ve hak edişlerin bu şekilde ödeneceği belirtildiğini, dava dilekçesi ekinde karşılıklı olarak mutabakata varılmışcasına sunulan proje teklifinden alınan dokümanlar ise imzalanmamış, davacı tarafın talebiyle projenin adam/zaman çalışması şeklinde yürütülmesi hususunda karşılıklı mutabakata varıldığını, müvekkili şirket davacı şirket ile herhangi bir sözleşme imzalamamış, dava dilekçesi ekinde sunulan ve müvekkili şirketin logosu bulunan her bir sayfa sözleşmeymiş gibi bir izlenim verilmek amacıyla teklif dokumanından alınıp konulduğunu, delil listesinde bulunan taslak sözlemeye müvekkili şirket tarafından onay verilmesine ragmen sözleşme imzalanmadan davacı tarafından projeye … proje yöntemi ile devam etme ve kaynak kullanma kararı alınmış , tüm planlamalar davacı şirket proje yöneticisi tarafından yapıldığını, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtilen; dilekçe ekinde sunulan proje teklifinin kabul edildiği ve mutabık kalındığı ve bu hususta taraflar arasında ihtilaf olmadığı hususu gerçeği yansıtmadığını, dava dilekçesi ekinde sunulan belgeler; müvekkilinin yapmış olduğu çalışmanın kapsamı olmadığı gibi, dava dilekçesinde belirtilen proje teklifinin maliyetlerine ilişkin kısmında bahsi geçen ödemelerin 2 ayrı fazda taahhüt edilen tasarım-yapı-test ve dağıtım adımlarının tamamlanmasından sonra 4 taksit ve 30 günlük vadeler ile anahtar teslim- götürü bedel şeklinde yapılacağı hususunda mutabık kalındığı hususu da gerçeği yansızmadığını, davacı tarafça bir proje takvimi ve yönetimi yapılmışçasına tek taraflı beyanlarla bir takvim çıkarıldığını, dava dilekçesi ekinde sunulan bilirkişi raporunda belirtilen 13 hafta ,16 hafta gibi sürelerde projenin teslim edileceğine dair bilgiler teklif dokümanına ait bilgiler olup; 10 Haziran 2019 haftasında onaylı… ile başlatılan proje çalışması ikinci hafta itibari ile sözleşme ve teklif içeriğinden koparılarak … proje yönetimi metodu ile davacı tarafın proje yöneticisi tarafından kendi kapsam ve takip sorumluluğuna alındığını, davacı tarafça müvekkilinden 4 adet …talep edildiğini, bu metotta ikişer haftalık takvimler ile kapsamlar belirlenip ,günlük toplantılar ile tamamlanan ya da sorun yaşanan noktalar ekiplerce tamamlanarak bir sonraki …(projenin ayrıldığı küçük kısımlar-1/2 haftalık süreçler) en az bekleyen iş ile süreci test aşamasına getirmek üzerine kurulu olduğunu, bu …de kapsamın ne olacağına davacı tarafından proje kapsamında görevlendirilen kişiler karar vermiş, toplantıların çoğunu yöneterek çalışmaların ne durumda olduğunu kendi sistemleri üzerinden raporladığını, Haziran 2019 ayındaki 2 haftalık başlangıç çalışmasından sonra 4 adet…ile çalışılmış ve Ağustos 2019 ayında, Eylül 2019 ayında Pakistan lokasyonuna test ve teslim çalışmaları içina müvekkili firma davet aldığını, davacı tarafın; müvekkili projeyi sözde ilerletemiyorken her iki hafta da bir yeni bir … açıp çalışmaları … kadar getirmesi ve kaynak kullanmaya devam etmesi dahi davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını göstermekte olduğunu, kaldı ki; davacı taraf müvekkili tarafından adam/zaman şeklinde çalışmalara ilişkin kesilen son faturayı ödemediği için açılan İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….E. Sayılı dosyasında davacı tarafından verilen cevap dilekçesinde; müvekkili tarafından kesilen faturaların teklifle uyumlu olduğu için ödendiği belirtilerek çalışma ve ödeme şeklinin adam/zaman çalışması şeklinde olduğu da ikrar edildiğini, davacı tarafından delil olarak gösterilen İstanbul Anadolu … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu tekniğe aykırı, gerçekle bağdaşmayan ve tespiti imkansız hususlar içerdiğini, söz konusu bilirkişi raporuna detaylı olarak itiraz edildiğini, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan … değerlendirme raporunun da kabulü mümkün olmadığını, öncelikle … tarafından kaleme alınan degerlendirme raporu içerik olarak müvekkilinin eksik ya da hatalı işlerinden çok tavsiye ve satış hizmeti niteliği taşıdığını, söz konusu raporun; müvekkilinin eksik veya ayıplı işleri değil, …Turkıye nin satacağı hizmetin bir parçası olduğunu, davacı tarafça; Türk Ticaret Kanunu Hükümleri’nde düzenlenen sözleşmenin feshine, ayıp ihbar bildirim sürelerine , fatura iade, eseri gözden geçirme bildirim sürelerinin hiçbirine uyulmadığını, müvekkili şirket tarafından çalışmalar tamamlandıkça adam/gün çalışma raporları (…) davacı şirket sorumlusuna e-mail ile gönderilmiş ve delil listemizde bulunan yazışmalardan da anlaşılabileceği üzere davacı şirketin ödeme onay sisteminden geçtikten sonra müvekkili şirkete ödeme yapıldığını, davacı şirketin ödeme sisteminde ödemenin yapılması için birçok onay alınması gerekmekte olup; şirketin birkaç departmanı tarafından denetlenerek ödeme gerçekleştirilmekte olduğunu, müvekkilinin yaptığı her iş davacı şirket sorumlusu tarafından kontrol edilmiş, herhangi bir eksik/ayıplı/hatalı iş bildirimi yapılmadığını, delil listesinde bulunan taraflar arasındaki yazışmalar incelendiğinde; müvekkili şirkete projenin istendiği gibi ilerlemediğine veya hizmetin ayıplı olduğuna ilişkin herhangi bir ihtarın gönderilmediği ve hatta 17/09/2020 tarihinde de bu hususta herhangi bir bildirimde bulunulmadan sadece çalışmaların sonlandırılmasının istendiği anlaşıldığını, davacı taraf hiçbir şekilde ihtar veya ihbarda bulunmayarak müvekkili tarafından yapılan işi ve karşılığı faturaları kabul etmiş ve müvekkili ile hesap mutabakatı yaptığını, TBK 474 eser sözleşmelerinde “İşsahibi, eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorundadır” dolayısıyla davacı tarafından herhangi bir ayıp ihbarı bulunmadığı hususu açık olduğuna göre, ayıbın bulunup bulunmadığının tartışılması dahi gereksiz olup; davanın doğrudan reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraf, tüm faturaları defterine kaydetmiş ve itiraz etmemiş olmakla fatura içeriklerini de kabul etmiş sayılacağından huzurdaki davanın reddi gerektiğini, açıklanan ve re’sen göz önünde bulundurulacak tüm bu nedenlerle davanın reddine vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası, İstanbul Anadolu …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası, İstanbul Anadolu … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası, ihtarname, vergi dairesi kayıtları, arabulucu tutanağı ve tüm dosya kapsamı.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra dosyasının uyap kayıtlarının incelenmesinde; alacaklı … İçecek A.Ş. tarafından borçlu …Ltd. Şti. aleyhine sehven yapılan fazla ödemeden kaynaklı 63.720,00-$(USD) asıl alacak, 1.979,78-$(USD) işlemiş faiz olmak üzere toplam 65.699,78-$(USD) alacak için adi takip yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesin’nin … esas sayılı dosyanın incelenmesinde; davacı …İçecek A.Ş. tarafından davalı… Ltd.Şti. aleyhine açılan alacak davasının mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının uyap kayıtlarının incelenmesinde; alacaklı davacı … Ltd. Şti. tarafından borçlu davalı… A.Ş. aleyhine açılan İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin davanın 19/08/2020 tarihinde açıldığı ve derdest olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasının uyap kayıtlarının incelenmesinde; alacaklı … Ltd. Şti. tarafından borçlu … İçecek A.Ş. aleyhine 02/09/2019 tarihli …numaralı 63.720,00-$(USD) bedelli faturadan kaynaklı toplam 63.720,00-$(USD) alacak için adi takip yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasının uyap kayıtlarının incelenmesinde; davacı … Ltd. Şti. tarafından borçlu davalı…İçecek A.Ş. aleyhine açılan ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin dava neticesinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 25/01/2021 olarak düzeltilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu … Sulh Hukuk Mahkemesinin …D.iş sayılı dosyanın incelenmesinde; talep eden … İçecek A.Ş. tarafından aleyhine delil tespiti istenen karşı taraf … Tic. Ltd.Şti. hakkında talep eden şirkete sunularak mutabık kalınan proje teklifinin ve taahhüt edilen tüm adımlarının, Proje kapsamında anılan ulaştırma yönetimi(…) ve depo yönetimi(…)ne ilişkin sistemin, İşbu sisteme ait … kayıtları, IP adresleri ve kullanıcı hareketlerinin, Yüklenici şirket tarafından ne kadar sürede ve hangi tarihlerde sistemin hangi aşamaya kadar getirildiğinin, Yüklenici şirket tarafından taahhütte bulunulan tarihlerde işlerin ne kadarının tamamlanmış olduğunun ve Yüklenici şirket tarafından sistemin hangi aşamada bırakıldığının tespiti talebinde bulunulduğu ve bilirkişi raporununu düzenlendiği ve karşı tarafça rapora itiraz dilekçesi sunulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; asıl dava asıl davada davacı tarafça açılan borçlu olmadığının tespiti, birleşen dava asıl dosyada davalı tarafça açılan alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizde görülmekte bulunan asıl davanın konusu taraflar arasında düzenlenen faturadan kaynaklı davacının borçlu olmadığının tespiti, birleşen davanın konusu alacak istemine ilişkin olup, asıl dosyada davalı-birleşen davada davacı tarafça birleştirme talebinde bulunulan İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının ise taraflar arasındaki benzer konu ve nedene ilişkin olarak Mahkememiz dava dosyasına konu faturadan kaynaklı alacağa yönelik başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi ile açılan davanın taraflarının aynı olması nedeniyle dava konularının ve nedenlerinin benzer olduğu anlaşılmıştır.
HMK 166/2 maddesindeki düzenleme ile; “Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır.” denilmiştir. HMK 166/4 maddesine göre; “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Bu haliyle davacı tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkin asıl ve alacak istemine ilişkin birleşen davanın aynı nedene ve konuya dayalı olduğu veya birbirine benzer sebepten doğduğu sabittir. Bu yüzden Mahkememizin işbu asıl dava dosyası ve birleşen İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, dava konusunun, taraflarının ve sebebinin aynı olduğu anlaşıldığından ayrıca delillerin birlikte toplanması ve değerlendirilmesinin usul ekonomisi gereği olduğundan Mahkememiz asıl ve birleşen dosyasının HMK 166/2 maddesi gereğince ilk açılan dava olan İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin…Esas sayılı dava dosyasında birleştirilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Asıl dosyada davacı ve birleşen dosyada davacı vekilleri tarafından açılan ASIL ve BİRLEŞEN DAVALARIN bağlantılı olması nedeniyle HMK 166/2 maddesi gereğince daha önce açılan İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2- Birleştirme kararının HMK 166/3 maddesi gereğince derhal birleşen dosyanın mahkemesine bildirilmesine,
3- Yargılamaya birleştirilen dava dosyası üzerinden devam edilmek üzere HMK 166/2 gereği karar kesinleştikten sonra dosyanın birleşen dosyaya gönderilerek esasın bu şekilde kapatılmasına,
4- Birleştirme kararının birleşen dosya üzerinden mahkemesince taraflara tebliğine,
5- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun birleştirilen dosyada değerlendirilerek karara bağlanmasına,
Dair; asıl dosyada davacı-birleşen dosyada davalı ve asıl dosyada davalı-birleşen dosyada davacı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde verilecek bir dilekçe İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/07/2021

Başkan …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Üye …
e-imza *
Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.