Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/191 E. 2022/549 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/191 Esas
KARAR NO : 2022/549
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/03/2021
KARAR TARİHİ : 21/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 13.03.2017
tarihinde … Plus Müşteri Sözleşmesi akdedilmiş olup, sözleşmenin akdedilmesinin
üzerinden yaklaşık 4 ay geçtikten sonra, davalı şirketin ilk 6 aylık yakıt alımları baz alınarak
yapılan hesaplamada, aylık yakıt alımı ortalamasında %50 nispetinde azalma olduğunun
görüldüğünü, bu durumun, taraflar arasında akdedilen … Müşteri Sözleşmesi’nin
feshini düzenleyen 8. maddesine açıkça aykırılık teşkil ettiğini, bununla birlikte, davalı şirketin
Doğrudan Borçlandırma Sistemi dahilinde kullandığı 10.000,00 TL olan kredi limitinin,14.10.2018 tarihinde 0,00 TL olarak değiştiği bilgisinşn müvekkil şirkete ulaştığını, bu durumun
da müvekkiline sözleşmeyi tek taraflı olarak derhal fesih yetkisi verdiğini, nitekim sözleşmenin
müvekkili tarafından haklı sebeple tek taraflı olarak feshedildiğini, bu nedenle müvekkili
tarafından sözleşmenin 8. Maddesinde kararlaştırılmış olan cezai şarta istinaden, 68.534,40 TL bedelli faturanın düzenlendiğini, yine “Sözleşme Fesih Bedeli” açıklamalı 161.592,15 TL ve
“Auto Araç Çıkarma” açıklamalı 278,01 TL bedelli faturaların düzenlendiğini, fatura
bedellerinin takip ve tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas Sayılı
dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatılmış ancak anılan takibe davalının itiraz ettiğinden takibin
durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına ve ihtiyati
hacze karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin yaklaşık 60 yıldır faaliyette bulunan sektöründe öncü olan bir sanayii kuruluşu olduğunu ve müvekkili şirketin üretim yapan ve yurtdışına onlarca ülkeye ihracat yapan, yanında yüzlerce kişi çalışan bir firma olduğunu, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 2010 yılından beri davacı şirketin akaryakıt istasyonlarından akaryakıt alınması ve buna bağlı olarak birtakım hizmetlerden istifade edilmesi ile ilgili sözleşmeler imzalandığını, en son sözleşmenin ise 13.03.2017 tarihinde yapıldığını, davacı şirketle bu sözleşme imzalandıktan sonra; müvekkili şirketin sıkça kullandığı güzergâhlarda; davacı şirketin birçok istasyonu kapandığını, bu durum müvekkili şirket için sözleşmeyi çekilmez hale getirdiğini, müvekkili şirketin sözleşmeden beklediği faydayı ortadan kaldırdığını, müvekkili şirketin davacı şirketle yapılan sözleşmedeki sisteme dahil olan araçları; akaryakıt alabilmek için; müvekkili şirketin kullandığı güzergahtaki davacı şirkete ait istasyonların sayısının düşmesi ve kapanması nedeni ile güzergahlarını değiştirmekte ilave yol mesafesi kat etmekte bu durum ise hem zaman hem de fazladan akaryakıt kullanılmasına yol açtığını, müvekkili şirketin araçları günde 15 -20 km fazla yol kat etmek zorunda kaldığını, müvekkili şirketin yoğun olarak kullandığı belirtilen güzergâhlardaki davacı şirketin akaryakıt istasyonu sayısında ciddi bir eksilme olunca; müvekkili şirket yetkilileri durumu derhal davacı şirkete bildirdiğini, müvekkili şirket çalışanı bu sözleşmeleri takip eden … ; davacı şirket sorumlusu … ’la önce telefonla görüştüğünü ve sonra maille durumu bildirdiğini, 27 Kasım 2017 Pazartesi günü saat 6.02’de … com.tr adresinden … com.tr adresine gönderdiği elektronik postada hizmet alımında aksamalar yaşandığını ve istediği yazıyı ekte gönderdiğini belirten bir elektronik posta yolladığını, davacı şirketten herhangi bir dönüş olmaması üzerine … Noterliğinden 24 Ocak 2018 tarih ve … numaralı ihtarname gönderildiğini, bu ihtarnamede; davacı şirketin müvekkili şirketin çok yoğun kullandığı güzergahlarda davacı şirketin akaryakıt istasyonu sayısının düşmesinin müvekkili şirket açısından sözleşemeden beklenen faydayı ortadan kaldırdığını, sözleşmenin ihtarnamenin feshinden sonra feshedileceğini davacı şirkete bildirildiğini, davacı şirketin de ihtarnameye … Noterliğinden gönderdiği 25 Temmuz 2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile cevap verdiğini, davacı şirketin verdiği cevapta sözleşmenin müvekkili tarafından süresinden önce haksız olarak feshedildiğini; eski sözleşmenin devamı için mutabakat sağlandığını ve sözleşmede belirlenen yükümlükleri yerine getirmediklerinden dolayı bu sefer sözleşmeyi kendilerinin haklı olarak fesh ettiklerini ve 68.534,40-₺ sözleşme fesih bedelinin ödenmesini araçlarda takılı bulunan …’lerin demontajının sağlanmasını ve … ’ya teslimini talep ettiğini, davacı şirketin ihtarnamesine … Noterliği’nin 31 Temmuz 2018 tarih … tarihli ihtarnamesi ile cevap verildiğini, ihtarnamede; 24.07.2018 tarihli ihtarname ile gönderilen faturaya itiraz ettiklerini ve araçlara ihtarnamede belirtilen … cihazlarının 5 yıldır takılmadığını, bakır bir telin takıldığını ve sistemden çıkartılan araçlardan bu tel parçalarının davacı şirket sorumlularının verdiği talimatla söküldüğünü; … cihazları takılmadığı için araç başına 250 Dolar cezai şartın istenemeyeceğini, ihtarname ekinde gönderilen faturaya bu sebeple itiraz edildiğini; belli sayıda aracın sözleşmeye göre sistemden faydalanacağı konusunda bir taahhüdün olmadığını ve önceki ihtarnamelerde de belirtildiği gibi, müvekkilinin çok sık kullandığı güzergahlarda davacı şirkete ait 3-4 istasyonun kapatılmış olmasının sözleşmeyi çekilmez hale getirdiğini, bu durumu düzeltmek için davacının herhangi bir girişimde bulunmadığını ve bu sebeple sözleşmenin feshedildiğinin belirtildiğini, sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin devamı için mutabakat sağlanmadığını, ve sözleşmenin feshinden sonrada müvekkili şirketin araçları davacı şirketin istasyonlarından, sözleşmeye göre akaryakıt almadıklarını, tüm bu ihtarnamelere rağmen davacı şirketin; müvekkili şirkete elektronik posta yolu ile 17.01.2020 tarihli 161.592,15-₺ bedelli fatura gönderdiğini, bu faturaya da … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 22 Ocak 2020 tarihli ihtarnamesi ile itiraz edildiğini, bunun üzerine davacı şirketin ihtarnamelerle itiraz ettikleri 68.534,40-₺ faturayı ve 161.592,15-₺ faturayı …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine koyduğunu ve yapılan bu takibe karşı icra takibine itiraz edildiğini, sonuç olarak yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; davacı şirketle müvekkili şirket arasında 13.03.2017 tarihinde imzalanan sözleşmeden sonra; müvekkilin çok yoğun kullandığı güzergahlarda; davacı şirkete ait akaryakıt istasyonlarının kapanması sonucu müvekkilinin sözleşmeden beklediği faydanın ortadan kalktığını ve davacı şirketin müvekkili şirketin taleplerine rağmen bu durumu düzeltecek herhangi bir girişimde bulunmaması sebebi ile sözleşme müvekkili şirket tarafından 24 Ocak 2018 tarihli … Noterliği’nden gönderilen ihtarname ile fesh edildiğini, davacı şirketin; sözleşme fesih bedeli olarak sözleşmeye ve hukuka aykırı olarak düzenlediği ve yasal sürelerinde itiraz edilen müvekkili şirketçe kabul edilmeyen 68.534,40-₺ ve 161.592,15-₺ ve 278.1-₺ bedelli faturaların kaynaklanan alacak taleplerinin reddine; davacı haksız ve kötü niyetli icra takibinde bulunduğundan alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, Mahkeme masraflarının ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyasının UYAP kayıtları, … ve … arasında imzalanan 13.03.2017 Tarihli … Müşteri Sözleşmesi, 14.10.2018 Tarihli … Sayılı Kredi Limiti Değişiklik Yazısı, 25.07.2018 Tarihli … Noterliği’nin … No’lu İhtarnamesi, … Fatura No’lu 68.534,40-₺ Bedelli Fatura, 31.12.2019 Tarihli … Form No’lu Mutabakat Mektubu, … fatura No’lu 161.592,15-₺ Bedelli Fatura, … Fatura No’lu 278,01-₺ Bedelli Fatura, 15.02.2021 Tarihli Arabulucuk Anlaşamama Son Tutanağı, Bilirkişi Raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine sözleşmeden kaynaklanan alacak nedeniyle İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, davalı ile aralarındaki sözleşme gereği davalı şirketin araçlarına Petrol Ofisi istasyonlarından akaryakıt ikmalinin sağlandığını, davalı tarafın ise bu akaryakıt ikmaline karşılık hizmet bedeli ödemeyi taahhüt ettiği, ancak davalı tarafından sözleşmeye aykırı davranarak sözleşmede belirlenen yakıt alım miktarında azalma olduğu, bu durumun sözleşmenin haklı feshine neden olduğu, haklı nedenle fesih sebebiyle düzenlenen faturaların davalı tarafından ödemediğini bu nedenle başlattığı icra takibine borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri usul ve yasaya uygun olarak tebligat yapılmış davalı taraf süresi içinde cevap dilekçesi sunmuştur.
Davalı taraf, davalı yan ile 2010 yılından beridir davacı şirketin akaryakıt istasyonlarından yararlanmak için ilgili sözleşmeler imzalandığını, ancak 2017 yılından sonra davacı yanın kullandıkları güzergahlardaki akaryakıt istasyonlarının azalmaya başladığını, bu durumun davalı … zor duruma düşürdüğünü, fazladan yol ve akaryakıt kullanımına neden olduğunu, bu nedenle sözleşmenin feshinin davacı yana teklif edildiğini, ancak davacı şirketin sözleşmeyi haklı nedenle feshettiklerini bildirerek düzenlemiş oldukları faturayı kabul etmediklerini, düzenlenen faturanın haksız ve sözleşmeye aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerden haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının uyap üzerinden gönderildiği ve dosya arasına alındığı anlaşıldı.
…. İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap alacağı olmak üzere toplam 68.534,40 TL fatura , 161.592,15 TL fatura, 278,01 TL fatura cari hesap alacağı ve 27.486,05-TL işlemiş faiz, 19.114,36-TL işlemiş faiz ve 32,89-TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 277.037,86-TL borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, davacının 17/12/2020 tarihinde borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmesini talep ettiği bu sırada borçlunun 18/12/2020 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 15/02/2021 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davaya konu icra takip dosyası celp edilerek incelenmiş ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir ve akaryakıt konusunda uzman sektör bilirkişi tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi ve Akaryakıt Konusunda Uzman Sektör Bilirkişi tarafından 08/03/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacı ve davalı tarafın 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait şirket defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, dolayısıyla yasal defterlerin davacı ve davalı lehine delil olarak kullanılabileceğini, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinden, davacı tarafından davalı adına düzenlenen sözleşme fesih bedeli açıklamalı 2 adet faturanın davacı kayıtlarında mevcut olup, davalı kayıtlarında mevcut olmadığı, davacı … firması ile davalı … firması arasında 13.03.2017 tarihinde … Müşteri Sözleşmesinin düzenlendiğini, davalı … firması tarafından Davacı … …ne 27.11.2017 tarihinde gönderilen yazıda alınan hizmette kaybedilen İstasyonlardan dolayı aksamalar yaşandığını ve bu nedenle sözleşmenin gözden geçirilmesi ve mümkünse cayma bedeli ödenmeden sözleşmenin sulh yoluyla feshedilmesi talebine yer verildiği, ancak davacı tarafından herhangi bir cevap alınamadığı, davalı … firması 24.01.2018 tarihinde göndermiş olduğu ihtarnamede; 1-2 yıldır kullanmış oldukları güzergâhlardaki … istasyonlarının sayısının azalmasında dolayı sözleşmeden bekledikleri faydayı sağlayamadıklarını, bu durumu şirkete çalışanlarına bildirmelerine rağmen geri dönüş alamadıklarını, sözleşmeden beklenen amaç ve faydanın ortadan kalktığını ve bu sebeplerle sözleşmenin ihtarnamenin elinize ulaşmasından 3 gün sonra feshedileceğini ve araçlarda bulunan cihazların tarafınıza iade edileceğini’ belirterek sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiği, davalı … firması, 24.07.2018 tarihinde göndermiş olduğu ihtarnamede; sözleşmeyi feshettiği 24.01.2018 tarihli ihtarnamede iddialarını tekrarlayarak bu ihtarnameye bir cevap alamadığını ve 17.07.2018 tarihli ve sözleşme fesih bedeli açıklamalı 68.534,40TL tutarlı faturaya itiraz ettiği, davacı …, 25.07.2018 tarihli cevaben göndermiş olduğu ihtarnamede; “Sözleşmenin Davalı … firması tarafından 24.01.2018 tarihinde önce haksız olarak feshedildiğini, buna rağmen tarafların sözleşmenin devam ettirilmesi yönünde mutabakat sağlandığı ve bu şekilde fesih iradesinin ortadan kalktığını, bu kere; Davalı … Vana şirketinin akdedilen … Müşteri sözleşmesinin 8. Maddesine aykırı davrandığından hareketle sözleşmenin … tarafından haklı sebeple feshedildiğini, 17.07.2018 tarihli sözleşme fesih bedeli açıklamalı 68.534,40TL tutarlı faturanın 01.08.2018 tarihine kadar ödenmesini ve … plakalı araca monte edilen VIU”nun kargo yoluyla teslim edilmesini’ ifade ederek sözleşmeyi feshettiği, davacı … tarafından 17.01.2020 tarihinde ikinci kez sözleşme fesih bedeli açıklamalı fatura kesilmiş olup ikinci faturanın tutarı ise diğerinden farklı olarak 161.592,15 TL olarak belirlendiği, bunun üzerine davalı … firması, 22.01.2020 tarihli ihtarnameyi göndererek 161.592,15TL olarak kesilen faturaya itiraz ederek daha önceki ihtarnamelerinde belirttiği fesih gerekçelerini bu ihtarnamede de tekrarladığını, tarafların sözleşmeyi feshettiklerine dair irade açıklamalarına rağmen sistem üzerinden alımlara devam edildiğini, ancak davalı tarafından yapılan alımların fark edilecek şekilde düştüğünü, davalı tarafın sözleşmeyi feshettiğine dair fesih açıklamasına rağmen alımlarını devam ettirmesinin sözleşmeyi fiili uygulamada devam ettirdiğini göstermiş olduğu, davalı tarafın davacının şube kayıplarından dolayı akaryakıt alımının zorlaştığına dair iddialarının EPDK sistemi üzerinden yapılan sorgulama raporları incelendiğinde istasyon kaybının sadece bir adet olduğunu, bu kaybın da yine davalının sözleşmeyi fesih iradesini açıklamasından hemen bir gün önce olduğu, bu haliyle davalı tarafından yapılan feshin haklı bir fesih olmayacağını, davacı … firmasının 25.07.2018 tarihli sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini ve bu feshin geçerli olabileceğini çünkü … firmasının göndermiş olduğu ihtarnamede akdedilen … Sözleşmesinin 8. Maddesinde yer alan “sözleşme imza tarihinden itibaren ilk 6 aylık yakıt alımlarını baz alarak hesaplanan aylık yakıt alımı ortalamasında %50 nispetinde azalma olması” ifadeyi gerekçe göstererek sözleşmeyi feshettiği, buradan hareketle Davalı firmanın sözleşmenin imza tarihi olan 13.03.2017’den itibaren aylık satışları incelendiğinde , davalı … firmasının ilk 6 aylık satış ortalaması 6.155 lt olduğu, davacı firmanın haklı nedenle sözleşmeyi feshedebilmesi için ortalama aylık yakıt alımının %50 düşmesi gerektiği, yapılan incelemelerde bu durumun gerçekleştiği, davacının bu haliyle sözleşmeyi feshetme hakkı kazandığı ve bunun üzerine davacı tarafın sözleşmeyi 25.07.2018 tarihinde feshettiğinin anlaşıldığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmede; sözleşmenin sona ermesi durumunda davalı tarafından iade edilmeyen cihazlar için 250 USD+KDV cezai şart ödeneceğinin düzenlendiği, montaj formlarındaki bilgilere göre; VIU cihazların montaj tarihleri Mayıs 2008 tarihi yani sözleşmeden 9 yıl önceki döneme ait olarak gözüktüğü, talep edilen VIU cihazına ait ariyet belgesinin bulunmadığı ve montaj tarihinin sözleşmeden 9 yıl önceki döneme ait olduğu, sözleşme ekinde herhangi bir ariyet listesinin bulunmadığı, bu nedenle 9 yıl önceki montaja ait cihazların hala kullanılıyor olmasının bu haliyle anlaşılamadığı, taraflar arasındaki akdedilen bir ariyet/ ödünç listesi olmadığından sistem raporlarıyla aktif olan araçlardan sayısının belirlenmeye çalışıldığı, akdedilen … sözleşmesi 8. Maddesinde ‘sona erme tarihi itibariyle kendisine ariyeten teslim edilmiş olan APE’ler’ ibaresi yer almakta olup özleşme 25.07.2018 tarihinde feshedilmiş olup son ay satışları 34
litre olduğu, yani son ay sistemde sadece bir araç kaldığı, sözleşme başlangıcında 30-40 adet araç sistemden yakıt alırken sözleşmenin 12. Ayında araç sayısının 20’ye düştüğü, aracın sistemden çıkması ariyet hakkının ortadan kalkması anlamına geldiği, sözleşmenin 12. Ayından sonra sisteme kayıtlı araç sayısı sürekli azaldığı, sözleşmenin 13. Ayında araç sayısı 7’ye düşerken devamındaki aylarda 5 ve 4 araç olarak devam ettiği, … ‘nin sözleşmenin 12. ayından sonraki araç değişimini görmesine rağmen işlem yapmaması satışı gözlemlenmeye devam etmesi olarak yorumlandığı, bu nedenle cezai şartı hesaplarken araç (ariyet) sayısının üst sınırını 20 alarak hesaplamanın doğru olacağı, “ … , iş bu sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde sona erme tarihi itibariyle kendisine ariyeten teslim edilmiş olan APE’ler başına 250 USD (ikiyüzelliamerikandoları) cezai şartı, işlemin yapıldığı tarihteki T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden Türk Lirası ve KDV’si karşılığı olarak talep ve tahsil hakkına sahiptir’ İbaresinden hareketle işlemin (feshin) yapıldığı 25.07.2018 tarihli TCMB döviz satış kuru dikkate alındığı, bu hesaplamaya göre cezai şart tutarının 28.691-TL olacağı, davacı … firmasının sözleşmenin feshinden 8 gün önce kesmiş olduğu 68.534,40TL tutarlı sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturanın fesih tarihinden önce olması nedeniyle değerlendirmeye alınmasının sektörel açıdan doğru olmayacağı, buna karşılık 25.07.2018 tarihinde davacının sözleşmeyi fesih etmesine karşılık ikinci kez 17.01.2020 tarihinde (fesihten 18 ay sonra) sözleşme fesih bedeli açıklamalı 161.592,15 TL tutarlı faturayı hangi hesaplama yöntemine göre kestiğine dair bir bilginin yer almadığı, sonuç olarak tarafların defterlerini usulüne uygun tuttukları ve lehine delil olarak kullanılabileceği, davacı defterlerinde yer alan faturaların davalı yan defterlerinde yer almadığı, davacı yanın sözleşmeyi haklı nedenle feshetmesi sonucunda isteyebileceği cezai şart tutarının taraflarca imzalanan sözleşmede düzenlemeye göre hesaplanması sonucunda 28.691-TL olabileceği, davacı firmanın ariyet malzemesi talep hakkının olmadığının değerlendirildiği.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davacı ve davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itirazlarını ve beyanlarını içerir dilekçe sunmuş olduğu görülmüş, itiraz ve açıklamalar doğrultusunda ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir ve Sektör Bilirkişi tarafından 20/05/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi ek raporuna göre; ” davacı tarafından davalı adına düzenlenen dava konusu 2 adet faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı, sektörel yönden yapılan incelemeler sonucundaki görüşlerin aynen korunduğu , davacı ve davalının itiraz ve ve beyanlarında kök rapordaki teknik görüşlerimizi değiştirecek her hangi bir husus olmadığı kanaatine varılmıştır. ” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında … SÖZLEŞMESİ’nin düzenlendiği, Davacı ile davalı arasında arasında sözleşmeye dayalı olarak ticari ilişki ve buna bağlı olarak faturaya ve cari hesaba dayalı ilişkisinin bulunduğu davacının faturaya dayalı alacağını davalıya gönderilen faturalar karşılığında tahsil edememesi üzerine tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu, defterlerin tarafların lehine delil olarak kullanılabileceğinin anlaşıldığı, davacı şirketin dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu alacağa ilişkin faturaların işlendiği, davalı yan ticari kayıtlarında ise bu faturaların kayıtlı olmadığının yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olduğu, dosya kapsamında sunulmuş olan ihtarnamelerin ve sözleşme şartlarının birlikte değerlendirilmesinde davacının sözleşmeyi 25.07.2018 tarihinde haklı nedenle feshettiği, davacı yan ticari defter kayıtlarında yer alan 68.534,40-TL tutarlı faturanın sözleşmeyi feshetmesinden 8 gün önce sözleşme fesih bedeli açıklamalı faturayı düzenlediği, ancak düzenlenen faturanın karşılığının mevcut sözleşmede yer almadığı ve bu faturanın söz konusu davalı yan ticari kayıtlarında yer almadığı, bu fatura yönünden tarafların ticari kayıtlarının birbiri ile uyuşmadığı, yine sözleşmenin feshinden yaklaşık 18 ay sonra 1.01.2020 tarihli fesih bedeli açıklamalı faturanın karşılığının mevcut sözleşmede yer almadığı, bu faturanın neye istinaden düzenlendiğinin dosya kapsamından anlaşılamadığı ve davalı kayıtlarında bu faturaya ilişkinin herhangi bir kaydın olmadığı anlaşıldığından, taraflar arasında imzalanan mevcut düzenlemeye göre davacı yanın davalı tarafa ariyet teslim edilmiş olan APE’ler başına 250 USD cezai şart isteyebileceği anlaşıldığından ortalama aktif araç sayısı baz alınarak bilirkişi tarafından yapılan hesaplama yapılmış bu haliyle davacı tarafın takip konusu faturalardan dolayı davalıdan talep edilen miktarın bir kısmı yönünden alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturalardan dolayı toplam 28.691,00-TL alacak miktarı kadar alacağının bulunduğu tespit edilmiş davanın kısmen kabulüne karar verilerek asıl alacak likit olduğundan hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; Davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı icra dosyasında;
a) Borçlu davalı tarafından 28.691,00-TL alacak olmak üzere toplam alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin borçlu davalı yönünden tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere belirtilen miktar yönünden takip tarihinden itibaren kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)Hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan (5.738,2-TL) icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 1.959,88-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 2.771,24-TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 9.200,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre red edilen kısım üzerinden hesaplanan 37.768,56-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından ( yatırılan harçtan/harçlardan iadesine karar verilen kısım düşüldükten sonra kalan); 1.959,88 TL Harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 1.600,00-TL Bilirkişi ücreti, 150,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.750,00-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 181,24-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin kısmen kabul, kısmen red oranına göre 1.183,30 TL nin davacıdan, 136,70 TL nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/09/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalı ¸e-imzalı