Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/188 E. 2022/369 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/188 Esas
KARAR NO : 2022/369

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirket ile arasındaki ticari ilişkiden dolayı davalı şirketten 1.460,14 € alacaklı olduğunu, davalı borçlunun bu ticari
ilişkisinden kaynaklanan 1.460,17 € tutarındaki bakiye borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirket tarafından bu icra takibine, asıl alacağa, faize ve ferilerine itiraz edildiğini, davalının icra takibine itiraz etmesi üzerine müvekkili tarafından dava şartı olması sebebiyle 16.12.2020 tarihinde alacaklarının ödenmesi için UYAP yoluyla İstanbul Arabuluculuk Bürosuna başvuru yapıldığını, karşılıklı müzakereler sonucunda anlaşmaya varılamadığını, davalı tarafından icra takibine, borca ve ferilerine karşı yaptığı itirazın icra takibini sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde bildirmiş olduğu tüm itiraz sebeplerinin kötü niyetli, mesnetsiz ve haksız olduğunu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak inceleme ile davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunun ortaya çıkacağını, ileride yaşanacak tahsil sorununu ortadan kaldırmak maksadı ile davalı adına kayıtlı araçlar ve tespit
olunacak tüm taşınmazlar ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasını, davanın kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası kapsamında davalıdan 1.460,17 € alacaklı olduklarının tespiti ile bu miktara vaki tüm itirazlarının iptali ile takibin asıl alacak olarak belirlenecek 1.460,17 € üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirlenen oranlarda faiz uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamını, davalı tarafça haksız surette borca itiraz edildiğinden asıl alacak tutarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BEYAN : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin pandemi nedeni ile dava sürecini takip edemediğini, müvekkilinin borcunun 1.460,17 € olmadığını, 238,25 € olduğunu, müvekkilinin borcunun 238,25 € olması sebebiyle borcun ferilerinin, vekalet ücretinin borcun kabul edilen miktarı üzerinden davacı yararına, borcun reddedilen miktarına göre ise davalı yararına hüküm
altına alınması ile diğer dava ve her türlü masrafın asıl borç olan 238,25 € üzerinden hesaplanmasını talep ettiklerini, müvekkili tarafından 36 adet sipariş verilen “…marka duman det.test spreyi” için 24.12.2018 tarihinde 240 adet sprey proforma faturasını e postayla davacı tarafından gönderildiğini, ürünleri denemek için müvekkilinin sadece 36 adet talep ettiğini, teklifin 09.11.2018 tarihli olduğunu, teklifte sipariş verilen miktarın 36 adet olduğunun anlaşıldığını, ancak müvekkili tarafından sadece 36 adet sipariş edilmesine rağmen davacı tarafından 240 adet spreyin müvekkiline oldu bitti ile teslim edildiğini, 240 adet sprey bedelinin 15.646,80 + KDV = 18.463,22 ₺ olduğunu, ayrıca proformada 1 € = 6,0451 ₺ olduğunu, toplam bedelin ise 3.054,25 € olarak belirlendiğini, proforma 24.12.2018 tarihli olduğunu, sprey adedinin 10,76 € + KDV olarak belirtildiğini, müşterilere satılan spreyin detektörlerinin kaplayarak çalışmaz hale getirmesi ve sprey ambalajında ürünün Alman malı olmaması nedeni ile
müvekkilinin müşterilerinden yoğun şikayet geldiğini ve şikayet.com gibi web sitelerinde bu durumu belirttiklerini, müvekkilinin müşteri ve itibar kaybına uğradığını, ürünlerin iade edilmek istendiğini ancak davacının haksız olmasına rağmen ürünleri geri almak istemediğini ve süreci geciktirdiğini, müvekkilinin talimatıyla müşterisi…A.Ş tarafından kredi kartı ile 11.02.2019 tarihinde davacıya 2.242,00 ₺ ödeme yapıldığını, ilgili tarihte 1 € = 5,99 ₺ olduğunu, bu durumda toplam ödemenin 374 €’ya tekabül ettiğini, davacının sattığı ürünlerin gizli ayıplı olmasının müvekkilinin müşterileri tarafından kullanıldığı zaman ayıpların ortaya çıktığını ve müvekkiline Alman malı olduğunu ancak Almanya üretimi olmadığı anlaşıldığını, biri davacı firmanın merkezine diğerlerinin ise davacının bölge müdürlüğüne gönderilmek üzere iade faturaları düzenlendiğini ve faturaların iade edildiğini, toplam iade edilen spreyin 192 adet olduğunu, iade edilen ürünlerin KDV’li ürün bedelinin 192*10,78 € x 1,18 (KDV oranı) = 2.442 €
ya karşılık geldiğini, 2.442 € iade edilen ürün bedeli + 374 € 15.02.2019 tarihli ödeme = 2.816 € davacıya ödeme yapıldığını, davacının asıl alacağının 238,25 € olduğunu, borcun ferilerinin,
vekalet ücretinin borcun kabul edilen miktarı üzerinden davacı yararına, borcun reddedilen miktara göre ise davalı yararına hüküm altına alınmasını ve diğer dava ve her türlü masrafın asıl borç olan 238,25 € üzerinden hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
DELİLLER : İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra dosyası, arabuluculuk son tutanağı, bilirkişi raporu, Ankara …Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gelen davalı …’in 15/08/2017 tarihinden itibaren …Vergi Dairesinde mükellefiyeti olduğuna dair müzekkere cevabı, Ankara … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gelen …’in 15/08/2017 tarihi itibariyle (… – … Kodunda) – Bina ve Bina Dışı
Y(Ulaşım İçin Aydınltm. ve Sinyalzsyn SİS. Hariç)Elkt.Tesisatı, Kablolu TV ve Bilgisayar Ağı Tesisatı İle Konut Tipi Ant. (Uydu Ant. Dahil), Elektrikli Güneş Enerji. Kollektörü, Elkt.Sayacı,Yangın ve Hırsız Alarm Sist.vb.Kurulumu faaliyetinden dolayı Gerçek Usulde Gelir Vergisi mükellefi olduğu, 23.09.2021 tarihinde yapılan yoklamalarda mükellefin gayrifaal olduğu ve Dairemizce mükellef hakkında re’sen terk işlemlerine başlandığı,213 sayılı Vergi Usul Kanununun 176, 177, 178. maddeleri kapsamında olduğu; 2018 yılında İşletme hesabına göre defter tuttuğu, 2019 ve 2020 yıllarında bilanço esasına göre defter tuttuğu, ödevli mükellefin son üç yıla ilişkin yıllık kazancını gösteren 2018 – 2019 ve 2020 dönemine ilişkin gelir vergisi beyannameleri ile gibintranet kayıtlarımızda yer alan mükellefe ait vergi levhası ve 23.09.2021 tarihli yoklamalarını içerir müzekkere cevabı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı taraf ile aralarındaki ticari ilişkiden dolayı davalı şirketten 1.460,17-EURO alacaklı olduğunu, bakiye borcun davalı tarafından ödenmemesi üzerine bu nedenle başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde özetle; davacı taraf ile aralarındaki ticari ilişki çerçevesinde davacıdan 36 adet sprey sipariş vermesine rağmen davacı tarafın 240 adet olacak şekilde proforma faturası düzenleyerek 240 adet spreyi kendilerine teslim ettiğini, gönderilen ürünlerin ayıplı olmasından dolayı ve müşterilerden gelen şikayetlerden dolayı toplamda 192 adet ürünün iade edildiğini, iadeler sonrasında tüm alışveriş silsilesi sırasında ödenen miktarın toplamda 2.816-EURO olduğu, kalan borcunun ise 238,5-EURO olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı icra dosyasının dosyamız arasına alındığı anlaşıldı.
İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; 22.09.2020 tarihinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap alacağı olmak üzere 1.460,17-EURO cari hesap alacağı ve 21,82-EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.481,99-EURO borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 02.11.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 06.11.2020 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 03/02/2021 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, mahkememizce davaya konu icra takip dosyası celp edilerek incelenmiş ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 27/02/2021 havale tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacı ve davalı tarafın 2018-2019-2020-2021 yıllarına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, dolayısıyla yasal defterlerin tarafların lehine delil olarak kullanılabileceğini, davacı tarafın yasal defterlerinde davalı … adına olan hesapların 120.06.061305 numaralı alıcılar hesabı ile takip edildiği, davacı …Kimya tarafından Davalı … adına 25.12.2018 tarihinde 3.054,06 Euro(18.446,23 TL) bedelli fatura düzenlendiği, 15.02.2019 tarihinde Davalı … tarafından Davacı …Kimya’ya 374 Euro (2.242,00 TL) tutarında ödeme yapıldığı, Davalı … tarafından Davacı…Kimya’ya 96 adet ürün iadesi ile ilgili 24.05.2019 tarih ve 58910 numaralı 1.219,89 Euro (7.358,67 TL) tutarında iade faturası düzenlendiği ve Takip Tarihi itibariyle Davacı … Kimya’nın Davalı …’den 1.460,17 Euro (8.845,56 TL) alacaklı olduğu, davalının yasal defterlerinde davacının hesaplarının… Satıcılar hesabında takip edildiği, 2018 yılında İşletme defterine tabi olduğu, işletme defteri usul ve esasları gereği sadece gelir ve giderlerin takip edildiği, borç alacak ilişkisinin takip edilmediği, ancak Davacı… Kimya tarafından Davalı … adına 25.12.2018 tarihinde 3.054,06 Euro(18.446,23 TL) bedelli düzenlenen faturanın kayıtlarına alındığı, 15.02.2019 tarihinde Davalı … tarafından Davacı… Kimya’ya 374 Euro (2.242,00 TL) tutarında ödeme yapıldığı, Davalı … tarafından Davacı … Kimya’ya 96 adet ürün iadesi ile ilgili 24.05.2019 tarih ve 58910 numaralı 1.219,89 Euro (7.358,67 TL) tutarında iade faturası düzenlendiği, Davalı … tarafından Davacı …Kimya’ya 29.05.2019 tarih ve… numaralı 1.219,89 Euro (7.358,67 TL) tutarında ikinci kez iade faturası düzenlendiği ve takip tarihi itibariyle Davacı… Kimya’nın Davalı …’den 240,28 Euro (1.483,89 TL) alacaklı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farkının incelendiğinde iki taraf arasında oluşan farkın, davalı … tarafından Davacı …Kimya’ya 29.05.2019 tarih ve… numaralı 1.219,89 Euro (7.358,67 TL) tutarında ikinci kez düzenlenen iade faturasından kaynaklandığı,(ek-1) söz konusu faturanın Davacı … Kimya tarafından yasal kayıtlarına alınmadığı, Davalı …’in yasal kayıtlarına alındığı ve Faturanın “Eksiksiz Teslim alan” kısmında …adı ve imzasının olduğu, “…’ın şirket çalışanı yada şirket yetkili olup olmadığının tarafımızca tespitinin dosya kapsamından yapılamadığı, 24.05.2019 tarih …sıra nolu kargo teslim fişinde ise Davalı …’in Davacı …Kimya’ya 37 desi olarak kargo gönderdiği ancak söz konusu kargo fişinin 24.05.2019 tarihli faturaya istinaden mi 29.05.2019 tarihli faturaya istinaden mi gönderildiğinin anlaşılamadığını,söz konusu faturanın kabul edilip edilmeme hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu, faturanın kabul edilmesi durumunda davacının davalıdan 240,28-EURO alacaklı olduğu, faturanın kabul edilmemesi durumunda davacının davalıdan 1.460,17-EURO alacaklı olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında cari hesaba dayalı ticari ilişkinin bulunduğu, ticari ilişki gereği davacı şirketin davalı şirketten bir kısım mal sipariş verdiği, bu sipariş karşılığı düzenlenen faturanın davacı tarafından usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlere işlendiği, davalı şirket tarafından düzenlenen fatura karşılığının bir kısmının ödendiği, yine davalı … tarafından davacı… Kimya’ya 96 adet ürün iadesi ile ilgili 24.05.2019 tarih ve … numaralı 1.219,89-EURO tutarında iade faturası düzenlendiği ve bu faturanın davacı tarafın ticari defterlerine işlendiği, ancak davalı tarafça ikinci kez düzenlenen 29.05.2019 tarih ve …numaralı 1.219,89-EURO tutarındaki faturanın davacı şirket defter kayıtlarında yer almadığı, sadece davalı taraf defter kayıtlarında bulunduğu, ikinci kez düzenlenen iade faturasına ilişkin olduğu iddiası ile davalı tarafından sunulan 24.05.2019 tarih…sıra numaralı kargo teslim fişinde davalının davacıya 37 desi olarak kargo gönderiminin anlaşıldığı ancak bu gönderinin düzenlenen hangi faturaya istinaden gönderildiğinin dosya kapsamında sunulan belgelerden anlaşılamadığı, bu haliyle davacı ve davalı şirket tarafından usulüne uygun tutulan ticari defterlerin incelenmesinde davalı tarafın davacı şirkete 1.460,17-EURO tutarında borçlu olduğu, davacının faturaya dayalı alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu, defterlerin taraflar lehine delil olarak kullanılabileceğinin anlaşıldığı, davacı ve davalı şirketin dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu alacağa ilişkin faturaların işlendiği yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davacının alacağına dayanak olan faturaların davalıya tebliğ edildiği, faturalara itiraz olmadığı, bu nedenle fatura içeriğinin davalı tarafça kabul edildiği ve borcunun bulunmadığı yönünde yazılı bir delilin davalı tarafça sunulmadığı, defterlere kaydedilen faturaların bir kısmının ödendiği, ancak ödenmeyen ve davalı şirket tarafından iade edildiği yönünde itirazda bulunan davalı şirket tarafından iadeye ilişkin itirazda bulunmasına rağmen davacı şirket ticari defterlerinde söz konusu ikinci kez düzenlenen iade faturasının kaydedilmediği bu haliyle söz konusu ikinci kez iadenin yapıldığının yargılama sırasında ispatlanamadığı, davacının takip konusu miktar kadar alacaklı olduğunun ispatlandığı anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturalardan dolayı takip konusu alacak miktarı kadar alacağının bulunduğu tespit edilmiş davanın kabulüne karar verilerek asıl alacak likit olduğundan hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a)Davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b)Hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan ( 292,03 EURO icra inkar tazminatı miktarının takip tarihi itibariyle belirlenen kur üzerinden yapılan hesaplama sonucu 2.616,29-TL) icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince, dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 893,61 TL harçtan daha önceden ödenen toplam 156,80 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 736,81 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan, 59,30 TL başvuru harcı, 156,80 TL peşin/nisbi harç, 800,00 TL bilirkişi ücreti, 113,50 TL tebligat, posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 1.129,60 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 01/06/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı