Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/172 Esas
KARAR NO : 2021/917
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/09/2019
KARAR TARİHİ : 22/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;12/10/2018 günü saat 07:10 sıralarında davalı şirketin sigortacısı olduğu…’ya ait ve…’nün sevk ve idaresindeki …plakalı araç ile Bodrum istikametinden Milas istikametine seyir halinde iken aracın direksiyon hakimiyetini kaybedip yoldan çıkarak, müvekkili …’e ait ve muris …sevk ve idaresindeki… plakalı araca çarpmak suretiyle ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, akabinde her iki araç sürücüsünün de olay yerinde hayatını kaybettiğini, yapılan araştırma neticesinde … plakalı araç sürücüsü…’nün 2918 Sayılı K.T.K’nun 56/1-a ve 52/1-b maddelerini ihlal ettiği, kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, davacıların muris …’in eşi ve çocukları olduğunu, müteveffa …’in kendilerine ait servisi işletmekte olduğunu, kızı ve eşinin ev hanımı olduğunu, oğlu …’in müteveffa ile birlikte çalıştığını, tüm ailenin müteveffanın kazancı ile geçimini sağladığını, müvekkillerinin müteveffanın ölümü nedeniyle geçimini sağlayamadığını, müvekkilleri tarafından destekten yoksun kalma tazminatı, manevi tazminat ve kazanç kaydı talepleri ile …ve …aleyhine 09/04/2019 tarihinde Milas …Asliye Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dava ikame edildiğini beyanla…için 187.238,60-TL, … için 100,00-TL ve … için 100,00-TL olmak üzere toplam 187,438,60-TL’nin faiz, masraf ve avukatlık ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Kazaya karışan …plaka sayılı aracın davalı şirket nezdinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu, kaza tarihi itibariyle kişi başı Sakatlık/Ölüm teminatının 360.000-TL olduğunu, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1.maddesi uyarınca sigortacının, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine göre temin edeceğini, ayrıca manevi tazminat ve tedavi taleplerinin teminat dahilinde olmadığını, davalı şirketin sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun ispat edilmesi halinde, sigortalısı araç sürücünün kusuru oranında müvekkili şirketin sorumlu olacağını, destekten yoksun kalma tazminatını hak eden çocuk bulunmadığını, T.B.K göre ana ve babanın bakım borcu, destekten yoksun kalma tazminatı, ölenin sağ kalan çocuklarının askerlik süreleri ve eğitim durumları gibi bir özel durumları yok ise destek ve muhtaçlık yaş sınırının en geç 22 yaş olduğunu, davalı şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olacağını ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Milas … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyası,…Merkezi kayıtları,…Cumhuriyet Başsavcılığı’nın…Soruşturma sayılı dosyası, …Emniyet Müdürlüğü’nün 01/06/2020 tarihli cevap yazısı, …Jandarma Komutanlığı’nın 06/07/2020 tarihli cevap yazısı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, Nüfus Kayıt Örneği, bilirkişi raporu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli Karar İlamı, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 09/04/2021 tarihli cevap yazısı, Bilirkişi heyet ek raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacılar tarafından davalı aleyhine açılan trafik kazası neticesinde vefat eden müteveffa’nın desteğinden yoksun kalma nedeniyle uğranılan zarardan kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar, 12/10/2018 tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazasında davacıların destekleyeni …’in vefat ettiğini, kazaya davalı … şirketinin ZMM sigortalısı aracın sebebiyet verdiğini beyanla, davacıların destekleyeninin vefat etmesi nedeniyle uğradıkları destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı taraf, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli kaldırma kararı öncesinde yapılan yargılamada;
Sgk müzekkere cevabı ile davacılara rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiş,
Müteveffa …’in ölümü ile geriye desteğinden yoksun kalan eşi … ile çocukları … ve …’in kaldığının nüfus kayıtlarından tespit edildiği,
Davalı … şirketinin … plakalı sürücü …’nün kullandığı aracının 05/06/2018-05/06/2019 dönemi ZMMS poliçesi ile sigortalandırmış olduğunun mevcut poliçenin tetkikinden tespit edildiği,
Düzenlenen 25/09/2020 tarihli bilirkişi heyet raporu ile; “Meydana gelen kazada davalı … şirketinin ZMM sigortalısı …plakalı otomobilin sürücüsü…’ nün, meydana gelen kazada tam (%100) kusurlu olduğu, Davacılar desteği olan … plakalı otobüsün sürücüsü …’ in ise meydana gelen kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı, Davalı tarafın %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre, olayda vefat eden …’in geride kalan hak sahiplerinden, Davacı Eş …’in destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 187.238.60 TL olduğu, Davacının maddi zararının zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti aşmadığı, Dosya münderecatına göre davalı bakımından en erken temerrüt tarihinin 24.07.2019 olarak belirlendiği, Dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulduğu, Müteveffanın davacı çocuklarından Hayrettin’in önel’in kaza tarihinde 36 yaşında olması ve çalışarak kazanç sağlaması, …’in kaza tarihinde 39 yaşında evli ve iki çocuk sahibi olması, buna göre de bu konudaki Yargıtay kararlarına göre davacı çocuklar … ile …’in destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep koşullarının bulunmaması ndeniyle davacı çocuklar bakımından zarar hesabı yapılmasının mümkün olmadığının” tespit edildiği
Davacı vekili mahkememize verdiği 05/10/2020 havale tarihli dilekçesi ile davacı …için destekten yoksun kalma tazminatı talebini 187.238,60-TL’ye artırdığına dair bedel artırım talebinde bulunduğu,
Mahkememizin …Esas, …Karar ve 11/11/2020 tarihli kararı ile; “kazaya sigortalı araç sürücüsünün %100 tam kusuru ile sebebiyet verdiği, bilirkişi tarafından düzenlenen ve mahkememizce de benimsenen 25/09/2020 tarihli raporda da açıklandığı gibi davacı … ‘ın maddi zararının 187.238,60-TL olduğu, diğer davacılar …’in kaza tarihinde 36 yaşında olması ve çalışarak kazanç sağlaması, …’in kaza tarihinde 39 yaşında ve evli olması nedenleriyle bu davacılar yönünden destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep koşullarının bulunmadığı” gerekçesi ile “Davacı … tarafından açılan davanın kabulü ile; 187.238,60-TL destekten yoksun kalma tazminatının 24/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’e ödenmesine, Davacılar … ve … tarafından açılan davanın reddine” karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli Karar İlamı ile; “2918 sayılı KTK’nın 96. maddesi uyarınca zarar görenlerin tazminat alacakları, sigorta limitinden fazla ise, sigortacıya karşı yöneltilebilecek tazminat talebi, sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi tutulacağı, garamaten ödeme yapılacağı (garameten-oranlı eşit paylaştırma esasına göre) düzenlendiği, Dosyada mübrez kaza tespit tutanağına göre davaya konu kazada birden çok kişinin yaralandığı, yaralanan kişilerin, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre kusuru bulunmayan…plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan kişiler oldukları, yaralanan bu kişilerin, kazanın gerçekleşmesinde tam kusurlu olduğu kabul edilen…plaka sayılı aracın trafik sigortacısı olan davalı … şirketinden talepte bulunabileceklerinin görüldüğü,
Bu durumda, davalı … şirketi tarafından sorumluluğun yukarıda belirtilen madde hükmü uyarınca garameten ödeme yapılarak yerine getirilmesi ihtimalinin bulunduğu, limitin aşılması durumunda zarar görenlerin bir kısmının zararlarının karşılanamaması halinin söz konusu olabileceği, davalı vekili tarafından her ne kadar garameten paylaştırmaya ilişkin yargılama aşamasında bir savunma ileri sürülmemiş ise de bu hususun hakkın kısmen sona ermesine neden olabilecek itiraz nedeni teşkil ettiği ve HMK’nın 357 maddesi uyarınca resen gözetilecek hususlardan olduğu karşısında davalı vekili tarafından istinaf dilekçesinde bildirilen sigorta başvuru dosyaları ile tahkim dosyaları celp edilip yapılan ödemeler de nazara alınarak -sözü geçen dava dosyalarının sonucu beklenmeksizin- limitin aşılma ihtimalinin olup olmadığı, garameten paylaştırma yapılması gerekip gerekmediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile Mahkememizin 2019/159 Esas, 2020/579 Karar ve 11/11/2020 tarihli kararının BÜTÜNÜYLE KALDIRILMASINA karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli kaldırma kararı doğrultusunda;
1-Davalı … şirketine yazılan 05/04/2021 tarihli müzekkere ile; kaza tespit tutanağından tespit edilen kazada ölen ve yaralananların T.C. Kimlik numaraları, isim ve soy isimleri ile söz konusu kaza nedeniyle açılan Tahkim Dosya bilgileri ayrıntılı olarak belirtilmek suretiyle “… plakalı aracın karıştığı 12/10/2018 tarihli kaza nedeniyle yaralanan ve vefat edenlerden; Hak sahipleri tarafından yapılan başvurulara, yapılan ödemelere, devam eden tahkim ve dava süreçleri ile müzekkere tarihi itibari ile henüz başvurusu bulunmayanların bildirilmesi hususunda kaza tespit tutanağında yaralı ve vefat eden olarak ismi geçenlerin her biri hakkında bilgi verilmek ve hiçbir husus sükut ile geçilmeksizin bütün bilgi-belge ve kayıtların çıkartılarak Mahkememize gönderilmesinin” istenildiği,
Davalı … şirketi tarafından yazılan müzekkereye cevap verilmediği,
Davalı … şirketine aynı hususlarda yazılan 06/07/2021 tarihli tekit müzekkeresine Uyap sistemi üzerinden davalı vekili tarafından cevap verilerek istenilen kayıtların dilekçe ekinde gönderildiğinin bildirildiği,
2-Davalı … vekiline, Mahkememizin 18/03/2021 tarihli Tensip tutanağı (3) numaralı ara kararı ile “23/12/2021 tarihinde Uyap üzerinden sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde bildirilen başvuru dosyaları ile tahkim dosyaları sunulmak üzere, celbinin gerekli olması halinde celp edileceği yerleri bildirmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ara kararın yerine getirilmemesi nedeniyle yargılamanın uzamasına sebebiyet verilmesi halinde gerektiğinde davalı aleyhine celse harcı veya disiplin para cezasına hükmolunabileceği hususunun ihtarına (ihtaratın ara kararın tebliği sureti ile yapılmasına),” karar verilerek tensip tutanağının davalı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği,
Davalı vekili tarafından verilen kesin süre ve yapılan ihtara rağmen her hangi bir beyan sunulmadığı,
3-Sigorta Tahkim Komisyonuna yazılan 31/03/2021 tarihli müzekkere ile; kaza tespit tutanağından tespit edilen kazada ölen ve yaralananların T.C. Kimlik numaraları, isim ve soy isimleri ile söz konusu kaza nedeniyle açılan Tahkim Dosya bilgileri ayrıntılı olarak belirtilmek suretiyle “Ekte gönderilen ve aşağıda da belirtilen kaza tespit tutanağında yaralandığı tespit olunan taraflar hakkında başvuru olup olmadığının, başvuru olması halinde bunlara ilişkin tahkim dosyalarının ve aşağıda bildirilen tahkim dosyalarının gönderilmesinin” istenildiği,
Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 09/04/2021 tarihli cevap yazısı ile; Başvurusu bulunanlara dair Sigorta Tahkim Dosyalarının gönderildiği ve başvurusu bulunmayanların isimlerinin bildirildiği,
4- İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli Karar İlamı doğrultusunda toplanan deliller ile birlikte Kaldırma kararı doğrultusunda ek rapor alınmak üzere dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edildiği,
Bilirkişi Makine Mühendisi… ve Aktüerya uzmanı…tarafından düzenlenen 19/10/2021 tarihli ek raporda;
“a)Bu kazada … ile … vefat ettiği, bunun dışında da çok sayıda yaralanan olduğu, …hak sahiplerinin işbu davada davacı olup, …olayın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğundan anılan hak sahiplerinin başvuru hakkı bulunmadığı, bu durumda da…dışında sadece yaralılar bakımından değerlendirme yapılması gerekeceği,
b)Davalı vekili tarafından bu olay nedeniyle başvuruda bulunan veya dava açanların aşağıdaki gibi sıralandığı;
1 -… – Sigorta tahkim komisyonunda dava açtığı
2 -… – Başvurusu eksik evrak nedeniyle sonuçlanmamış
3 -… – Başvurusu eksik evrak nedeniyle sonuçlanmamış
4 -… – Sigorta tahkim komisyonunda dava açtığı
5 -… -10.554,00 TL ana para ödemesi yapılmış
6 -… – 36.654,56 TL ana para ödemesi yapılmış
7 -… -57.000,00 TL ana para ödemesi yapılmış
8 … -Sigorta tahkim komisyonunda dava açtığı
9 -… -Başvurusu eksik evrak nedeniyle sonuçlanmamış
10 -… -Sigorta tahkim komisyonunda dava açtığı
11 -…-Başvurusu eksik evrak nedeniyle sonuçlanmamış olduğu,
c)Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından verilen cevap ve ekinde 1035 sayfa evrak gönderildiği, Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından bugüne kadar bu kaza ile ilgili …, …, …, …ve… tarafından başvuruda bulunuldu bunun dışından…, …, …, …, …, … ve …tarafından başvuruda bulunulmadığının bildirildiği,
Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından gönderilen 1035 sayfa evrakın dosyada çıktısının bulunmaması üzerin uyapa yüklenen sureti üzerinde yapılan incelemede başvuruda bulunanlar hakkında aşağıdaki hususların belirlendiği,
1 -…-Başvuru usulden red
2 -…- Başvuru usulden red(40.843,00 TL tazminat belirlenmiştir)
3 -… -36.654,56 TL hüküm altına alınmış
4 -… -113.941,94 TL hüküm altına alınmış
5 -… – Başvuru usulden red olduğu,
d) Davalı tarafından beyan edilen ödemelerin, sigorta tahkim komisyonu tarafından gönderilen belgeler birlikte incelendiğinde bu kaza nedeniyle davalı tarafından yapılan ödemelerin, davalı aleyhine ana para olarak hüküm altına alınan tutarlar ile işbu davada belirlenen zararın ilavesi ile davalının belirlenebilen ödemelerinin aşağıdaki gibi olduğu;
1-… – 10.554,00 TL
2-…-36.654,56 TL
3-…-57.000,00 TL
4-…-118.941,94 TL
5-…- 187.237,60 TL
TOPLAM – 410.388.10 TL olduğu,
Davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumluluk üst limiti kişi başı 360.000,00 TL ve kaza başına 1.800.000,00 TL olduğu, dosyada mevcut bilgilere göre göre davalının belirlenebilen sorumluluk riski toplamının 410.388,10-TL olduğu,
Bunun dışında sorumluluk riski belirlenemeyen 7 kişi bulunduğu,
Dosyada mevcut belgelere göre …’un azami %8 özürlü olduğunun kabulü halinde güncel asgari ücrete göre talep edebileceği azami maddi tazminat tutarı(2.557,59 x 12 ay x 27 x%8x%100 kusur)= 66.292,73 TL civarında olduğu,
Dosyada, mevcut belgelere göre …’un %10 özürlü olduğunun kabulü halinde güncel asgari ücrete göre talep edebileceği azami maddi tazminat tutarı(2.557,59 x 12 ay x 21 x%10x%100 kusur)= 64.451,27 TL civarında olduğu,
Bunun dışında durumu belli olmayan diğer 5 kişi bakımından davalı tarafından yeterli bilgi ve belge ibraz edilmemesi ve dosyada yeterli veri bulunması nedeniyle bu kişiler bakımından tahmini de olsa azami bir risk belirlemenin mümkün gözükmediği,
İstinaf kararında ‘istinaf dilekçesinde bildirilen sigorta başvuru dosyaları ile tahkim dosyaları celp edilip yapılan ödemeler de nazara alınarak -sözü geçen dava dosyalarının sonucu beklenmeksizin- limitin aşılma ihtimalinin olup olmadığı, garameten paylaştırma yapılması gerekip gerekmediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi amacıyla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına” karar verildiği, bu durumda;
Bu husustaki nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; Davalı tarafından verilen bilgi ve belgeler ile dosyada mevcut verilere göre bu kaza nedeniyle maddi zarara uğrayanlar bakımından belirlenebilen zarar tutarları toplamı davalının kaza tarihi itibariyle sorumlu olduğu toplam 1.800.000,00-TL’lik limiti aşmadığından ve davalı tarafından sunulan bilgi belgelere göre limitin aşılma ihtimali belirlenemediğinden garameten paylaştırma yoluna gidilmesinin mümkün olmadığı” tespit edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, kusur ve aktüerya bilirkişi raporu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli kaldırma kararı doğrultusunda celp edilen Sigorta Tahkim Komisyonu kayıtları, davalı … şirketi tarafından sunulan kayıtlar, düzenlenen ek bilirkişi heyet raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; 12/10/2018 tarihinde saat 07:10 sıralarında sürücü …’nün sevk ve idaresindeki … plakalı otomobil ile Bodrum yönünden Milas yönüne doğru 330-01 Devlet Kara yolunu takibine seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde aracının direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı yönden gelen seyir halinde bulunan müteveffa sürücü … sevk ve idaresindek… plakalı otobüse çarpması sonucu davacıların murisi müteveffa sürücü …’in ölümü ile sonuçlanan trafik kazasının meydana geldiği, bu kazada 25/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda açıklandığı gibi sürücü…’nün tedbirsiz ve süratli biçimde seyretmesi sonucu otomobilinin direksiyon hakimiyetini kaybedip yolun orta refüjünü de aşarak karşı şeridinde seyreden otobüse ani çarptığından meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğu mahkememizce kabul edilmiş, Müteveffanın kusursuz olduğu benimsenmiş, Davalı … şirketinin … plakalı sürücü …’nün kullandığı aracının 05/06/2018-05/06/2019 dönemi ZMMS poliçesi ile sigortalandırmış olduğu anlaşılmış,
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli kaldırma kararı doğrultusunda celp edilen Sigorta Tahkim Komisyonu kayıtları, davalı … şirketi tarafından sunulan kayıtlar ve kaldırma kararı doğrultusunda alınan ek bilirkişi heyet raporu ile bu kaza nedeniyle maddi zarara uğrayanlar bakımından belirlenebilen zarar tutarları toplamı davalının kaza tarihi itibariyle sorumlu olduğu toplam 1.800.000,00-TL’lik limiti aşmadığından ve davalı tarafından sunulan bilgi belgelere göre limitin aşılma ihtimali belirlenemediğinden garameten paylaştırma yoluna gidilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmış, düzenlenen ve mahkememizce de benimsenen 25/09/2020 tarihli raporda da açıklandığı gibi davacı … ‘ın maddi zararının 187.238,60-TL olduğu anlaşılmakla davacı … tarafından açılan davanın kabulüne dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Diğer davacılar …’in kaza tarihinde 36 yaşında olması ve çalışarak kazanç sağlaması, …’in kaza tarihinde 39 yaşmda ve evli olması nedenleriyle bu davacılar yönünden destekten yoksun kalma nedeniyle maddi tazminat talep koşullarının bulunmadığı tespit edilmiş, … ve … tarafından açılan davanın Mahkememizin 2019/159 Esas, 2020/579 Karar ve 11/11/2020 tarihli kararı ile reddine karar verilmiş, bu davacılar yönünden verilen davanın reddine yönelik karar taraflarca İstinaf edilmeyerek kesinleşmiş olmakla birlikte, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi’nin 2021/162 Esas-2021/145 Karar sayılı 04/02/2021 tarihli kaldırma kararında Mahkememiz kararının bütünüyle kaldırıldığına karar verildiğinden, hükmün infazında tereddüte mahal vermemek adına bu davalılar yönünden verilen Davacılar … ve … tarafından açılan davanın reddine, ve bu davalılar yönünden aleyhe hükmolunan karşı vekalet ücretine (Mahkememizin … Esas, … Karar ve 11/11/2020 tarihli kararının (8) numaralı hükmünde davalı … şirketi lehine takdir olunan vekalet ücreti ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) yeni kurulan hükümde aşağıdaki şekilde yer verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … tarafından açılan DAVANIN KABULÜ ile; 187.238,60-TL destekten yoksun kalma tazminatının 24/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’e ödenmesine,
2-Davacılar … ve … tarafından açılan DAVANIN REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 12.790,27-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 3.240,25-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 9.550,02-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 3.240,25-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı …’e verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvuru harcı, 144,20-TL tebligat-posta gideri, 2.350,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.538,60-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı …’e verilmesine,
7-Davacı … yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 21.556,70-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı …’e verilmesine,
8-Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 200,00-TL vekalet ücretinin (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) davacılar … ve …’den tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 22/12/2021
Katip …
e-imza*
Hakim …
e-imza*
* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.