Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/13 E. 2022/656 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/13 Esas
KARAR NO : 2022/656
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 08/01/2021
KARAR TARİHİ : 09/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, yetkilisi olduğu şirket … … işletmesinde kullanılmak üzere POS cihazı için davalı banka ile 22.10.2014 tarihli Üye İş Yeri Sözleşmesi akdettiğini, … nolu POS cihazının müvekkilinin kullanımına sunulduğunu, müvekkili Üye İş Yeri Sözleşmesi kapsamında tüm yükümlülüklerini yerine getirmekle 2 yıl boyunca yoğun bir işlem hacmi ile sorunsuz bir şekilde üyeliğini devam ettirdiğini, buna karşın davalı banka tarafından haksız bir şekilde, 22.06.2016 tarihinde yapılan işlemlerden bahisle, müvekkilinin 22.10.2014 tarihli Üye İş Yeri Sözleşmesi’nin tek taraflı olarak feshedildiğinin kendisine bildirildiğini, müvekkilinin hiç bir kusuru bulunmamasına karşın iş bu sözleşmenin feshine yönelik davalı bankaya 14.11.2018 tarihinde itiraz edildiğini, itiraza karşılık olarak verilen cevapta 22.06.2016 tarihinde yurt dışı kartlarla 80 adet işlem denemesi ve onaylı 22 adet işlemin kullanımı ile ilgili sözleşmenin 6. maddesine aykırılık olduğunun belirtildiğini, bahsedilen 6. maddede “Üye İş Yeri provizyon limitini aşmamak amacıyla, aynı satış için birden çok Satış Belgesi düzenleyemez. Üye’nin aynı iş yerinde yaptığı tüm mal ve hizmet alımları için tekbir Satış Belgesi düzenlenmesi esas olup hangi nedenle olursa olsun buna aykırı olarak, Aynı Kart’la aynı gün veya aynı yerde kısa aralıklarla birden fazla satış yapılmış gibi gösterilerek onay kodu alınmış olarak,” denildiğini, müvekkilinin ilgili tarihteki işlemlerinde bu madde hükümlerine hiç bir aykırı işlemi bulunmadığını, söz konusu işlemlerin kesinlikle bir fraud/sahtecilik işlemi olduğunu, belirtilen tarihlerde yapılan işlemlerin gerçek satış işlemleri olduğunu, davalı bankaca farazi olarak ve hiç bir araştırma ve bildirim yapılmadan müvekkilinin madde hükümlerine aykırı davrandığı yönündeki mesnetsiz tespiti nedeniyle müvekkilinin ağır zararlara uğradığını, müvekkilinin söz konusu haksız işlem ve fraud Sistemindeki sicil kaydı nedeniyle müşteri ve itibar kaybı sabit olduğunu, bu sebeple uğramış olduğu zararın en azından bundan sonraki süreçte devam etmemesi adına davalı bankaya … Noterliği’nin 24 Aralık 2020 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkili şirket hakkında fraud sistemi üzerine konulan haksız tahdidin kaldırılması istenmişse de davalı banka ihtarname gereği talebi karşılamayarak bir bildirim de yapmadığını, bunun dışında yapılan işlemlerde bakiye yetersizliği söz konusu olduğunu, müşteri talebi doğrultusunda yapılan bu işlemlerin hiçbiri bir fraud işlemi teşkil etmediğini, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin yetkilisi olduğu üye iş yeri ile akdedilen 22.10.2014 tarihli Üye İş yeri Sözleşmesi’nin haksız feshi sonucu müvekkili hakkında … Sistemi üzerine konulan haksız tahdit nedeniyle ticari itibarı sarsılan ve başka bankalarla çalışma olanağı kalmayan müvekkiline yönelik işlemin haksızlığın tespiti ile müvekkilinin bankacılık fraud listesine alınma tahdidinin kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı banka üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacının, şüpheli işlemler olmadığı iddiasında gerekçe olarak POS cihazından çekilen işlemlerin bir kısmının gerçekleşmemiş olduğu bir kısmının ise kart hamilleri tarafından itiraz edilmediği şeklinde beyan edildiğini ve müvekkili bankaca kart hamilerinin itirazlarının kayıt altına alındığını, aynı tarihte 80 kez yurtdışı kartı ödemesi gerçekleşmesi veya başarısız işlem yapılması sahtecilik şüphesinin haklılığını gösterdiğini, müvekkili bankanın üye işyerinde şüpheli işlemler gerçekleşmesiyle oluşan bir borçtan sorumlu tutulabileceğinden kendisini korumak amacıyla üye işyeri sözleşmesini fesih ederek diğer bankalara bildirim yapıldığını, chargeback durumunda sorumluluk sahteciliği yapanların üzerinde kalmadığı çoğu zaman hizmet sağlayıcısı olan bankaların üzerinde bırakıldığını, davaya konu işlemin sebebinin uluslararası bankacılık uygulamalarında ‘Ters İbraz’ adı verilen işleyişle ilgili olduğunu, müvekkili bankanın uluslararası kabul gören tüm güvenlik önlemlerini aldığından olası sahteciliktik işlemlerini sistemsel olarak tespit edebildiğini, uluslararası kart kurallarında şifresiz işlemlerin kural hatalarına neden olduğunu ve chargeback riski yarattığını, davacı yanın tacir olduğunu, kredi kartı ile şifresiz satış yapmaması ve işle güvenliği konusunda dikkatli ve özenli olması gerektiğini, müvekkili bankanın iddia edilen zarardan sorunlu olması için gerekli olan illiyet bağının davacının ağır kusuru neticesine kesildiğini, açıklanan nedenlerle; usul ve yasaya aykırı olan davanın usulden reddine, davanın esas incelemesine geçilerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Davacı … ve davalı … arasında imzalanan 22.10.2014 tarihli Üye İş yeri Sözleşmesi ve ekleri, … Noterliği’nin 24.12.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacı tarafından davalı ile üye iş yeri arasında akdedilen 22.10.2014 tarihli Üye İş yeri Sözleşmesi’nin haksız feshi sonucu Fraud Sistemi üzerine konulan haksız tehdit nedeniyle haksızlığın tespiti ile bankacılık fraud listesine alınma tehdidinin kaldırılmasına ilişkin Tespit davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin işletmiş olduğu spor salonunda kullanmak üzere POS cihazı için davalı banka ile 22.10.2014 tarihinde Üye İşyeri Sözleşmesi’nin imzalandığını, bunun üzerine POS cihazını kullanmaya başladığını, buna ilişkin tüm yükümlülüklerini yerine getirerek uzun süre yoğun bir işlem hacmi ile üyeliğini devam ettirdiğini, ancak davalı yanın yapılan bazı fraud/sahtecilik işlemlerinden dolayı üyelik sözleşmesini tek taraflı feshettiğini ve fraud sistemi üzerine haksız olarak kayıt yapıldığını, bu nedenle müvekkilinin bankacılık fraud listesine alınması tahdidinin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazlarının bulunduğunu, dava konusunun zamanaşımına uğradığını, ayrıca davacı tarafın sözleşmenin feshine neden olan işlemlerinin sahtecilik şüphesinin kuvvetli olduğunu, banka olarak basiretli bir tacir gibi davranarak üzerine düşen görevi yaptıklarını, davacı yanın tacir olduğunu, kredi kartı ile şifresiz satış yapmaması ve işle güvenliği konusunda dikkatli ve özenli olması gerektiğini, müvekkili bankanın iddia edilen zarardan sorunlu olması için gerekli olan illiyet bağının davacının ağır kusuru neticesine kesildiğini, açıklanan nedenlerle; usul ve yasaya aykırı olan davanın usulden reddine, davanın esas incelemesine geçilerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde bankacı ve sözleşme konusunda nitelikli hesap uzmanı bilirkişi tarafından 30/08/2021 havale tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Dava dosyası, dosya içerinde olan bilgi ve belgelere göre yapılan incelemelerde; Davacı …, Banka ile imzalamış olduğu 22/10/2014 tarihli üye işyeri sözleşmesi kapsamında … … işletmesinde kullanılmak üzere … nolu POS cihazı teslim edildiği, pos cihazı ile 22/06/2016 tarihinde yurt dışı kartlarla 80 adet işlem denemesi ve 22 işlemin onayladığı, …’un (… TİCARET A.Ş.) yapmış olduğu işlemlerde Limit altı kalmak kaydıyla çok sayıda yurt dışı işlemlerin yapılması hayatın nor’mal akışına uygun olmayan işlemler gerçekleştirdiği, işlemlerin şifresiz yapılması ve daha sonra kart hamillerinden onaya yönelik herhangi bir yazışma vb olmaması dolayısıyla her ne şekilde olursa olsun işlem teyidinin yapılamaması ve yapılmadığının anlaşıldığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin üçüncü maddesine istinaden, davacı … sözleşme hükümlerine, mevzuat hükümlerine uluslararası kredi kartı kurallarına , genel kabul görmüş bankacılık kurallarına uygun hareket etmek zorunda olduğu, Uluslararası kartlı ödeme kurallarına göre, kredi kart sahipleri kendi kartlarıyla yapılan işlemlere itiraz etmek hakkına sahip oldukları, itiraz sonucunda banka tarafından üye iş yerinden talep edilen belgelerin yetersiz olması durumunda, söz konusu işlem tutarı işyeri bankası tarafından ilgili işyerinden tahsil edilerek kart sahibi bankaya aktırılabildiği, bu işleme “chargeback” veya “ters ibraz” adının verildiği, bankaların chargeback konusunda kart kuruluşlarının kurallarına bağlı oldukları ve bu kurallara uymak zorunda olduklarının geçerli olduğu, yurt dışı menşeili ticari kartlar ile yapılan internet işlemlerinde, işyeri … uyumlu olsa dahi, işlem şifresiz olarak tamamlanırsa, kart hamili itirazı olması halinde finansal sorumluluğun üye işyerinde olacağı, yurt dışı müşterilerinden onay alınmasının … Bankası iznine tabi olamayacağı bankanın sadece muhabir yetkisi ile onaylama yetkisinin bulunduğu,“Müşteri itirazlarını kontrol altında tutmak” bölümünde de bilgi verildiği şekilde dolandırıcılık bildirimi ve/veya chargeback sayısı, tutarı ve/veya bunların işyerinde gerçekleşmiş toplam işlemlere oranının kart kuruluşları tarafından belirlenen üstünde olması durumunda, işyeri belge/doküman temin edebilse bile, işyeri bankasının belgeleri kar’t hamili bankasına gönderme hakkı kalmayacak ve bu işlemlerin finansal sorumluluğu işyerine ait olacağı, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ nun 32. Maddesi gereği ispat yükünün üye işyerine ait olduğu, …’un ” 25/08/2014 Tarih 29099 sayılı Resmi gazete “MASAK BAŞKANLIĞI” Mali Suçları Araştırma Kurulunun 13 Sayılı Tebliği Genel Esaslarına uygun davranmadığı, … Bankasının herhangi bir müdahale olanağının olmadığı, Bankalar Birliği orttak veri tabanına kayıt’tan dolayı, verilerin tüm bankalarca görülmesinden oluşan kanaate göre bankaların çalışma insiyatifinin kendilerinde olduğu, Kart sorumluluğunun bankada olması sebebiyle yetki ve onaylama sonucu doğacak sorumlulukta … Bankasına ait olacağından ilgili konuda yetkinin bankacılık sözleşmesine göre bankaya ait olduğu, davalı banka tarafından uygulanan prosedürün Uluslararası bankacılık kurallarına uygun olarak yapıldığı, Davacı …, kredi kartı ile yapılan satış işleminin şifreli yapılması konusunda ihmalkar davranmış basiretli bir tacirin göstermesi gereken dikkat ve özen sorumluluğunu yerine getirmediği tespit edilmiştir.” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, rapora karşı davacı yanın itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş ancak bilirkişilerce yapılan tespitlerde herhangi bir değişiklik olmadığı sonucuna varılmıştır.
Dosya kapsamında düzenlenen mevcut bilirkişi raporu denetime elverişli, hüküm kurmaya uygun olmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin itiraz ve beyanları da dikkate alınarak dosyanın rapor düzenlenmesi için yeni bir bankacı bilirkişiye tevdine karar verilerek dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde bankacı ve sözleşme konusunda nitelikli hesap uzmanı bilirkişi tarafından 13/06/2022 havale tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacı firma ile davalı banka arasında bila tarihli üye işyeri sözleşmesi akdedildiği ve bu çerçevede davacı firmaya … nolu üye işyeri numarası ile POS cihazı tahsis edildiğinin görüldüğü, Üye İşyeri Sözleşmesinin 6.sayfasında PROVİZYON LİMİTİ VE BELGE DÜZENLEME ZORUNLULUĞU başlıklı 6. Maddesinde; …ÜYE işyeri bünyesindeki, ödeme noktala-rında, kart kabul ederken, her bir alışveriş için limiti aşan işlemlerde işlem anında BANKA’nın provizyon servisinden provizyon almak zorunda olduğu, aksi taksirde 3.kişilerin ihmal ve sorumluluğu bulunan işlemler nedeniyle Bankanın yapacağı ödeme-lerden kendisinin sorumlu olduğunu, 12,3 maddesinde; Üye işyeri, banka tarafından kendisine ödenmiş satış belgesi tutarlarının herhangi bir nedenle karşı bankadan, mali kuruluştan veya kredi kartı sistemlerinden veya kart hamilinin itirazı nedeniyle kart hamilinden tahsil edememesi veya bu sözleşmeye aykırı davranışları nedeni ile bankaca iptaline karar verilmesi durumunda kart sahibi bankaya geri ödemeyi, 12,4 maddesi ise üye işyeri bu sözleşmeye veya kredi kartı sistemlerine aykırı davranışları nedeni ile kredi kartı sistemleri, diğer bankalar ve mali kuruluşlardan işlem bedelinin geri ödenmemesi, ödemenin ertelenmesi, ters ibraza konu olması durumunda, bankanın işlem bedelinin ters ibraz boyunca erteleyebileceği, soruşturmanın sonucuna göre ödemeyi iptal edebileceği, hesabın alacak kaydedilen tutarları blokeye alabileceğini kabul ve taahhüt eder… Şeklinde düzenlemenin bulunduğu, yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler sonucunda; davacı üye işyerinde davalı bankaca kurulu olan POS cihazında 22.06.2016 tarihinde 1 saat 45 dakikalık za-man diliminde gerçekleşen toplam 79 adet işlemden 57 adedinin onaylanmadığı, 57 adet içerisinde 9 adedinin kart, POS hesap sorunları nedeniyle reddedildiği, davacının da açıkça belirttiği üzere “Kart müşterisinin yabancı olması ve ülkesinde sorun yaşamaması adına işlemlerin bölünerek yapıldığı, ancak daha sonra kendi bankasından har-cama itirazında bulunduğu” beyanı ile sabit davacının limit bölme işlemi yaparak provizyon alımından kaçındığı hususu birlikte değerlendirildiğinde davalı bankaca taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine dayanılarak yapılan fesih işlemi ile davacı bankaca fesih nedenine ilişkin bankaların ortak veri tabanına yapılan kayıttan dolayı davacı tarafın gördüğü zarardan davalı bankanın sorumlu olduğu iddialarının dayanağının olmadığı sonucuna varılmıştır.
” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, düzenlenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 22/10/2014 tarihli üye işyeri sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşme kapsamında … … işletmesinde kullanılmak üzere … nolu POS cihazı teslim edildiği, pos cihazı ile 22/06/2016 tarihinde yurt dışı kartlarla 80 adet işlem denemesi ve 22 işlemin onayladığı, aynı tarihte kısa bir aralıkta çok sayıda yurt dışı işlemlerin yapılmasının hayatın normal akışına uygun olmadığı, işlemlerin şifresiz yapılması ve daha sonra kart hamillerinden onaya yönelik herhangi bir yazışma vb olmaması dolayısıyla yapılan işlemlerin şüpheli hale geldiği, bu nedenle davalı bankanın söz konusu işlemleri sahte/ şüpheli işlem olarak kabul etmesi ve taraflar arasındaki sözleşme maddeleri kapsamında bloke işlemi uygulamasında sözleşmeye ve bankacılık teamüllerine aykırı bir durum olmadığı, yine Üye İşyeri Sözleşmesinin Provizyon Limiti ve Belge Düzenleme Zorunluluğu başlıklı 6. Maddesinde; …ÜYE işyeri bünyesindeki, ödeme noktalarında, kart kabul ederken, her bir alışveriş için limiti aşan işlemlerde işlem anında BANKA’nın provizyon servisinden provizyon almak zorunda olduğu, aksi taksirde 3.kişilerin ihmal ve sorumluluğu bulunan işlemler nedeniyle Bankanın yapacağı ödemelerden kendisinin sorumlu olduğunu, 12,3 maddesinde; Üye işyeri, banka tarafından kendisine ödenmiş satış belgesi tutarlarının herhangi bir nedenle karşı bankadan, mali kuruluştan veya kredi kartı sistemlerinden veya kart hamilinin itirazı nedeniyle kart hamilinden tahsil edememesi veya bu sözleşmeye aykırı davranışları nedeni ile bankaca iptaline karar verilmesi durumunda kart sahibi bankaya geri ödemeyi, 12,4 maddesi ise üye işyeri bu sözleşmeye veya kredi kartı sistemlerine aykırı davranışları nedeni ile kredi kartı sistemleri, diğer bankalar ve mali kuruluşlardan işlem bedelinin geri ödenmemesi, ödemenin ertelenmesi, ters ibraza konu olması durumunda, bankanın işlem bedelinin ters ibraz boyunca erteleyebileceği, soruşturmanın sonucuna göre ödemeyi iptal edebileceği, hesabın alacak kaydedilen tutarları blokeye alabileceğini kabul ve taahhüt eder… Şeklinde düzenlemenin bulunduğu, davacı üye işyerinde davalı bankaca kurulu olan POS cihazında 22.06.2016 tarihinde birden fazla şüpheli işlemin yapıldığının tespit edildiği, davacının da açıkça belirttiği üzere “Kart müşterisinin yabancı olması ve ülkesinde sorun yaşamaması adına işlemlerin bölünerek yapıldığı, ancak daha sonra kendi bankasından harcama itirazında bulunduğu” beyanı ile sabit davacının limit bölme işlemi yaparak provizyon alımından kaçındığı hususu birlikte değerlendirildiğinde davalı bankaca taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine dayanılarak yapılan fesih işlemi ile davacı bankaca fesih nedenine ilişkin bankaların ortak veri tabanına yapılan kayıttan dolayı davacı tarafın gördüğü zarardan davalı bankanın sorumlu olduğu iddialarının dayanağının olmadığı mahkememizce kabul edilmiş ve düzenlenen bilirkişi raporu dosya kapsamındaki delillerle uyumlu ve hukuki denetime elverişli olduğundan hükme esas alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 21,40-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 09/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır