Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/129 E. 2022/476 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/129 Esas
KARAR NO :2022/476

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/02/2021
KARAR TARİHİ:06/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket turizm acenteliği yaptığını, çeşitli hava yolları şirketleri ile yapmış olduğu anlaşmalar yoluyla uçak bileti satın aldığını, bir kısım hava yolu şirketleri ile anlaşması bulunmaması sebebiyle ….com internet adresinı bilet başına 7 TL komisyon karşılığında kullanabilmek için davalı şirket anlaşma yapıldığını, müvekkili 18/02/2020 tarihinde ….com internet adresinden davalı tarafından müvekkilinin şirkete tahsis edilen kullanıcı adı ve şifre ile giriş yapıp, 12 kişilik bir kafilenin yurtdışı uçak biletlerini satın aldığını, 19/02/2020 tarihinde davalı şirket bu işlemi faturalandırarak, müvekkili şirkete gönderdiğini, müvekkil şirket, ödemeyi şirket çalışanlarından … ve …’e ait kredi kartları ile ödediğini, ülke genelinde Covid-19 tedbirleri kapsamında yurtdışı uçuşları iptal edildiğini, iptal sebebiyle müvekkili şirket tarafından satın alının biletler, hava yolu şirketi tarafından davalı şirkete iade edildiğini bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra dosyasına ve yetkisine itiraz edilerek icra takibinin durdurulduğunu beyan ederek; davalarının kabulüne karar verilmesini, davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket yurtdışında ve Türkiye’de turizm sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirket ve davacı taraf arasında akdedilen Sistem Acentesi sözleşmesinin hak ve yükümlülükler başlıklı 5.2 maddesi “…. yapılan tüm rezervasyonlardan, iptal taleplerinden, ödeme hallerinden ve tarihi geçmiş rezervasyonların ödenmesinden sistem acentesi sorumludur hükmüne havidir. ” şeklinde düzenlendiğini, davacı taraf ile müvekkili şirket arasında akdedilen sözleşme hükümleri uyarınca müvekkilinin nihai tüketici ile arasında bir hukuki bağ bulunmadığını, tüketici ile hukuki ilişki içerisinde olan tarafın davacı olduğunu, davacı imzalamış olduğu sözleşme hükümleri uyarınca tüketicilere karşı sadece kendisinin sorumlu olduğunu bildiğini, davacı tarafın akdetmiş olduğu sözleşme hükümlerine istinaden tüketiciler ile ilgili yapılan tüm rezervasyon ve satış işlemlerinden kendisi sorumlu olacağını, ayrıca müvekkili şirket kendisinin herhangi bir sorumluluğu bulunmamasına rağmen tüketicinin satın almış olduğu hizmet standartlarına uygun alternatif teklifleri de davacıya ilettiğini, sözleşme hükümlerinde belirtildiği üzere müvekkili şirketin sisteminin aktif kullanılabilmesi için depozit olarak yatırılan tutarda karar alma hakkı da bulunduğunu, taraflar arasında anlaşılmış olunduğu üzere Sistem Acentesi çalışmalarında müvekkilinin yayınlayacağı rezervasyon işlemleri, satış şartları, kampanya koşulları, dönem ödemeleri ile ilgili belirleyeceği her türlü sirkü ve müvekkili yönetiminin almış olduğu kararlara uymayı kabul ettiğini, bu hususta davacının müvekkili şirketten talep ettiği bedellerin şirket yönetimi tarafından alınan karar gereğince bedellerin depozito olarak acentenin hesabına iade edileceğinin belirtildiğini, https://www…com/page/terms-conditions/ adlı internet sitesi üzerinden de bu duyuru tüm iş ortaklarına, müşterilere bildirildiğini beyan ederek; davacı tarafından müvekkili şirket aleyhine açılan davanın reddine ve yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, haksız ve kötüniyetli takip başlatıldığından davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası, 19.02.2021 tarihli arabuluculuk son tutanağı, ödeme dekontları, fatura suretleri, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin turizm acenteliği yaptığını, bu amaçla sürekli olarak uçak bileti satın aldıklarını, bazı hava yolu şirketi ile anlaşmaları olmadığından ….com internet adresinden bilet başına 7 TL komisyon karşılığında internet adresini kullanabilmek anlaştığını, bunun üzerine bilet alışverişi yaptığını, ödemeleri davalının çalışanlarının kredi kartlarından yaptıklarını ancak covid-19 nedeniyle ülke genelinde yurtdışı uçuşlarının iptal olması nedeniyle hava yolu şirketi tarafından davalı şirkete iade edildiğini, bunun üzerine bu iade ücretleri müvekkil şirkete geri ödemeyi taahhüt ettikleri bunun üzerine iade faturası düzenlendiğini ancak buna rağmen hiçbir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini , davalı tarafın takibe konu borca itiraz ettiğini beyan ederek icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkil le davacı şirket arasında imzalanan Sistem Acentesi sözleşmesinin hak ve yükümlülükler başlıklı maddesine göre tüm rezervasyonlardan, iptal taleplerinden, ödeme hallerinden ve tarihi geçmiş rezervasyonların ödenmesinden sistem acentesinin sorumlu olduğunun düzenlendiği, bu durumda davacı tarafın tüketiciler ile ilgili olan rezervasyon ve satış işlemlerinden kendisinin sorumlu olacağı, müvekkilinin sözleşme şartların sürekli olarak bağlı kaldığı, hiçbir zaman aksi halde hareket etmediği, haksı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 19/02/2021 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 24.062,76-TL asıl alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, mahkememizce davaya konu icra takip dosyası celp edilerek incelenmiş ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir tarafından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Davacı şirket adresi ve ticari defterlerinin … ilinde yer alması nedeniyle davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için mahkememizin 18.06.2021 tarihli celsesinin 1. Numaralı ara kararı gereği … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış talimat mahkemesince yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 03.09.2021 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; Davacı tarafın yasal ticari defterleri usul yönünden incelendiğinde; 2020 yılına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK hükümlerine göre zamanında yapıldığı, Davacı Ticari Defter Kayıtlarında davalı 320 Ö09 Satıcılar Alt Hesap Kodu ile takip edildiği, davacının 19/02/2020 tarihinde 4.024,46 TL, 19/02/2020 tarihinde 20.122,30 TL, 18/03/2020 tarihinde 3.770,36 TL ile toplamda 27.917,12 TL davalıdan bilet satın aldığı, 31/03/2020 tarihinde 24.062,76 TL iade fatura işleminin yapıldığı, 31/03/2020 tarihinde Bakiye borcun davalıya 3.854,36 TL kaldığı, 30/06/2020 tarihinde 3.854,36 TL davalıya ödeme yapılması ile bakiye Hesabın -0- TL ye düştüğü, 24.062,76 TL ödemeye ilişkin Ticari defter kayıtlarında herhangi bir kayda rastlanılmadığı, davacı tarafın ödemelerini şirket dışı çalışanların kredi kartlarından ödenmesi ile borç bakiyesinin kapatıldığı, ticari defter kayıtlarına işlenmede eksiklik yaşadıklarını ifade ettikleri, ödemelerin … … ve … BAYAZIT adına kayıtlı karttan ödeme yapıldığının belirtildiği, sonuç olarak 31/03/2020 tarihinde 24.062,76 TL iade fatura işleminin yapıldığı, 31/03/2020 tarihinde Bakiye borcun davalıya 3.854,36 TL kaldığı. 30/06/2020 tarihinde 3.854,36 TL Davalıya ödeme yapılması ile bakiye Hesabın -0- TL ye düştüğü, 24.062,76 TL ödemeye ilişkin Ticari defter kayıtlarında herhangi bir kayda rastlanılmadığı, Davacı tarafın ödemelerini şirket dışı çalışanların kredi kartlarından ödenmesi ile borç bakiyesinin kapatıldığı, ticari defter kayıtlarına işlenmesin de eksiklik yaşadıklarını ifade ettikleri, tespitlerin hukuki değerlendirme takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere arz olunur. ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Yapılan yargılama sırasında 13.09.2021 tarihinde, 18.06.2021 tarihli celsenin 2 numaralı ara kararı gereğince tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, belirli gün ve saatte taraflardan gelen olmadığı, herhangi bir mazeret bildirilmediği ve bilirkişi ücretinin eksik yatırıldığı anlaşıldığından davalı tarafın defter incelemesi yapılamadığına ilişkin tutanak düzenlendiği anlaşılmıştır.
Yine mahkememizin 13.12.2021 tarihli celsesinde davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinden feragat ettiklerini, davacı yanın ticari defterlerinin incelendiğini, her ne kadar kendi defterleri ibraz edilmemiş olsa da HMK 222/5 uyarınca öneminin olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında hem talimat mahkemesince yapılan bilirkişi incelemesinin karşılaştırılması hem de dosya kapsamında sunulan tüm belgelerin incelenmesi için yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir ve Turizm-İşletme-Yönetici Bilirkişi tarafından 17/01/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “… com” internet adresinde, … ( … |1 ) … kullanıcı adıyla bilet işlemleri yapıldığı, … …’a ait kredi kartı ekstresinde, 19.02.2020 tarihinde “…” firmasına 10.061,15 TL ve 2.012,23 TL ödeme yapıldığı, …’e ait kredi kartı ekstresinde, 19.02.2020 tarihinde “…” firmasına 12.073,38 TL ödeme yapıldığı, Mail ortamında, davacı ve davalı firma arasında İade Dekont Formunun gönderildiği, Seyahat Acenteleri ve Seyehat Acenteleri Birliği Kanunnu’na göre acentelerin uyması gereken hususlar bölümünde diğer seyehat acenteleri ile birlikte müteselsilen sorumlu olarak düzenleyecekleri faaliyetlere ve aracılık hizmetlerine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmek düzenlemesinin yer aldığını, Dünya Sağlık Örgütünün 11.03.2020 tarihinde dünya genelinde Pandemi-Küresel Salgın ilan ettiğini, dolayısıyla tarafların yaşamış olduğu bu somut olayın 11.03.2020 tarihi ve sonrası mücbir sebep olarak değerlendirileceği, tüm bu sebeplerle Seyahat Acenteleri ve Seyehat Acenteleri Birliği Kanunu ve mücbir sebep gereğince satılmış biletlerin iptali için toplam bedellerin iade edilmesi görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Faturanın onu teslim alan kişiyi borç altına sokabilmesi için taraflar arasında borç doğurucu bir ilişkinin varlığı ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmiş olması gerekir. Borç münasebeti olmaksızın düzenlenen ve muhatap tarafından her nasılsa teslim alınan faturaya sekiz günde itiraz edilmemiş olması onu borç altına sokmaz. Ancak TTK 21/2 maddesi uyarınca , faturalara 8 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde faturadaki gösterilen bu bedeli kabul edilmiş sayılır.
Fatura tek başına alacağın kanıtı değildir. Faturanın dayanağı olan temel ilişkinin ispatı gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz.
Faturalarda belirtilen malların davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki malların davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir.(Y.19.H.D. 2016/19744E. 2018/5005K.)
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı alacaklı tarafça davalı borçlu aleyhine başlatılan faturaya dayalı alacaktan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemiyle dava açılmış ise de; mahkememizce bilirkişi incelemesi yapıldığı, davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelendiği, davacının ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu, faturaların ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, ancak yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere faturaların davacının defterlerine kayıtlı olmasının alacağın varlığına tek başına ispata yeterli olmadığı, ispat yükünün davacıda olduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu ancak davalı tarafın yapılan yargılamada ticari defterlerini bilirkişi incelemesine sunmaması nedeniyle taraflar arasında ticari ilişkinin mevcudiyeti ve iptal edilen biletlerin geri ödenmesinden davalı tarafın sorumlu olduğunun kesin olarak tespit edilemediği, tek taraflı bilirkişi incelemesi sonucunda davacının davalıdan 19.02.2020 ve 18.03.2020 tarihlerinde toplam 27.917,12-TL değerinde bilet aldığı, 31.03.2020 tarihinde 24.062,76-TL iade faturasının düzenlendiği, iade faturasının davacı yanın ticari defterlere işlenmesinden sonra bakiye borcun 3.854,36-TL kaldığı, 30.06.2020 tarihinde davacı yanın davalıya 3.854,36-TL ödeme yapması sonucunda bakiye hesabın sıfırlandığı, davalı yanın ticari defterleri incelenmediğinden iade faturasına ilişkin bir kaydın olup olmadığı var ise ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği, davacı tarafın ticari defterlerine takip konusu fatura alacak miktarının işlendiği, ancak söz konusu takipte borç sebebinin ne olduğuna ilişkin açıklama yapılmadığı, davacı tarafça 18.11.2020 tarihli alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, davalı tarafın süresinde itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve davacı tarafından süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı, mahkememizce bilirkişi incelemesi yapıldığı, davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelendiği, davacının ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu, faturaların ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, taraflar arasında dosya kapsamında sunulmuş yazılı bir sözleşme bulunmadığı, davacının davalıdan faturalardan kaynaklı alacağının bulunduğunu ispat edemediği, alacağın varlığını hukuka ve usule uygun delillerle kanıtlayamadığı, davalı borçlu tarafça icra takibine yönelik yapılan itirazın haklı olması nedeniyle davacı tarafça açılan itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 410,94-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 330,24-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Taraflarca yatırılan artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa re’sen iadesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 06/07/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*