Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/73 E. 2021/621 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/73 Esas
KARAR NO : 2021/621
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2020
KARAR TARİHİ : 10/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;Dava dışı … A.ş. ( … …”), deniz, hava ve kara taşıma işleri ile iştigal ettiğini bu kapsamda davalı şirketin taşıma işlerinin yapılması icin … … ile anlaştığını, anlaşma kapsamında … …’ın davalı şirketin ürünlerinin iç nakliyesini yaptığını, konişmento düzenlendiğini, bu konişmentoya karşılık 97.747,65 TL bedelli fatura düzenlendiğini, davalı şirket tarafından fatura bedelinin ödenmediğini, davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, arz edilen bu nedenlerle şimdilik 30.000,00 TL tutarındaki kısmın iptaline, takibin devamına, davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatların davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmışlardır.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı icra dosyası, arabuluculuk son oturum tutanağı, davacı ve davalı şirketin ticari defterleri, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf dava dilekçesinde; dava dışı … … A.Ş ile davalı şirket arasında ürünlerin nakliyesi için anlaşma sağlanıp 10.05.2016 tarihli ve 1nolu konşimentonun düzenlendiği, bu konşimentoya karşılık 97.747,65 TL bedelli fatura düzenlendiği ancak bu fatura bedelinin ödenmediği , 20/12/2017 tarihinde söz konusu alacağın … A.Ş tarafından kendilerine temkil edildiği, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini , davalı tarafın takibe konu borca itiraz ettiğini beyan ederek icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatların davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmışlardır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 20/03/2020 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 115.342,23-TL fatura alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda; Davacı tarafın defterlerinin incelenmesinde ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunun anlaşıldığı, TEMLİK VEREN ŞİRKETİN ticari defterlerine göre; takip ve dava konusu fatura sebebiyle davalı şirket hesabına 115.342,23 TL borç kaydedildiği, söz konusu borca karşılık … nolu aynı tutardaki çekle yapılan tahsilat neticesinde bakiyenin sıfırlandığı ancak 01.09.2016 tarihinde çekle ilgili borç kaydı yapıldığı, çek bedeli tahsil edilemediğinden iptal işlemi yapıldığı, taraflar arasında taşma hizmeti ve bedeline ilişkin olarak düzenlenmiş bir navlun sözleşmesi herhangi bir yazışma ya da e-posta bilgisi bulunmadığı, bu sebeple teslimatın dış ticarette uygulanan teslim şekillerinden hangisine göre yapılacağı ve buna karşılık ödenecek hizmet bedelinin bilinmediği tespit edilmiştir.
Taşımacılık konusunda uzman bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda; dava dışı … … Lojistik tarafından davalı … Şirketi taşıma işleri yapmak üzere anlaştıkları, yükleme limanı Costanza/Romanya boşaltma limanı Gebze/Hereke TÜRKİYE olan yükleme için … … Lojistik firmasının davalı … şirketi “iç nakliye” taşıma işi yapılması üzerine 10/05/2016 tarih ve 1 nolu AÇIK YÜK Konşimentosu ve bu konşimentoya karşılık 97.747,65 TL bedelli %18 KDV 17.594,58 TL ile toplamda 115.342,23 TL tutarında fatura düzenlendiği, konşimento ya da taşıma senedinin üzerinde yükleyici-alıcı-ihbar merci olmak üzere her türlü bilginin yer aldığı kıymetli evrak olduğu, malın taşıyıcıya teslim edildiğinin ve taşıma sözleşmesi düzenlendiğine karine teşkil edeceği bu sebeple davacı temlik sahibinin fatura tutarına kadar olan kısmı için tahsilata hak kazanacağı tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında fatura ve cari hesaba dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacının bakiye cari hesaba dayalı alacağının tahsili istemiyle icra takibi başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 115.342,23 TL alacaklı olduğu, cari hesaba konu faturanın 03.05.2016 tarihli … numaralı iç nakliye ücreti açıklamalı 97.747,65 TL tutarında 17.594,58 kdv miktarı üzerinden düzenlendiği ve yine cari hesaba konu konşimentonun 10.05.2016 tarihli alıcısının … San. Ve Tic. A.Ş. Olarak düzenlenmiş olduğu, temlik veren şirket defterlerinde söz konusu fatura ve konşimento tutarının alacak olarak kaydedildiği, davalı tarafça usulüne uygun düzenlenen cari hesaba konu faturaya takip öncesi bir itirazının bulunmadığı, düzenlenen faturanın davalı tarafın bilgisi dahilinde olduğu, bu haliyle davacı tarafın takip konusu faturadan dolayı davalı şirketten alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla bu hususta denetime ve kanaat edinmeye elverişli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının talebi doğrultusunda şimdilik 30.000,00 TL üzerinden davanın kabulüne, davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından asıl alacağa yönelik yapılan itirazın 30.000,00 TL üzerinden iptaline, takibin 30.000,00 TL üzerinden takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, hükmolunan asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından yapılan İTİRAZIN 30.000,00 TL üzerinden İPTALİNE, takibin 30.000,00 TL üzerinden takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si (6.000,00 TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 2.049,30 TL peşin harcın başlangıçta alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.994,90 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 1.550,00 TL bilirkişi ücreti ve 149,50 TL tebligat-posta gideri olmak üzere toplam 1.808,30 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği 4.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair verilen karar; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine istinafı kabil olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne okunarak, davalı vekilinin yokluğunda, alenen ve usulen tefhim olundu.10/09/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı