Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/671 E. 2021/627 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/671 Esas
KARAR NO : 2021/627
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2020
KARAR TARİHİ : 14/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket … A.Ş. ile davalı borçlu şirket arasında Kart Satış Sözleşmesi imzalandığını, işbu davanın konusunu oluşturan alacak, sözleşmeden doğan
alacaklara ilişkin kesilmiş faturalardan kaynaklandığını, müvekkili şirketin tüm sözlü ve yazılı uyarılarına rağmen borcun ödenmemesi sonucunda alacağın tahsili için …. İcra
Müdürlüğü’ nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış, davalı borçlu şirket borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, işbu itiraz üzerine ticari davalarda dava şartı olmasından sebeple arabuluculuk süreci 2020/… dosya numarası ile tamamlandığını, davalının borcu olmadığına dair beyanları kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalı borçlu ile müvekkilleri şirket arasında sözleşmeye dayanan bir ticari ilişki olduğunu, cari hesap ekstresi bakiye bedellerinin ödenmediği ve alacağımızın muaccel olduğu yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde tespit olunacağını, bu sebeple Sayın Mahkeme huzurunda işbu itirazın iptali davasını açma zarureti hasıl olduğunu, Neticeten; davalının … İcra Müdürlüğü’ nün 2019/… E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının 4.000,0 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin 4.000 TL asıl alacak ve ferileri üzerinden devamına, %20’ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER: … İcra Müdürlüğü 2019/… esas sayılı dosya aslı, arabuluculuk son tutanağı aslı, davacı tarafın ticari defter ve kayıtları, cari hesap ekstresi, 02/07/2019 tarihli … numaralı 2.000,00 TL bedelli e-fatura, 01/08/2019 tarihli … numaralı 2.000,00 TL bedelli e-fatura, taraflar arasında imzalanan kart satış sözleşmesi, bilirkişi raporu, arabuluculuk son tutanak aslı ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır (229. md.). Fatura malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami “yedi gün” içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır (231/5. md.). 6102 sayılı TTK’da da fatura konusunda hükümler vardır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir.” (6102 Sayılı TTK 21/1) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (6102 Sayılı TTK 21/2).
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddeye göre faturaya itiraz edilmemiş ise içeriği kesinleşir ise de akdî ilişkinin yazılı delillerle ispatı gerekir. Fatura ticari defterlere kayıt edilmiş ise artık faturanın delil olmasıyla ilgili bu maddeye değil ticari defterlerin delil olmasıyla ilgili TTK’nın 222. maddeye bakmak gerekir. Bu nedenle ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir.
Bu açıklamalar ışığında davacının sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman mali bilirkişiden rapor alınmıştır.
İcra takip dosyasının incelenmesinde; davacının…. İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 4.000 TL asıl alacak ve 260,06 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.260,06 TL borcun ödenmesi amacıyla 19/10/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 28/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 01/11/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, durdurma kararının alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, davanın İİK’nın 67. maddesi düzenlenen bir yıllık hakdüşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür.
Davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını Mahkememizce belirlenen inceleme gününde sunması için öninceleme duruşmasında ihtar edildiği, ancak davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından düzenlenen 28/05/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; “Davacının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı yanın takip tarihi (22.10.2019) itibariyle davalı adına düzenlemiş olduğu faturalardan kaynaklı 4.000,00 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davacı ile davalı firma arasında Kart Satış Sözleşmesi imzalandığı ve imzalanmış olan bu sözleşmeye istinaden … Kart kullanıldığı, borçlu firma … San. ve Tic. A.Ş. söz konusu sözleşmeyi müşteri sıfatı ile 15.03.2017 imzaladığı ve Sözleşmede davalı şirketin kaşe ve imzasının yer aldığı, Davacı …Ş. tarafından davalı adına tanzim edilen faturaların E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, faturaların davalı yana e-fatura portalı üzerinden teslim edildiği, faturaların taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında usulüne uygun olarak tanzim edildiği, davalının teslim ve faturaya ilişkin takip dosyasında da somut bir itirazının bulunmadığı, bu itibarla davacının takip dayanağı alacağına esas faturalar münderecatındaki “Restaurant Yemek Bedeli” hizmetinin tesliminin davalının bilgisi dahilinde olduğu, neticeten; Davacı yanın davasında haklı görülmesi davacının takip tarihi (22.10.2019) itibariyle davalı yandan 4.000,00 TL Asıl, 260,06 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 4.260,06 TL alacaklı olduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (22.10.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı ile davalı arasında taraflar arasında düzenlenen kart satış sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki ve buna bağlı olarak faturaya dayalı ilişkisinin bulunduğu, davacı tarafın dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu alacağı işlediği yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı, davacının alacağına dayanak olan faturaların e fatura olduğu ve davalıya tebliğ edildiği, faturaya itiraz olmadığı, davacının ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu, faturanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, davalı taraf ticari defterlerini dosyaya sunmadığı gibi davacı şirkete borçlarının bulunmadığı yönünde icra takibinde itirazda bulunmuş ise de taraflar arasında sözleşmeye ve faturalara konu “restaurant yemek bedeli” hizmetin verildiğinin ve buna ilişkin faturaların düzenlendiği sabit olup, davalı tarafça borcu bulunmadığı hususunda ispata yarar delil ibraz edememiştir. Davacı tarafın icra takibinde 260,06 TL işlemiş faiz talebinde bulunduğu taraflar arasında düzenlenen sözleşmede ödemenin zamanında yapılmaması halinde fatura bedeli üzerinden %3 oranında vade farkı ödeneceği kararlaştırıldığı, bilirkişi raporunda da davacı tarafın işlemiş faiz alacağının 272,33 TL olarak hesaplandığı, ancak davacı tarafın dava dilekçesi ile icra takibinin 4.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamını talep ettiği ve dava değerini 4.000,00 olarak belirttiği anlaşıldığından taleple bağlı kalınarak işlemiş faiz yönünden değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle davacı taraf takip konusu faturalardan dolayı davalı şirketten alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla bu hususta hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının asıl alacak 4.000,00 TL yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı yönünden; dava konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, davacının icra inkar tazminatı kabulü ile, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tahsis edilmiştir.
KARAR:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 4.000,00 TL asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si(600,00-TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 273,24-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 218,84-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 4.000,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL başvuru ve 54,40-TL peşin olmak üzere toplam 108,80-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 750,00-TL Bilirkişi ücreti ve 111,50-TL posta giderinden ibaret toplam 861,50-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır