Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/666 E. 2022/359 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/666 Esas
KARAR NO : 2022/359
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2020
KARAR TARİHİ : 27/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı, 20.05.2014 tarihli 5 yıl süreli
Bayilik Sözleşmesi ile, Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) dağıtım şirketi olan müvekkilleri
… A.Ş.’nin bayiliğini yaptığını, 20.05.2014 tarihli LPG ile çalışan Karayolları Taşıtları
için İkmal İstasyonu Bayiliği Sözleşmesi’nin normal şartlar altındaki sona erme tarihi
20.05.2019 olduğunu, Davalı tarafından …. Noterliği’nin 15.10.2018 tarihli …
ihtarnamesi ile sözleşmenin hiçbir gerekçe gösterilmeden feshedildiğini bu nedenle davalı,
Bayilik Sözleşmesi’nin 32. Maddesinin (a) bendine göre müvekkilin uğradığı müspet zararı
tazmin etmek durumunda olduğunu, müvekkillerin LPG alış ve davalıya LPG satış fiyatları
müvekkilleri şirket kayıtlarında görülmekte olup davalının satışları ile birlikte
değerlendirilerek müvekkillerin uğradığı kar mahrumiyetinin yapılacak bilirkişi incelemesi ile
tespit edilmesini talep ettiklerini, ayrıca davalı taraf, sözleşmenin 32. Maddesinin b bendine
göre sözleşmeye aykırı davranışlarıyla sözleşmeyi feshettiğinden cezai şart ödemekle yükümlü
olduğunu, Cezai şart hesabı, bayinin LPG alımı yaptığı dönemde LPG alımının en yüksek
olduğu aydaki LPG miktarının fesih tarihindeki perakende satış fiyatı ile çarpımıyla hesap
edildiğini, yapılacak bilirkişi incelemesi ile davalının LPG alımı yaptığı dönemde aldığı en
yüksek LPG miktarının tespiti ile sunulacak olan perakende satış fiyatları göz önüne alınarak
cezai şart miktarının tespit edilmesini talep ettiklerini, alacak miktarlarına fesih ihtarının tebliğ
tarihinden itibaren avans faizi üzerinden faiz işletilmesini, ariyet olarak verilen emitaların iade
edilmesi gerektiğini Neticeten; Kar mahrumiyeti olarak bilirkişi tarafından hesaplandığında
artırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL, Cezai şart olarak bilirkişi tarafından hesaplandığında
artırılmak üzere şimdilik 5.000,00 TL, olmak üzere şimdilik toplam 8.000,00 TL’nin dava
tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı üzerinden faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
masraf ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava
etmişlerdir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça dava dilekçesinde her ne kadar zarara uğranıldığından ve kar mahrumiyetinin müvekkil şirketçe tazmin edilmesi gerektiğinden bahsedilmişse de davacının iddiaları gerçekleri yansıtmamakta olup, davacı tarafça uğranılmış bir zarar mevcut olmadığını, iddia olunan zararı kabul anlamına gelmemek kaydıyla , zarara uğradığını iddia eden taraf zararını ispatla yükümlü olduğunu, davacı tarafın zarara uğradığını ispatlayamadığını, cezai şart, asıl borca bağlı fer’i nitelikte bir alacak olduğunu, öncelikle müvekkil firmanın davacı firmaya herhangi bir borcu bulunmaması nedeniyle cezai şart talebinin reddi gerektiğini, cezai şart talebini kabul anlamına gelmemek kaydıyla, bayilik sözleşmesinde kararlaştırılan cezai şart ifaya eklenen cezai şart olmayıp, TBK madde 179/1’de düzenlenmiş olan “İfa Yerine İstenebilecek Cezai Şart”olduğunu, bu cezai şartın talep edilmesi halinde alacaklı ifadan vazgeçmiş olup, yalnızca cezai şart talep edebileceğini, davalı tarafın, sözleşme imzalanırken müvekkil firmaya teslim edilen ariyet ve emtiaların da iadesini talep ettiklerini, davacı firma tarafından müvekkil firmaya bu emtialar fatura edilmiş olup, fatura bedeli banka yolu ile ödenmiştirnedenlerle, müvekkil firma hakkında açılmış olan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : 20/05/2014 tarihli LPG ile Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayilik Sözleşmesi ve buna bağlı protokol, …. Noterliği 15.10.2018 tarihli e … yevmiye numaralı ihtarname, …. Noterliği … yevmiye numralı ve 19.11.2018 tarihli ihtarname,15.03.2019 tarihli arabuluculuk son tutanağı, ticari defter ve kayıtlar, emtiaların bedeli için düzenlenen fatura ve buna ilişkin yapılan ödemenin dekontu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine taraflar arası düzenlenen 20/05/2014 tarihli otogaz bayilik sözleşmesi ve protokol gereğince kar mahrumiyeti, cezai şart alacağı ve emtia iadesi istemine yönelik kısmi alacak davasından ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraf taraflar arasında bayilik sözleşmesi ve ilave olarak düzenlenmiş olan protokol ile 20/05/2019 tarihine kadar gaz alım satımı yapılacağını ancak davalı tarafın … Noterliği 15.10.2018 tarih ve 8703 yevmiye numaralı ihtarname ile imzalanan bayilik sözleşmesini hiçbir gerekçe göstermeksizin 15/10/2018 tarihi itibariyle tek taraflı olarak feshettiğini, sözleşmenin süresinden önce haksız yere feshedilmesinden dolayı kar mahrumiyeti ve cezai şart alacaklarının doğduğunu ve ayrıca sözleşme imzalanırken ariyeten davalıya teslim edilmiş olan emtianın da iade edilmesini kâr mahrumiyeti alacağının şimdilik 1.000,00 TL’sinin, cezai şart alacağının şimdilik 5.000,00-TL’sinin, ariyet olarak teslim edilen emtianın iadesi eğer mümkün değil ise rayiç değerinin şimdilik 2.000,00-TL’sinin dava tarihinden itibaren yabancı paraya işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bayilik Sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacı tarafın uğradığı herhangi bir zararının olmadığını, zarar oluşmadığı için feri nitelikte olan cezai şart alacağının da oluşmadığını, davaya konu emtilar için düzenlenen faturanın banka yolu ile davacı taraf ödendiğini tüm bu sebeplerle kar mahrumiyeti ve ceza şart talep etme hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 15/03/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların görüşme sonrası anlaşamama nedeniyle arabuluculuk sürecinin tamamlandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Akaryakıt Bilirkişi tarafından düzenlenen 18.12.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; “Taraflar arasında 20.05.2014 tarihli 5 yıl süreli Bayilik Sözleşmesi imzalandığı, davalı … tarafından 15.10.2018 tarihinde …. Noterliği … sayılı ihtarname ile “görülen lüzum üzerine” açıklamasıyla sözleşmenin feshedildiği, davacı tarafından davalı ya gönderilen 11.06.2018 tarihli … Noterliği … sayılı ihtarname ile davalı şirkete cari hesap borcunu ödemesi, ariyetlerin iadesini, cezai şart ile kar mahrumiyetinden kaynaklı alacakları için davalı tarafından verilen teminatların mahsuben irat kaydedileceğinin bildirildiği, sözleşmenin tek taraflı olarak feshedilmesinin değerlendirilmesinde rekabete bağlı olarak ekonomik gerekçelerin öne sürülmesi konusunda, sözleşmenin kalan 7 aylık süresinin tamamlanmasının firmanın ekonomik olarak mahvolmasına neden olmayacağı, rekabet ve ekonomik koşullar açısından değerlendirildiğinde sözleşmenin haklı nedenle feshinden bahsetmenin mümkün olmayacağı, davalı tarafın sözleşme imzaladığı akaryakıt dağıtım şirketinin LPG sözleşmesini de şart koşması gerekçesinin de sözleşmeyi fesih için haklı bir sebep oluşturmayacağı, bu sebeple sektörel değerlendirmede sözleşmenin haksız nedenle feshedildiğinin anlaşıldığı, davacı tarafın sözleşmenin feshinden sonra düzenlemiş olduğu 09.01.2019 tarihli 47.200-TL tutarlı fatura karşılığında davalı tarafın 08.02.2019 tarihinde ödediği, bu nedenle davalı tarafın emtialarla ilgili davacı tarafa bir borcunun kalmadığı, kar mahrumiyeti yönünden talebin değerlendirilmesinde; 20.05.2014 Tarihli bayilik sözleşmenin 32. maddesinin a bendine göre; … A.Ş.’nin Bayi’ nin sözleşmeye aykırı davranışı sebebiyle sözleşmeyi feshetmesi sebebiyle maruz kaldığı zarar, ziyan ve anlaşma süresinin sonuna kadar hesap edilmek üzere, mahrum kaldığı kar karşılığı tazminatı talep edebileceği, davalı firmanın sözleşmeyi haksız nedenle olağan bitiş tarihinden 217 gün önce feshettiği, davacı firmanın bu tarihten sonra aynı ticari alanda yeni bir bayilik ilişkisi kurup kurmadığı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve sektörel diğer sitelerden araştırıldığı, davacı firmadan bu yönde talep edilen bilgilerle ilgili durum teyit edildiği, dava konusu istasyon … Merkez ilçesinde yer almakta olup … Merkez’deki tüm LPG bayilikleri incelenmiş, buna göre halen … il merkezinde 37 istasyon olup bunların içinde Davacı …Ş.’nin bayiliğinin bulunmadığı, davacı firmanın fesih tarihinden sonra … Merkez’de yeni bayilik ilişkisi kurmadığının EPDK web sitesinden teyit edildiği, her ne kadar yeni bayilik süresi yapmak için gerekli makul süreyle ilgili ihtilaflar devam etse de sektörel açıdan olağan durumlarda 7 aylık süre (217 gün) yeni bayilik sözleşmesi kazanma süresinin altında kalan bir süre olduğu, bu nedenle sektörel fırsatlar ve beş yıllık sözleşme süreleri dikkate alındığında kar mahrumiyeti hesabının sözleşme süresinin sonuna kadar yapılmasının doğru olacağı, davalı firma çalıştığı süre boyunca Davacı … firmasından 723,44 ton LPG alımının gerçekleştirdiği, davalı firmanın almış olduğu 723,44 ton ürünün m3 karşılığı 1.291 m3 olduğu, bayinin fesih tarihinden bir gün önceki son ürün alım faturası Davacı … firmasından talep edilerek bu faturadan ve ilgili tarihteki LPG Tüpraş fiyatlarından hareketle Davacı … firmasının m3 LPG satışından elde edeceği karlılık bilgisine ulaşıldığı, fatura üzerinde litrede 0,35 krş karlılık gözüktüğü, bu rakam üzerinden net karlılık rakamına ulaşmak için Davacı … firmasının ürünü istasyona getirmesi için gerekli nakliye maliyetini bu tutardan düşmek gerekeceği, ilgili tarihlerde nakliye sonrası net karlılık rakamları incelenerek nakliye maliyetlerine ulaşılmaya çalışılarak buradan hareketle Davacı … firmasının ilgili tarihlerdeki nakliye maliyeti 0,12 krş/lt olarak baz alındığı, sözleşme devam etseydi Davacı firmanın elde edeceği karlılık yani hesaplanan kar mahrumiyeti tutarı KDV Hariç 40.046-TL olduğu, Cezai Şart bedeli yönünden yapılan değerlendirmede; 20.05.2014 Tarihli bayilik sözleşmenin 32. maddesinin b bendine göre; Sözleşmenin 32/a maddesinde yer alan yükümlülükten ayrı olarak; Bayi’nin şirketimizden LPG alımı yapacağı dönem içinde LPG alımının en yüksek olduğu aydaki LPG miktarının fesih tarihindeki perakende satış fiyatı ile çarpımı sonucu bulunacak cezai şartın da muhatap tarafından ödenmesi gerekmektedir, şeklinde düzenlemenin olduğu, buna göre bayinin en yüksek alımını 2018 Nisan ayında 50,56 ton olarak yaptığı, bu tutarın litre karşılığının ise 90.292 litre olduğu, Fesih tarihi olan 15.10. 2018 tarihindeki KDV Dahil Pompa satış fiyatının ise 3,96 TL olduğu, bu haliyle hesaplanan cezai şart tutarının 357.556-TL olduğu,
Sonuç olarak; davalı firmanın sözleşmeyi haklı nedenle sonlandırması için yeterli sebeplerin olmadığı, sözleşmeyi sonlandırması için öne sürdüğü ticari kaygıların bayinin faaliyetini olumsuz etkileyecek boyutta olmadığı, sözleşmenin kalan 217 günlük süresini tamamlamanın bayinin ekonomik mahvına sebep olmayacağı gibi sektörde rekabet koşullarının sürekli değişebildiğinden hareketle bayilik sözleşmelerini 5 yıllık rekabet koşullarını göz önünde bulundurarak akdetmek gerektiğinin aşikâr olduğu, davalı tarafından yapılan işlemin haksız bir eylem olduğu, davacı … firmasının ariyet olarak verilen emtia bedellerinden kaynaklı olarak alacağının bulunmadığı, emtia bedellerini davalı taraftan tahsil ettiği dosyadaki bilgilerde mevcut olduğu, sözleşmenin haksız nedenle tek taraflı olarak feshedilmesine bağlı olarak kar mahrumiyeti ve cezai şart hesaplamalarının yapıldığı ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 02.02.2022 tarihli bedel arttırım dilekçesiyle, kar mahrumiyetine ilişkin 1.000,00-TL’lik taleplerini 40.046,00-TL olacak şekilde, yine cezai şarta ilişkin 5.000,00-TL’lik taleplerini 100.000,00-TL olacak şekilde arttırdıklarını, arttırılan bedeller üzerinden karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Taraflar arasında 03/08/2016 tarihli 15/01/2019 tarihine kadar geçerli otogaz bayilik sözleşmesi düzenlendiği ve taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davalı firmanın çalıştığı süre boyunca davacı … firmasından 723,44 ton LPG alımı gerçekleştirdiği, sözleşmenin davalı tarafça …. Noterliğinin … yevmiye numara ve 15/10/2018 tarihli fesih ihbarı ile feshedildiği, fesih ihtarnamesinin açıklamasında görülen lüzum üzerine açıklaması yapılarak sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği, yapılan sözleşme gereği haklı olarak sözleşmenin feshedildiğine dair herhangi bir düzenlemenin yer almadığı da gözetildiğinde dosya kapsamında davalı tarafın sözleşme süresine uymayarak 217 gün öncesinden tek taraflı olarak yapmış olduğu feshin haksız olarak gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle feshin haksız olduğunun anlaşıldığı, yine bilirkişi tarafından yapılan tespitlerle davalı firmanın aylar itibariyle yaptığı alımların belirlendiği, sözleşmenin haksız feshinden dolayı davacı şirketin kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağının doğmuş olduğu, mevcut alım miktarları baz alınarak ve sözleşmede belirlenen kar mahrumiyeti hesaplama yöntemiyle bilirkişi tarafından hesaplanan miktara göre kar mahrumiyetinin 40.046,00-TL olduğu, erken fesih sebebiyle belirlenecek yönteme göre yapılan bilirkişi hesaplamasına göre davacının cezai şart alacağının 357.556,00-TL olduğu sabit olduğundan; bu haliyle davacı tarafın davalıdan alacaklı olduğunu ispat ettiği, davacının davalıyı dava tarihinden önce temerrüde düşürdüğüne dair ihtarname olmadığı anlaşılmakla; düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davanın kısmen kabulü ile bedel arttırım dilekçesindeki arttırım oranına göre 100.000,00-TL cezai şart alacağı ile 40.046,00-TL kar mahrumiyeti alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, emtia bedelinin davacı taraf ödendiği dosya kapsamında anlaşıldığından bu talep yönünden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklı 100.000,00-TL cezai şart alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
b) Davacı tarafın taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklı 40.046,00-TL kar mahrumiyeti alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2- Davacı tarafın taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklı Emtianın iadesi talebinin REDDİNE,
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 9.566,54-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 2.429,62-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 7.136,92-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 17.254,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 136,62-TL Peşin/nisbi Harcı, 2.293,00-TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 2.484,02TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 800,00-TL Bilirkişi ücreti, 83,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 883,00-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 876,74-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin kısmen kabul, kısmen red oranına göre 1.310,64 TL nin davalıdan, 9,36 TL nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
9- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/05/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı