Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/659 E. 2022/272 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/659 Esas
KARAR NO : 2022/272
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/12/2020
KARAR TARİHİ : 19/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında imzalanan 23.09.2019 tarihli ahşap fuar stand teşrifatının temin teslim ve kiralanmasına ilişkin sözleşme hükümlerince müvekkil … tarafından davalı … A.Ş.’nin 18-22 Ekim 2019 tarihinde İtalya’nın Milano şehrinde katılacağı … fuarındaki kiralayacağı 20 m2 ahşap fuar standının teşrifatının bu sözleşmede ve eklerinde belirtilen şartlar dâhilinde … tarafından temin teslim ve kiralama işleminin yapılması kararlaştırıldığını, söz konusu standın imalatı, standın kurulduğu fuara nakli, kurulması ve ayıpsız tesli mi sözleşmede kararlaştırıldığı üzere 16.10.2019 tarihinde gerçekleştirilmiş olup, standın eksiksiz teslimi neticesinde müvekkilin edimini ifa ettiğini, sözleşmenin 6. Maddesi hükmünce sözleşme bedeli olan 4.000 euro’nun %50’si nakit olarak havale yapılacak olup, kalan bakiye 17 Ekim 2019 tarihinde havale yapılacağını, bu hüküm uyarınca davalı tarafa seri … sıra nolu 4.000 euro bedelli 17.10.2019 tarihli fatura keşide edilmiş olup bakiye 2.000 euro kararlaştırılan tarihte ödenmediği gibi davalı tarafça haksız olarak iade edildiğini, süresinde ödenmeyen borç nedeniyle borçlu temerrüde düşmüş olup, icra takibi başlatıldığını, davalı şirket vekili vasıtasıyla sunmuş olduğu itiraz dilekçesi ile tüm talep ve ferilerine ettiğini beyan ederek; itirazın iptaline, %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Karşı taraf müvekkilinin tencere imalatıyla uğraştığını, fuarda sanayi tipi tencerelerin sergileneceğini de gayet iyi bildiğini, kiralanacak stant renk ölçü ve stant üzerine konulacak tüm ürünler hususun da fuar öncesinde tek tek ve defalarca konuşulduğunu ve mutabık kalındığını, stantlar kurulmuş ve müvekkiline ait tüm ürünler personeller tarafından yerleştirildiğini, fakat personelin ihmali, kusuru ve ayıplı montaj işlemi neticesinde fuarın tam ortasında sabit duran herşey büyük bir gürültüyle bir anda yerle bir olduğunu, stantların dağıldığını, elektrik tesisatı hasar görüp kablolar kopmuş ve ışıklandırma kesildiğini, Teşhir ürünü tencereler de bu olay üzerine zarar gördüğünü, müvekkilinin katılımı ciddi masraf gerektiren prestijli bir fuarda vaat edilen hizmeti alamadığını, mağdur edildiğini ve ticareten çok ciddi zarar gördüğünü, karşı tarafça sunulan sözleşmenin 8,9,10 ve 11.maddeleri gereğince davacının yükümlülükleri olduğunu, belirtilen bu yükümlülükleri hiçbir şekilde yerine getirmediğini beyan ederek; davanın reddine, %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Mahkememizin 12/10/2021 tarihli duruşmasında davacı tanığı … beyanında: “Ben davacı … isimli şirketin ortağıyım, dava konusu sözleşmeye konu fuar standını teslimatını bizzat ben gerçekleştirdim, daha sonra söz konusu standa fazla eşya konulmasından dolayı bu şekilde zararın geldiğini düşünüyorum, stant teknik bilgileri hakkında davalı ile görüşme yapmıştık davalı müşterinin yazılı onayını aldıktan sonra standın ilk imalatını yaptık, davalı müşterinin hangi alanda faaliyet gösterdiğini biliyoruz ancak söz konusu stant suntelan malzemeden yapıldığı için kapasitesi ve üzerinde taşınacak eşyanın ağırlığı bellidir, belli ağırlıktan sonra bu zararın gelmesi mümkündür, standın teslim anına kadar sorumluluğu davacıya ait olup, teslim edildikten sonra gerçekleşen olaylardan davalı müşteri sorumludur, teslim ettikten sonra herhangi bir sıkıntı çıkması durumunda teknik destek vereceğimizi davalı tarafa söyledik, hatta söz konusu fuar alanı dışında teknik ekibimiz vardı, fuar alanı içerisinde yasak olduğu için bulunmuyordu, ancak talep aldığımız anda maksimum 45 dk bir saat içerisinde teknik destek vereceğimizi bildirmiştik, davalı tarafından bu sıkıntı bize söylendiğinde teknik ekibimiz fuar alanına gitmiştir, ancak teknik desteği reddetmişlerdir, kendileri vidalama yöntemi ile giderdiklerini beyan etmişlerdir, söz konusu standın ile müşterinin işi bittikten sonra fuar alanını terk ederler daha sonra söküm işlemi için fuar alanını bize bırakırlar, demirbaşları aldıktan sonra geri kalan kısmı çöp alanı olarak belirtilen yere bırakırız, tüm stantlar için aynısı geçerlidir, yoksa depoda bulundurmak maliyetli olacağı için tüm stantlar için aynı yöntemi izlemekteyiz, dava konusu stant için de aynısı geçerli olmuştur, fuar standının suntelen malzeme ve kapasitede olduğu konusunda davalı taraf bilgilendirilmiştir, karşı tarafa sözleşme gönderilmiştir ve standın en ince ayrıntılarına kadar bilgilendirme yapılıp yazılı onay alındıktan sonra imalat sürecine başlanmıştır, tencere ebatları ve kiloları ile ilgili davalı tarafından bilgilendirme yapılmamıştır, ancak söz konusu tencere ürünün standa konulacağı konusunda bilgi sahibiyiz, ancak çok büyük çaplı makine fuarı olduğunda ürün detaylarını alıyoruz, ancak raf sistemi ile ürün sergilendiği için müşteri tarafından tencere sergileneceği söylenmiştir, bizde raf sistemi ile alttan destek sağlanarak müşterinin yazılı onayını alarak standın imalatını gerçekleştirdik, ayrıca aynı fuarda stant imalatı yaptığımız diğer müşterilerle bu şekilde malzeme kırılması şeklinde bir sıkıntı ile karşılaşmadık, söz konusu görüşmeden bilgim vardır, ancak davalı şirket yetkilisinin sadece sergilenecek ürünün tencere olduğunu belirtildiğini biliyorum, teknik detayları konusunda bilgilendirme yapılmamıştır, zaten müşterinin yazılı onayını aldıktan sonra standın imalatına başlanmıştır, söz konusu teknik ekipte maaşlı usta başı … bulunmaktaydı, kendisi İtalya/Milona da fuar alanına gelmiştir, Otel kayıtları da mevcuttur, hatta … Hanım kendisine teşekkür etmiştir, fuar alanına geldiğinde … Hanım vidalamasını yaptık, hallettik diyerek kendisinden yardım almamıştır.” diyerek beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 12/10/2021 tarihli duruşmasında davacı tanığı … beyanında; “Ben davacı … Şirketinde yanlış hatırlamıyorsam 2018-2019 yıllarında Usta başı olarak çalıştım, aynı zamanda şirket ortağı benim arkadaşımdır, söz konusu fuar standının imalatı ve kurulumunda teslimatı bizzat gerçekleştirdim, ben de orda bulunuyordum, hatta teslimatı gerçekleştirdikten sonra aynı gün içerisinde bize teşekkür edilmişti, fuardan bir gün sonra sergilemiş oldukları sanayi tipi malzeme olan tencerelerin konulduğu rafın bir tanesinde eğilme bir tanesinde ise düşme olduğu şeklinde bize bilgilendirme gelmiştir, hatta firma sahibinin kızı fotoğrafları atmıştır, ben 45 dk, 1 saat sonra fuar alanına gelebileceğimi söyledim, fuar alanına gittiğimde fuar standında şarjlı matkap aleti bulunmaktaydı ve rafların tamir ettiklerini destekleyici ürün kullandıklarını gördüm, işi hallettiklerini söyleyip benden yardım istemediler fuar alanında üretici firma olarak bulunmamız yasaktı üretici firma davetiye olmadan fuar alanına giremiyordu ancak yakınlarında teknik destek için bulunuyordum, ayrıca imalat daha önce tencerenin ağırlığı ve ebatı konusunda müşteri tarafından bilgilendirme yapıldığını hatırlamıyorum, ancak sanayi tarzı ürünlerle ilgili olarak belli bir ağırlığın üzerinde ürün rafa konulduğunda yıkılma ve devrilme gibi sonuçlara yol açacağı bellidir, fuar alanında aynı raf sisteminin yapıldığı stantlarda bu şekilde bir şikayet meydana gelmemiştir, firma sahibinin kızı tarafından raflardaki eğiklikle alakalı olarak bana fotoğraf gönderilmiştir, ancak söz konusu fotoğrafta kendi koydukları destekleyici yoktur, ben fuar alanına gittiğimde kendilerinin ek olarak destekleyici koyduklarını ve kendilerinin tamir ettiklerini gördüm, firma sahibinin kızı … Hanım ile telefonda birebir görüştüm ve görüntüleri sadece bana atmıştır.” diyerek beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 12/10/2021 tarihli duruşmasında davalı tanığı … beyanında; “Ben … Tic…. İsimli firmanın sahibinin oğluyum, 18-22 Ekim 2019 tarihleri arasında İtalya’nın Milona şehrinde gerçekleştirilen fuara davalının faaliyet konusuyla aynı olarak bizde katıldık, aramızda fuar alanında sadece iki firma bulunuyordu, aynı fuarda davacı …dan bende fuar tasarımı aldım, bizde bir takım sıkıntılar yaşandı, ancak karşılıklı sulh yoluyla çözdük, fuarın birinci ya da ikinci günü davalı … isimli firmanın stantındaki bir rafta çökme olduğunu kesin hatırlıyorum, diğer rafta da yanlış hatırlamıyorsam hafif devrilme gerçekleşmişti, hatta biz firma olarak 10-15 tane katalog verip söz konusu durumu eski hale getirmelerine yardımcı olmaya çalıştık, ancak katalog konulduğu için görüntü itibariyle kötü duruyordu, … Maden’e raflarları tutturmaları için miller verildiğini biliyorum, bizim sergilediğimiz stantta fritöz, ocak, ızgara gibi ürünler vardı, … isimli firmanın standında sanayi tipi derin tencereler bulunuyordu, … ile yaşanılan sıkıntı sonrası … tarafından teknik destek verilip verilmediği hatırlamıyorum, ancak söz konusu fuar günü bize gelen olmamıştı, o yüzden … ye de gelen olmadığını düşünüyorum, söz konusu çökmenin neyden kaynaklandığı ağırlıktan mı yoksa kullanılan malzemenin kalitesinden mi kaynaklandığını bilmiyorum, ancak çok ince tahta kullanılmaktaydı, tahtanın kaliteli olup olmadığını bilmiyorum, ayrıca kaç tane tencerenin konulduğunu da bilmiyorum, talep edilen ışıklandırmanın ne olduğunu bilmiyorum ancak ışıklandırma bana göre yeterli değildi, taraflar arasında düzenlenen koşulların ne olduğu konusunda bilgi sahibi değilim, … in standın devrildiği gün sadece bu işlerle, eski haline getirme işleri ile uğraşmıştı, bir ara fuarı bırakmayı düşündüler o gün sorunu gidermekle uğraştılar.” diyerek beyanda bulunmuştur.
DELİLLER: … İcra Müdürlüğünün 2019/ … Esas sayılı icra dosyası, arabuluculuk son tutanağı, taraflar arasında düzenlenen 23/09/2019 tarihli ahşap fuar stand teşrifatının temin, teslim ve kiralanmasına ilişkin sözleşme, davacı tarafından düzenlenen … sıra no lu 4.000 euro bedelli fatura, … Noterliğinin 25/10/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi, … Noterliğinin 04/11/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi, tarafların 2019 yılına ait BA-BS formları, standlara ilişkin görüntüler, tarafların ticari defter ve kayıtları, tanık beyanları, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye fatura alacağından kaynaklı İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 23/09/2019 tarihli sözleşme hükümlerine göre davalının 18-22 Ekim 2019 tarihinde İtalya’nın Milano şehrinde katılacağı fuarda kiralayacağı 20 m2 ahşap fuar standının temin teslim ve kiralanmasına ilişkin sözleşme düzenlendiği, fuar standının imalat, nakil ve kurulumunun eksiksiz olarak gerçekleştirildiğini ve teslimin 16/10/2019 tarihinde gerçekleştiğini, sözleşmenin 6. Maddesi uyarınca sözleşme bedeli olan 2.000 euro’nun nakit olarak ödendiğini ancak geri kalan 2.000 euronun ödenmediğini belirterek bu nedenle başlattığı icra takibine borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dairesinin ve Mahkemenin yetkili olmadığını, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını ve yetki şartının geçerli olmadığını, davanın 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın müvekkilinin fuarda sanayi tipi tencere sergileyeceğini bildiğini, mail üzerinden stant üzerine konulacak ürünlerin defalarca konuşulduğunu, davacı tarafın kusuru ve ayıplı montajı işlemi neticesinde fuarın tam ortasında stantın dağıldığını, elektrik tesisatına ilişkin kabloların hasar gördüğünü, sergilenen ürünlerin hasarlandığını, hasar meydana geldikten sonra davacı tarafa ulaşılmaya çalışıldığını ancak davacı taraftan yardımcı olunmadığını, sözleşmenin 8, 9, 10 ve 11. Maddesindeki yükümlülüklerin davacı tarafça yerine getirilmediğini belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin arabuluculuk son tutanağına yönelik itirazının düzenlenen arabuluculuk son tutanağı usul ve yasaya uygun olduğundan reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığına ve sözleşmeyi kabul etmediğine yönelik itirazının; davalı tarafın açık bir şekilde davalı şirket imzası hakkında imza inkarında bulunmadığı, taraflar arasında yapılan mail yazışmaları incelendiğinde sözleşmenin mail ortamında taraflarca kaşe ve imzalanmak suretiyle oluşturulduğu, mail adres uzantılarının tarafların kabulünde olduğu, davalı tarafın cevap dilekçesi ve beyanları gözetildiğinde aralarında sözleşmeye dayalı olarak ticari ilişki olduğu anlaşılmakla davalı tarafın sözleşmeye yönelik itirazları MK m.2’ye aykırılık teşkil ettiği anlaşılmakla itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin Mahkemenin ve icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazın; taraflar arasında düzenlenen sözleşmede İstanbul Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili kılındığından, taraflar tacir olmakla yetki şartı tarafları bağlamakla HMK 17/1 maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
… İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 12.696,80 TL borcun ödenmesi amacıyla 04/12/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 19/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 20/12/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin davacı vekiline 30/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın itiraz dilekçesinin tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafın … Noterliğinin 25/10/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ayıplı ifa nedeniyle davacı tarafından düzenlenen 17/10/2019 tarihli …seri numaralı 4.000 Euro bedelli faturayı iade ettiği, davacı taraf … Noterliğinin 04/11/2019 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile söz konusu rafların devrilmesinin ayıplı ifa değil hatalı kullanım neticesinde meydana geldiğini ve ihtarnamedeki iddiaları kabul etmeyerek bakiye bedel olan 2.000 euro’nun ödenmesini ihtar etmişlerdir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/… Talimat Sayılı dosyasından davalı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için alınan mali müşavir bilirkişinin 27/07/2021 tarihli 4 sayfadan ibaret raporunda özetle; “İncelenen davalıya ait 2019 yılı ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri bulunduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu ve defter kayıtlarının kendi içinde birbirini doğruladığını, delil vasfı taşıdığı (HMK/222), incelenen davalıya ait ticari defter ve kayıtlarında icra takibine konu edilen 17.10.2019 tarih … seri no.lu 4.000 Euro tutarındaki faturaya ait herhangi bir kayıt bulunmadığı, davalı tarafından dosya içeriğinde bulunan 23.09.2019 tarihli sözleşme kapsamında davacı yana 2.000 Euro peşinat ödemesinin İş bankası Havalesi ile aynı gün yapıldığı, davacı tarafından takibe dayanak yapılan sözleşme bedeli 4.000 Euro’ dan kalan bakiye 2.000 Euro alacağının icra takip tarihi itibariyle muaccel hale gelmesi için, sözleşme ye konu 20 m2 ahşap fuar standın Genel kabul edilen standartlarda ayıpsız ve tam olarak imal edilip/edilmediğinin bu konuda uzman teknik bilirkişi tarafından incelenmesi gerektiği” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ve davalı ticari defter ve kayıtları ile karşılaştırmalı rapor hazırlanması ve dava konusu olan fuar standının sözleşmeye uygun olarak düzenlenip düzenlenmediği, davacı tarafça ayıplı ifa olup olmadığı, ayıplı ifa varsa davacının talep edebileceği alacak miktarının hesaplanması için mali müşavir ve mobilya alanında uzman sektör bilirkişiden 10/12/2021 tarihli 10 sayfadan ibaret raporunda özetle; “davacı ticari defter ve kayıtlarının açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davacı’nın Davalı’ya düzenlediği tarafından 17 Ekim 2019 tarihinde 66694 numaralı fatura ile 4.000,00 Euro TL Karşılığı 26,090 TL,Tik faturayı bağlı olduğu Kozyatağı VD. verdiği Ekim 2019 dönemine ait BS Formunda beyan ettiği, davacı ticari defterlerinde Davalı ile ilgili kayıtları … Cari Hesap Kodunda … SAN. TİCA. A.Ş. olarak kayıt ettiği Cari Hesabında Davalı’dan 13.521,40 TL Alacaklı görüldüğü üzere, Davacı’nın Davalı’dan sonuç olarak 13.521,40 TL. Alacaklı olduğu, dava konusu stant raflarının davacı uygulayıcı … firmasınca üretim- montaj kaynaklı hatalar nedeniyle kırıldığı veya sarktığı kanaatinde olup Sözleşmenin 11.1 maddesinde … taahhüdü çerçevesinde kusurlu veya standartlara uygun olmavan mal temini, teslimi veya kullanılması. taahhüdün sözleşme ve şartname hükümlerine uygun olarak verine getirilememesi vc benzeri nedenlerle ortaya çıkan zarar ile üçüncü kişilere, çevreye veya Boztepc personeline verilen zarar ve ziy andan doğrudan sorumludur düzenlemesi gereğince uygulayıcı ve aynı zamanda davacı olan … firmasının sorumlu tutulabileceği” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Dosyanın incelenmesinde mail yazışmalarında dava konusu fuar standına ilişkin teknik detayların yer aldığı anlaşılmakla mail yazışmaları ve tanık beyanları da değerlendirilmek üzere davacı vekilinin itirazlarının irdelenmesi ve davalı tarafından yapılan 2.000 euro ödeme de gözetilerek davacı tarafın alacaklı olduğu miktar hakkında teknik bilirkişiden ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği ve mobilya alanında uzman bilirkişiden alınan 03/02/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “dava konusu fuar standının yapılmasında 18 mm Mdflam veya Suntalem kullanılması tarafların tercihine bağlı olmakla birlikte her iki malzeme kullanılsa da 40 kg civarındaki yayılı yükün, bu civardaki ağırlıkların rafca taşınması kanaat ve görüşünde olup gerek üretim gerekse montaj aşamalarında uygulama kaynaklı hataların olması nedeniyle dava konusu çökme işlemi olduğu, 18 mm mdflam malzemede eğilmede elastikiyet modülü TSE EN310’a göre >2200 N/mm2 iken 18 mm suntalem malzemede TSE EN310 standardına göre >1600 N/mm2 olarak verilmiştir. 18 mm MDFLAM’da ise eğilme dayanımı >20 N/mm2 iken 18 mm Suntalem’de eğilme dayanımı EN310’a göre >11 N/mm2 olarak verildiği, eğilme dayanımının Mdflam’da daha fazla olduğu göründüğü, fakat bahsedilen ağırlığı bu rafın taşıması gerektiği, dava konusu standın ayıplı ürün statüsünde değerlendirildiği ve bu kusur dolayısıyla davalının üründen beklenilen faydayı sağlayamadığı için davalı tarafın eğer “ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme” hakkını kullanmak istemesi durumunda; % 40 oranında kusurlu olduğu, bu durumda toplam satış bedeline kusur oranında nefaset kesintisi uygulanması durumda 4000 €*(40/100) = 1.600 € indirim talep etme hakkı olduğu, davacı tarafından tahsil edilen 2000 € da dikkate alındığında davacının davalıdan 400 € alacaklı olduğu ” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Dosyada bulunan sözleşme, fatura, ihtarnameler, BA-BS formları, mail ve whatsapp yazışmaları, fuar standına ilişkin görüntüler, tarafların ticari defter ve kayıtları, tanık beyanları, bilirkişi kök ve ek raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında düzenlenen 23/09/2019 tarihli sözleşme hükümlerine göre davalının 18-22 Ekim 2019 tarihinde İtalya’nın Milano şehrinde katılacağı fuarda kiralayacağı 20 m2 ahşap fuar standının davacı tarafından temin teslim ve kiralanmasına ilişkin sözleşme düzenlendiği, sözleşmenin karma nitelik ve eser sözleşmesi mahiyetinde olduğu, sözleşmenin 6. Maddesine göre sözleşme bedelinin 4.000 euro olduğu ve 2.000 eurosunun davalı tarafından teslimden önce ödendiği, davacı tarafından bakiye kalan 2.000 euro yönünden icra takibi başlatıldığı, dava konusu fuar standının 16/09/2019 tarihinde davacı tarafından teslim edildiğine ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığı, uyuşmazlık konusu olan kısmın davacı tarafça ifanın ayıplı olup olmadığı ve bakiye kalan bedeli talep edip edemeyeceği olduğu, fuar sırasında fuar standının raflarında çökmeler ve devrilmeler meydana geldiğinin dosyaya sunulan görüntüler, davalı tarafça gönderilen ihtarname ve tanık beyanları ile sabit olduğu, TBK’nın 474/1.maddesi gereğince açık ayıplar bakımından iş sahibinin işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve uygun bir süre içerisinde tespit ettiği ayıpların yükleniciye bildirmekle yükümlü olduğu, dinlenen davacı ve davalı tanık beyanları ile fuar alanında hasarın meydana gelmesinden sonra davacı firmaya haber verildiği ve davacı tarafından düzenlenen faturaya süresi içerisinde ayıplı ifa nedeniyle iade edildiği anlaşılmakla ayıp ihbarının süresinde yapıldığının anlaşıldığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 8.1 maddesi gereği davacı …’ın genel yükümlülükleri arasında projede görülen stand konstrüksiyonunun montaj ve demontajının yapılmasının bulunduğu, dava konusu standın fuar sonunda imha edilmesi nedeniyle keşfen inceleme yapılamasa da dosyaya sunulan görüntüler ve tanık beyanlarının incelenmesi sonucu mobilya alanında uzman bilirkişi tarafından söz konusu ayıbın montaj aşamasında uygulamadan kaynaklı hatadan dolayı olduğu ve montajının davacı tarafından yapıldığı anlaşılmakla davacının sorumluluğunun bulunduğu, davacı tarafından ayıplı ifanın davalının kullanımından kaynaklı olduğu ve kapasitesinden fazla ürün taşındığı itirazında bulunulmuşsa da dosyaya sunulan whatsapp ve mail yazışmalarında davacının stand üzerine yerleştirilecek ürünler hakkında bilgi sahibi olduğu, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere malzemenin suntalem olduğu ve ürünleri suntalem malzemenin taşıyabileceği, dosyaya sunulan fotoğraflardan ve tanık beyanlarından devrilmeyen raflar da olduğu bu nedenle sıkıntının kullanılan malzemeden kaynaklı olmadığı kaldı ki davacı tarafça davalının standa kapasitenin üzerinde ürün yerleştirmek suretiyle hasarın meydana geldiğini ispatlayamadığı anlaşılmakla itirazları yerinde görülmemiş, düzenlenen bilirkişi kök ve ek raporu dosya kapsamına, teknik verilere ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmış dava konusu standın ayıplı ürün statüsünde olduğu ve bu kusur dolayısıyla davalının üründen beklenilen faydayı sağlayamadığı için davalı tarafın “ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme” hakkının olduğu % 40 oranında ayıp oranı neticesinde davalının 4000 euro*(40/100) = 1.600 euro indirim talep etme hakkı olduğu, davacı tarafından tahsil edilen 2000 euro da dikkate alındığında davacının davalıdan 400 euro alacaklı olduğu Mahkememizce kabul edilerek davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulüne, davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 400,00 euro alacağın takip tarihindeki TC Merkez Bankası efektif satış kuru 1 euro=6.3484 üzerinden hesaplanan 2.539,36-TL alacağa yapılan itirazın iptali ile; takibin takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar ticari avans faizi üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine, ve davacının kötüniyetli olduğu ispatlanmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 400,00 euro alacağın takip tarihindeki TC Merkez Bankası efektif satış kuru 1 euro=6.3484 üzerinden hesaplanan 2.539,36-TL alacağa yapılan itirazın iptali ile; takibin takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar ticari avans faizi üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)Alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
c.)Şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 173,46-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 153,35-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 20,11-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 2.539,36-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL başvuru ve 153,35-TL peşin harç olmak üzere toplam 207,75-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davacı tarafından yatırılan 2.500,00-TL Bilirkişi ücreti ve 159,00-TL posta giderinden ibaret toplam 2.659,00-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre 531,80-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-)Davalı tarafından yatırılan 74,00-TL posta giderinden ibaret yargılama giderinin kabul red oranına göre 59,20-TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, kalan kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin kabul red oranına göre 264,00-TL’sinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine, 1.056,00-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
9-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 19/04/2022

Katip …
e-imzalı*

Hakim …
e-imzalı*