Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/638 E. 2020/676 K. 11.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/638 Esas
KARAR NO : 2020/676

DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2020
KARAR TARİHİ : 11/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilince Mahkememize sunulan 10/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin yetkili hamili olduğu ve 11.06.2020 tarihinde teslim aldığı … Şubesi’ne ait keşidecisi … Org.tur.inş. San. Ve Tic. Ltd.şti. olan 20.10.2020 Keşide Tarihli 115.000 TL bedelli … Numaralı çek hakkında davalı tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosya ile başvuru yapılarak çeklerin hamili olduğu ve çekleri kaybettiği iddiası ile “Çek İptali Davası” ikame edildiğini, ilgili Mahkemece tensip ara kararı ile müvekkil elinde bulunan çekin bankaya ibrazı halinde ödenmemesi yönünde İhtiyati Tedbir Kararı verildiğini, yine ilgili Mahkemece tensip ara kararı ile davalı firmadan çeklerin yetkili hamili olduğunu gösterir bilgi ve belgeleri ibrazı istenmiş ve bunun üzerine davalı tarafından dava dışı çek keşidecisi… Ltd.Şti. ile ortak hareket edilerek sahte tahsilat makbuzu düzenlenmiş ve Mahkemeye ibraz edilerek, davalı tarafından Mahkeme yanıltılarak tedbir kararı verilmesi sağlandığını, söz konusu çek 30.10.2020 tarihinde ilgili bankaya ibraz edildiğini, ancak Mahkeme tedbir kararı nedeniyle çek ödenmemiş ve yine tedbir kararı kapsamında karşılıksızdır işlemi de yapılmadığını, ilgili çek incelendiğinde çekin lehtarı müvekkil şirket olup davalının çekte hiçbir suretle lehtar yada ciranta olarak bulunmadığını, çekte cirosu olmamasına rağmen borçlu şirket ile sahte belge düzenlemek ve mahkemeyi yanıltmak suretiyle çek iptali davası açılmış ve çek hakkında ödemeden men yasağı konulmasına neden olunduğunu, sonrasında tarafımızca ilgili mahkemeye başvuru yapılarak çekin yetkili hamilinin müvekkil olduğu ve çekteki tedbir kararının kaldırılması istendiğini, sonrasında davacı daha sonra davasından feragat ettiğini, ilgili Mahkemece 16.11.2020 tarihinde davanın reddine karar verilerek çek hakkındaki tedbir kararının kaldırıldığını, bunun üzerine müvekkilce 16.11.2020 tarihinde çek yeniden bankaya ibraz edilerek karşılıksızdır işlemi yapıldığını ve bankanın sorumlu olduğu 2.225,00 TL bedelin tahsil edildiğini, çekin 112.775 TL’lik kısmının ise ödenmediğini, HMK Mad:399/1 gereği “Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.” hükmü kapsamında davalının haksız ihtiyati tedbir nedeniyle müvekkilin zararı olan çek bedeli tazminat olarak ödemek zorunda olduğunu, bu kapsamda haksız ihtiyati tedbir kararı nedeniyle çek bedeli nispetinde müvekkilin zararı oluştuğunu, görüleceği üzere davalı borçlu ile ortak hareket ederek ve sahte belge düzenleyip mahkeme makamını yanıltarak tedbir kararı almış ve böylece müvekkilin çek hakkında işlem yapmasına ve alacağını almasına engel olunduğunu, teminatın dahi borçlu tarafından ödenmiş olma ihtimali bulunduğunu, HMK Madde 392/1 “İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır.” hükmü ile de zararların teminattan karşılanması gerektiğini açıkça belirtildiğini, bu kapsamda müvekkilin davalı tarafından alınan haksız ihtiyati tedbir kararı nedeniyle uğradığı zararın yine davalı tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi … esas sayılı dosyaya yatırılan teminattan karşılanmasına da ayrıca karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalı tarafından haksız alınan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle müvekkilin çek nedeniyle uğradığı zarara karşılık fazlaya dair haklarımız ile davayı ıslah haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000 TL tazminatın HMK Mad:399 kapsamında yasal avans faizi ile birlikte davalıdan tazminine, hükmedilecek tazminatın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi …Esas sayılı dosyada davalı tarafından yatırılan teminattan karşılanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ederiz.
DELİLLER: İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi …Esas sayılı dosyası,…Genel İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası, Keşidecisi …Ltd.şti. olan 20.10.2020 Keşide Tarihli 115.000 TL bedelli … Numaralı çek sureti, 11.06.2020 Tarihli Tahsilat makbuzu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılam ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine HMK 399 maddesi kapsamında haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan zarara ilişkin tazminat isteminden ibarettir.
Davacı tarafça davalı tarafın açtığı çek iptali davasına ilişkin İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında verilen ödeme yasağına ilişkin haksız ihtiyati tedbir kararından dolayı uğradığı maddi zararın giderilmesi talep edilmiştir.
HMK 399 maddesine göre; “(1)Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız old1uğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
(2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır.
(3) Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar.”
şeklinde düzenleme yapılmıştır.

HMK’nın 399/2. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, haksız ihtiyati tedbir sebebiyle uğranılan zararın tazmini davasının, esas hakkındaki davanın görüldüğü ve karara bağlandığı mahkemede açılması gerekir. Mahkemenin görevli olup olmadığı hususu HMK 114/1-c maddesi uyarınca “dava şartı” niteliğinde olup yargılamanın her aşamasında ve re’sen gözetilmelidir.
Bu nedenle somut olayda, davanın dayanağını oluşturan ihtiyati tedbir kararı İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiştir. Bu dosya kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararının haksız olup olmadığı HMK 399/2. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararını veren mahkemece yapılacak yargılama sonucu belirlenmesi gerekmekte olup, anılı yasal düzenleme gereğince ihtilafı çözmeye İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşılmakla; Mahkememizin görevsizliğine dari aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK 399/2 ve HMK 114/1-c maddeleri gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına resen karar verilmesine,
3- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 11/12/2020

Başkan …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Üye …
e-imza*
Katip …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.