Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/620 E. 2022/408 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/620 Esas
KARAR NO : 2022/408

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;davalı … şirketinin sigortalısı olan …’ya ait … plakalı aracın 17.10.2019 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araca çarptığı ve … ili … ilçesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, hasarın tespiti için bağımsız eksper tarafından yapılan tespitle toplam 9.351,55 TL hasar tutarı belirlendiğini, davalının sigortalısının müvekkili kusuruyla ve hukuka aykırı bir fiille zarara uğrattığı ve bunu tazminle yükümlü olduğunu, davalıya 31.10.2019 tarihinde ihtarname gönderildiğini, 2918 sayılı Kanunun 97.maddesi uyarınca 15 gün içinde yazılı cevap verilmesini veya ihtarnamede belirtilen hesap numarasına yatırılmasını, aksi halde her türlü yasal yollara başvurulacağını bildirmiş olmalarına rağmen davalı tarafından ihtarnameye cevap verilmediğini, müvekkilinin zararının tazmin edilmediğini, ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak kabul edilmesini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kaza sebebiyle oluşan hasar onarım alacaklarının şimdilik 1.000 TL’nin ve değer kaybı bedeli alacaklarının şimdilik 10 TL’sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden, kabul görmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, 354 TL ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;davacı tarafın dava açmadan önce ekspertiz raporu düzenlettirdiğini, eksper raporuna göre davacı tarafın uğramış olduğu zararın tespit edildiğini, durumda davacı tarafın kısmi dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin inceleme yapılan dosyada mevcut talebi bakımından gerçek dışı belge düzenleyerek sigorta şirketinden tazminat almak suçundan başvuran asil …, dosyadaki ekspertiz bürosu Savcılığa şikayet edildiğini, Savcılık dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin sigortalısının kusuru oranlarında sorumlu olduğundan tarafların kusur oranlarının tespiti gerektiğini, davacı tarafın tek delili ekspertiz raporu olduğunu, raporu düzenleyen eksperler ve ekspertiz şirketinin ortağı olan davacı vekili hakkında suç duyurusunda bulunulduğundan davacı tarafın tek delilinin bu dosyada delil olarak kabul edilemeyeceğini, davacı tarafa ait aracın incelenmesi yapılarak değişim olarak yazılan parçaların gerçekten değişim gerip gerekmediği, hasar görüp görmediği, değişip yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerektiğini, davacı tarafından gönderilen ihtarname ile hasar dosyası açıldığı ve incelemeye başlanmış ise de, gönderilen evraklar ile zararın tespiti mümkün olmadığından eksik evrakların gönderilmesi ve aracın eksper tarafından görülmek istediğinin davacı vekiline bildirildiğini, davacı tarafından eksiklikler tamamlanmadığı ve aracın gösterilmediğini, davacı tarafından aracın onarımının tamamlandığı ve servisten teslim alınmış olmasına rağmen araçta yapılan işlemlerin ve ödenen işçilik ücretinin davacı tarafından somut olarak ispat edilebilecek durumda olduğunu, bu nedenle işçilik ve yedek parça için ödenen tutarların belirli olduğunu, dosyaya onarım fotoğrafları ve faturaların sunulmadığını, davacı tarafın ıskonto uygulanamayacağını ve gerçek zararı talep ettiklerini belirtmiş ise de, aracın onarımı, kendi tercihlerine göre yapıldığı, servis tarafından tedarik edilen yedek parça bedellerinde ıskonto uygulanmış olduğundan artık gerçek zarar servise ödenen tutar olduğunu, bu nedenle sebepsiz zenginleşmeye neden olmamak adına davacı tarafından servise ödenen bedelin somut deliller ile ispat edilmesi gerektiğini, aracın orijinal parçalarla onarıldığının ispat edilemediğini, aracın onarımı tamamlanmış ve servisten teslim alınmış olup, davacı tarafından gerçek zararın somut deliller ile ispat edilebilecekken ekspertiz raporundan başka dosyaya sunulmuş bir evrak bulunmadığını, davacı tarafından hasar gören parçaların kazadan önce de orijinal olduğu, dosyaya hasarlı parçaların değişim yapıldığını gösterir hiçbir evrak sunulmadığını, zarar görenin makul tedbirler almak suretiyle kendi davranışı ile kaçınabilecek olduğu bir zararın tazminini zarar verenden talep edemeyeceğini, müvekkili şirkete ihbar etmeden işlemleri sonlandırmış olan davacının zararın artmasına neden olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun kaza tarihi itibari ile benzer hasarlardaki onarım uygulamasına göre eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki parça bedelleri ile sınırlı olup, müvekkili tarafından incelemesi yapıldığı ve aracın 2.334,07 TL bedel ile anahtar teslim onarımının yapılacağının tespit edildiğini, faturalar dosyaya sunulmadığından onarım bedelinin KDV’sinden müvekkilinin sorumlu olmadığını, dava konusu aracın Km’sinin 165.000 üzerinde olduğundan değer kaybı taleplerinin reddedildiğini, henüz sigorta şirketine başvuru yapmadan ekspertiz raporu alınan tarafın iyi niyetli olduğundan bahsedilemeyeceğinden ekspertiz ücreti taleplerinin reddi gerektiğini, müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru olmadığından temerrüde düştüğünden bahsedilemeyeceğini, davacı tarafın en yüksek faiz isteminin haksız olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : 23.11.2020 tarihli Arabuluculuk Son Tutanağı, Keşidecisi …, karşı tarafı … olan 22.10.2019 tarihli ihtarname, 17.10.2019 tarihli kaza tespit tutanağı, 22.10.2019 tarihli Eksper Raporu, 27.10.2020 tarih … Esas-… Karar sayılı Uyuşmazlık Hakem Heyet kararı, … plakalı bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 17.10.2019 tarihinde meydana gelen kazada davacıya ait araçta oluşan değer kaybı ve hasar onarım bedeli ile yargılama gideri olarak ekspertiz ücreti tazmini istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalı nezdinde zorunlu trafik sigortası ile sigortalı aracın kusurlu davranışı nedeniyle oluşan kaza sonucu aracında oluşan değer kaybı ve hasar bedelinin davalı … şirketinden tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, dava tarihinden önce uyuşmazlık konusunun davacı tarafça açıkca belirlenmiş olmasına rağmen kısmi dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, dosyadaki mevcut ekspertiz raporunun gerçek dışı düzenlendiğini, buna ilişkin suç duyurusunda bulunduklarını, esasa ilişkin ise kusur durumlarının bilirkişi tarafından belirlenmesini, ödenecek tutar somut olarak ispat edilebilecek durumda olduğu için artık mahkemenin takdiri ile tespitine gerek olmadığını, aracın onarımı davacı tarafın tercihine göre yapıldığı, servis tarafından tedarik edilen yedek parça bedellerinde iskonto uygulanmış olduğundan gerçek zararın servise ödenen bedel olduğunu, değişen parçaların orjinal olup olmadığına ilişkin davacı tarafın dosyaya herhangi bir belge sunmadığını, tüm bu sebeplerle açılmış olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 23/11/2020 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan kaza tespit tutanağına göre; davalı … sigortalısı araç sürücüsü …’nun sevk ve idaresindeki, … plakalı aracıyla davacıya ait … plakalı araca sağ arka yan kısımlardan çarpması sonucu Maddi Hasarlı Trafik Kazası meydana geldiği anlaşılmıştır.
Kazanın meydana geldiği tarih ve Yargıtay uygulamaları gözetildiğinde; araçta meydana gelen değer kaybı, aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre belirlenmelidir.(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 14/06/2017 tarih ve 2016/13290 E., 2017/6752 K sayılı kararı).
Makine Mühendisi bilirkişi , Sigorta Uzmanı bilirkişi ve Adli Trafik Uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 30/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda;”Söz konusu kazanın gerçekleşmesinde; Davalı …Ş. ZMSS (Trafik) sigortalısı … plakalı motosiklet ve sürücüsü …’nun, %100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı, davacı … Sigorta A.Ş. tarafından, 23.12.2019 tarihli ekspertiz raporu ile tespit edilmiş olan KDV hariç 1.850,00 TL hasar bedeli, 22.10.2019 tarihli talep dilekçesinde belirtilmiş olan davacı malik vekili Av. … ‘un banka hesabına 24.12.2019 tarihli … Bankası A.Ş.’nin dekontu ile havale edilmiş ve 01.01.2020 tarihinde ödenmiş olduğu, kaza tarihinde yürürlükte olan 01.06.2015 tarihli ZMS/Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre, davacıya ait aracın değer kaybının söz konusu olmadığı, ancak mevcut Yargıtay Kararları doğrultusunda hesaplanması halinde ise, … plakalı araçtaki değer kaybının 4.500 TL olduğu, davacıya ait … plakalı araçtaki hasar miktarının, araçtaki sağ arka çamurluk ve de tampondaki hafif vuruğun tamir ve boya ile düzeltildiği saptanmış olup, sigorta eksperinin raporunda tespit ettiği ve de sigortaca ödemenin yapıldığı 1.850 T.L işçilik bedelinin dava tarihi itibarıyla uygun olduğu görüş ve kanaatine varmıştır. ” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, tarafların bilirkişi raporuna karşı süresinde itiraz etmeleri üzerine ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişi , Sigorta Uzmanı bilirkişi ve Adli Trafik Uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 07/07/2021 tarihli bilirkişi EK raporunda;” Değer kaybı hesabının Yargıtay Kararları doğrultusunda yapılması istendiği takdirde, dava konusu kaza ile ilgili olarak araçta yapılan parça ve işçilik olmak üzere onarım işlemlerinin, ayrıca dava konusu kazadan önce meydana gelmiş kaza ve hasar durumlarının TRAMER ‘den detaylı olarak temin edilmesi halinde, tüm bu hususların birlikte değerlendirilerek, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması ve varsa değer kaybının hesap edilmesi gerektiği, kök Raporda açıkça belirtildiği ve açıkça görüleceği üzere, gerek davacı vekili tarafından yaptırılmış ve bağımsız eksper İbrahim Atilla TÜMER tarafından tanzim edilmiş olan 22.10.2019 tarihli ekspertiz raporunda ve gerekse davacı … Sigorta A.Ş. tarafından yaptırılmış ve sigorta eksperi … tarafından tanzim edilmiş olan 23.12.2019 tarihli ekspertiz raporunda, davacıya ait … plakalı aracın görülmemiş ve araç üzerinde ekspertiz yapmak imkanı verilmemiş, hasar evrakı ve araç hasar resimleri üzerinde hasar tespitinin/ekspertizin yapılmış olduğu, dava dosyasına ibraz edilen kaza tespit tutanağı ile kazanın oluş şekli ve araç resimleri birlikte değerlendirilmek suretiyle yapılan inceleme sonucunda, sağ arka çamurluğun ve arka tamponun değişmesine gerek olmadığı, sağ arka çamurluğun sadece usta bir kaporta işçiliği ile düzeltilmesinin mümkün olduğu, sadece bağlantı braketlerinin/ayaklarının kopuk olması nedeniyle söz konusu ayakların yenisinin verilmiş olduğu ve arka tamponun yenisinin verilmesi gerekmediği, sigorta eksperi tarafından verilmiş olan işçilik ücretlerinin de piyasa rayiçlerine göre uygun ve kabul edilebilir bulunduğu ve dolayısıyla davacıya ait … plakalı araçtaki hasar miktarının davalı … eksperi tarafından tespit edilmiş ve davalı … şirketince de ödenmiş olan KDV hariç 1.850,00 TL olduğu ve sadece parçalar için 45,00 TL KDV ‘nin verilebileceği,” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, tarafların bilirkişi raporuna karşı süresinde itiraz etmeleri üzerine dosya yeni bir heyet oluşturularak rapor düzenlenmesi için dosya yeni bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişi , Sigorta Uzmanı bilirkişi ve Adli Trafik Uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen 03/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda;”Söz konusu kazanın gerçekleşmesinde; Davalı …Ş. ZMSS (Trafik) sigortalısı … plakalı motosiklet ve sürücüsü …’nun, %100 oranında kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’ın kusurunun bulunmadığı, söz konusu kaza ile hasar durumunun uyumlu olduğu, söz konusu aracın hasar geçmişi, marka model, km si vb. etkenlerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda kaza tarihi itibariyle Genel Şartların formülasyonu ile Değer Kaybı oluşmayacağı, ancak Yargıtay”’ın istikrar bulmuş kararları ile Anayasa Mahkemesinin 09.10.2020 tarihli iptal kararı gereği, kazadan önceki aracın rayiç değeri ile kazadan sonraki aracın onarılmış hali arasındaki farkın aracın hasar geçmişi, marka model, km si vb. etkenlerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda kazadan önceki 2. El kazalı rayiç değeri 30.000,00 TL, kazadan sonraki kazalı 2. El rayiç değeri 29.250,00 TL Değer Kaybı olarak baz alınması durumunda 750,00 TL Değer Kaybı meydana gelmiş olduğu, söz konusu aracın onarım süresinin servis/ tamir atölyesi iş yükü ile doğru orantılı olarak yaklaşık 3 (üç) iş günü süreceği, dava konusu araçta basit işçilik ile giderilebilecek hasar oluştuğu ve bu kapsamda hasar tutarının KDV ve işçilik dahil yaklaşık 2.253,94 TL civarında olacağı, Değer Kaybı nedeni ile oluşan zararın da Trafik Sigortası teminat kapsamına dahil dolduğu,” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Makine Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 14/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda;”Dosya içindeki mevcut delil ve tespitlerden, aracın sağ arka stop, sağ arka çamurluk ve arka tampounun hasar görmüş olduğu, Davacı tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesi sonucu, arka stop, arka tampon ve arka çamurluğun yenilenmesi ile toplam hasar onarım bedelinin 9.351,55 TL olacağı tespit ettirilip bu tutarın davacı tarafından talep edildiği, ancak aracın marka ve modeli ile hasar durumu dikkate alındığında, arka tampon ve sağ arka çamurluğun değişiminin ekonomk olmadığı, bu parçaların onarılmasının uygun olduğu, onarım bedellerinin ikinci bilirkişi raporunda belirtildiği gibi KDV hariç 1.910,12 TL, KDV ile birlikte 2.253,94 TL olduğu, Davalı … tarafından 1.850.-TL ödenmiş olup bu tutarın hasar bedelinden mahsubunun gerektiği, araçtaki değer kaybının ise dosya kapsamında yapılan hesaplamalar sonucunda 472,50-TL olduğu,” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Davacı vekili tarafından sunulan 13/05/2022 tarihli talep artırım dilekçesi ile; dava dilekçesinde talep edilen değer kaybı zararı için olan 10,00-TL’yi arttırarak 472,50-TL’ye çıkarmış bulunduklarını beyanla davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava konusu hasar bedeli tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 354,00-TL’nin yargılama gideri olarak davalıdan tahsili, yargılama harç masraf ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre;Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen hasar dosyası, düzenlenen 03.01.2022 tarihli bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; 17/10/2019 tarihinde davacıya ait … plakalı aracın trafikte seyri esnasında arkasından gelen davalı … tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalanan, dava dışı sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile arkadan çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davalı … tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalanan araç sürücüsü …’nun sevk ve idaresindeki aracın arkadan çarpması sonucu gerçekleşen Maddi Hasarlı Trafik Kazası kazasının oluşumunda % 100 oranında asli kusurlu olduğu, Mahkememizce alınan dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli düzenlenen 03.01.2022 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre davacı aracındaki değer kaybının 750,00-TL olduğu, davalı … tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalanan araç sürücüsünün kazanın oluşumuna %100 asli kusuru ile sebebiyet vermesi nedeniyle davalı … şirketinin bakiye değer kaybı zararından sorumlu olduğu, bakiye 750,00-TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’den talep edilebileceği, davalının 24/12/2019 tarihinde temerrüde düştüğü ve iş bu tarihten itibaren faiz sorumluluğunun başlayacağı anlaşılmakla, davacı tarafça açılan davanın kabulü ile Değer kaybı bedeli olan 750,00-TL ve hasar onarım bedeli olan 403,94-TL’nin temerrüt tarihi olan 24/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, temerrüt tarihine ilişkin talep için ise, davaya konu edilen zarar doğurucu haksız fiil, trafik kazası şeklinde gerçekleşmiş olup, haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılacağı, ancak haksız fiil faili olan sürücünün eylemi sonucu oluşan zararla ilgili, araç işleteninin sorumluluğunu teminat altına alan trafik sigortacısının, 2918 sayılı KTK’nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları’nın B.2.maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmayacağı, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve sigortacının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerektiği ve davacının dosya kapsamına sunulan ihtarname ile başvuru koşulunu sağladığı, davalıya ihtarnamenin tebliğ edildiğine ilişkin dosya kapsamında davacı tarafından sunulmuş bir belgenin olmadığı anlaşıldığından sigorta şirketinin en geç ödeme yaptığı tarih olan 24.12.2019 tarihinde temerrüde düştüğü mahkememizce kabul edilerek bu tarihten itibaren faiz işletilmiş, ayrıca ekspertiz ücreti adı altında talep edilen bedel, tespit gideri gibi yargılama giderlerinden olup ekspertiz ücretinin de yargılama giderine eklenerek davanın kabul edilen kısmına göre oranlama yapılması ve davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Bu hali ile talep edilen 354,00-TL ekspertiz gideri yargılama gideri olarak değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a)Hasar onarım bedeli olan 403,94-TL’nin 24/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine
b)Değer kaybı bedeli olan 472,50-TL’nin 24/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 80,70-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 62,29-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 18,41-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (Madde-13) göre hesaplanan 876,44-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 596,06-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 54,40-TL Peşin/nisbi Harcı, 7,89-TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 116,69 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 5.650,00-TL Bilirkişi ücreti, 94,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, 354,00 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 6.098,00-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 3.418,86-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin kısmen kabul, kısmen red oranına göre 785,67 TL nin davalıdan, 534,33 TL nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi gereğince dava değeri itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 15/06/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı