Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/584 E. 2022/204 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/584 Esas
KARAR NO : 2022/204
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/11/2020
KARAR TARİHİ : 25/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davalı şirketten olan 15.190,07 TL faturalardan kaynaklı cari hesap alacağının tahsili amacıyla … İera Müdürlüğü 2020/… E. sayılı dosyası ile 21.07.2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı 04.08.2020 tarihinde borcun tamamına ve ferilerine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, icra takibine itirazların ve itiraz dilekçesi kapsamının mesnetsiz olduğunu, davalı şirketin 12.09.2019 tarih ve … Referans no ile 17.100.05 TL. Bedelli … sipariş verdiğini ve teslim edildiğini, davalı şirketçe 13.12.2019 tarihli 6.500 TI.. Redelli Kereste sipariş verildiğini, fakat imzalı sipariş formu gönderilmediğini, bunun yerine Muhasebe Müdürü … …, müvekkil şirket personeli … ‘a 13.12.2019 tarihinde 13.18’de “…… bey merhaba Yurldışındayım telefonumda bir sorun var , sabah selim bey ile haberleştik, bilgim var (siparişi kaşeleyip tarafınıza hafta başı iletebilirim) anlayışınıza teşekkürler İyi Çalışmalar…” mailini gönderdiğini, bunun üzerine ürünlerin teslim edileceği kişi ismi ve gsm numarası paylaşılmış veadı geçene teslimat yapıldığını, diğer yandan 15.01.2020 tarihinde davalı şirketin muhasebe müdürünün mailine müvekkil şirket muhasebe müdürü … tarafından 31.12.2019 tarihi itibariyle mutabakat formu gönderildiğini, mutabakatın bütün işlemlerde faal olarak kullanılan davalı mail adresine gönderilmesine rağmen menfi ya da müspect herhangi bir dönüş yapılmadığını, davalının borcunu ödediğine ilişkin herhangi bir belge veya veri bulunmadığını, bu itibarla borçlunun itirazlarının haksız olduğunu ve davalının kötü niyetli olduğunu, bu durum izah edilen nedenlerle, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, borçlu şirket aleyhinde asıl alacağın % 20 ‘ sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı ile davacı arasında mutabakat sağlanamadığını, davacı tarafın davalının borçlu olunduğunu iddia ettiği para miktarı ya da başka bir deyişle davalıya teslim ettiğini bildirdiği mallar ile davalı şirketin kayıtları uyuşmadığını, taraflar bu hususta antant kalamadığından,
davacının alacağı fatura tarihinde muaccel olmamış ve davalı tarafından da ödeme yapılmadığını, davacı taraf sayın mahkemenize sunduğu sipariş formlarını ya da yazışmaları davalı ile bu güne kadar paylaşmadığından, davalının inceleme ve araştırma şansı olmadığını, bu kapsamda cevap haklarını saklı tuttuklarını, bir an için davacı tarafın davalıdan alacaklı olduğu kabul edilse bile, inkar tazminatı talebi ancak likit alacaklarda söz konusu olabileceğini, dava konusu alacak likit olmadığından ve yapılacak olan incelemeler sonucu doğup doğmadığı ya da miktarı belirleneceğinden davacının inkar tazminatı talebinin de reddi gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyası, bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, davalı ile olan ticari ilişki kapsamında satılan malların tesliminin davalıya yapıldığını ancak karşılığı olan dava konusu faturaların bedeli olan cari hesabın ödenmediğini bu nedenle başlattığı icra takibine borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa dava dilekçesi ve ekleri usul ve yasaya uygun olarak tebligat yapılmış davalı taraf süresi içinde cevap dilekçesi sunmuştur.
Davalı vekili, davalı şirkete müvekkillerinin herhangi bir borcunun olmadığını, davacı tarafın müvekkilin borçlu olduğunu iddia ettiği para miktarı veya başka bir deyişle müvekkile teslim ettiğini bildirdiği mallar ile müvekkil şirketin kayıtlarının uyuşmadığını, bu nedenle davacı şirkete herhangi bir borç olmamasına rağmen şirketin icra takibi başlattığını, ticari ilişki kapsamında davacı tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının gönderildiği ve dosya arasına alındığı anlaşıldı.
… İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 15.190,07-TL asıl alacak, 761,06-TL faiz alacağı olmak üzere toplam 15.951,13-TL borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 29/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 04/08/2020 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 24/04/2021 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacı şirket defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, dolayısıyla yasal defterlerin davacı lehine delil olarak kullanılabileceğini, davacı tarafın 2019-2020 yıllarına ait yasal defterlerinde davalı taraf ile ticari ilişkisinin mevcut olduğunun anlaşıldığı, davacı ticari defterleri incelendiğinde davacı tarafından davalı adına düzenlenen 3 adet 52.290,07-TL tutarlı faturanın davacı kayıtlarında mevcut olduğu, düzenlenen bu faturalara karşılık ise davalı tarafından davacı yana 37.100,0-TL tutarlı ödeme yaptığı, davacı tarafın takip tarihi (24.07.2020) itibariyle davalı yandan 15.190,07-TL bakiye alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı tarafın ise inceleme gününde defterlerini ibraz etmediğinden davalı ticari defterleri üzerinde herhangi bir inceleme yapılamadığını, dosyaya ibraz edilen faturaların ve içeriği belgelerin incelenmesinde , davalı şirketin 12.09.2019 tarih ve … Referans no ile 17.100,05 TL Bedelli … sipariş vermiş olduğu ve davalı yana malların 12.09.2019 tarihli … nolu sevk irsaliyesi ile teslim edildiği, davalı şirketçe 13.12 2019 tarihli 6.500,00 TL Bedelli Kereste sipariş verilmiş fakat imzalı sipariş formu gönderilmediği, bunun yerine Muhasebe Müdürü olduğu anlaşılan … , davalı şirket personeli … Şanal’a 13.12.2019 tarihinde 13. 18’de “….. bey merhaba Yurtdışındayım telefonumda bir sorun var, sabah selim bey ile haberleştik bilgim var (siparişi kaşeleyip tarafınıza hafta baş iletebilirim) anlayışınıza teşekkürler İyi Çalışmalar..” mailini gönderdiği, bunun üzerine ürünlerin teslim edileceği kişi ismi ve gsm numarası paylaşılmış ve adı geçene teslimatın 13.12.2019 tarihli … nolu sevk irsaliyesi ile yapıldığı, yine davalı şirket 2392 Referans nolu 11.10.2019 tarihli 28.880,07 TL Bedelli … sipariş verdiği ve ürünlerin 12.10.2019 tarihli … no.lu sevk irsaliyesi teslim edildiği, cari hesaba konu faturaların e-fatura olup GİP portalı üzerinden davalı yana gönderilmiş olduğu, takip konusu faturalara icra takibinden önce davalının herhangi bir itirazının bulunmadığı, davalının teslim ve faturaya ilişkin takip dosyasında da somut bir itirazının bulunmadığı, bu itibarla davacının takip dayanağı alacağına esas faturalar münderecatındaki malların tesliminin davalının bilgisi dahilinde olduğu, yine dosyaya ibraz edilen mutabakat formunun incelenmesinde, 15.01.2020 tarihinde davalı şirketin çalışanın mailine davacı şirket muhasebe müdürü … tarafından 31.12.2019 tarihi itibariyle Mutabakat formu gönderilerek “..35.190,07 TL’nin mutabık olup olmadığının belirtilmesi, mutabakat bildirimine 1 ay içinde itiraz edilmemesi durumunda T.T.K.’nun 94 maddesi gereğince bakiyede mutabık sayılacağı ihtarının bulunduğu, davacının incelenen ticari defterlerinde davalı yandan 31.12.2019 tarihi itibariyle davalı yandan 35.190,07 TL alacaklı olduğu görülmüş olup, mutabakat mektubu ile davacı kayıtlarının uyumlu olduğunun tespit edildiği, davalı tarafından mutabakat mektubunun gönderildiği tarihten sonra 09.03.2020 tarihinde 20.000,00 TL tutarlı kısmi ödeme yapıldığının görüldüğü, takip talebindeki işlemiş faize ilişkin talep değerlendirildiğinde, davacının takip tarihinden önce davalıya gönderilen bir ödeme ihtarının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının 761,06-TL işlemiş faiz talebinin dayanağı bulunmadığından takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceği, netice itibariyle davacı tarafın davalıdan 15.190,07-TL cari hesap alacağının bulunduğu .” şekilde tespitlerde bulunarak rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı bilirkişi raporuna karşı itirazlarını ve beyanlarını içerir dilekçe sunmuş oldukları görülmüştür.
Davalı vekiline defter inceleme gününün tebliğ edilmediği anlaşılmış yeniden tarafların itiraz ve beyanları doğrultusunda davalı tarafın da defterlerinin incelenmesi için yeniden dosya bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor düzenlenmiştir. Yargılama sırasında yeniden yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 07/07/2021 ve 19/01/2022 tarihlerinde düzenlenen bilirkişi ek raporlarına göre; ” İlk ek rapora göre Davalı yan ticari defterlerini inceleme gününde ibraz etmemiş bu nedenle davalı şirket ticari defterleri üzerinde inceleme yapılamamıştır, davalı tarafın ticari defterlerinin kapsamlı olmasından dolayı yerinde inceleme talebinde bulunduklarını beyan etmesi üzerine mahkememizce bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmiş ancak davalı şirket yetkililerinin bilirkişiye dönüş yapmaması iletişime geçmemesi sonucunda bilirkişi davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yerinde inceleme yapamadığından dosya kapsamında mevcut belgelerin incelemesi sonucunda davacının davalıdan 15.190,07-TL cari hesap alacağının bulunduğu” şeklinde tespitlerde bulunarak rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında arasında ticari ilişki ve buna bağlı olarak faturaya ve cari hesaba dayalı ilişkisinin bulunduğu, davacı tarafın ticari defterlerin usulüne uygun olduğu, davacı şirketin lehine delil olarak kullanılabileceğinin anlaşıldığı, davacı şirketin dosyaya sunduğu ticari defterlerine takip konusu alacağın işlendiği yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davacının alacağına dayanak olan faturaların davalıya tebliğ edildiği, davalı şirketin 12.09.2019 tarih ve … Referans no ile 17.100,05 TL Bedelli … sipariş vermiş olduğu ve davalı yana malların 12.09.2019 tarihli … numaralı sevk irsaliyesi ile teslim edildiği, davalı şirketçe 13.12 2019 tarihli 6.500,00-TL Bedelli Kereste sipariş verilmiş fakat imzalı sipariş formu gönderilmediği, bunun yerine şirket yetkilileri arasında mail yazışmalarının yapıldığı, yapılan yazışmalara göre siparişin kabul edildiği, bunun üzerine ürünlerin teslim edileceği kişi ismi ve gsm numarası paylaşılmış ve adı geçene teslimatın 13.12.2019 tarihli … no.lu sevk irsaliyesi ile yapıldığı, yine davalı şirket … Referans nolu 11.10.2019 tarihli 28.880,07 TL Bedelli … sipariş verdiği ve ürünlerin 12.10.2019 tarihli … nolu sevk irsaliyesi teslim edildiği, cari hesaba konu faturaların e-fatura olup GİP portalı üzerinden davalı yana gönderilmiş olduğu, takip konusu faturalara icra takibinden önce davalının herhangi bir itirazının bulunmadığı, davalının teslim ve faturaya ilişkin takip dosyasında da somut bir itirazının bulunmadığı, bu itibarla davacının takip dayanağı alacağına esas faturalar münderecatındaki malların tesliminin davalının bilgisi dahilinde olduğu, yine davacı şirket müdürü tarafından davalı şirkete gönderilen mutabakat formunda 35.190,07-TL yönünden mutabık olup olmayacağının bildirilmesi, aksi halde itiraz edilmemesi durumunda mutabık kalınacağının ihtar edildiği ve incelenen ticari defterlerde davacının davalı yandan 35.190,07-TL alacaklı olduğu, bu durumun mutabakat metni ile uyumlu olduğu, sonrasında davalı şirket tarafından 09.03.2020 tarihinde 20.000,00-TL kısmi ödemenin yapıldığı bu haliyle davacı tarafın takip konusu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olduğunun ancak talep edilen faiz miktarının dayanağı bulunmadığından faiz yönünden talebin haksız olduğunun bu haliyle davacı tarafın alacağını kısmen ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturalardan dolayı kısmen alacağının bulunduğu tespit edilmiş davanın kısmen kabulüne karar verilerek asıl alacak likit olduğundan hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 15.190,07-TL asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktar yönünden aynı şartlarla kaldığı yerden devamına, davacının fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 3.038,014-TL icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gerekli olan 1.037,63-TL nin peşin alınan 192,65 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 844,98 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T tarifesi gereği 5.100- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 192,65 TL pein/nisbi harç olmak üzere toplam 247,05 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 102,50 TL tebligat ve posta gideri, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.302,50 TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen red oranına göre % 95,23 ‘üne tekabül eden 1.240,36-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin kısmen kabul, kısmen red oranına göre 1.257,02 TL nin davacıdan, 62,98 TL nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.25/03/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı