Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/563 E. 2021/969 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/563 Esas
KARAR NO : 2021/969
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/11/2020
KARAR TARİHİ : 24/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili Şirket … İNŞ. A.Ş.’nin, davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ve davalıya ödeme emri gönderildiği, davalıya tebliğ edilen ödeme emrine karşı, yasal süresi içerisinde davalı yanca itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalı taraf ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişkin yerleşik teamüllerde açık hesap olarak tabir edilen cari hesap ilişkisi şeklinde takip edildiğini, müvekkili şirketin, davalıya fatura karşılığı mal sattığını ve tüm bu işlemlerin cari hesaba işlendiğini, satılan malların bedellerinin tahsil edilemediğini, bu nedenlerle gerekçeler ve fazlaya ilişkin her türlü dava, takip ve şikayet hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın % 20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası, bilirkişi raporu, 21.10.2020 tarihli arabuluculuk son tutanağı, … Vergi Dairesi Başkanlığı’ndan gelen müzekkere cevabı, Yurtiçi Kargo’dan gelen müzekkere cevabı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin davalı firma ile arasında ticari ilişkinin bulunduğunu ve bu ticari ilişkinin yerleşik teamüllerde “açık hesap” olarak tabir edilen cari hesap ilişkisi olduğunu, bu ticari ilişki kapsamında müvekkil şirketin davalı firmaya fatura karşılığı mal sattığını ve tüm bu işlemleri cari hesaba işlediğini, ancak fatura karşılığında satılan malların bedelinin davalı şirketten tahsil edilemediğini, bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini , davalı tarafın takibe konu borca itiraz ettiğini beyan ederek icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve her hangi bir delil bildirmeyerek HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 21/10/2020 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 3.872,66-TL asıl alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.s
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen 18/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı … A.Ş.’nin yasal ticari defterleri usul yönünden incelendiğinde; 2016 yılına ilişkin ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK hükümlerine göre zamanında yapıldığı, davacı defterlerinde, davalı … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.’ın 2016 Yılı Muavin Hesap Dökümünde … hesap kodu ile takip edildiği ve 3.872.66 TL. borç bakiye olduğu, davalı tarafın belge ve defter ibraz etmediğinden hesap incelemesinin yapılamadığını, davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan fatura incelemesinde, faturaların davalı adına “temizlikçi pantolon, polo tshırt, önlük, çaycı pantolon, gömlek” bedeli olarak düzenlenmiş olduğu, fatura ve sevk irsaliyesinin “Teslim Alan” bölümünde isim ve imzanın bulunmadığı, davacı tarafından yerinde inceleme sırasında sunulan Yurtiçi Kargo teslim belgesinin incelenmesinde; göndericinin … İNŞ. A.Ş. şirketi, alıcısının … şirketi olduğu, 03.01.2017 tarihinde kargoya verildiği, 04.01.2017 tarihinde de … ‘e teslim edildiğine ilişkin olduğu,
Sonuç olarak, Davacı şirketin incelenen 2016 yılı ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, takip konusu cari hesap alacağını oluşturan faturanın kendi defterlerinde kayıtlı olduğu, faturanın/malın davalıya teslimine ilişkin Yurtiçi Kargo formunun somut belge olarak görülme takdiri Sayın Mahkemeye aittir. Davalıya teslim ettiğine dair isim/imza bulunmayan, başka bir şekilde de davalı tarafa teslim edildiği ispatlanamayan aylık tutarı 5.000 TL/AY KDV hariç tutardan düşük olan toplam 3.872,66 TL KDV Dahil 1 adet faturanın davalı tarafa tesliminin ispata muhtaç kaldığı, Malı/hizmetin Teslim /ifa edildiğinin ispat yükü davacı tarafta olup, ispat gerçekleşmediği sürece davalı tarafa başkaca bir külfet yüklenemeyeceği, yapılan ihtara rağmen defter & belge sunmaması halinin tek başına davalı aleyhine kesin delil niteliğinde olmayacağının kabulü halinde; davalı … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ’nin aylık KDV beyanlarının “dayanak belge” niteliğinde olması dolayısıyla res’en istenebileceği, davalının bağlı bulunduğu … Vergi Dairesi … hesabından sorgulanmasının yapılarak takip konusu faturanın yer aldığı, 2016/12 aylarına ait KDV beyannamelerin İndirilecek KDV Listelerinin istenerek, (aylık 5.000 TL KDV hariç Ba Formu sınırı altında olduğundan) fatura içeriği KDV” lerin indirim konusu yapılıp yapılmadığının sorulabileceği, tespit edilmiştir.
Davacı vekilinin itirazları ve … Vergi Dairesi Başkanlığına yazılan müzekkere cevabı doğrultusunda dosya ek rapor düzenlenmesi için tekrar kök raporu düzenleyen bilirkişiye tevdi edilmiş ve ek rapor düzenlenmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından düzenlenen 10/09/2021 tarihli bilirkişi EK raporuna göre; Mahkemenin 05.04.2021 tarih ve 2020/ … Esas sayılı yazısı ile; TC. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın … Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları … ve … Grup Müdürlüğünden, … hesabından sorgulamasının yapılarak, takip konusu faturanın yer aldığı 2016/12 aylarına ait KDV beyannamelerinin indirilecek KDV listelerinin gönderilmesini, fatura içeriği KDV lerin indirim konusu yapılıp yapılmadığının konusunda bilgi verilmesini talep edilmiş, müdürlüğün 25/05/2021 tarihli cevap yazı eklerinde; “Konuya ilişkin mükellef kurumdan 14.04.2021 tarih ve … sayılı yazı ile bilgi ve belge talebinde bulunulmuş olup mükellef kurum tarafından 29.04.2021 tarih ve … sayılı dilekçe ile 12/2016 döneminde … İNŞAAT ANONİM ŞİRKETİ’ne ait kayıtlarında herhangi bir fatura olmadığını ifade etmiş ve 20.05.2021 tarih ve … sayılı dilekçe ile 12/2016 dönemi 191- İndirilecek KDV muavin defter dökümleri Dairemize ibraz edilmiştir. Mükellef kuruma ait 12/2016 dönemi Form-BA’da …İNŞAAT ANONİM ŞİRKETİ’ne ait herhangi bir alış beyan edilmediği anlaşılmıştır” şeklinde bilgi verildiği, gönderilen eklerde yapılan incelemede 12/2016 döneminde davacı tarafından kesilen 31/12/2016 tarihli faturanın KDV si olan 286 TL.’ye istinaden bir tutarın davalının 191 nolu indirilecek KDV. kayıtlarında olmadığının tespit edildiği,
Davacı tarafından tarafıma sunulan Yurtiçi Kargo teslim belgesinin incelenmesinde; göndericinin … İNŞ. A.Ş. şirketi, alıcısının … şirketi olduğu, 03.01.2017 tarihinde kargoya verildiği, 04.01.2017 tarihinde de … ‘e teslim edildiğine ilişkin olduğu, sunulan fatura/mal teslimine ilişkin Yurtiçi Kargo teslim formunun kabulünün Takdiri Sayın Mahkemeye ait olduğu, tespit edilmiştir.
Faturanın onu teslim alan kişiyi borç altına sokabilmesi için taraflar arasında borç doğurucu bir ilişkinin varlığı ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmiş olması gerekir. Borç münasebeti olmaksızın düzenlenen ve muhatap tarafından her nasılsa teslim alınan faturaya sekiz günde itiraz edilmemiş olması onu borç altına sokmaz. Ancak TTK 21/2 maddesi uyarınca , faturalara 8 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde faturadaki gösterilen bu bedeli kabul edilmiş sayılır.
Fatura tek başına alacağın kanıtı değildir. Faturanın dayanağı olan temel ilişkinin ispatı gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz.
Faturalarda belirtilen malların davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki malların davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir.(Y.19.H.D. 2016/19744E. 2018/5005K.)
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu ancak davalı tarafın yapılan yargılamaya cevap vermemesi ve ticari defterlerini bilirkişi incelemesine sunmaması nedeniyle taraflar arasında ticari ilişkinin mevcudiyetinin kesin olarak tespit edilemediği, tek taraflı bilirkişi incelemesi sonucunda davacının davalıdan 3.872,66-TL alacaklı olduğu, taraflar arasında davacı şirket tarafından taraflar arasındaki satış ilişkisi gereği toplam miktarı 3.872,66-TL olan faturanın düzenlendiği, davacı tarafın ticari defterlerine takip konusu faturanın işlediği, davacı tarafça cari faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için icra takibi yapıldığı, davalı tarafın süresinde itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve davacı tarafından süresi içinde itirazın iptali davası açıldığı, mahkememizce bilirkişi incelemesi yapıldığı, davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelendiği, davacının ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu, faturaların ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere faturanın davacının defterlerine kayıtlı olmasının alacağın varlığına tek başına ispata yeterli olmadığı, ispat yükünün davacıda olduğu, bu nedenle davacının dava konusu fatura karşılığı malı teslim ettiğine dair edimini ispat etmesi gerektiği, davacının defterlerinde ve dosya içerisinde faturalara konu malların teslim edildiğine dair mahkemenin itibar edebileceği belge bulunmadığı, davacı tarafın faturalara konu malların davalıya verildiği iddiasını ispata elverişli deliller vasıtasıyla kanıtlayamaması nedeniyle takibe konu faturalara konu hizmetin verildiği ispatlanamadığından söz konusu faturalardan kaynaklı olarak davacı tarafın davalıdan alacaklı olduğu sabit olmayıp alacağın varlığı hukuka ve usule uygun delillerle kanıtlanamadığından davalı borçlu tarafça icra takibine yönelik yapılan itirazın haklı olması nedeniyle davacı tarafça açılan itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı 59,30 TL nin peşin alınan 54,40 TLden düşümü ile 4,90 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafınca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacılardan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 24/12/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı