Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/528 E. 2021/654 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/528 Esas
KARAR NO : 2021/654
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2020
KARAR TARİHİ : 17/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalıya, müvekkil bankadan kredi kartı kullandırıldığını, kredi sözleşmesine aykırı surette geri ödemelerini yapmadığından 25/10/2018 tarihinde kredi hesabı kat edilerek kredi sözleşmesinde bildirmiş olduğu adresine kat ihtarnamesi gönderildiğini, kat ihtarnamesinde muacceliyet ihtarının da mevcut olduğunu, … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E.sayılı icra dosyasında davalı borçlu 04.07.2019 tarihinde takibe konu borcu kabul etmediğini beyan ederek borca ve tüm fer’ilerine itiraz ettiğini ve bu sebeple davalı aleyhine ikame edilen ilamsız icra takibi durduğunu, müvekkil banka ile borçlu arasında imzalanan Kredi Kartı Sözleşmesi gereğince davalı bankanın defter, mikrofilm, mikrofiş, bilgisayar ve kayıtlarının geçerli ve kesin delil olacağını ve bu hükmün HMK 193. maddesindeki yazılı delil sözleşmesi niteliğinde olduğunu kabul ettiğini, borçlunun … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E sayılı icra dosyasına itirazının iptali ile fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, takibin devamına, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama harç ve masrafları ile ücret-i vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; dosyanın öncelikle usul yönünden reddi gerektiğini, uyuşmazlık konusu icra takibinde talep edilen her bir alacak kalemine ve faize itiraz etiğini, müvekkiline gönderilmiş usule uygun herhangi bir ihtarname bulunmadığını, dosyanın usulsüz olarak ele alınmış bir alacak kalemlerinden oluştuğunu, özellikle müvekkiline gönderildiği iddia edilen ihtarnamelerin tebligat parçalarının sorgulanmasını ve akıbetinin bildirilmesinin istediklerini, usulsüz olarak ele alınan noter vasıtasıyla gönderilmiş bulunan ihtarnameler nedeni ile faiz de istenemeyeceğini, öncelikle ilk itirazlarının dosya üzerinden değerlendirilmeye alınmasını , akabinde usul hukuku yönünden reddi müteakip esas yönünden davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası, arabuluculuk son oturum tutanağı, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf dava dilekçesinde; davalı borçluya bankalarından kredi kartı kullandırıldığını ancak davalı borçlunun kredi sözleşmelerine aykırı surette geri ödemelerini yapmadığından 25/10/2018 tarihinde kredi hesabı kat edilerek kredi sözleşmesinde bildirmiş olduğu adresine kat ihtarnamesi gönderildiğini, kat ihtarnamesinde muacceliyet ihtarının da mevcut olduğu bunun üzerine alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini , davalı tarafın takibe konu borca itiraz ettiğini beyan ederek icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde; iş bu davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede açıldığını, öncelikli olarak yetki ve görev itirazlarının olduğunu, yetkili ve görevli mahkemenin Bakırköy Tüketici Mahkemeleri olduğunu, dosyanın öncelikle usulden reddedilerek yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesini, esasa ilişkin itirazlarında ise davalıya usulüne uygun bir ihtarnamenin bulunmadığını, kendilerine borç ile ilgili herhangi bir tebligatın gönderilmediğini iş bu sebeple açılan davanın öncelikli olarak usulden reddine ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 16/12/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine 1.670,96-TL kredi kartı alacağına ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda; Davacı banka ile davalıya 10.05.2017 tarihinde 10.000 TL ticari taksitli kredi kullandırıldığına dair bir ödeme planına karşın, bu tutarın davalı hesabına alacak, ödeme planına yapılan taksit ödemelerinin ise davalı hesabına borç kaydedilmek suretiyle borcundan düşüldüğünü gösterir vadesiz hesap hareketi dökümü de olmadığından davacının 25.06.2019 takip tarihi itibariyle davalıdan hesaplanabilir bir alacağının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında kredi kartına dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacının ödenmeyen kredi kartına dayalı alacağının tahsili istemiyle icra takibi başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davalı tarafın yetki ve görev yönünden usule ilişkin itirazlarının ön inceleme duruşmasında değerlendirilerek davanın yetkili mahkemede açıldığı ve taraflar arasındaki kredinin ticari nitelikte olmasından dolayı yetki ve görev itirazlarının reddine karar verilerek yargılamaya devam edildiği, tarafların talepleri doğrultusunda dosyanın bilirkişiye verildiği, düzenlenen bilirkişi raporu denetime elverişli olduğundan hüküm kurmaya esas alınarak davacı tarafça alacağın varlığı hukuka ve usule uygun delillerle kanıtlanamadığından davalı borçlu tarafça icra takibine yönelik yapılan itirazın haklı olması nedeniyle sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesince alınması gereken 59,30 TL harcın başlangıçta alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 43,00 TL tebligat ve posta gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 843,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 54,40-TL başvuru ve 54,40-TL peşin harç olmak üzere toplam 108,80-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği hesaplanan 1.670,96 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya tarafa verilmesine,
7-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı. 17/09/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı