Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/52 Esas
KARAR NO : 2021/664
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/01/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 26/03/2017 tarihinde davacı … ‘ın … plaka sayılı motosikleti ile Ankara-Polatlı istikametinden … istikametine seyir halinde iken … kavşağı mevkine geldiğinde tali yoldan aniden önüne çıkan … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca duramayarak arkadan çarptığını, … CBS’nin 2017/… soruşturma numaralı dosyasında alınan bilirkişi raporunda asli kusurlunun Dede Kuş olarak belirlendiğini, kaza neticesinde davacının hastanede tedavi altına alındığını, … Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen Adli Kurul raporuna göre davacının geçirmiş olduğu kaza neticesinde maluliyet oranının %5 olarak belirlendiğini, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın yabancı plakalı araç olduğunu, davacının maddi zararının karşılanması için motorlu taşıtlar bürosuna yazılı başvuruda bulunulduğunu ancak … plakalı aracın Hollanda tescilli bulunduğunu, kaza tarihini kapsayan yeşil kartının mevcut olmadığını, … tarafından … plaka sayılı aracın yeşil kart sigortası bulunmadığının davacının talebinin değerlendirilmediğini, bu nedenle müvekkilin kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararının davalı …ndan karşılanması için talepte bulunulduğunu, davalıya tüm evrakların eksiksiz iletildiğini ancak … tarafından davacının talebine karşılayacak nitelikte bir cevap verilmediğini beyanla 5.390,00-TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatının davalı …’na başvuru tarihi olan 29/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, masraf ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkemede görülmekte olan davada kuruma başvuru yapıldığı, 15 gün içerisinde kurum tarafından cevap verildiğini, davacının sunduğu eksik evrakların gönderilmesi halinde dosyanın değerlendirmeye alınacağının bildirildiğini, eksik belgelerin sunumundan sonra 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmaması halinde dava yoluna başvurulabileceğini, davacının başvuru şartlarını da oluşturmadığını, başvurucunun adı geçen hastanenin sağlık kurulu birimine müracaat ederek istenilen belgelerin gönderilmesi gerekirken evraklar kuruma iletilmeden doğrudan komisyona başvuru yapıldığını, davacının başvuru şartlarını da oluşturmadığını, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) sigortası Genel Şartları 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe girdiğini, taleplerin bu şartlar doğrultusunda değerlendirilmesi gerektiğini, Karayolları Trafik Kanunda belirlenen 51/1-a maddesi gereğince kavşaklara, dönemeçlere ve bunun gibi yerlere yaklaşırken hızlarını azaltmak zorunda olduğunu, ancak davacının bu maddesi ihlal ettiğini, bu nedenle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER : … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı ceza dosyası, … İl Emniyet Müdürlüğü müzekkere cevabı, … Hastanesi müzekkere cevabı, … tarafından sunulan hasar dosyası, … Hastanesine müzekkere cevabı, …Hastanesine müzekkere cevabı, … na müzekkere cevabı, Sosyal Güvenlik Kurumu müzekkere cevabı, ATK maluliyet raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminat istemine ilişkindir.
Açılan davada uyuşmazlık, davacının trafik kazası nedeniyle sürekli iş göremezliğe maruz kalıp kalmadığı, kalmış ise istenebilecek tazminat miktarı ve davalı …nın oluşan zarardan sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 10/02/2020 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21/12/2020 tarihli raporda; “Davacının maluliyetinin Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğinin” tespit edildiği anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 31/05/2021 tarihli raporda;
“Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceğinin” tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan 14/09/2021 tarihli dilekçesi ile; “Müvekkilinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik hükümlerine göre aldırılan %0 oranlı maluliyet raporuna katıldıklarını, dosyada geçici iş göremezlik zararı tespiti yapılmış olması sebebiyle geçici iş göremezlik yönünden tazminat bedelinin hesaplanması için dosyanın kusur ve aktüer bilirkişisine tevdii gerektiği, müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminat bedelinin hesaplanması için dosyanın kusur ve aktüer bilirkişisine sevkine karar verilmesini” beyan ve talep ettiği görülmüştür.
Davacı tarafça dava dilekçesi ile birlikte 26/03/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının daimi maluliyetinden kaynaklanan tazminatının davalıdan tahsili talep edilmiştir.
HMK’nın 176.maddesinde düzenlenen ıslah mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunun değiştirebilmesi imkanını sağlamaktadır. Ancak her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Başka bir anlatımla ıslah, açılmış bir davada taraflarca yapılmış usule ilişkin işlemlere yönelik olarak yapılmalıdır. Bu bağlamda, yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmamaktadır. Mevcut istem korunarak dava konusu ile ilgisi olmayan başka bir istemin dava kapsamına alınması mümkün değildir. Yukarıda açılanan ilkeler çerçevesinde davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak sürekli iş göremezlik tazminatı talep etmiş, geçici iş göremezlik tazminatı talebi olmamıştır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. H.D. 01/07/2021 Tarih, 2019/1635 E. 2021/1294 K. Sayılı kararı).
Davacı, sadece sürekli iş göremezlik tazminat talebinde bulunduğuna göre dava dilekçesindeki talebi ile bağlıdır ve dava dilekçesinde bulunmayan talebin ıslah yoluyla eklenmesi olanağı yoktur. Yine HMK’nın 26.maddesi gereği hakim taleple bağlı olup, talepten fazlasına karar veremez. Dolayısıyla, geçici iş göremezlik bakımından usulüne uygun açılan bir dava bulunmadığından tespit olunan geçici iş göremezlik tazminat bedelinin hesaplanması için dosyanın kusur ve aktüer bilirkişisine sevk edilmesinin dava dilekçesinde talep edilen sürekli iş göremezlik tazminat talebine ilişkin dosya kapsamına bir katkısının bulunmayacağı anlaşıldığından davacı vekilinin bu yöndeki talebine itibar edilmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dava dilekçesinde davacının sürekli iş göremezlik tazminatına yönelik talepte bulunduğu, Mahkememizce alınan ATK raporlarında davacının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre ve Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik hükümlerine göre sürekli iş göremezliğinin (daimi maluliyetinin) bulunmadığının tespit edildiği, davacı vekili tarafından sunulan 26/03/2017 tarihli dilekçesi ile bu tespite katıldıkları yönünde beyanda bulunduğu, bu hali ile davacının 26/03/2017 tarihinde gelen kaza nedeniyle sürekli iş göremezliği (daimi maluliyetinin) bulunmaması nedeniyle davalı … ndan sürekli iş göremezlik tazminatı talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla oluşan vicdani kanıya göre davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 59,30-TL harcın peşin alınan 54,40-TL harçtan mahsubu ile eksik 4,90-TL harcın davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan 31,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 4.080,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize sunulacak bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.22/09/2021
Katip …
e-imza*
Hakim …
e-imza*
*Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.