Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/512 E. 2021/741 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/512 Esas
KARAR NO : 2021/741
DAVA : Tespit (İİK 308/b maddesi kapsamında alacak tutarının tespiti)
DAVA TARİHİ : 15/10/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tespit (İİK 308/b maddesi kapsamında alacak tutarının tespiti) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 15/10/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile davalı … San. Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen kredi sözleşmeleri uyarınca adı geçen şirkete krediler kullandırıldığını, kullanılan Kredi borcunun ödenmemesi üzerine kredi hesabı 14/08/2018 tarihinde kat edilerek … Noterliğinin 14/08/2018 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek davalı/borçluya tebliğ edildiğini, keşide edilen ihtarnameye rağmen borç ödenmeyince borçlular hakkında … İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı … Tic. Ltd. Şti’nin … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018 /… Esas sayılı dosyası ile 08/08/2018 tarihinde konkordato talebinde bulunduğunu, bu davaya davacı alacaklı Banka tarafından müdahil olunduğunu, davalı banka tarafından 18/4/2019 tarihinde konkordato masasına alacak kaydı yaptırıldığını ve müvekkili bankanın 8/8/2018 geçici mühlet kararı itibariyle alacağının anapara 4.169.222,-TL faiz 134.195,-TL ÇTK :57.600-TL olmak üzere toplam: 4.361.017,-TL olduğunu, yapılan tahsilatlar ile anapara 473.946,60-TL, faiz 83769,55-TL ile ÇTK 49.340-TL olmak üzere (icra harç, masraf ve vekalet ücreti alacakları hariç) toplam 607.056,15 -TL güncel borcun bulunduğu bildirildiğini, borçlu şirket yetkilisi tarafından kaydedilen alacakla ilgili olarak davalı şirketin borcunun bulunmadığının beyanı üzerine … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasına beyanda bulunarak toplantılara 607.056,15-TL üzerinden katılmaları ve oy kullanmaları için İİK 302/VI uyarınca izin verilmesinin talep edildiğini ancak mahkeme tarafından bu konuda bir karar verilmediğini beyanla davanın kabulüne, konkordato davasında geçici mühlet kararının verildiği 08/08/2018 tarihi itibariyle fazlaya ilişkin faiz, masraf ve sair tüm alacak hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili bankanın anapara 4.169.222,-TL, faiz 134.195,-TL ile ÇTK 57.600-TL olmak üzere toplam 4.361.017,-TL olduğunun, yapılan tahsilatlar ile konkordato masasına alacak kaydı yapılır iken anapara 473.946,60-TL, faiz: 83.769,55-TL, ÇTK 49.340-TL olmak üzere (icra harç, masraf ve vekalet ücreti alacakları hariç) toplam 607.056,15-TL alacaklı olduğunun tespitine, bu anaparaya kesin mühlet tarihine kadar işleyecek faizin hesaplanmasına, Mahkeme tarafından tespit edilen anapara, faiz ve sair masraflar üzerinden müvekkili bankanın konkordatoya dahil edilmesine, İİK.’nun 308/b kapsamında çek yapraklarından kaynaklı gayrinakit alacağın, davacı alacaklı Banka’da faiz getirmeyen vadesiz bir hesaba depo edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 01/03/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket, … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… E.sayılı dosyası ile konkordato talebinde bulunduğunu mahkemece verilmiş olan konkordato tasdik kararı ise henüz kesinleşmediğini, bu süreçte davacının 607.056,15-TL alacak kaydı için, alacaklı olmadığı sebebiyle red ve itiraz edildiğini, davacı bankanın, müvekkili şirketin konkordato döneminde-Mahkeme Kararına ve Komiser izni olmaksızın kredi borcuna karşılık verilen çekleri tahsil ederek hukuksuz olarak alacağına üstünlük sağladığını, diğer yandan çek tahsilatlarının tahakkukunda da müvekkili zararına işlemler yapıldığını, yani fahiş, mürekkep faiz oranları ile hesaba intikallerde ana para geri ödemelerini de geciktirerek alacak kalemlerini büyütmeye çalıştıklarını, Bu nedenledir ki bankanın toplam 4.361.017-TL olduğunu, yapılan tahsilatlar ile konkordato masasına alacak kaydı yapılır iken toplam 607.056,15 TL alacaklı olduğunu iddia ettiğini, hal böyle iken gerek yapılan mahsuplar karara aykırı ve hukuksuz olduğunu, öte yandan, davaya konu edilen alacağın ana parası faiz olduğunu, gerek faiz ve gerekse fer’ileri hesabı mesnetsiz olup kabulü mümkün olmadığını, her nedense de tüm ısrarlarına rağmen hesap ekstresini göstermemeyi tercih ederek müvekkiline vermekten kaçındıklarını, dolayısıyla, borcunın olmadığı halde haksız işlemlerle müvekkili şirketi borçlandırdığını beyanla davacının davasının reddine, davacı aleyhine İKK 67/2 gereğince haksız talep edilen meblağın %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı icra dosyası, … Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/08/2020 tarih, 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı dosyası, … Noterliği’nin 14/08/2018 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi, kredi sözleşmesi ve ekleri, hesap haraketleri, davacı banka kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
…. İcra Dairesi’nin 2018/… esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı banka tarafından borçlu … ve … … aleyhine, 4.150.000,00-TL bedelli senede dayanılarak toplam 4.180.433,33-TL alacak için kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, … İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas, 2018/… Karar sayılı ilamıyla konkordato davasındaki tedbir nedeniyle davacı şirket hakkında icra takibi yapılamayacağından davacı borçlu … yönünden takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/08/2020 tarih, 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı ilamın incelenmesinde; davalı borçlu … San. Tic. Ltd. Şti.’nin konkordato talebinin kabulü ile, konkordatonun İİK. 306. maddesi gereğince tasdikine ve İİK’nın 308/b maddesinin birinci fıkrası uyarınca alacakları itiraza uğramış alacaklıların, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabilecekleri hususunun ihtarına, anılan maddenin ikinci fıkrası uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın borçlu tarafından bankaya yatırılmasına yer olmadığına karar verildiği ve kararın istinaf edildiği anlaşılmıştır.
Bankacı Bilirkişi … … tarafından düzenlenen 12/07/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı bankanın 08.08.2018 mehil müddeti tarihi itibarı ile 612.372.14 alacaklı olduğu, Ancak davacı banka 607.056.15 TL alacak talebinde bulunduğundan taleple bağlılık ilkesi gereği talebiyle bağlı kalacağı, alacaklı banka tarafından Gayri nakit alacak olarak beyan edilen 56.000.00 TL nın mühlet itibariyle henüz tazmin edilmediği, şarta bağlı alacak niteliğindeki gayri nakdi banka risklerinin İİK 302 maddesi gereğince adi alacaklılar toplantı Nisabında dikkate alınmaması gerektiği tespit edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı banka tarafından davalı borçlu müflis şirket aleyhine açılan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan nizalı alacağın tespiti istemine ilişkindir.
Davacı taraf konkordato davasında geçici mühlet kararının verildiği 08/08/2018 tarihi itibariyle fazlaya ilişkin faiz, masraf ve sair tüm alacak hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili bankanın anapara 4.169.222,-TL, faiz 134.195,-TL ile ÇTK 57.600-TL olmak üzere toplam 4.361.017,-TL olduğunun, yapılan tahsilatlar ile konkordato masasına alacak kaydı yapılır iken anapara 473.946,60-TL, faiz: 83.769,55-TL, ÇTK 49.340-TL olmak üzere (icra harç, masraf ve vekalet ücreti alacakları hariç) toplam 607.056,15-TL alacaklı olduğunun tespitine, bu anaparaya kesin mühlet tarihine kadar işleyecek faizin hesaplanmasına, Mahkeme tarafından tespit edilen anapara, faiz ve sair masraflar üzerinden müvekkili bankanın konkordatoya dahil edilmesine, İİK.’nun 308/b kapsamında çek yapraklarından kaynaklı gayrinakit alacağın, davacı alacaklı Banka’da faiz getirmeyen vadesiz bir hesaba depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf ise davanın öncelikle usulden reddine ve haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Dairesi’nin 2018/… esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı banka tarafından borçlu … ve … … aleyhine, 4.150.000,00-TL bedelli senede dayanılarak toplam 4.180.433,33-TL alacak için kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, …. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas, 2018/… Karar sayılı ilamıyla konkordato davasındaki tedbir nedeniyle davacı şirket hakkında icra takibi yapılamayacağından davacı borçlu … yönünden takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/08/2020 tarih, 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı ilamın incelenmesinde; davalı borçlu … San. Tic. Ltd. Şti.’nin konkordato talebinin kabulü ile, konkordatonun İİK. 306. maddesi gereğince tasdikine ve İİK’nın 308/b maddesinin birinci fıkrası uyarınca alacakları itiraza uğramış alacaklıların, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabilecekleri hususunun ihtarına, anılan maddenin ikinci fıkrası uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın borçlu tarafından bankaya yatırılmasına yer olmadığına karar verildiği ve kararın istinaf edildiği anlaşılmıştır.
Bankacı Bilirkişi … … tarafından düzenlenen 12/07/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı bankanın 08.08.2018 mehil müddeti tarihi itibarı ile 612.372.14 alacaklı olduğu, Ancak davacı banka 607.056.15 TL alacak talebinde bulunduğundan taleple bağlılık ilkesi gereği talebiyle bağlı kalacağı, alacaklı banka tarafından Gayri nakit alacak olarak beyan edilen 56.000.00 TL nın mühlet itibariyle henüz tazmin edilmediği, şarta bağlı alacak niteliğindeki gayri nakdi banka risklerinin İİK 302 maddesi gereğince adi alacaklılar toplantı nisabında dikkate alınmaması gerektiği tespit edilmiştir.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önüne alınır.
Ticaret Mahkemesinin görev alanını düzenleyen 6102 Sayılı TTK’nın 4 ve 5 maddeleri şu şekildedir:
“MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447,  yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde,
öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
MADDE 5- (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.”
5 Nisan 2018 tarih 30382 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren HSK Birinci Dairesinin 03/04/2018 tarih 538 sayılı kararı ile, iflas ve konkordato hukukuna ilişkin davalarda üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1. 2. ve 3. numaralı asliye ticaret mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak belirlenmiş olup derdest davaların bu mahkemelere gönderilemeyeceği, kararın resmi gazetede yayınlandığı tarihten sonra açılan davaların anılan mahkemelere tevziine karar verileceği düzenlenmiştir.
Bu haliyle eldeki dava davacı bankanın konkordato sürecindeki davalı şirketten olan nizalı alacaklarının tespitine karar verilmesi ve davacı bankanın konkordatoya dahil edilmesi istemine ilişkin olup, konkordato hukukuna ilişkin davanın açıldığı tarih itibariyle ihtisas mahkemesi olarak 1,2 veya 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesinin gerektiği açık olup, nitekim konuya ilişkin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nin 04/05/2021 tarih, 2021/478 Esas, 2021/758 Karar sayılı içtihatında da benzer davaya ilişkin görevli mahkemenin 1,2 veya 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Bu itibarla davacı banka tarafından konkordato sürecindeki davalı şirketten olan nizalı alacağın tespiti için açılan davada yukarıdaki özetlenen iddia, savunma ve değerlendirme kapsamında görevli mahkeme HSK Birinci Dairesinin 03/04/2018 tarih 538 sayılı kararı ile, iflas ve konkordato hukukuna ilişkin davalarda üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1. 2. ve 3. numaralı asliye ticaret mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak belirlendiğinden davaya bakmaya görevli mahkeme İstanbul 1,2 veya 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri olup, mahkememizin görev alanında değildir.
Görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. HMK 2. madde ve TTK 5. maddesi gereğince davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul 1,2 veya 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, TTK 5/2, HMK 114/1-c maddeleri ve HSK 1. Dairesi’nin 03/04/2018 tarihli 538 sayılı kararı gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2- HMK 20/1 maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde talep halinde dosyanın HSK 1. Dairesi’nin 03/04/2018 tarihli 538 sayılı kararı gereğince görevli ve yetkili olan İSTANBUL 1, 2 veya 3 NUMARALI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına resen karar verilmesine,
3- Harç, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve gider avansı hususunun görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.14/10/2021

Başkan …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.