Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/506 E. 2021/19 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/506 Esas
KARAR NO : 2021/19
DAVA : Alacak (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2020
KARAR TARİHİ : 18/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hasılat Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … Tic.Ltd.Şti. … sok. … Bankası Apt. No: … İstanbul adresindeki bina duvarını reklam amaçlı kullanım için bina yönetimi olan … bankası Apartman yönetimi ile 29.11.2001 tarihinde sözleşme yaparak, kiraladığını, … ve dava dışı İlletişim açık … Tic.Ltd.Şti. arasında yapılan 15.04.2004 tanzim tarihli protokol ile içinde dava konusu reklam alanınında bulunduğu 6 adet reklam yeri ile ilgili olarak sözleşme tanzim edildiğini, Sözleşmeye konu 6 adet reklam yerinden sözleşmenin 3. Sırasında bahsi geçen ‘… sk. … bankası Apt. N: … /İstanbul’ adresinde kain reklam yerine ait müvekkilinin %20’lik payı ödenmediğini, Müvekkili %20’lik payı için dava konusu aynı yer olan 19/03/2012 öncesi için … A.Ş aleyhine … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… E. Sayılı dosyasında dava açıldığını, davadan önce taraflar arasında 17/09/2020 tarihinde 2020/… Arabuluculuk numarası ile arabuluculuk süreci başlatıldığını, Arabuluculuk görüşmeleri 06/10/2020 tarihinde anlaşmazlık ile sonuçlandığını, HMK.107 gereği ilerde ıslah yoluyla miktarı artırmak kaydıyla müvekkilinin dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık alacaklarının şimdilik 1.000 TL. sinin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama gider ve ücreti vekaletin davalı üstünde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın taleplerinin ne olduğu ve hangi hukuki düzenlemelere ve sebeplere dayılı olarak ne talep ettiğinin somut şekilde belirlendiğini, davacı taraf hukuki dayanaklarına ilişkin hiçbir delil niteliğinde belge sunmadığını, müvekkili şirket hiçbir şekilde protokol ve sözleşmenin tarafı olmadığını, müvekkili davalı tarafın sunduğu protokol ve sözleşme de ismi ve imzasının bulunmadığını, Müvekkilinin davacı tarafından sunulan sözleşmenin tarafı olmadığını ve sözleşmedeki tarih kısmının sonradan yazıldığını, müvekkili şirket iş bu davanın konusu olan protokolün dayanağı olan sözleşmede ismi geçen … San. Ve Tic. Ltd. Şti’den yer kiralanmadığını, borç ilişkisinin kural olarak, yalnızca taraflar arasında hüküm doğurduğunu, sözleşme ve protokol aslının dosyaya ibrazı ile imza incelemesi yapılmasını, davacının hukuki yararının olmaması, yanlış hasıma davayı yöneltmiş olması, davanın görevsiz mahkemede açılmış olması ve zamanaşımına uğramış olması nedeniyle usulden reddini, davacının haksız ve kötü niyetli ikame ettiği iş bu davanın hukuki temeli bulunmadığından ve talep edilen hususlarda hukuki şartlar oluşmadığından davanın esastan reddini, Yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle kira sözleşmesinden kaynaklı alacak talebinden ibarettir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK) m.4/1-a “Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, (…) görürler.” şeklinde düzenlenmiştir.
Açık kanun hükmü uyarınca dava konusu uyuşmazlık, kira ilişkisinden kaynaklı alacak davası olduğundan ve davacının da davaya dayanak protokolde imzasının bulunmasından iş bu dosya bakımından Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmıştır.
HMK. nın 1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kamu düzeninden olup davanın her safhasında mahkemelerce görevsizlik kararı verilebileceği belirtilmiştir.
Açıklanan bu nedenle dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile mahkememizin görevsizliğine, İstanbul Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna dair aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklanacağı üzere;
1-Görev yönünden dava şartı noksanlığı nedeniyle, HMK’nun 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca davanın usulden REDDİNE (mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE).
HMK’nun 20/1.maddesi uyarınca, kararın kesinleşmesine müteakiben 2 haftalık süre içerisinde mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde, dava dosyasının görevli İstanbul Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine; aksi takdirde mahkememizce iş bu davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına.
HMK’nun 331/2.maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına.
Dair verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne okunarak, alenen ve usulen tefhim olundu.18/01/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı