Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/476 E. 2021/242 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/476 Esas
KARAR NO:2021/242

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/09/2020
KARAR TARİHİ:12/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 27/02/2010 tarihinde imzalanmış bulunan acentelik sözleşmesi başlıklı sözleşme ve buna bağlı sözleşmeler ile kurulduğunu, davacı müvekkillerden … …, davalı şirketin …. bölgesindeki acentelik işlerini yürüttüğünü, acentedan haksız olarak tahsil edilen ve alacaklarından mahsup edilen veya acenteya eksik ödenen veya hiç ödenmeyen, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile askari 250.000,00 TL’nin ödenmesi amacıyla, davalıya gönderilmiş bulunan …. Noterliğinin ihtarnamesine, davalı tarafça riayet olunmaması, kasa mevcudu olan 72.731,47 TL nakit ile birlikte davalı taraf yetkilisi … teslim ettiğini, davacı müvekkili anılan ihtarnamelere konu aykırılıklar nedeniyle oluşan alacaklarının davalı şirketten tahsili amacıyla ikame etmiş bulunduğu alacak davası ise, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasında derdest bulunduğunu, davalı tarafça yasal unusrları sonradan tamamlanmak suretiyle …. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası ile takibe konu edildiğini, icra dosyasında vekil olan Av…. hesabına 5.722,00 TL havale olmak üzere 7.922,00 TL ile ödenerek kapatıldığını, izah olunan bu sebepler ile davanın kabulüne, müvekkiller lehine %20 oranında tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, icra dosyasına haksız olarak ödendiği iddia edilen borcun istirdadı talebinden ibarettir.
Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72/7. maddesi gereğince takip sırasında ödenen paranın istirdatına ilişkin davadır.
İİK m.72/7 “Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Açık kanun hükmünden de anlaşılacağı üzere istirdat davası 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılabilir. Bu 1 yıllık hak düşürücü süre taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece resen dikkate alınması gerekir. Hak düşürücü sürenin başlangıcı, borç olmayan paranın doğrudan doğruya icra dairesine ödendiği tarihten veya borçlunun haczedilen malların değerinin icra dairesine ödendiği tarihtir. Haricen tahsil halinde ise Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 2018/… Esas – 2019/… Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere 1 yıllık istirdat davası açma süresinin tahsil harcının yatırıldığı tarihten itibaren başlayacağı kabul edilmektedir.
Somut olayda …. İcra Dairesi’nin …/… E. sayılı takip dosyasının yapılan incelenmesinde; alacaklının davalı şirket … … … ve … …. A.Ş. borçluların ise davacılar …ve … olduğu, dosyada borcun 73.500,00 TL’lik kısmı 01/07/2019’da icra dosyasına, kalan 5.722,00 TL’nin 19/07/2019 günü davalı alacaklı vekilinin hesabına yatırıldığı anlaşılmıştır.
Dava açılış tarihinin 30/09/2020 olması dikkate alındığında dosya borcunun icra dosyasına ve artan kısmın davalı alacaklı vekilinin hesabına yatırıldığı tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra işbu istirdat davasının açıldığı anlaşılmakla davanın hak düşürücü süreden reddine karar vermek erekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü süreden REDDİNE
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesince alınması gereken 59,30 TL harcın başlangıçta alınan 1.352,92- TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 1.293,62 TL’nin davacıya iadesine
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürrlükte bulunan A.A.Ü.T. gereği hesaplanan 11.098,86 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya tarafa verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa iadesine,
8- Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar usulen okundu, anlatıldı.12/04/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı