Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/451 E. 2022/293 K. 29.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/451 Esas
KARAR NO : 2022/293
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 18/09/2020
KARAR TARİHİ : 29/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında demir alım satımı mevcut olduğunu, bu kapsamda 07/11/2019 tarihli teklif alma formuna göre demirler 1 ay vadeli olarak satılmak üzere mutabık kalındığını, teklif formuna göre ödeme tarihinden sonraki ödemeler için (1 ay) vade farkına ton başı 120 TL fiyat farkı olacak şekilde anlaşıldığını, davalı şirketin de teklif formuna karşılık 08/11/2019 tarihli sipariş belgesi ile demir siparişi verdiğini, daha sonra müvekkil şirketin 1471 172019 tarihinde nakliye dahil olmak üzere 1.522.782,90 TL tutarında e-fatura düzenlenmiş ve tebliğ ettiğini, davalı şirketin ödemeyi gününde yapmadığını, bunun üzerine müvekkil şirketin teklif formunda yer aldığı şekilde 05/12/2019 tarihli fark faturayı kestiğini, uzun uğraşlar sonucu ödemenin vadesi geçtikten sonra davalı şirketin 03/01/2020 tarihinde 550.000,00 TL ödeme yaptığını, daha sonra taraflarınca 06/01/2020 tarihinde … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi bakiye 972.783,90 ve fark faturanın toplamı olan 983.284,58 TL’nin ödenmesi istendiğini, ancak yine herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin davalı şirketten olan alacağının tahsili için 13/01/2020 tarihinde ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosya ile lakibe geçildiğini, davalının borca haksız ve yersiz olarak itirazda bulunarak takibi durdurduğunu, izah olunan ve resen takdir edilecek nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile, borçlu şirketin … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu şirketin kötü niyeli sabit olduğundan takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, dava harç ve masrafları ile vekâlet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ve talepleri yasal dayanaktan yoksun olduğunu, dava konusu … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. sayılı dosyası ile başlatılan takibe ilişkin ödeme emri, … Kayıtlı Gönderi Takibi) ile 17.01.2020 tarihinde müvekkil şirket nezdinde daimi çalışan tarafından tebliğ alındığını, müvekkil şirket tarafından, takip alacaklısınıın banka hesabına ise ödeme 17.01.2020 tarihinde gerçekleştirdiğini, davacı takibe konu alacakları arasında 10.501,68 TL tutarında fark fatura bedeline de yer verdiğini, davacının müvekkil şirketten herhangi bir fark fatura alacağı bulunmadığını, davacının her ne kadar 10.501,68 TL tutarındaki alacağın müvekkil ile aralarında düzenlenen teklif alma formundan kaynaklandığı iddiasına dayandığını, davacının, taraflar arasında vade farkı uygulamasının bulunduğunu yasal delillerle kanıtlanması gerektiğini, davacının, davasında kötü niyetli olduğunu, açıklanan sebeplerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddedilmesine, davacı aleyhine alacağın %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama ve arabuluculuk giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyası, 21.02.2020 tarihli arabuluculuk anlaşma tutanağı, bilirkişi raporu, … Dairesi’nden gelen davacı şirkete ait BA – BS formları, Beyoğlu Vergi Dairesi’nden gelen davacı şirkete ait BA – BS formları, … Vergi Dairesi’nden gelen davalı şirkete ait BA- BS formları, … Vergi Dairesi’nden gelen davalı şirkete ait BA- BS formları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, davalı ile aralarındaki satım sözleşmesi gereği ticari ilişki çerçevesinde borcunu yerine getirdiğini ancak davalı tarafın sözleşmeden kaynaklı borcunun bir kısmını yani 972.782,90-TL bedeli icra takibi başlatıldıktan sonra ödediğini, düzenlenen vade fark faturasının ödenmediğini, bu nedenle başlattığı icra takibine borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirkete müvekkillerinin herhangi bir borcunun olmadığını, davacı tarafın müvekkilin borçlu olduğunu iddia ettiği bedeli icra takibinin başlatıldığına ilişki tebliğin kendilerine yapılmadan hemen öncesinde ödendiğini, bu sebeple haksız tabibe itiraz edildiğini, taraflar arasında vade farkına ilişkin herhangi bir düzenleme olmadığını bu nedenle vade farkı faturasını kabul etmediklerini, bu nedenle davacı şirkete herhangi bir borç olmamasına rağmen şirketin icra takibi başlattığını, ticari ilişki kapsamında davacı tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının dosyamız arasına alındığı anlaşıldı.
…. İcra Dairesi’nin 2020/… E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap alacağı olmak üzere 972.782,90-TL asıl alacak, 10.501,68-TL asıl alacak, 11.883,30-TL faiz alacağı, 175,00-TL faiz alacağı olmak üzere toplam 995.292,88-TL üzerinden borcun ödenmesi amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 17/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 20/01/2020 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 21/02/2020 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 11/02/2021 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “Davacı şirket defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, dolayısıyla yasal defterlerin davacı lehine delil olarak kullanılabileceği, davacı tarafın davalının hesaplarını 120.1001 alıcılar hesabında takip ettiği, hesapların düzenli kaydedildiği ve defterlerin birbirlerini doğruladığı, takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının 983.284,58-TL olduğu, davalı şirket defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, dolayısıyla yasal defterlerin davalı lehine delil olarak kullanılabileceği, davalı tarafın davacı tarafı … hesap koduyla satıcılar hesap koduyla takip ettiği, hesapların düzenli kaydedildiği ve defterlerin birbirlerini doğruladığı, takip tarihi itibariyle davalının davacı tarafa borcunun 983.284,58-TL olduğu, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, bu ilişki nedeniyle davacı tarafın davalı tarafa 14.11.2019 tarihinde 1.522.782,90-TL (KDV dahil) fatura düzenlediği, 03.01.2020 tarihinde bu faturaya istinaden 550.000,00-TL ödediği, dilekçe ekinde bulunan teklif alım formu incelendiğinde gecikme faizi hakkında kesin bir açıklamanın bulunmadığı, sadece peşin (1 aylık vadeli fiyata 120.00-TL eklenecği) ifadesinin bulunduğu, davacı tarafın davalıya gönderdiği ihtarnamenin tebliğ edilmediği, yapılan anlaşma ve yapılan ödemeler dikkate alınarak hesaplama yapıldığında takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 972.782,90-TL asıl alacak, 10.899,37-TL işlemiş faiz, 2.665,16-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 986.347,43-TL alacaklı olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu.” şekilde tespitlerde bulunarak rapor düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı bilirkişi raporuna karşı itirazlarını ve beyanlarını içerir dilekçe sunmuş oldukları görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda , dosya kapsamında düzenlenen bilirkişi raporuna karşı tarafların itirazlarının değerlendirilmesi için dosya yeniden ek rapor düzenlenmesi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, Yargılama sırasında yeniden yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi tarafından 28/02/2022 tarihinde düzenlenen bilirkişi ek raporuna göre; ” Taraflar arasındaki cari hesap bakiyelerinin örtüşmesinin siparişin kayıtlara alındığı anlamını taşıdığı, kök rapordaki sonuç ve kanaati değiştirecek herhangi bir bilgi ve bulguya rastlanmadığı, takip tarihi olan 14/01/2020 tarihi itibariyle davacı tarafın davalıdan KDV dahil olmak üzere 986.347,43-TL alacaklı olduğu, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu” şeklinde tespitlerde bulunarak rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama , taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında demir alım satımına ilişkin anlaşma yapıldığı, buna ilişkin teklif formu düzenlendiği, davacı ile davalı arasında arasında sözleşmeye dayalı olarak ticari ilişki ve buna bağlı olarak faturaya ve cari hesaba dayalı ilişkisinin bulunduğu davacının faturaya dayalı alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu, defterlerin tarafların lehine delil olarak kullanılabileceğinin anlaşıldığı, davacı ve davalı şirketin dosyaya sunduğu ticari defterlerdeki cari hesabın birbirlerini karşılar ve doğrular nitelikte olduğu yapılan bilirkişi incelemesi ile sabit olup, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 983.284,58-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde aynı bedel üzerinden davacı lehine borç kaydının mevcut olduğu, dosya kapsamında incelenen teklif alım formunda gecikme faizi hakkında bir düzenlemenin olmadığı sadece peşin 1 aylık vadeli fiyata 120,00-TL ekleneceği ifadesinin bulunduğu, bilirkişi tarafından bu düzenlemeye göre geç yapılan ödemeden kaynaklı işlemiş faizin hesaplandığı buna göre toplam 13.564,53-TL işlemiş faiz alacağının bulunduğu, dosya kapsamında ve sunulan ödeme belgeleriyle davalının 972.782,90-TL ödeme yaptığının her iki tarafın kabulünde olduğu, bu haliyle davacının 10.501,68-TL asıl alacağının halen devam ettiği, ticari defterlerin incelenmesi sonucunda davacı tarafın takip konusu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olduğunu ispat ettiği anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan takip konusu faturalardan dolayı takip konusu alacak miktarı kadar alacağının bulunduğu tespit edilmiş davanın kabulüne karar verilerek asıl alacak likit olduğundan hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 10.501,68-TL asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktar yönünden kaldığı yerden devamına,
b)Hükmolunan asıl alacağın %20’si (2.100,33 TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 717,37-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 54,40-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 662,97-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereği hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 54,40-TL Peşin/nisbi Harcı, 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 67,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 925,80TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 29/04/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı