Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/390 E. 2021/525 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/390 Esas
KARAR NO : 2021/525
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/08/2020
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Bankanın, davalıdan olan alacağının tahsili için 04.02.2020 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nde 2020/… E. Sayılı dosya ile icra takibine başlandığını,Ödeme emri, davalıya 21/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı da 24/02/2020 tarihinde ödeme emrine yasal süresi içerisinde haksız olarak itirazda bulunarak icra takibini durdurduğunu, Davalı taraf itiraz dilekçesinde takip konusu alacağın bulunmadığını ifade ederek takibe, borca ve ferilerine itiraz ettiğini, davalı taraf ile müvekkili Banka arasındaki söz konusu sözleşme 19/03/2019 tarihinde imzalanmış olan “Üye İşyeri sözleşmesi olduğunu, Davalı tarafından sözleşmeye aykırı olarak satış belgeleri düzenlendiği ve bu belgeler müvekkili Bankaya ibraz edilerek bedellerinin tahsil edildiğini, Diğer bir deyişle, davalı borçlu tarafından sözleşmeye aykırı olarak gerçekleştirilip, bedelleri davalı tarafından tahsil edilmiş olan işlemlerden kaynaklı Müvekkili Banka’nın alacağı mevcut olduğunu,müvekkili Bankanın, Üye İşyeri Sözleşmesini hangi hallerde feshedebileceği işbu sözleşmenin 21. Maddesinde ayrıntılı olarak belirtildiğini, Müvekkili Banka, işbu sözleşmeyi davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeni ile tek taraflı olarak feshetme hakkına sahip olduğunu,davalı tarafından sözleşmeye aykırı olarak düzenlenen satış belgeleri müvekkili Bankaya ibraz edilerek bu belgelerin bedelleri tahsil edildiğini, Müvekkil Banka, sözleşmeye aykırı bu işlem üzerine Üye İşyeri Sözleşmesi’nin 21. Maddesine dayanarak sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, Sözü edilen tek taraflı fesih durumu, düzenlenen ihtarnameler ile davalıya tebliğ edilmiş olup, davalı tarafından tahsil edilmiş işlemlere dair banka alacağı talep olunduğunu,ancak davalı tarafından müvekkil Bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalının yapmış olduğu itirazın iptalini, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER : Bilirkişi raporu ve … İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirket tarafından davalı şirkete karşı …. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası ile başlatılan üye iş yeri sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsiline ilişkin yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasındaki üye iş yeri sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafından sözleşmeye aykırı olarak satış belgeleri düzenlendiği ve bu belgelerin müvekkili bankaya ibraz edilerek bedellerinin tahsil edildiğini, bu işlemlerden kaynaklı müvekkili bankanın alacağı mevcut olduğunu, müvekkili bankanın sözleşmeye aykırı bu işlem üzerine Üye İşyeri Sözleşmesi’nin 21. Maddesine dayanarak sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini ve feshin ihtarnameler ile davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından tahsil edilmiş işlemlere dair banka alacağı talep olunduğunu ancak davalı tarafından müvekkili bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek davalı aleyhine başlatılan takibe davalının yapmış olduğu itirazın iptalini, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmayarak davacının tüm iddialarını reddetmiş sayılmıştır.
İcra İflas Kanunu (İİK) m.67’de düzenlenen itirazın iptali davası, takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde ve genel hükümler çerçevesinde alacağın varlığının ispatı gereken bir davadır. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir.
İtirazın iptali davasında davacı alacaklı, takip konusu alacağın varlığını ispat etmek zorundadır.
Somut dosyanın tetkikinde; … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı takip dosyasının yapılan incelenmesinde; alacaklının davacı banka, borçlunun ise davalı şirket olduğu, asıl borç miktarının 187.837,84 TL olduğu, toplam borç miktarının temerrüt faizi ile birlikte 199.231,62 TL olduğu, davalı borçlunun 24/02/2020 tarihinde süresine olacak şekilde takibe itiraz ederek takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi için bankacılık konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan raporda taraflar arasında üye iş yeri sözleşmesi imzalandığı, gerçek kredi kartı sahiplerinin ihtilaflı işlemelere yazılı olarak itiraz ettikleri belge olmadan bankanın karşı tarafa chargeback yapamayacağı düşünüldüğünde bankanın mesafeli işlemde chargeback döngüsünün işlemesi için kart sahiplerinin işleme itiraz etmelerinin yeterli olduğu, chargebacklerin kart sahiplerne iadesinden sonra davacı bankada maddi zarar oluştuğu ve bu zararın davalıdan tahsil edilmesi gerektiği, bu haliyle davacının davalıdan 187.837,84 TL asıl alacak ve 8.032,20 TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 195.870,04 TL alacağı olduğu belirtilmiştir.
Dosya kapsamından taraflar arasında imzalanan üye iş yeri sözleşmesi olduğu, davacının sözleşmeden kaynaklı alacağının tahsili istemiyle icra dosyasında takip yaptığı, davalının yasal süresi içerisinde yaptığı itiraz üzerine takibin durmasına karar verildiği, davalı şirketin takip ve dava konusu talebinin hukuka ve taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olduğu anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacı tarafın davalıdan toplam 195.870,04 TL alacağının bulunduğu sabit olmuştur.
Dosya arasında yer alan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının davasının kısmen kabulü ile davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 187.837,84 TL asıl alacak, 8.032,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 195.870,04 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan 187.837,84 TL’nin %20’si olan 37.567,56 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Davalının …. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN İPTALİ İLE 187.837,84 TL asıl alacak, 8.032,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 195.870,04 TL üzerinden DEVAMINA,
2-Kabul edilen asıl alacak miktarı olan 187.837,84 TL’nin %20’si olan 37.567,56 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
3- Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli olan 13.379,88 TL harcın başlangıçta alınan 3.345,89 TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.033,99 TL’nin reddedilen miktar göz önüne alındığında hak ve nesafet kuralları gereği takdiren tamamının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T tarifesi gereği 22.160,90 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 79,50 TL tebligat ve posta gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 879,50 TL yargılama giderinin reddedilen miktar göz önüne alındığında hak ve nesafet kuralları gereği takdiren tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa İADESİNE,
10-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
11-Karar kesinleştiğinde …. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasının iadesine,
Dair verilen karar; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine istinafı kabil olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalının yokluğunda okunarak, alenen ve usulen tefhim olundu.27/08/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı