Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/379 E. 2021/524 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/379 Esas
KARAR NO : 2021/524
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile Davalı- Borçlu arasındaki sözleşmeye uygun olarak Davalının kullanımında bulunan kompresörler ile 2 Ad. İş Makinasının periyodik test ve kontrolleri 10/02/2018 tarihinde yapılıp rapor düzenlendiğini, hizmet bedeli 03.09/2018 tarihli Seri A, … Sıra Numaralı fatura tanzim edilerek … kargo ile 06/09/2018 tarihinde tesliminin sağlandığını, Müvekkili tarafından 2018 yılından KDV si ödenerek muhasebe kayıtlarında gösterilen söz konusu fatura bedelinin davalı tarafından ödenmemesi üzerine … İcra Dairesinin 2020/… E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu belirterek, davanın kabulüne, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline ve icra takibinin devamına, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER : Bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı şirket tarafından davalı şirkete karşı … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası ile başlatılan ve fatura alacağı olduğu iddia edilen faizi ile birlikte toplam 2.007,45 TL’nin tahsiline ilişkin yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirkete ait kopresörler ile 2 adet iş makinesinin periyodik test ve bakımı işi dolayısıyla düzenlenen faturadan kaynaklanan toplam 1.593,00 TL alacağın tahsiline ilişkin yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali için işbu davayı ikame etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmayarak davacının tüm iddialarını reddetmiş sayılmıştır.
İcra İflas Kanunu (İİK) m.67’de düzenlenen itirazın iptali davası, takip talebine itiraz edilen alacaklı tarafından itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde ve genel hükümler çerçevesinde alacağın varlığının ispatı gereken bir davadır. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere uygun bir tazminata mahkum edilir.
İtirazın iptali davasında davacı alacaklı, takip konusu alacağın varlığını ispat etmek zorundadır.
İş bu dava bakımından önemli delillerden olan yasal dayanağını Vergi Usul Kanunu hükümleri oluşturan “fatura” Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 2001/1 E. 2003/1 K. sayılı kararında “ticari satışlarda satıcı tarafından alıcıya verilen ve satılan malın miktarını, vasıflarını, ölçüsünü, fiyatını ve sair hususları veya ifa edilmiş hizmetleri gösteren hesap pusulası olup ticari belge niteliğindedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Fatura tek başına akdi ilişkinin varlığını kanıtlamaya yeterli olmayıp faturayı teslim alanın borç altına girmesi, hukuki ilişkinin mevcudiyeti ve faturanın da bu ilişki nedeniyle düzenlenmesinin ispatına bağlıdır. Ticari defterlere kaydedilmiş fatura akdi ilişkinin varlığını da kanıtlar. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kayıt edilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaz. Faturalarda belirtilen malların davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki malların davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir.
Somut dosyanın tetkikinde; … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı takip dosyasının yapılan incelenmesinde; alacaklının davacı …, borçlunun ise davalı şirket … San. Tic. Lt. Şti.. olduğu, asıl borç miktarının 1.593,00 TL, faizi 414,45 TL olmak üzere toplam 2.007,45 TL olduğu, davalı borçlunun 18/02/2020 tarihinde süresine olacak şekilde borca itiraz ederek takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya, tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi için mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan raporda davalının ihtaratlı tebligata rağmen ticari defterlerini sunmadığından defterlerinin incelenemediği, davaya konu faturanın davacı tarafın ticari defterinde yer aldığı ve usulüne uygun tutulup sahibi lehine delil teşkil eden davacı defterlerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle toplam 1.593,00 TL alacağı olduğu, davaya konu faturaların davalı şirkete tebliğ edildiğine veya fatura içeriği hizmetin teslim edildiğine dair herhangi bir belge olmadığı, fatura ve irsaliye üzerinde de herhangi bir iarenin yer almadığı belirtilmiştir.
Davalı dosyaya cevap dilekçesi sunmayarak davacının tüm iddialarını reddetmiş sayılmış ve ispat külfeti yukarıdaki açıklamalardan da açıkça aşlaşılacağı üzere davacı üzerindedir. Tek yanlı düzenlenen faturanın, düzenleyen tarafın kendi ticari defterlerine kaydedilmiş olması alacağın varlığını ispatlamaya yetmeyeceğinden davacının davalıdan faturaya konu alacakların varlığını ispatlayamadığı anlaşılmıştır.
Faturanın delil olması ile ilgili açıklamalar, dosya arasında yer alan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesince alınması gereken 59,30 TL harcın başlangıçta alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile eksik yatırılan 4,90 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
6- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik”in 207. maddesi uyarınca davacının bildireceği İBAN numarasına, İBAN numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan gider avansında kalan paradan karşılanmak üzere PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürünce davacı tarafa iadesine,
7-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 216/1 maddesi uyarınca taraflardan birinin talebi olmadıkça gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmamasına,
Dair verilen karar; miktar itibariyle KESİN olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda okunarak, alenen ve usulen tefhim olundu. 12/08/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı