Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/37 E. 2021/131 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/37 Esas
KARAR NO : 2021/131
DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan), Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması), Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 16/01/2020
KARAR TARİHİ : 10/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan), Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması), Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan 16/01/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; …’nin yönetim kurulu üyeleri olmalarına hasren haksız ve hukuka aykırı eylem ve işlemleri ile Şirketi ve davacıyı zarara uğratmaları nedeni ile, sonrasında artırılmak üzere IIMK m. 107 gereğince fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000,00 TL maddi tazminatın, zararın oluştuğu tarihinden itibaren işleyecek bankalar arası ödünç işlemlerinde uygulanan gecelik avans faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen davalılardan tahsili ile şirkete verilmesine, hukuka aykırı eylem ve işlemleri ile şirketi zarara uğratmaları, kendilerine kişisel menfaat sağlıyor olmaları, şirket adına kayıtlı olan önemli nitelikteki taşınmazları değerlerinin altında bir bedel ile devretmiş olmaları ve şirket adına kayıtlı diğer taşınmazların ve taşınırların usulsüz şekilde devredilme tehlikesinin bulunması, şirketin kötü idaresinden dolayı zararının her geçen gün artması nedeni ile, gerek şirketin gerekse de müvekkilinin daha fazla zarara uğramaması ve telafisi imkansız zararların doğmaması için davalı yönetim kurulu üyelerinin ayrı ayrı azli ile, şirketin yönetim ve temsil yetkilerinin yönetim kayyumuna devredilmesine, kabul edilmemesi halinde denetim yetkilerinin denetim kayyumuna devredilmesine dair geçici tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan 30/01/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkillerinin şahsi sorumluluğuna yol açacağını iddia ettikleri eylemlerin ne olduğunu, bu eylemlerin hangi zarara yol açtığını, hangi suretle bu eylemlerle sözde zarar arasında bir bağıntı bulunduğunu ortaya koymaktan kaçındığını, bunun yerine müvekkilleriyle davadışı … Sanayi A.Ş. arasında birçok davaya konu olan uyuşmazlıklar açısından başkaca davalarda ileri sürdükleri olgulara yer verdiklerini, oysa bu olguların, davacı tarafından ispat edilemediğini, yönetim kurulu üyelerinin şahsi sorumluluğuyla da ilintili olmadığını, davacının dilekçesinde yer alan iddiaların ve bu bağlamda olguların hiçbirisinin, sorumluluğa yol açan iddialar olarak davacı tarafından somut olarak ortaya konulamadığını, davacının taraf somutlaştırma ve ispat yükünü yerine getirmediğini, davacı tarafın taşınmazın satışında davalı şirketin zarara uğradığı iddiasının gerçek olmadığını, davalı şirketin zarara uğramadığını, bu satıştan kar elde ettiğini beyanla genel kurulda şahsî sorumluluk davası açılmasına ilişkin karar alınmaksızın ikâme edilen davanın, bu nedenle (özel dava şartı) nedeniyle de usulden reddine; somut olayda yönetim kurulu üyesi konumunda bulunan müvekkilerinin şahsî sorumluluğuna başvurulmasına ilişkin koşullardan hiçbirisinin mevcut olmaması nedeniyle sayın mahkemenizce davanın esastan reddine; organ eksikliği söz konusu olmadığından ve şartları oluşmadığından dava dışı şirkete kayyım atanması talebinin ve yönetim kurulu üye ve yardımcıları ile müdürlerin azline ilişkin talebin reddine, yargılama giderinin ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: …’nin genel kurul kararları, denetçi raporu, Ticaret Sicil Kayıtları, Tapu kaydı, Vergi kaydı, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… Esas sayılı, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… Esas, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/… ve … Esas, 2019/… Esas sayılı dosyaları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça dava dışı …’nin yönetim kurulu üyeleri olan davalıların eylemlerinden dolayı yöneticinin sorumluluğuna dayanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafça dava dışı …’nin yönetim kurulu üyeleri olan davalıların haksız ve hukuka aykırı eylem ve işlemleri ile şirketi ve davacıyı zarara uğratmaları nedeniyle yöneticinin sorumluluğundan kaynaklı tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalılar ise sorumluluğa yol açan iddiaların davacı tarafından somut olarak ortaya konulamadığını, somut olayda yönetim kurulu üyesi konumunda bulunan müvekkilerinin şahsî sorumluluğuna başvurulmasına ilişkin koşullardan hiçbirisinin mevcut olmaması nedeniyle sayın mahkemenizce davanın esastan reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış dava konusu …’nin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizin son celsesinden önce davacı vekilince davanın geri alındığına ilişkin beyan dilekçesi sunulmuş, davalı tarafça buna muvafakat edilmesinden sonra davacı vekilince 09/02/2021 tarihli davadan feragat dilekçesi sunulmuş ise de davacı vekilinin dosya kapsamındaki vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunmadığından ve HMK 310/1 maddesi uyarınca karar kesinleşinceye kadar her zaman davadan feragatin mümkün olması nedeniyle karar kesinleşmeden önce usulüne uygun feragat beyanı sunulması halinde bu husus tekrar değerlendirebileceğinden davacı vekilinin 09/02/2021 tarihli feragat beyanı hakkında herhangi bir işlem yapılmamıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında davacı vekili tarafından sunulan 20/01/2021 tarihli dilekçe ile HMK 123/1 maddesi gereğince davanın geri alındığının beyanı üzerine Mahkememizin 21/01/2021 tarihli duruşmasında davalılar vekiline davanın geri alınmasına muvafakati olup olmadığını bildirmesi üzerine süre verilmiş, davalılar vekilince 04/02/2021 tarihli dilekçi ile davacının davanın geri alınmasına yönündeki talebine muvafakat ettiklerini bildirmesi üzerine HMK 123/1 maddesinin son cümlesi uyarınca davacı tarafça açılan davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN, HMK’nın 123/1 maddesi gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 1.707,75-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.648,45-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara eşit şekilde verilmesine,
5- Bilirkişi heyetine takdir edilen ve ödenen ücret düzenlenen bilirkişi raporunun kapsamı ile harcanan emek ve mesai kapsamında yeteli olduğundan bilirkişilerin ek ücret talebinin reddine,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 10/02/2021

Başkan …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.