Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/284 E. 2021/583 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/284 Esas
KARAR NO : 2021/583
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2020
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 06/07/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Kocaeli İli … ilçesindeki akaryakıt satışı ve servisi alanındaki faaliyetleri kapsamında … A.Ş. ile 27/02/2015 tarihinde 5 yıllık akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden doğan tüm hak, yükümlülük ve borçları davalı …Ş.’ye devrettiğini, sözleşme süresi bitiminde taraflar arasında 27/02/2020 tarihli 4 aylık yeni bir bayilik sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkili olan şirketin anılan bayilik sözleşmeleri kapsamında ve devamında davalı tarafa 2 adet teminat mektubu sunduğunu, davalı şirket ile müvekkili olan şirket arasındaki bayilik ilişkisi 27/06/2020 tarihi itibariyle sona erdiğini, davalı tarafın müvekkil şirket nezdinde cezai şart ve ya başka neviden bir alacak hakkına sahip olmadığını, buna rağmen şirkete ait teminat mektuplarının iade edilmeyerek paraya çevrilmeye çalışması müvekkili şirket yönünden büyük zararların doğması ihtimaline sebep olduğunu beyanla davanın kabulü ile müvekkili şirket ile davalı taraf arasındaki bayilik ilişkisi dolayısıyla (27.02.2015 tarihli 5 yıllık bayilik sözleşmesi ve hitamında düzenlenen 27.02.2020 tarihli 4 ay süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi ile bayilik ilişkisine dair tüm protokol ve sözleşmeler kapsamında) müvekkili şirketin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, davalı tarafa teminat amacıyla verilmiş olan teminat mektuplarının yargılama sonunda müvekkili şirkete iadesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 27/07/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından, dava dilekçesinde bahsedilmemiş ve dosyaya sunulmamış olan ve dilekçe ekinde Mahkemeye sunulan taraflar arasındaki 27.02.2020 Tarihli Fesih Protokolü’nde davacı tarafından ürün alım taahhüdünü ihlalden kaynaklı olarak 3630 ton eksik ürün karşılığı kar mahrumiyeti borcu bulunduğunu kabul ve ikrar ettiğini, bu borç müvekkiline ödenmemiş olduğundan bu belge doğrultusunda haksız davanın başkaca bir araştırmaya gerek kalmaksızın reddi gerektiğini, davacının iddialarının hukuki ve maddi dayanaktan yoksun olduğunu eksik harcın tamamlatılarak davacının usul ve yasaya aykırı haksız davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: … A.Ş Standart Bayilik Sözleşmesi, Çerçeve Protokol, … A.Ş Standart Bayilik Sözleşmesi, … Bankası tarafından düzenlenen teminat mektupları, faturalar, fesih protokolü, ürün alım taahhütnamesi, hukuki mütalaa, banka kayıtları, EPDK kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Mali Müşavir Bilirkişi … ile Akaryakıt Sektörü Bilirkişisi … tarafından sunulan 11/06/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre;
Dava konusunun, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesi ve bayilik ilişkisine dair tüm protokol ve sözleşmeler kapsamında davacı şirketin davalı yana borçlu olmadığının tespiti ve 8.03.2020 tarihli, … numaralı, 1.150.000-TL bedelli ve 150.000-TL bedelli teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesi talebinden ibaret olduğu,
Davacının 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varıldığı, Davacının incelenen ticari defterlerinde; Davaya konu davacı tarafından davalı yana verilen … no.lu 150.000,00 TL bedelli ve … no.lu 1.150.000,00 TL bedelli teminat mektuplarının davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının 31.07.2020 itibariyle v hesabında davalı yandan 3.173,43 TL tutarında cari hesap bakiye alacaklı olduğu,
Davalının 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varıldığı, Davalının incelenen ticari defterlerinde; Davalı yanın davacı yandan 31.07.2020 tarihi itibariyle 1.286.795,25 TL alacaklı olduğu, iş bu alacağa karşılık 01.09.2020 tarihindeki 1.438.899,00 TL tutarlı teminat kaydının girilerek davacının 152.102,75 TL tutarlı alacaklı hale geldiği, 17.12.2020 itibariyle ise davalının davacı yana 138.994,42 TL cari hesap borçlu olduğu,
Davalı tarafından davacı adına düzenlenen aşağıdaki faturaların davalı kayıtlarında mevcut olup davacı kayıtlarında mevcut olmadığı görüldüğü,
04.09.2020 ARİYET SÖKÜM YANSITMA BEDELİ        10.030,00
17.12.2020 ATS KAYIP POS CİHAZI YANSITMA BEDELİ           3.078,33
08.07.2020 Kısmi Eksik Tonaj Cezai Şart Bedeli   1.289.970,00
Taraflar arasında akdedilen 27.02.2015 tarihli sözleşmenin bitiş tarihi olan 27.02.2020 tarihinde tarafların bu sözleşmeden kaynaklı sorumluluklarını belirlemek adına mevzuat açısından gerekli olmayan fesih protokolü akdetmişlerdir. Bu protokol gereği ortaya çıkan koşullar dikkate alınarak protokolün dolaylı olarak atıfta bulunduğu 27.02.2015 tarihli Ürün Alım Taahhütnamesi’ne göre ortaya çıkan 110 USD/TON kar mahrumiyeti rakamına göre 373.294 USD (2.562.587,00 TL) kar mahrumiyeti hesaplanmıştır.
Fesih protokolü’nde tarafların eksik satış rakamını detaylıca belirtmesine rağmen ton başına uygulanacak kar mahrumiyetini detaylı olarak belirtmemesinden dolayı ikinci yöntemde gerçek karlılıklar üzerinden kar mahrumiyeti hesaplaması yapılmıştır. Bu yönteme göre 1.308.368 TL kar mahrumiyeti hesaplanmıştır.
Netice itibariyle; Davacı yanın davalı yana kar mahrumiyetinden kaynaklı borcunun bulunduğu anlaşılmakla Kar mahrumiyeti hesaplamasında hangi yöntemin dikkate alınacağı Mahkeme takdirinde olduğu bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesi ve bayilik ilişkisi kapsamında borçlu olmadığının tespiti ve davalı tarafa teminat olarak verilen teminat mektuplarının iadesi istemine ilişkindir.
Davacı taraf davalı şirket ile aralarındaki bayilik ilişkisinin 27/06/2020 tarihi itibariyle sona erdiğini, davalı tarafın alacağının olmadığını, buna rağmen şirkete ait teminat mektuplarının iade edilmeyerek paraya çevrilmeye çalıştığını bu nedenle aralarındaki bayilik ilişkisinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ve davalıya verilen teminat mektuplarının iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf ise taraflar arasındaki 27.02.2020 tarihli fesih protokolünde davacı tarafın ürün alım taahhüdünü ihlalden kaynaklı olarak 3630 ton eksik ürün karşılığı kar mahrumiyeti borcu bulunduğunu kabul ve ikrar ettiğini bu nedenle açılan haksız davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf davacı şirketin davalı şirket ile aralarındaki bayilik ilişkisinden dolayı davalı şirkete borçlu olup olmadığı, davalı şirkete verilen teminat mektuplarının davacı şirkete iadesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususundan kaynaklıdır.
Mahkememizin 2020/284 Esas sayılı dosyasının 08/07/2020 tarihli ara kararı ile; davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile ; dava konusu … Bankası İstanbul … Şubesi’ne ait 18.03.2020 tarihli, … numaralı, 1.150.000,00-TL bedelli ve … Bankası İstanbul Kurumsal Şubesi’ne ait 16.07.2018 tarihli, … numaralı, 150.000,00-TL bedelli kesin teminat mektuplarının toplam bedeli olan 1.300.000,00-TL’nin %15’i oranında (195.000,00-TL) nakdi veya gayri nakdi teminat yatırılması halinde dava konusu teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbir yolu ile durdurulmasına karar verildiği ve davalı tarafça ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmesi üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 15/10/2020 tarih, 2020/… Esas, 2020/ … Karar sayılı ilamıyla ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi … ile Akaryakıt Sektörü Bilirkişisi … tarafından sunulan 11/06/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre; Dava konusunun, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesi ve bayilik ilişkisine dair tüm protokol ve sözleşmeler kapsamında davacı şirketin davalı yana borçlu olmadığının tespiti ve 8.03.2020 tarihli, … numaralı, 1.150.000-TL bedelli ve 150.000-TL bedelli teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesi talebinden ibaret olduğu,
Davacının 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varıldığı, Davacının incelenen ticari defterlerinde; Davaya konu davacı tarafından davalı yana verilen … no.lu 150.000,00 TL bedelli ve … no.lu 1.150.000,00 TL bedelli teminat mektuplarının davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının 31.07.2020 itibariyle … hesabında davalı yandan 3.173,43 TL tutarında cari hesap bakiye alacaklı olduğu,
Davalının 2015-2016-2017-2018-2019-2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varıldığı, Davalının incelenen ticari defterlerinde; Davalı yanın davacı yandan 31.07.2020 tarihi itibariyle 1.286.795,25 TL alacaklı olduğu, iş bu alacağa karşılık 01.09.2020 tarihindeki 1.438.899,00 TL tutarlı teminat kaydının girilerek davacının 152.102,75 TL tutarlı alacaklı hale geldiği, 17.12.2020 itibariyle ise davalının davacı yana 138.994,42 TL cari hesap borçlu olduğu,
Davalı tarafından davacı adına düzenlenen aşağıdaki faturaların davalı kayıtlarında mevcut olup davacı kayıtlarında mevcut olmadığı görüldüğü,
04.09.2020 ARİYET SÖKÜM YANSITMA BEDELİ        10.030,00
17.12.2020 ATS KAYIP POS CİHAZI YANSITMA BEDELİ           3.078,33
08.07.2020 Kısmi Eksik Tonaj Cezai Şart Bedeli   1.289.970,00
Taraflar arasında akdedilen 27.02.2015 tarihli sözleşmenin bitiş tarihi olan 27.02.2020 tarihinde tarafların bu sözleşmeden kaynaklı sorumluluklarını belirlemek adına mevzuat açısından gerekli olmayan fesih protokolü akdetmişlerdir. Bu protokol gereği ortaya çıkan koşullar dikkate alınarak protokolün dolaylı olarak atıfta bulunduğu 27.02.2015 tarihli Ürün Alım Taahhütnamesi’ne göre ortaya çıkan 110 USD/TON kar mahrumiyeti rakamına göre 373.294 USD (2.562.587,00 TL) kar mahrumiyeti hesaplanmıştır.
Fesih protokolü’nde tarafların eksik satış rakamını detaylıca belirtmesine rağmen ton başına uygulanacak kar mahrumiyetini detaylı olarak belirtmemesinden dolayı ikinci yöntemde gerçek karlılıklar üzerinden kar mahrumiyeti hesaplaması yapılmıştır. Bu yönteme göre 1.308.368 TL kar mahrumiyeti hesaplanmıştır.
Netice itibariyle; Davacı yanın davalı yana kar mahrumiyetinden kaynaklı borcunun bulunduğu anlaşılmakla Kar mahrumiyeti hesaplamasında hangi yöntemin dikkate alınacağı Mahkeme takdirinde olduğu bildirilmiştir.
Davacı tarafa son celseden önce menfi tespit talebine konu dava değerini bildirmek ve bildirdiği değer üzerinden eksik harcı yatırmak üzere verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça menfi tespit talebine ilişkin dava değerinin 399.300-USD olarak bildirildiği ve eksik harcın yatırıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça davalı şirket aleyhine taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ve davalıya teminat olarak verilen teminat mektuplarının iadesine yönelik dava açılmış ise de; taraflar arasında düzenlenen 27/02/2020 tarihli fesih protokolü ile davacı şirket tarafından davalı şirket ile aralarındaki akaryakıt bayiliği sözleşmesi kapsamında 3630 ton eksik ürün alımı yaptığını kabul ettiği, akaryakıt uzmanı ve mali müşavir bilirkişi vasıtasıyla taraf şirketlerin incelenen ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda davalı tarafça düzenlenen davacı kayıtlarında yer almayan faturalar ile davalı yanın davacı yandan alacaklı olduğunun ve fesih protokolünde tarafların eksik satış rakamını detaylıca belirtmesine rağmen ton başına uygulanacak kar mahrumiyetini detaylı olarak belirtmemesinden dolayı gerçek karlılıklar üzerinden yapılan kar mahrumiyeti hesaplamasına göre davacının davalı yana 1.308.368,00-TL kar mahrumiyeti borcunun bulunduğunun tespit edildiği, 27/02/2020 tarihli fesih protokolü içeriğine göre eksik ürün alım gerçekleştirdiğinin davacı tarafın kabulünde olduğu, söz konusu fesih protokolü geçerli olup tarafları bağladığı bu durum karşısında protokol ve taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca davacı tarafın eksik ürün alımından kaynaklı olarak davalı şirkete kar mahrumiyeti borcunun ve tarafların ticari kayıtlarına göre alacağa karşılık teminat olarak mektup bedellerinin defterlere kaydı ve mahsubu sonrasında dahi cari hesap borcunun bulunduğu anlaşılmakla, düzenlenen dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ile davacı tarafın davalı yana borçlu olduğu sabit olduğundan ve bu kapsamda davacı tarafça teminat olarak verilen teminat mektuplarının iade koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla, davacı tarafça davalı tarafa borçlu olmadığına yönelik ve teminat mektuplarının iadesi gerektiğine yönelik iddiaların ispatlanamaması nedeniyle davacı tarafça açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN REDDİNE,
2- Mahkememizin 07/07/2020 tarihli teminat mektuplarının nakde çevrilmemesine yönelik tedbir kararının Mahkememiz kararı kesinleşinceye kadar devamına,
3- Davacı tarafça yatırılan peşin harçtan yatırılan 59,30-TL maktu karar harcının mahsubu ile fazla yatırılan 68.984,45-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafça yargılama sırasında yapılan 2 adet tebligat-posta masrafı 6,60-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6- Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 129.054,11-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 08/07/2021

Başkan …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Üye …
e-imza *

Katip …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.