Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/239 E. 2021/325 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/239 Esas
KARAR NO : 2021/325
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/06/2020
KARAR TARİHİ : 02/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı şirketin uzun senelerdir yurtiçi ve uluslararası ölçekteki kurumsal markaların yeni mağazalarının bütün elektronik ve iç dekorunu anahtar teslim projeler ile yürüten alanında uzman bir firma olduğu, davalı şirketin müvekkilinin yürüttüğü birçok projede beraber çalıştığı firmalardan biri olduğu, davalı şirketin çok uzun süre müvekkili şirkete yapılması gereken ödemeleri günü ve zamanında ödemediği, müvekkili şirketin cari hesap ekstrelerinde de bu hususun sabit olduğu, borcun toplamda 312.426,35 TL gibi ciddi bir rakamı bulduğu, tarafların bir ödeme planı ortaya koyduğu, davalı şirketin Muhasebe Sorumlusu ortaya konulan ödeme planını müvekkil şirket muhasebe departmanına mail olarak yolladığı, fakat davalı şirketin bu ödeme planına da riayet etmediği, davalı şirketin ödememiş olduğu borç miktarı ve aradan geçen süre zarfında bu konu üzerine muhatap bulunulmaması üzerine icra takibi başlatıldığı, … İcra Müdürlüğü’nün 27.05.2019 tarihli 2019/… E. Sayılı dosyası ile 298.321,47 TL Cari Hesaptan kaynaklı Fatura Alacağı ve 14.104,88 TL işlemiş ticari faizi ile takip çıkışı 312.426,35 TL olarak takip başlatıldığı, bunun yanısa sıra masraf ve harçlarla 27.05.2019 tarihi itibariyle açılmış icra takibinde o gün itibariyle 352.975,37 TL total alacak kalemi üzerinden borçlu şirkete ödeme emri tebliğ edildiği, davalı şirketin ise işbu ödeme emrine karşı, borcun tamamına, işlemiş ve işleyecek faiz oranı ve tüm ferilerine cari hesap ekstreleri, yasal defter ve belge kayıtları açık olmasına rağmen haksız şekilde itiraz ettiğini beyanla davalı şirketin haksız itirazı ile duran icra takibinde itirazın iptali ile yapılan haksız itirazın kaldırılarak takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere inkar tazminatının hüküm altına alınmasını yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan cevaba cevap dilekçesinde özetle;İtirazın iptali davasının kısmi olarak açılabileceğinin açıkça belirtildiği, davalı firma müvekkili şirkete ödemelerini yapmayınca icra takibine girişildiğini, davalı şirket tarafından resmi şirket maillerine gönderilmiş olan en son cari hesap bakiyesinde de alacak miktarlarının davalı şirket kayıtlarına göre dahi 176.341,47TL olduğunu beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 02/04/2021 tarihli duruşmadaki beyanında; Kısmi alacak davası mahiyetinde açmış oldukları kısmi itirazın iptali davalarındaki taleplerinin müvekkilinin davalıdan olan 176.341,00-TL lik asıl alacağa yönelik açıldığnı beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Huzurdaki davanın 312.426,35-TL’lik icra takibine itirazın iptali davası olması nedeniyle eksik harcın tamamlatılması gerektiği, davalı şirketin davacı yana herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı yanın alacağının hangi fatura veya işten kaynaklı olduğunu belirtmediğini, davacı yanın kötü niyetli hareket ettiğini, icra takibinin haksız olduğunu, davacı yanın cari hesap alacağına ilişkin faiz isteminin yerinde olmadığını beyanla davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesi ve yargılama giderinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : … İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra dosyası, tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
… İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine cari hesaptan kaynaklı fatura alacağından kaynaklanan 298.322,47-TL cari hesap alacağı ve 14.104,88-TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 312.426,35-TL alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan 01/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklı 298.321,47 TL tutarlı cari hesap alacağının tahsili için … İcra Müdürlüğünün 2019/… E. dosyası ile yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı yan tarafından cari hesap alacağının tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile 27.05.2019 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 15.06.2020 tarihinde T.C. … Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/… E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, davacının 2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, takip tarihi (27.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan 298.321,47 TL Cari hesap bakiye alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra davalı yan tarafından yapılan kısmi ödemeler sonrası 31.12.2019 tarihi itibariyle davacının 198.321,47 TL alacaklı olduğu, davalı yanın 14.12.2020 günü saat 14:45’de Mahkemeniz duruşma salonunda yapılan incelemeye gelmemiş, ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, davacı … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından davalı adına tanzim edilen 35 adet faturanın bedeli ödenmemiş (açık fatura) şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, cari hesaba konu faturaların davacı yanın ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, düzenlenen 34 adet faturalanın elektrik işleri ve servis kapsamında düzenlendiği, faturalarda bulunan teslim alan/eden kısımlarının imzasız olduğu görülse de davalının davacı yana mail olarak gönderdiği cari hesap esktresinde davacı tarafındna düzenlenen faturaların yer aldığı görüldüğünden ve davalı yanın cari hesaba konu 34 adet faturaya takip öncesi itirazının olmadığı anlaşıldığından düzenlenen faturaların davalı yan bilgisi dahilinde olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 27.11.2018 tarihli 322639 no.lu faturanın ise vade farkı faturası olarak düzenlendiği, davalı tarafından bu faturaya noter kanalıyla itiraz edilerek faturanın iade edildiği, dosya içeriğinde taraflar arasında vade farkının düzenleneceğine ilişkin yazılı bir sözleşme mevcut olmadığı gibi davacı tarafından diğer düzenlenen 34 fatura içeriğinde Vade farkı faturasının yer almadığı görüldüğünden taraflar arasında vade farkına ilişkin teamülünde oluşmadığı görüldüğü, neticeten; Sayın Mahkemeniz davacı tarafından davalı adına düzenlenen 27.11.2018 tarihli … no.lu 71.980,000 TL tutarlı Vade farkı faturasının davacı tarafından haklı olarak düzenlenmiş olduğu yönünde karar verilmesi durumunda takip tarihi (27.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan 298.321.47-TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra davalı yan tarafından yapılan kısmi ödemeler sonrası 31.12.2019 tarihi itibariyle alacak bakiyesinin 198.321,47 TL olduğu, Sayın Mahkemeniz davacı tarafından davalı adına düzenlenen 27.11.2018 tarihli … no.lu 71.980,000 TL tutarlı Vade farkı faturasının davacı tarafından haklı olarak düzenlenmediği yönünde karar verilmesi durumunda ise takip tarihi (27.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan (298.321,47 TL -71.980,000 TL=) 226.341,47 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra davalı yan tarafından yapılan kısmi ödemeler sonrası 31.12.2019 tarihi itibariyle alacak bakiyesinin (198.321,47 TL – 71.980,000 TL=) 126.341.47-TL olduğu, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının 14.104,88 TL işlemiş faiz talebinin dayanağı bulunmadığından, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceği, Sayın Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (27.05.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği,” şeklinde görüş beyan ettiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf, icra takibine davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, kötüniyetli karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf, davanın kısmi dava olarak açılamayacağı, takibin haksız olduğunu beyanla davanın reddine, karşı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olup davacı tarafça dosyaya sunulan 08/07/2019 tarihli arabuluculuk son anlaşmazlık tutanağı ile davacı tarafça zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği ve tarafların anlaşamadığı anlaşılmıştır.
İstanbul 36. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine cari hesaptan kaynaklı fatura alacağından kaynaklanan 298.322,47-TL cari hesap alacağı ve 14.104,88-TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 312.426,35-TL alacağa ilişkin başlatılan adi takip yolu ile icra takibine borçlu davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı tarafça davaya konu takip alacağı toplamının 312.426,35-TL olduğu ve davanın icra takibine itirazın iptali davası olması nedeniyle eksik harcın tamamlatılması gerektiği itirazında bulunulmuş ise de; davacı tarafça davanın 176.341,00-TL’lik asıl alacağa yönelik kısmi dava olarak açıldığının beyan edildiği, uyuşmazlık konusunun para alacağından kaynaklandığı ve bölünebilir mahiyette olduğu, HMK 109 maddesi kapsamında kısmi dava konusu yapılabileceği anlaşılmakla davalı vekilinin bu yöndeki itirazlarına itibar edilmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce taraflara tüm delillerini bildirmesi için verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça ticari defterlerinin dosyaya sunulduğu, davalı tarafça yapılan ihtara rağmen ticari defterlerinin dosyaya sunulmadığı görülmüştür.
Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen raporda; 27.11.2018 tarihli … no.lu 71.980,000 TL tutarlı Vade farkı faturasının davacı tarafından haklı olarak düzenlenmiş olduğu yönünde karar verilmesi durumunda takip tarihi (27.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan 298.321.47-TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra davalı yan tarafından yapılan kısmi ödemeler sonrası 31.12.2019 tarihi itibariyle alacak bakiyesinin 198.321,47 TL olduğu, Sayın Mahkemeniz davacı tarafından davalı adına düzenlenen 27.11.2018 tarihli … no.lu 71.980,000 TL tutarlı Vade farkı faturasının davacı tarafından haklı olarak düzenlenmediği yönünde karar verilmesi durumunda ise takip tarihi (27.05.2019) itibariyle davacının davalı yandan (298.321,47-TL-71.980,00-TL=) 226.341,47-TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra davalı yan tarafından yapılan kısmi ödemeler sonrası 31.12.2019 tarihi itibariyle alacak bakiyesinin (198.321,47 TL – 71.980,000 TL=) 126.341,47-TL olduğu tespit edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, düzenlenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre;Taraflar arasında fatura ve cari hesaba dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafça düzenlenen faturaların ticari defterlerine kaydedildiği, davacının kendi ticari defter kayıtlarına göre 27/05/2019 takip tarihi itibariyle davalı yandan 298.321,47-TL alacaklı olduğu, davalı yanın yapılan ihtara rağmen ticari defter ve kayıtlarını sunmaktan kaçındığı, takip konusu faturalara icra takibinden önce ve takip dosyasında davalının somut bir itirazının bulunmadığı, düzenlenen faturalara istinaden davalı tarafça takip tarihinden sonra kısmi ödemelerin yapılmış olduğu, bu itibarla davacının takip dayanağına esas fatura mündericatındaki hizmetlerin davalının bilgisi dahilinde olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 27.11.2018 tarihli … no.lu faturanın ise vade farkı faturası olarak düzenlendiği, davalı tarafından bu faturaya noter kanalıyla itiraz edilerek faturanın iade edildiği, dosyamıza taraflar arasında vade farkının düzenleneceğine ilişkin yazılı bir sözleşme ibraz edilmediği gibi davacı tarafından diğer düzenlenen 34 fatura içeriğinde vade farkı faturasının yer almadığı görüldüğünden taraflar arasında vade farkına ilişkin teamülünde oluşmadığı kanaati oluşmakla, davacı tarafça bu faturaya istinaden alacak talebinde bulunulamayacağı, bu haliyle davacı tarafın cari hesaptan kaynaklı takip tarihi itibari davalı yandan (298.321,47-TL-71.980,00-TL=) 226.341,47-TL alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra davalı yan tarafından yapılan kısmi ödemeler sonrası dava tarihi itibariyle alacak bakiyesinin (198.321,47 TL – 71.980,000 TL=) 126.341.47-TL olduğu, borçlu davalı tarafça 126.341.47-TL alacağa yapılan itirazın haksız olduğu anlaşılmakla, düzenlenen uzman bilirkişi raporunun da mahkememizce dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle davacının davasının kısmen kabulü ile, davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 126.341,47-TL asıl alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin belirtilen miktar üzerinden takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, ayrıca alacağın likit olması nedeniyle takibe haksız itiraz eden borçlu davalı aleyhine hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 25.268,29-TL icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davalının kötü niyet tazminatı talebi yönünden davacının kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden, davalının kötüniyet tazminatı talebi haklı görülmeyerek, talebin reddine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 126.341,47-TL asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin belirtilen miktar üzerinden takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)Hükmolunan asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 25.268,29-TL icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
c)Reddedilen kısım yönünden şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 4.840,14-TL nispi karar harcından peşin yatırılan 1.449,34-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 3.390,80-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
3- Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davadaki haklılık durumuna göre 945,78-TL’sinin davalıdan, 374,22-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 1.449,34-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL başvuru, 750,00-TL Bilirkişi ücreti ve 57,50-TL posta giderinden ibaret toplam 861,90TL yargılama giderinin kabul ve red oranları dikkate alınarak 617,55-TL’ sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre hesaplanan 15.952,44-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 7.299,94-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/04/2021

Katip …
e-imza *

Hakim …
e-imza *

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.