Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/135 E. 2020/164 K. 04.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/135 Esas
KARAR NO : 2020/164

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2020
KARAR TARİHİ : 04/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dilekçesinde; … Genel İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile alacaklı olduğunu iddia eden… Tic.Ltd.Şti.müvekkili ve diğer davalı … adına kambiyo senetlerine özgü;
-15.01.2019 tanzim tarihli 15.02.2019 vadeli 12.500,00 TL bedelli,
-15.01.2019 tanzim tarihli 28.02.2019 vadeli 12.500,00 TL bedelli,
-15.01.2019 tanzim tarihli 15.03.2019 vadeli 12.500,00 TL bedelli,
-15.01.2019 tanzim tarihli 31.03.2019 vadeli 12.500,00 TL bedelli,
-15.01.2019 tanzim tarihli 15.04.2019 vadeli 12.500,00 TL bedelli,
-15.01.2019 tanzim tarihli 30.04.2019 vadeli 12.500,00 TL
-15.01.2019 tanzim tarihli 15.05.2019 vadeli 12.500,00 TL
-15.01.2019 tanzim tarihli 31.05.2019 vadeli 12.500,00 TL bedelli olmak üzere toplam 100.000,00 TL asıl faizleri toplamı ile birlikte 105.081,49 TL tutarında 08.07.2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını, bahsi geçen icra takibine esas teşkil eden bonoların üzerindeki hiç bir imzanın müvekkiline ait olmadığını, bonoların üzerindeki tüm yazı karakterlerinin …’ya ait olduğunu, kendi öz oğlu … adını bilmedikleri ev sahibi adına sahte senetler düzenleyerek piyasayı dolandırdığını, müvekkilinin ödeme emri aldıktan sonra … 4.İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile imzaya itiraz ettiğini, ancak süresinde itiraz yapmadığı için itirazın süre yönünden reddedildiğini, izah edilen nedenlerle 105.081,49 TL tutarındaki bedelden müvekkilinin borçlu olmadığının tespit edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava, kambiyo senedine dayalı menfi tespit istemini konu almaktadır.
HMK’nın 115/1 maddesi gereğince Mahkemeler dava şartının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
HMK 137 ve devam maddeleri gereğince dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır. Mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler, uyuşmazlık konularını tam olarak belirler, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapar, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik eder ve bu hususları tutanağa geçirir. Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. HMK 138.maddesi gerekçesinde de belirtildiği üzere yargılamada usule ilişkin iddia ve savunma sebeplerinin hallinden sonra işin esasına girilerek uyuşmazlık çözümlenir. Usule ilişkin hususlar ya dava şartıdır ya ilk itiraz niteliğindedir. Usule ilişkin hususlar şekli nitelik taşıdığından yargılamanın başında dosya üzerinden de incelenerek karar bağlanabilir. Ancak Mahkeme kararını vermek için tarafların dinlenmesine ihtiyaç duyuyorsa bunu da tahkikat aşamasında değil ön inceleme oturumunda yapacaktır. Aynı husus Yasanın 140/1.maddesinde de belirtilmiş olup ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verebilmek için hakimin gerekli gördüğü takdirde tarafları dinleyebileceği hükme bağlanmıştır.
Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkındaki 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A-1 maddesinde; bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu hükmü getirilmiştir.
Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna ilişkin herhangi bir beyan bulunmadığı gibi dava dilekçesine arabuluculuk anlaşamama tutanağının eklenmediği, Uyap’ta yapılan kontrolde arabuluculuk dosyasının ilgili dosya bağlantısının yapılmadığı, buna göre arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açıldığı, dava menfi tespit davası olup temelinde taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinden kaynaklı ihtilaf olması nedeniyle TTK’nın 5/A-1 maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu davalardan olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi’nin 2019/1509 Esas, 2019/1299 Karar sayılı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 2019/2292 Esas, 2019/1643 Karar sayılı ilamları da bu yöndedir. Bu nedenle dava şartının bulunmadığı anlaşıldığından HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan DAVANIN, TTK’nın 5/A-1, HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 54.40- TL’ın karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/03/2020

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı