Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/995 E. 2021/659 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/995 Esas
KARAR NO : 2021/659
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 17/10/2019
KARAR TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle;
Davacının 21.11.2012 tarihinden bu yana davalı şirketin ortağı olduğunu, davacının ortaklığın başladığı tarihten bugüne kadar şirketin iş ve işleyişiyle ilgili diğer ortaktan bilgi alamadığı gibi kar dağıtımı yapılmadığını, şirket bilançoları gösterilmediğini, bu nedenle davacının 6012 sayılı TTK gereğince haklı sebeplerle şirketin ortaklığından ayrılmak istediğini, davalı şirket bünyesinde yapılan tüm işlemlerin davacıya bildirilmediğini, bu durumun davacıyı mağdur ettiğini, diğer yetkili ortak … ile davacı arasındaki güven ilişkisi sona erdiğini ve sürekli güvensizlik ortamı oluştuğunu, şirket yönetiminde yolsuzluklar yapıldığı kanaati güçlendiğini, ortaklıktan çıkmak isteyen davacının şirketten kar payının tahsili ile şirketteki payının gerçek değerinin ödenmesini talep hakkına sahip olduğunu, ilgili şirketin yetkili ortağı … ile eşi … tarafından açılan sahte sosyal medya hesabından davacının kişilik haklarına saldırı gerçekleştiğinden … Sulh Ceza Hakimliğine tedbir talebinde bulunulduğunu, aynı zamanda … Aile mahkemesinin 14.10.2019 tarihli kararında 6284 sayılı kanun gereğince ilgili şirketin yetkili ortağı … ile eşi …’ün davacıya yönelik eylemlerinden dolayı 3 ay için geçerli olmak üzere koruma kararı verildiğini, tüm bu hususlarda değerlendirildiğinde davacı için ortaklığın devamı çekilmez olduğunu, açıklanan nedenlerle öncelik Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca davacının haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılması, ayrılık akçesi ile kar payının ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı tarafa çıkarılan tebligatın davalıya usul ve yasaya uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak HMK 128. maddesi gereğince davacının iddialarının tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
DELİLLER:
Davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, … Sulh Ceza Hakimliği’nin 2019/… D.iş sayılı dosyası, … Aile Mahkemesi’Nin 2019/… D.iş sayılı dosyası, Ortaklar Kurulu Kararı, davalı şirketin son 3 yıllık vergi beyannameleri ve bilanço örnekleri, davalı şirket ana sözleşmesi, davalı şirketin UYAP üzerinden alınan malvarlığı sorgulama sonuçları, … Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/… soruşturma sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava TTK’nın 638/2 maddesi gereğince açılan limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma ve kar payının tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin 21/11/2012 tarihinden bu yana davalı şirketin ortağı olduğunu, ortaklığın başladığı tarihten itibaren diğer ortaktan bilgi alamadığını, şirket bilançolarının gösterilmediğini, diğer ortak ile güven ilişkisinin sona erdiğinii şirket ortaklığının devamının mümkün olmadığını ileri sürerek davalı şirket ortaklığından haklı sebeple çıkarılmasına karar verilmesini ve ayrılma akçesi ve ödenmeyen kar payının ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. fesih ve tasfiyesine, bunun mümkün olmaması halinde müvekkilinin şirketten çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usul ve yasaya uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiş ve davayı inkar etmiştir.
… Sulh Ceza Hakimliği’nin 2019/…7 D.iş sayılı dosyasının incelenmesinde davacının diğer şirket ortağının eşi tarafından sahte facebook hesabı açılarak kişilik haklarına aykırı hareket edildiği iddiası ile belirtilen internet adreslerine erişimin engellenmesi kararı verilmesi talep edildiği, talebin kabul edilerek erişimin engellenmesi kararı verildiği anlaşılmıştır.
Dava dosyasına davacı tarafça sunulan … Noterliği 20.11.2012 tarih … sayısıyla tasdik ettirilen Ortak Kurulu Kararı’nda “…Şirket hissedarlarından … şirkette mevcut 12.500,00 TL’si hissesini … Noterliğinden 17 Eylül 2012 tarih ve … sayı ile tasdikli hisse devir ve temlik sözleşme ile şirket dışından … Mahallesi … Sokak No: … /İstanbul adresinde ikamet eden …’e devrederek ortaklıktan ayrılmıştır. Bahsi geçen devrin kabulüne ve devir hususunun şirket pay defterine işlenmesine, yapılan devir sonucunda şirket ortakları ve sermaye miktarları aşağıdaki şekilde oluşmasına oy birliği ile karar verilmiştir. 37.500,00 TL’si …’e,12.500,00 TL’si …’e aittir…” şeklinde düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davalı şirketin 09.11.2019 tarihinde tescil edilerek kurulmuş olduğu, sermayesinin 50.000,00 TL olup, ortaklık yapısı incelendiğinde 37.500,00 TL tutarlı % 75 hissesinin …, 12.500,00 TL tutarlı % 25 hissesinin …’e ait olduğu, şirket yetkilisinin … olduğu anlaşılmıştır.
Taraf delilleri toplandıktan sonra davacının şirket ortaklığından ayrılması konusunda haklı nedenin varlığı ve davacının şirket hisse değerinin tespiti ayrıca ayrılma akçesinin belirlenmesi için dosya mali müşavir ve ticaret hukukçusundan oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 06/05/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; ” Dava konusunun, davacı …’in TTK’nın hükümleri uyarınca davalı Volney … Ltd. Şti.’nin şirket ortaklığından çıkarılması ve ayrılık akçesi ile kar payının ödenmesi talebinden ibaret olduğu, dava dosyasına T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı … Vergi Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 07.01.2021 tarihli yazılarında; Davalı mükellefin 13.01.2011 tarihinde … Vergi Dairesi Müdürlüğünden dairemize nakil geldiği ve 27.10.2017 tarih … benzersiz kodlu e-yoklama fişinde mükellefin bilinen iş yeri adresinde bulunmadığından dolayı VUK.’nun 2016/2 Sayılı Uygulama İç Genelgesine göre 30.11.2016 tarihi itibariyle resen terk işlemi yapılarak mükellefiyetinin sonlandırıldığı, davalı şirketin 2013 yılından itibaren düzenli şekilde zarar etmekte olduğu 2015 yılında 799,78 TL zarar elde ettiği tespit edildiği, davalı şirketin öz kaynakların kaydi değerlerinin 2013 yılından itibaren azalmakla birlikte 2015 yılında 86.393,29 TL’ye kadar gerilemiş olduğu tespit edildiği, şirketin 31.12.2015 tarihli en son mali verilerine göre özvarlığı 86.393,29 TL olup davacı …’in % 25 hissesi olmakla, payına düşen tutar 86.393,29 TL x % 25 = 21.598,32 TL olarak hesaplandığı, şirket aktifinde 31.12.2015 itibarıyla 22.334,42 TL’lik Demirbaşı olup bunun rayiç değerlerini tespit edecek teknik bir bilirkişiye ihtiyaç olacağı, ancak davacının hesaplamanın kaydi değerlere göre yapılmasına razı olması durumunda ise teknik bilirkişiye gerek duyulmayacağı, neticeten; Davalı şirketin 30.11.2016 tarihinden itibaren gayrifaal bir şirkete dönüştüğü, Mahkemenizce davacı …’in davalı şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesi durumunda 31.12.2015 tarihli mali verilere göre davacı …’in çıkma/çıkarılma payı’nın 21.598,32 TL olarak hesaplandığı, davalı şirketin 2013 yılından itibaren düzenli şekilde zarar etmekte olduğu 2015 yılında 799,78 TL zarar elde ettiği görüldüğünden dağıtılacak kar payının bulunmadığı, somut olayda davacının TTTK 638/2 maddesi gereği ortaklıktan çıkarılması için haklı sebebin mevcut olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosya kapsamına alınan savcılık ve mahkeme dosyalarının incelenmesinden, davacı ile şirketin %75 diğer ortağı olan … arasında husumet bulunduğu, davacının dava dışı … ve eşinden kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi ve yayılması, özel hayatın gizliliği, hakaret ve tehdit suçlarından şikayetçi olduğu, soruşturmanın derdest olduğu, ayrıca Aile Mahkemesinden önleyici tedbir kararı verildiği bu sebeplerle şirket ortakları arasında kişisel husumet bulunduğu ve karşılıklı güven ilişkisinin kalmadığı, somut dava konusu olayda şirketin iki ortaklı bir şirket olması, diğer ortağın davacının oyları gerekmeksizin genel kurulda olağan ve önemli tüm kararları alacak sermaye çoğunluğuna sahip olması, davacının şirketin yıllık genel kurullarına davet edildiğine, şirketin %75 hissedarı ve münferit imza yetkilisi olan müdür tarafından davacıya bilgi ve hesap verildiğine dair bir savunma veya delilin mevcut olmaması, şirketin sürekli zarar eden ve 2016 yılından sonra gayri faal bir şirket olması sebebiyle vergi dairesi tarafından re’sen terk işlemine tabi tutulmuş olması ve karşılıklı güven ilişkisinin kalmamış olması gözetilerek bu koşullar altında ortaklık ilişkisinin fiilen mümkün olmadığı ve davacının şirketten çıkması için TTK.m.638/2 anlamında haklı sebeplerin oluştuğu anlaşılmakla düzenlenen bilirkişi heyeti raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olmakla hükme esas alınmış ve davanın TTK.636/3. maddesi gereğince kabulü ile davacının … sicil nolu davalı şirket ortaklığından TTK 638/2 md.sine göre çıkmasına izin verilmesine, payın şirkete devrine karar verilmiş, davacı …’in çıkma payının 21.598,32 TL olarak hesaplandığı, davacı vekilinin bilirkişi raporundaki hesaplamayı kabul ettiği ve demirbaş yönünden hesaplama yapılması talebi bulunmadığından yeniden bilirkişi incelemesine gerek duyulmamış ve kaydi değerler baz alınarak hesaplama doğrultusunda davacının hissesine isabet eden 21.598,32-TL ayrılma akçesinin karar tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, davacının 2012 yılında hisse devri yoluyla şirkete ortak olmasından sonra, takip eden 2013,2014, 2015 yıllarını zararla kapattığı ve dağıtılabilir bir kar bulunmadığı sabit olduğundan davacının kendisine kar payı ödenmesi talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın TTK.636/3. maddesi gereğince KABULÜ ile davacının … sicil nolu davalı şirket ortaklığından TTK 638/2 md.sine göre çıkmasına izin verilmesine, payın şirkete devrine,
2-)Davacının hissesine isabet eden 21.598,32-TL ayrılma akçesinin karar tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine,
3-)Karar kesinleştiğinde karardan bir suretin …’na gönderilmesine,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.475,38-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.430,98-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 4.080,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru ve 44,40-TL peşin olmak üzere toplam 88,80-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-)Davacı tarafından yatırılan 1.800,00-TL Bilirkişi ücreti ve 169,40-TL posta giderinden ibaret toplam 1.969,40-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.21/09/2021

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı