Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/991 E. 2020/456 K. 07.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/991
KARAR NO : 2020/456
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 17/10/2019
KARAR TARİHİ : 07/10/2020
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği 17/10/2019 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davalı …’un 12/05/2000 tarihinde kurulan … Tic.Ltd.Şti.’nin ortağı ve ana sermayesinin %10’una sahip olduğunu, müvekkil şirketin zaman zaman sıkıntılar yaşadığını, ancak dünya devi firmalarla yapılan anlaşmalar neticesinde iş hacmini büyüttüğünü, iş hacmini büyütmek ve şirketi kurtarmak için davacı müvekkili şirketin sermaye artırımı yapmak istediğini, ancak davalının her toplantıda sermaye artırımına karşı çıkarak itiraz şerhi düştüğünü, bu toplantılara da asaleten değil vekaleten katıldığını, diğer tüm ortakların söz konusu sermaye artırımını kayıtsız şartsız kabul ettiğini, sermaye artırımlarına bir tanesine yapmış olduğu itiraz şerhi nedeniyle sermaye artırımının İstanbul Ticaret Odası tarafından reddedildiğini, sermaye artırımı gerçekleştirilemediğinden iki adet çekin karşılıksız çıktığını, bu durumun bankalar nezdinde hem de beraber çalışmakta olduğu firmalar nezdinde itibar kaybetmesine neden olduğunu beyanla … Ve Tic.Ltd.Şti’nin %10 pay sahibi ortağı olan davalı …’un şirket aleyhine hareketlerde bulunması sebebiyle şirket ortaklığından çıkarılmasını, davalıya ait olan %10 payın şirkete devrine, masraf ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ortaklıktan çıkarılabilmesi için bu yönde genel kurul kararı alınmadığını, genel kurul kararı olmadan ortaklıktan çıkartılması için haklılığının bulunmadığını, ortaklıktan çıkarmanın gerçekleştirilebilmesi için bu yönde Yargıtay içtihatlarınında bulunduğunu, davacı şirketin “… Ticaret Ltd.Şti” ünvanı ile 2000 yılında kurulduğunu, 2012 tarihine kadar satış faaliyetini sürdüğünü, bu tarihte suda belirlenen sağlığa zararlı maddeler nedeniyle satışlar durduğunu, davacı şirket yeni bir su markası çıkardığını, davacı şirket “… Ticaret Ltd.Şti” ünvanını değiştirerek “… ticaret Ltd.Şti” olarak değiştirdiğini, şirket müdürlüğüne, … ve … ‘in seçildiğini, satışların artması amacı gerekçe gösterilerek müdür olarak seçilen … şirkete kendi hesaplarından ve hissedarı olduğu diğer şirketlerden para aktararak davacı şirketi borçlandırmaya başladığını, hissedar … ‘ın kendi adına çıkarttığı leasing kredi ile davacı şirkete dolum makinası aldığını, söz konusu leasing kredinin niçin davacı şirket adına çıkarılmadığını sorulunca kendisinden cevap alınamadığını, şirketin dünya devi firmalarla çalıştığının ileri sürüldüğünü ancak davacı şirketinin kasasının boş olduğunu ve borçlarını ödemeyemediğini, davacının gırtlar kanseri olduğu ve konuşma yetisini kaybettiğini bu nedenle genel kurullara asaleten katılmadığını, genel kurullarda vekili tarafından temsil edidiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER : Taraflarca sunulan belgeler ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Dava, haklı nedenlerin varlığına dayalı olarak şirket ortaklığından çıkarılma istemine ilişkindir.
Davacı, haklı sebeplerle davalının ortaklıktan çıkarılmasını talep etmiştir.
Davalı, ortaklıktan çıkartma davası için özel dava şartı niteliğinde olan genel kurul kararı olmadan dava açıldığından davanın reddini talep etmiştir.
TTK’nun 616 maddesinin 1. fıkrasında genel kurulun devredilemez yetkileri sıralanmış, (h) bendinde; “Bir ortağın şirketten çıkarılması için mahkemeden istemde bulunulması” genel kurulun devredilemez yetkilerinden biri olarak düzenlenmiştir. TTK’nun 621. maddesinin 1 fıkrasında; “Aşağıdaki genel kurul kararları temsil edilen oyların en az 2/3’ünü ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması halinde alınabilir.” denilmiş ve (h) bendinde; “Bir ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için Mahkemeye başvurulması ve bir ortağın şirket sözleşmesinde öngörülen sebepten dolayı şirketten çıkarılması” hususu da bu madde kapsamında alınacak oy oranına bağlanmıştır.
TTK’nun 621 maddesi gereğince genel kurul toplantısı yapılması ve bu genel kurulda oyların en az 2/3’ünün ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması sureti ile “Haklı sebepler dolayısı ile şirketten çıkarılma hususunda Mahkemeye başvurulması için” karar alınması gerekli olmasına rağmen, bu yolla “davalının haklı sebepler ile şirketten çıkarılması hususunda Mahkemeye başvurulması için” alınmış bir karar olmaksızın dava açıldığı anlaşılmakla, davanın 6100 sayılı h.m.k’nun 114/2, 115/2 ve 6102 sayılı t.t.k’nun 640/3,621/1-h maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/2, 115/2 ve 6102 Sayılı T.T.K’nun 640/3,621/1-h maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2- Davacı tarafça yatırılan peşin harcın alınması gereken 54,40-TL karar harcından mahsubu ile bakiye 10,00-TL karar harcının davacı şirketten tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.07/10/2020

Katip …

Hakim …