Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/976 E. 2022/367 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
“Asıl Davanın Kabulü”
“Karşı Davanın Reddi”
ESAS NO : 2019/976 Esas
KARAR NO : 2022/367

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı-karşı davalı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacının dava konusu iadesini talep ettikleri 23.000,00 USD para davacı şirketin… Bankası A.Ş. Beykent Ticari Şubesindeki… iban numaralı hesabından 22.12.2017 işlem tarihinde “… Asansör-Cari Ödeme” açıklamasıyla davalı şirket hesabına ödenmiş olduğunu, davacı şirket ile davalı arasında Aydın Söke … Mağazasına 2 adet yürüyen merdiven temin ve tesisine ilişkin “Yürüyen Merdiven Temin ve Tesisi Sözleşmesi” imzalandığını, ancak teslim tarihinin Aydın Söke Mağazası açılışına yetişmemesi üzerine taraflarca Aydın Söke Mağazası için satın alınan yürüyen merdiven montajının …Mağazası olarak değiştirilmesine ilişkin 25.01.2018 tarihli Ek Protokol No: 1, 3 sayfadan ibaret imzalandığını, anılan yeni teslim tarihi davalı çalışanlarından satış mühendisi… tarafından davacı şirket teknik satın alma yetkilisi…’a gönderilmiş olan 06.02.2018 tarihli e-posta ile Mayıs ayı sonu olarak belirtildiğini, Protokol’de yeni teslim yerine ilişkin olarak yürüyen merdivenlerin teknik hususları düzenlendikten sonra bu düzenlemeler dışındaki hususlarda Sözleşme hükümlerinin geçerli olacağının belirtildiği, ilk ödeme tarihinden itibaren 4 ay içerisinde yürüyen merdivenlerin teslim edileceği konusunda anlaşılmış olduğu, davacı şirket tarafından anılan ödeme 28.12.2017 tarihinde yapıldığını, sözleşme uyarınca teslim yeri teknik bilgilerinin iletilmesi, keşif yapılması gibi süreçler sonrasında 26.02.2018 tarihinde yürüyen merdiven projesi davacı şirket tarafından 6.1 uyarınca onaylandığını, davalı tarafından Mayıs ayı sonu olarak belirtilen teslim tarihine uyulmadığını, davalı çalışanlarından satış müdürü … tarafından gönderilen 09.05.2018 tarihli e-posta da bu hususun teyit edilerek yeni teslim tarihinin en erken 20.07.2018 olabileceği belirtildiği, davacı şirket taahhüt edilen teslim tarihlerine göre iş akışını ve süreçlerini planlamakta olup yürüyen merdivenin teslim tarihinde yapılması davacı şirket açısından ticari ve operasyonel olarak yüksek öneme sahip olduğunu, bu nedenle davalı tarafından talep edilen geç teslimat davacı şirket tarafından kabul edilmemiş olup yapılan ön ödemenin de iadesinin istendiği, davacı şirket, davalı tarafından sözleşme ile kabul edilen taahhütlerin ve yükümlülüklerin zamanında ifa edilmemesi nedeniyle sözleşmenin ve ek protokolün devamı imkansız hale geldiğinden sözleşme madde 14.1 uyarınca feshetmiş olduğunu ve davalı tarafa yapılan avans ödemesinin iade edilmesini talep etmiş olduklarını, bu nedenlerle 144.977,76 TL (23.000,00 USD) asıl alacağa, faize, masraf ve avukatlık ücretine yönelik itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı-karşı davacı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile davacı arasında Aydın Söke… Mağazasına 2 adet yürüyen merdivenin 65.000,00 USD + KDV bedelli temin ve tesisi hususunda 21.12.2017 tarihli yürüyen merdiven temin ve tesis (‘Ana Sözleşme’ olarak anılacaktır) sözleşmesi imzalandığını, ancak davacı tarafın edimlerini ifa etmediğini, davalı şirketten siparişin başka projede kullanılmak üzere durdurulmasını talep etmiş olduklarını, bunun üzerine taraflar anlaşarak 25.01.2018 tarihinde yapılan Ana Sözleşme’nin ayrılmaz parçası niteliğindeki 25.01.2018 tarihli ek protokol ile Aydın Söke Depo mağazasına satışında anlaşılan 2 adet yürüyen merdivenin bir kısım teknik özellikleri fiyat farkı oluşturmaksızın değiştirilerek,…AVM’de montajının yapılmasına karar verildiğini ve karşılıklı bu hususlarda anlaşıldığını, ana sözleşme konusu işin ifa yeri ile teknik özellikleri davalı tarafından, davacı yanca ilgili ürünlerin proje onaylarının yapılması ve onayların 29.03.2018 tarihinde tamamlanmasıyla birlikte ürünlerin siparişi verilerek yürüyen merdivenlerin üretimine başlanıldığını, sözleşmenin 4.1. maddesine göre ürünlerin teslim tarihi avans ödemesinin yapılması ve iş sahibinin yükümlülüklerini yerine getirmesinden itibaren 4 ay olduğunu, davalı üzerine düşen yükümlülükleri ifa ettiğini, ancak davacı yanın çalışanlarından… tarafından davalı şirket çalışanı Satış Müdürü …’e gönderilen e-mail çerçevesinde İnşaat Teknik İşler Biriminin, ürünlerin davalı şirket tarafından bildirilen montaj ve teslim tarihlerinin Samsun’daki mağazanın Haziran ayının ilk haftasında açılması sebebiyle uygun bulunmadığını, söz konusu mağaza için ilgili yürüyen merdivenlerin Mayıs ayı sonunda teslim edilmesini istediklerini öne sürerek siparişlerin iptal edildiği e-mail yoluyla bildirilerek 23.010,00 USD’lik avans ödemesinin iade edilmesini ve iade dekontunun paylaşılması talep edildiğini, akabinde davacı yana davalı şirketçe Bakırköy…Noterliği 10.07.2018 tarihli …yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini, davacı tarafından Bakırköy…Noterliği 27.08.2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname suretiyle yapılan fesih’in haksız olup davalının ana sözleşme ve teslim süresinin geçerliliği hususunda herhangi bir affedilecek kusuru olmadığını, davacı yanca ödemeler yapılmadığından söz konusu ünitelerin gümrükten çekilememiş olup bu nedenle doğan tüm masraflar sözleşmenin 5.maddesi 5.7 bendi gereği davacı yanca davalıya ödenmesi gerektiğini, bu nedenlerle davacının taleplerinin reddi ile karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
TALEP: Davalı-karşı davacı vekilinin mahkememize verdiği karşı dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında Aydın Söke … Mağazasına 2 adet yürüyen merdivenin temin ve tesisi hususunda 21.12.2017 tarihli yürüyen merdiven temin ve tesis sözleşmesinin akdedilmesiyle anlaşılmış olunduğunu, ancak daha sonra 25.01.2018 tarihinde yapılan ek protokol ile iş bu Aydın Söke Depo mağazasına satışı planlanan yürüyen merdivenlerin bir kısım teknik özellikleri değiştirilerek … AVM’ye montajının yapılmasına karar verildiğini, ilgili ürünlerin proje onaylarının 29.03.2018 tarihinde tamamlanmasıyla birlikte ürünlerin siparişi verilerek yürüyen merdivenlerin üretimine başlanıldığını, taraflar arasında yapılan sözleşmenin bedeli 65.000,00 USD + KDV olduğunu, ödeme şartlarının sözleşmenin 4 maddesinde belirtildiğini, buna göre %30 şirket tarafından verilecek avans teminat mektubu karşılığında banka havalesi ile, %60 malzemeler TC gümrüğüne geldiğinde banka havalesi ile, %10 işin tesliminden sonra 1 hafta içinde banka havalesi ile, %18 KDV bedeli fatura kesilmesine müteakip takip eden ayın en geç 25 günü banka havalesi ile ödeneceğinin kararlaştırıldığını, karşı davacı yükümlülüklerini ifa ettiğini ve ödemesini beklemekte iken karşı davalı sözleşmeden kurtulmak amacı ile sözleşmeyi fesh etmiş olduğunu, karşı davalının sözleşmesel edimler gereği gibi ve zamanda yerine getirilmediğini, karşı davalı yanca montaj yeri bilgileri gereği gibi zamanında hem fiili hem de kaydi olarak verilmediğini ve proje onaylarının geç yapılmış olduğunu, karşı davalı yan edimleri geç ifa edilmiş bunun sonucunda karşı davalı yanca sipariş verildikten sonra sözleşme fesih edilmiş olduğunu, yapılan sözleşmenin şartları ve işin fen ve teknik gereklilikleri çerçevesinde karşı davacı şirketten kaynaklanan bir gecikmenin söz konusu olmadığını, karşı davalı yan iş sahibi sözleşmenin 6/1.6/2.6/3.6/5 maddeleri ile 8.maddesinde kendisine yüklenen öncelikli edimleri tamamlayıp karşı davacı şirkete teslim edildiğini ve teslim tarihinin ne olduğunu ispat etmesi gerektiğini, bu nedenlerle davacının itirazın iptali davası açısından davasının reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile karşı davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yargılama gider ve masraflarının davacı üzerine yükletilmesine, sözleşmenin süresinden önce feshi nedeniyle mahrum kalınan kar dahil sözleşme bedelinden (65.000,00 USD + KDV) karşı davalı tarafından ödenen avans tutarı 23.010,00 USD ve yapılmayan montaj bedeli olan 3.700,00 USD düşüldükten sonra kalan 38.290,00 USD + KDV’nin ilgili yabancı para cinsinden 5.2. maddeye göre en yüksek işleyecek faiz ile birlikte hüküm altına alınmasını, sözleşmenin feshi sebebiyle malzemenin gümrükten vaktinde çekilememesi sonucunda dava tarihine kadar doğan zarar ve masraflarına karşılık 3.230,58 TL ardiye bedeli, 1.604,80 TL iç nakliye bedeli (serbest depoya nakliye) ve şimdilik dava tarihine kadar doğan serbest depo maliyetli olarak ise 68.820,00 TL olmak üzere her bir talebe konu bedele ayrı ayrı olarak karşı davalının temerrüt tarihinden itibaren ticari işlere işleyecek TCMB avans faizi ile birlikte tazmini ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
CEVABA CEVAP: Davacı-Karşı davalı vekilinin mahkememize verdiği cevaba cevap dilekçesinde özetle; Karşı dava dilekçesini kabul etmediklerini, talep edilen alacaklara karşı zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının temerrüde düşmediğini, karşı davacının tam kusurlu olduğundan herhangi bir tazminat talep etme hakkı bulunmadığını, karşı davacının, davacı şirketin hangi edimini yerine getirmediğini net, somut belirtilmediğini, ispata muhtaç iddiaları kabul etmediklerini izah edilen nedenlerle davanın reddini talep ettiklerini talep etmiştir.
İKİNCİ CEVAP: Davalı-Karşı davacı vekilinin mahkememize verdiği ikinci cevap dilekçesinde özetle;davacı tarafın aynı alacakla ilgili Küçükçekmece ve İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü dosyaları ile icra takibi başlattığını, derdestlik itirazında bulunduklarını, Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre; aynı alacakla ilgili 2. kez yapılan takibin iptali gerektiğinden ve mükerrer takip bulunması dava şartı olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, sözleşme konusu ürünlerin siparişinin müvekkili şirket tarafından verilmesi ve üretim gerçekleştirildiğinden ürün bedeli ile doğacak masrafların tam olarak müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini, siparişe konu yürüyen merdivenlerin ‘ terzi işi’ niteliğinde olup davacı tarafın ilgili binası ölçülerine göre özel niteliğe haiz olarak üretilmiş olup başka bir yerde kullanılmasının söz konusu olamayacağını, davacı/karşı davalı yanın projeyi süresi içerisinde onaylaması, yürüyen merdiven kuyularını süresi içerisinde müvekkil şirkete teslim etmesi gerektiğini, nitekim davacı/karşı davalı yan projeyi zamanında onaylamadığı ve yürüyen merdiven kuyularının süresinde teslim edildiğine dair “Kuyu Teslim Tutanağı” dosyaya sunmadığını, davacı/karşı davalının haksız feshi sebebiyle müvekkil şirketinin ürün bedeli alamadığı gibi kar kaybına uğradığını, ayrıca ürünler ödemenin yapılmaması sebebiyle gümrükten çekilemediğini, demuraj doğduğu gibi ürünlerin nakliyesi ve saklanması için müvekkilin katlanmak zorunda olduğu nakliye ve serbest depo masraflarının doğduğunu, davacı/karşı davalının yapılan bir eser sözleşmesinden haksız fesih suretiyle dönmesi yerinde olmayıp müvekkil şirketin zararını tam olarak tazminini gerektiğini, zamanaşımı itirazının yerinde olmadığını belirterek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
TANIK BEYANLARI:
Mahkememizce dinlenen davacı/karşı davalı tanığı …’ın duruşmada alınan beyanında: “Ben, 12 Aralık 2016 tarihinden itibaren davalı firmada çalışıyorum, davalı… firması ile mağazanın Aydın- Söke Şubesi için 2 adet yürüyen merdivenin temini hususunda anlaşıldı, sözleşmedeki teslim tarihinde bize daha sonrasında teslim edemeyeceklerini söylediler, daha sonra biz de bu yürüyen merdivenleri Çarşamba- Samsun mağazamız için kararlaştırdık, bize Mayıs ayında teslim yapılacağını söylediler, bu konuda ek protokol yaptık, ancak Mayıs ayında davalı firma satış yetkilisi e-maille mayısta teslim olamayacağını, teslimin 20 Temmuz’da olabileceğini söylediler, biz de bu tarihi kabul etmedik, mağazanın açılışı olacağından geç açılma durumunda AVM nin gecikme cezası kesebileceğinden ve mağazanın olası ciro kaybından dolayı biz bu tarihi kabul etmedik, zaten sözleşme ve ek protokolle teslim tarihi bellidir, uzlaşamadığımız için yapılan ödemenin iadesini istedik, ancak yapılan ödemenin iadesi yapılmamıştır, söz konusu teslim tarihindeki gecikme davalı firmadan kaynaklıdır, bildiklerim bundan ibarettir, dedi. Davacı vekilinin Mayıs ayından sonra davalı tarafından yürüyen merdivenlerin teslime hazır olduğunun bildirilip bildirilmediği sorusu üzerine tanıktan soruldu:Hayır, bize merdivenlerin daha sonradan teslime hazır olduğu bildirilmedi , dedi. Davalı vekilinin proje onayının zamanında yapılıp yapılmadığı, ne zaman yapıldığı sorusu üzerine tanıktan soruldu: Proje onayının ne zaman yapıldığını bilmiyorum, ancak şirkette çalışan …’tan projenin zamanında onaylandığını biliyorum,dedi. Davalı vekilinin davacı firmanın inşai işlem ve proje onayı gibi yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği sorusu üzerine tanıktan soruldu: O konuda hakkında bilgi sahibi değilim.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyasında dinlenen davalı/karşı davacı tanığı… beyanında;”Yaklaşık 15 yıldır davalı/karşı davacı … firmasında satış müdürü olarak çalışıyorum. … firması ile bir ilgim yoktur. Taraflar arasında davacı …A.Ş.’nin Aydın Söke’deki bir AVM’de yer alan mağazasının yürüyen merdiven işi bakımından eser sözleşmesi yapılmıştır. Ancak davacı … firması ek protokol yaparak Söke’deki işten vazgeçip, Samsun’daki AVM’deki şube için aynı işin yapılmasını talep ettiler. Bunun için ek protokol yapılmıştır. Yapılan bu ek protokolde …firması adına ben sözleşmeyi imzaladım. Ancak Samsun’daki şube mevcut haliyle sözleşme kapsamındaki yürüyen merdiven işinin yapımına uygun değildi. Tadilat işi gerekiyordu. … firması bu tadilat işini geciktirdi. Bizde bu süreçte yerin durumu tam olarak belli olmadığı için ölçü alıp, projeleri yapamadık ve sipariş geçemedik, bu yüzden iş gecikti. Gecikmeli olarak tadilat işi tamamlandıktan sonra… firması gerekli ölçümleri yapıp projeleri hazırladı. Daha sonra… firmasının onayına sunuldu. …firması projeleri geç onayladı. Sonrasında biz sözleşmeye uygun olarak ürünlerin siparişini geçtik, davacı…firmasının yetkilileri siparişlerin geciktiğini bize belirtmeleri üzerine bizzat ben kendim firma adına yazdığım mail de nezaketen sürecin geciktiğini ancak bunun sebeplerinin yukarıda belirttiğim şekilde olduğunu …firmasına sözlü ve yazılı olarak ifade edip, bunun telafi edileceğini, işin bir an önce bitirileceğini söyledim. Bu şekilde bizim bu işi geciktirdiğimiz anlamına gelmemektedir. Daha sonra … firması bize mail atarak sözleşmeyi feshettiğini yazmışlardır. Bizde bunun sözleşmeye aykırı olduğunu kendilerine bildirdik. Sözleşmenin ne şekilde yürütüleceğinin yazılı olduğunu, ne şekilde biteceğinin yazılı olduğunu bu koşulların sağlanmadığını bildirdik, kendi süreçlerimiz gereğince ürünlerin siparişini geçtik, sonrasında ürünler yurtdışından Türkiye’deki gümrüğe geldiği aşamada biz gidip …’nun sahadaki şubesinde gerekli kontrolleri yaptığımızda sözleşme gereğince gerekli koşulların sağlanmadığı, hatta başka bir firmanın yürüyen merdiveninin monte edilmiş olduğunu tespit ettik, bu nedenle … firması sözleşme kapsamında ödenmeyen alacağını istemektedir. Sözleşme yapıldığında … firması sözleşme kurulduğu aşamada belli bir miktar ödeme yapmıştı, onlarda yapmış olduğu ödemeyi geri istemektedirler. Ben 15 yıldır davalı firmada çalışıyorum. Kendi sektöründe önde gelen firmalardan birisidir. Satış aşamasında bütün süreçleri çok açık ve detaylı bir şekilde anlatırız. Bunlara uygun şekilde davranılmıştır. Bana göre sorun yukarıda da anlattığım gibi … firmasının kendi edimlerini süresinde ve gereği gibi yerine getirmemesinden kaynaklanmıştır.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası, taraflar arasında akdedilen 21/12/2017 tarihli Yürüyen Merdiven Temin ve Tesisi Sözleşmesi, Taraflar arasında akdedilen 25/01/2018 tarihli Ek Protokol No: 1, tarafların ticari defter ve kayıtları, Bakırköy … Noterliğinin 27/08/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve tebliğ şerhi, Bakırköy …Noterliği 10.07.2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ve tebliğ şerhi, iç nakliye, ardiye ve serbest depo masraflarına ilişkin davalı tarafça sunulan faturalar, davacı tarafça yapılan avans ödemesine ilişkin ödeme dekontu, mail yazışmaları, arabuluculuk son tutanak aslı, bilirkişi kök ve ek raporları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; asıl dava yönünden avans olarak ödenen bedelin tahsili istemine yönelik İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında davalı-karşı davacının yaptığı itirazın haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının olup oluşmadığı karşı dava yönünden sözleşmenin davacı- karşı davalı tarafından feshi nedeniyle mahrum kalınan kar ve iç nakliye, ardiye, depo masraflarına yönelik zararlarının tahsili istemine yönelik olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı/karşı davalı dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında müvekkilinin Aydın/Söke mağazasına 2 adet yürüyen merdivenin temin ve tesisine ilişkin sözleşme düzenlendiğini, yürüyen merdivenlerin mağaza açılışına yetişememesi nedeniyle satın alınan yürüyen merdivenlerin montajının Samsun Bulvar mağazası olarak değiştirilmesine yönelik 25/01/2018 tarihli ek protokol düzenlendiğini, 22/12/2017 tarihinde davalı tarafa 23.000 USD avans ödemesinin yapıldığını, projenin 26/02/2018 tarihinde onaylandığını, davalı şirket çalışanı tarafından 06/02/2018 tarihinden gönderilen e-posta ile teslim tarihinin Mayıs sonu olarak belirtilmesine rağmen davalı şirketten … tarafından 09/05/2018 tarihinde gönderilen e-posta ile yürüyen merdivenlerin teslim tarihinin en erken 20/07/2018 tarihi olduğunun belirtilmesi üzerine mağaza açılışının Haziran başı olması nedeniyle siparişin iptal edildiğini ve avans ödemesinin iadesinin talep edildiğini ancak ödenmediğini belirterek bu nedenle başlattığı icra takibine borçlu davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, karşı dava yönünden zarar talepleri ispatlanamadığından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı/karşı davacı vekili cevap dilekçesi ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafça proje onayının 29/03/2018 tarihinde tamamlanmasıyla yürüyen merdivenlerin üretimine başlandığını, sözleşmenin 4.1 maddesine göre ürünlerin teslim tarihinin avans ödemesinin yapılması ve iş sahibinin yükümlülüklerini (projenin onaylanması ve diğer inşai işler) yerine getirmesinden itibaren 4 ay olduğunu, müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davacı tarafça siparişin iptal edildiğini, davacı tarafın feshinin haksız olduğunu, davacı tarafça edimlerin zamanında ve gereği gibi yerine getirildiğinin ispat edilmediğini, davacı tarafça sözleşmenin haksız olarak feshedilmesi ve ödeme yapılmaması üzerine mahrum kalınan kar bedelinin ve gümrükten çekilemeyen üniteler için demuraj, nakliye ve serbest depoda bekletme masraflarının davacı tarafça tazmin edilmesi gerektiğini belirterek asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul .. İcra Müdürlüğünün…E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; icra takibinin ilk olarak Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı icra dosyası ile 23.010,00 USD ve 1.356,01 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.336,01 USD alacağın ödenmesi istemi ile 03/05/2019 tarihinde başlatıldığı, davalı/borçlunun borca itiraz dilekçesinde yetkiye itirazda bulunduğu, davacı/alacaklı tarafın yetkiye itirazının kabulü ile dosyanın İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunduğu ve dosyanın İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğüne gönderildiği, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün… E. Sayılı icra dosyası ile 23.010,00 USD ve 1.753,17 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.763,17 USD alacağın ödenmesi istemi ile 11/07/2019 tarihinde ödeme emri düzenlendiği, davalı/borçlunun borca itiraz dilekçesinde yetkiye itirazda bulunduğu, davacı/alacaklı tarafın yetkiye itirazının kabulü ile dosyanın İstanbul İcra Müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunduğu ve dosyanın İstanbul İcra Müdürlüğüne gönderildiği, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyası ile 23.010,00 USD ve 1.753,17 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.763,17 USD alacağın ödenmesi istemi ile 05/08/2019 tarihinde ödeme emri düzenlendiği, ödeme emrinin davalı/borçluya tebliğ edildiği ve davalı/borçlunun 07/08/2019 tarihli borca itiraz dilekçesi ile icra takibine itiraz ettiği ve icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı/karşı davacı vekili tarafından aynı alacakla ilgili olarak Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E. Ve İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyaları ile icra takibi başlatıldığı ve derdestlik itirazında bulunmuşsa da yukarıda ayrıntılı olarak icra dosyalarının incelemelerinde tek bir icra takibi olduğu davalı tarafın yetki itirazı üzerine iki farklı icra müdürlüğüne dosyaların gönderildiği anlaşılmakla davalı/karşı davacı tarafın itirazının reddine karar verilmiştir.

Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mali Müşavir Bilirkişi …, İnşaat Mühendisi Prof Dr. …ve Sözleşme Alanında Uzman Prof. Dr. …tarafından 17/05/2021 tarihinde düzenlenen bilirkişi heyet raporuna göre; davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı yanın takibe konu asıl alacağına ilişkin Banka dekontunun dosyaya sunulu olduğu, sunulan banka dekontu incelendiğinde davacı şirket tarafından davalı yana 22.12.2017 tarihinde “…ASANSÖR – CARİ ÖDEMESİ” açıklamalı 23.010,00 USD tutarlı ödeme yapıldığı görüldüğü, davalı firmanın incelemeye sunulan 2017-2018-2019 yıllarında E-defter mükel¬lefi olduğu görülmüş olup, defter beratlarının usulüne uygun ve süresinde verildiği görüldüğü, davalının Karşı Davasına ilişkin Yapılan İncelemelerde; dava dışı…Ltd. Şti. tarafından davalı şirkete adına aşağıdaki tablodaki 68.820,00 TL tutarlı Serbest Depo masraflarına ilişkin faturaların düzenlenmiş olduğu, ilgili faturaların bedelinin davalı tarafından ödenmiş olduğu cari hesap ekstresinden görüldüğü, ardiye masraflarına ilişkin olarak ise dava dışı…tarafından davalı şirkete 16.07.2018 tarihli… no.lu 2.320,58 TL Bedelli fatura dü-zenlenmiş olup, düzenlenen fatura bedelinin davalı tarafından ödenmiş olduğu, dava dışı …Taşıma Kooperatifi tarafından iç nakliye bedeline ilişkin davalı adına 16.07.20018 tarihli 1.604,80 TL tutarlı fatura dü-zenlenmiş olup, düzenlenen fatura bedelinin davalı tarafından ödenmiş olduğu görüldüğü, teknik ve sözleşmesel sorumluluk bakımından davacı – k. davalı… firmasının Aydın Söke’ de açacağı mağazası için iki adet Yürüyen Merdiven için davalı – k. davacı… firması ile 21.12.2017 tarihli sözleşme imzaladığı, işin bedelinin 65.000,- USD + KDV olduğu, davacı – k. davalının 23.010,- USD lık ilk ödemeyi 22.12.2017 tarihinde yapmış olduğu, ilerleyen süreçte Yürüyen Merdivenlerin mağaza açılış tarihine yetişmeyeceğinin anlaşılması üzerine, aynı merdivenlerin …AVM deki mağazada kullanılması için taraflar arasında 25.01.2018 tarihli Ek Sözleşme imzalandığı, ek Sözleşmeye göre teslimin montaj bitmiş olarak 25.05.2018 tarihinde yapılması gerektiği, 21.02.2018 tarihine kadar tarafların proje üzerinde çalıştıkları,…’nun 26.02.2018 tarihinde …’den sipariş verilmesini talep ettiği, ancak davalı – k. davacı …’in siparişi vermeyerek projenin onayını beklediği, 26.02.2018 tarihinde sipariş verilmesi halinde Mayıs sonuna doğru montajın bitirilebileceği, davacı – k. davalı … yetkilisinin 29.03.2018 tarihinde projeyi onayladığı, sürenin kısıtlı olmasına karşılık bir aylık sürenin boşuna geçirilmiş olduğu, onaydan sonra 07.04.2018 tarihinde Çin’deki fabrikaya siparişin verildiği, bu durumda ortalama olarak 07.07.2018 tarihinde montajın tamamlanabileceği, ancak davalı – k. davacı tarafından montajın bitiminin 20.07.2018 olarak kabul edildiği, yaşanan gecikmede tarafların müştereken sorumlu olduğu, bu kapsamda sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığının takdirinin sayın mahkemede olduğu,” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ve taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazlarını ayrıntılı olarak irdelenip değerlendirilmesi ve raporda eksik kalan ve değerlendirilmeyen asıl dava yönünden davacı tarafça yapılan ödemenin iadesi koşulları oluşup oluşmadığı, iadesi mümkünse ne kadarının iadesinin gerektiği, karşı dava yönünden davalı tarafından talep edilen alacak kalemlerinden davacının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, sorumlu ise alacak miktarı hususlarında ek rapor tanziminin istenilmesine karar verildiği bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 05/04/2022 tarihli ek raporda özetle; “davacının 2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Takibe konu asıl alacağına ilişkin davacı şirket tarafından davalı yana 22.12.2017 tarihinde “… ASANSÖR – CARİ ÖDEMESİ” açıklamalı olarak yapılan 23.010,00 USD tutarlı ödemenin davacının ticari defterlerinde kayıtlı oluğu, yapılan bu ödemeye ilişkin olarak ise davalı tarafından davacı yana 29.10.2017 tarihli … no.lu 23.010,00 USD tutarlı faturanın davacı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı yanın cari hesap olarak ise ekstre bitimi olan 30.12.2019 tarihi itibariyle davalı yana 30.705,03 TL cari hesap borçlu olduğu, davacı/karşı davalının e-posta ile sözleşme ilişkisini sona erdirmesinin muteber olduğu, davacı/karşı davalının 09/05/2018 tarihli e-postada “sözleşmeyi iptal etme” kavramını kullandığı; dava dilekçesinde her ne kadar “fesih” kavramı kullanmış ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin ani edimli olduğu ve ani edimli sözleşmelerde, “sözleşmenin feshi” değil “sözleşmeden dönmenin” gündeme geleceği dikkate alındığında; söz konusu “fesih” ifadesinin “dönme” şeklinde nitelendirilip nitelendirilmeyeceğine ilişkin takdirin tamamen Sayın Mahkemeye ait olduğu, davacı/karşı davalı …’nun; davalı/karşı davacı…’in, sözleşme konusu yürüyen merdivenlerin mayıs sonuna yetişeceği beyanını sözleşmeyi akdederken esaslı unsur olarak değerlendirdiği, kök raporda da belirtildiği gibi, davacı/karşı davalı tarafından 26/02/2018 tarihinde gönderilen“Bülent Bey, Siparişi geçebilirmisiniz.” şeklindeki e-posta ile projenin onaylandığı kanaatine ulaşılabileceği gibi aksi kanaatte bulunmanın da mümkün olduğu, zira bunun bir yorum meselesi olduğu ve nihai takdirin tamamen Sayın Mahkemeye ait olduğu, Sayın Mahkemenin, mezkur e-postayı, projenin onaylanması olarak değerlendirmesi halinde: davacı/karşı davalı 26/02/2018 tarihinde onay vermişken davalı/karşı davacı tarafından siparişin 07/04/2018 tarihinde verilmesini (netice itibariyle sözleşme konusunun öngörüldüğü gibi mayıs ayının sonunda teslim edilememesini; diğer bir ifadeyle sözleşme konusunun tesliminde temmuz ayına sarkılacak olmasını) makul kılan bir duruma rastlanmadığından; davacı/karşı davalının sözleşmeden dönme hakkını haiz olduğu; bu durumda davacı/karşı davalının, ödediği 23.010,00-USD’nin iadesini talep edebileceği sonucuna ulaşılabileceği, buna karşılık Sayın Mahkemenin aksi kanaatte olması (mezkur e-postanın, sözleşmenin 6.1. maddesi kapsamında davacı/karşı davalı tarafından verilmesi gereken onay olarak değerlendirilemeyeceği kanaatinde olması) halinde ise: Sözleşmenin 6.1. maddesi uyarınca davacı/karşı davalı tarafından öngörülen 1 haftalık süre içerisinde onay verilmemesi, onayın 29/03/2018 tarihinde verilmiş olması ve davalı/karşı davacı tarafından siparişin nisan ayına sarkmasından davacı/karşı davalının sorumlu olacağı, binaenaleyh davacı/karşı davalının kendi kusuruna dayanarak haklı nedenle sözleşmeden dönme hakkını haiz olmayacağı; bu durumda davalı/karşı davacının uğradığı zararın tazminini talep edebileceği, ancak davacı/karşı davalının iddialarının takdiri tamamen Sayın Mahkemeye ait olduğu” şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Eser sözleşmelerinde sona erme üzerine, her iki tarafında talep edebileceği tasfiyenin dayanağı, TBK’nın 125/III. maddesidir. Bu maddeye göre sözleşmeden dönme halinde taraflar karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulur ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Sözleşmenin fesih ya da dönme suretiyle sona ermesi halinde geriye etkili sonuç doğuracağı yani, sözleşme hiç yapılmamış gibi başa dönüleceğinden, taraflar sözleşme ile üstlendikleri borçlarını ifa etme yükümlülüğünden kurtulacakları gibi, daha önce ifa ettikleri edimleri, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebileceklerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında davacı/karşı davalının Aydın Söke Mağazasında 2 adet yürüyen merdivenin temin ve tesisine yönelik 21.12.2017 tarihinde “Yürüyen Merdiven Temin Ve Tesisi Sözleşmesi” düzenlendiği, taraflar arasında 25/01/2018 tarihli ek protokol ile davacı/karşı davalı tarafından satın alınan 2 adet yürüyen merdivenin davacı/karşı davalının Samsun Bulvar mağazasında montajının yapılmasının kararlaştırıldığı, sözleşmenin diğer maddelerinde bir değişiklik olmadığı ve ek protokol ün sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olduğunun düzenlendiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 6. Maddesinde işin teslim süresinin madde 4.1.de belirtilen ilk ödeme tarihinden itibaren 4 ay olduğunun kararlaştırıldığı, teslim süresinin taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 6.1, 6.2 ve 6.3 maddelerindeki koşulların müşteri tarafından yerine getirilmesi halinde geçerli olduğunun kararlaştırıldığı, davacı/karşı davalı tarafından sözleşmenin 4.1 maddesi gereğince 23.010,00 USD avans ödemesinin 22/12/2017 tarihinde yapıldığı, bu hususta taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, taraflar arasındaki e-posta kayıtları incelendiğinde davalı/karşı davacı yetkilisi …’nun, davacı/karşı davalı yetkilisi…’a gönderdiği 06/02/2018 tarihli e-posta içeriğinde; “Çin’deki tatil, gümrük ve yol gibi unsurlar dahil edildiğinde mayıs ayının sonuna yetişeceğini” ifade edildiği; dolayısıyla davacı/karşı davalının …’in, sözleşme konusu yürüyen merdivenlerin mayıs sonuna yetişeceği beyanını sözleşmeyi akdederken esaslı unsur olarak değerlendirdiğinin anlaşıldığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 6.1. maddede yer alan ” şirket tarafından 2 hafta içinde çizilecek yürüyen merdiven uygulama projelerinin müşteri veya müşterinin teknik müşaviri tarafından en geç 1 hafta içinde onaylanması ” şartının ne zaman gerçekleştiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğu, taraflar arasındaki e-posta yazışmaları incelendiğinde; davalı/karşı davacı tarafından hazırlanması gereken projenin 21/02/2018 tarihinde saat 11.51’de davacı/karşı davalı yetkilisi …’a e-posta aracılığıyla gönderildiği, sözleşmenin 6.1. maddesine göre bu tarihten itibaren en geç 1 hafta içerisinde davacı/karşı davalının onaylanması gerektiği, davacı/karşı davalı yetkilisi …’ın “Siparişi geçebilirmisiniz” şeklindeki e-postasının 1 haftalık süre içerisinde gönderildiği, davalı/karşı davacı tarafça proje onayının 29/03/2018 tarihinde yazılı olarak yapıldığı ve bu tarihin esas alınması gerektiği yönünde itirazda bulunulmuşsa da taraflar arasında dava konusu işin detaylarının e-posta üzerinden kararlaştırıldığı, davalı/karşı davacı tarafça düzenlenen projenin e-posta üzerinden gönderildiği ve tarafların e-posta yazışmalarına bir itirazının bulunmadığı ve yazılı delil olarak kabul edilmesi gerektiği Yargıtay’ın içtihatlarında da vurgulandığı üzere davalı/karşı davacının projeyi e-posta üzerinden göndermesi üzerine davacı/karşı davalı yetkilisi …’ın “Siparişi geçebilirmisiniz” şeklindeki e-postasının proje onaylanması olduğu Mahkememizce kabul edilmiş olup, davacı/karşı davalı tarafından 26/02/2018 tarihinde onay verilmişken davalı/karşı davacı tarafından siparişin 07/04/2018 tarihinde verilmesi ve netice itibariyle sözleşme konusunun öngörüldüğü gibi mayıs ayının sonunda teslim edilememesini; diğer bir ifadeyle sözleşme konusunun tesliminde temmuz ayına sarkılacak olmasını) makul kılan bir duruma rastlanmadığı, davacı/karşı davalı tarafından teslim tarihi dikkate alınarak ek protokol düzenlenmiş olduğu, mağaza açılışının teslim tarihine göre belirlenmiş olduğu, bu nedenle değişen teslim tarihini kabul etmemesinin davacı/karşı davalı yönünden olağan olduğu ve davacı/karşı davalının sözleşmeden dönme hakkını haiz olduğu, davalı/karşı davacı tarafça e-posta ile yürüyen merdivenlerin montajının 20/07/2018 tarihinde olabileceğinin belirtilmesi üzerine davacı/karşı davalı yetkilisi …n tarafından 09/05/2018 tarihinde e-posta ile mağaza açılışının Haziranın ilk haftası olması nedeniyle teslim tarihinin uygun bulunmadığı ve Mayıs ayı sonunda teslim koşulu ile onay verdikleri siparişi iptal ettiklerini belirtmiş olup sözleşmeden dönme iradesini ortaya koyduğu davalı/karşı davacı tarafça Türk Ticaret Kanunu’nun 18. maddesinin 3. fıkrasına aykırı olduğu ve yasal yollara uygun fesih bildirimi olmadığı itirazında bulunulmuşsa da TTK 18/3 maddesinde belirtilen şekillerin geçerlilik değil ispat şartı olduğu, davacı/karşı davalının sözleşmeden dönme iradesine ilişkin (sözleşmeyi iptale ilişkin) e-posta, davalı/karşı davacı tarafından da delil olarak dosyaya sunulduğundan davacı/karşı davalının e-posta ile sözleşme ilişkisini sona erdirmesinin geçerli olduğu Mahkememizce kabul edilmiş olup, teslim tarihindeki gecikme davacı/karşı davalı tarafından kaynaklanmadığı, sözleşmeden dönme iradesini ortaya koyduğu ve TBK’nın 125/III. Maddesi gereğince daha önceden ifa ettiği edimi geri isteyebilme hakkı bulunduğundan davacı/karşı davalı tarafından 22/12/2017 tarihinde ödenen 23.010,00 USD’nin iadesi koşullarının oluştuğu, davalı/karşı davacı tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmiş ve yeni bir heyetten rapor alınması talebinde bulunmuşsa da bilirkişi ek raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu seçenekli olarak hazırlandığı, sözleşme ve e-posta yazışmalarının yorumunun Mahkememizin takdirine bırakıldığı anlaşılmakla itirazının ve yeni rapor alınmasına yönelik talebin reddine karar verilmiş, davacı/karşı davalı tarafından dava konusu olarak 23.000,00 USD konu edildiğinden taleple bağlı kalınarak davacı tarafça açılan asıl davanın kabulü ile; davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 23.000,00 USD asıl alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, asıl alacak likit olduğundan hüküm altına alınan asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL’ye çevrilmesi ile belirlenen miktarın %20 oranında hesaplanan 27.174,96-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karşı dava yönünden davalı/karşı davacı mahrum kalınan kar bedelinin ve gümrükten çekilemeyen üniteler için demuraj, nakliye ve serbest depoda bekletme masraflarının davacı tarafça tazminini talep etmişse de davacı/karşı davalı haklı nedenle sözleşmeden dönme hakkını kullandığından ve kusur atfedilemeyeceğinden koşulları oluşmayan karşı davanın reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN:
1- Davacı tarafça açılan asıl davanın KABULÜ ile
a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 23.000,00 USD asıl alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b)Hüküm altına alınan asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL’ye çevrilmesi ile belirlenen miktarın %20 oranında hesaplanan 27.174,96-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.903,43-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 2.475,86-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 7.427,57-TL harcın davalı-karşı davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı-karşı davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 17.722,89-TL nisbi vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı-karşı davalı tarafça yatırılan 44,40-TL başvuru harcı ve 2.475,86-TL peşin olmak üzere toplam 2.520,26-TL harcın davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı-karşı davalı tarafından yatırılan 2.500,00-TL Bilirkişi ücreti ve 286,70-TL posta giderinden ibaret toplam 2.786,7-TL yargılama giderinin davalı-karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalı tarafa verilmesine,
6-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalı-karşı davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN:
7-Davalı tarafça açılan karşı davanın REDDİNE,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan ‭5.101,26-TL harcın mahsubu ile bakiye fazlaca yatan 5.020,56‬-TL’nin davalı-karşı davacıya iadesine,
9-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Davacı-karşı davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 29.151,62-TL nisbi vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı-karşı davalıya verilmesine,
11-Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.320,00-TL’nin davalı-karşı davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
12-Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının taraflara resen iadesine,
Dair, davacı-karşı davalı vekilinin ve davalı karşı davacı vekilinin yüzüne karşı HMK’nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 31/05/2022

Katip
e-imzalı*

Hakim
e-imzalı*